Yalnız Mesajı Göster

Osmanlıca Sözlük Lügat M Harfi

Eski 11-04-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlıca Sözlük Lügat M Harfi



M Harfi

MAH Mahveden * Resul-i Ekrem´in (ASM) bazı kitablarda geçen bir ismidir Nübüvvet ve risaletinin nuru, küfür karanlıklarını mahvettiğinden bu isim verilmiştir
MAH (Meh) f Senenin onikide birisi Yirmisekiz, yirmidokuz, otuz veya otuzbir günlük zaman * Gökteki ay Kamer
MAH-İ TÂBÂN (Meh-i tâbân) Parlayan ay Parlak ay
MAHABİB (Mahbub C) Sevilen ve muhabbet edilenler Mahbublar
MAHABİR (Mahber C) Mürekkep hokkaları
MAHABİS (Mahbes C) Ceza evleri, zindanlar Hapishaneler
MAHABİS (Mahbus C) Hapsedilmişler, mahbuslar Bir yere kapatılmış olanlar
MAHABİZ (Mahbeze C) Ekmekçi fırınları
MAHACİR (Mahcer C) Göz çukurları
MAHACCE Geniş yol
MAHADİM (Mahdum C) Mahdumlar, oğullar
MAHAFET Korku Korkmak
MAHAFETULLAH Allah korkusu
MAHAFFE Mahfe Deve veya katır üzerine konan ve içinde iki kişi oturabilecek yeri olan kapalı mahmil
MAHAFİL (Mahfil C) Mahfiller * Toplantı yerleri Oturulup görüşülecek yerler * Büyük câmilerde eskiden hükümdarlara veya müezzinlere ayrılmış ve etrafı parmaklıklarla çevrilmiş olan yerler
MAHAFİR (Mihfer C) Beller, kazmalar
MAHAK Her arabî ayın son üç gecesi
MAHAKİM Mahkemeler
MAHAKİM-İ ADLİYE Adliye mahkemeleri
MAHAKİM-İ ASKERİYE Askerî mahkemeler
MAHAKİM-İ ŞER´İYE şer´î mahkemeler şeriat mahkemeleri
MAHAKK Mehenk Ayar taşı
MA-HALA (Bir istisnâ edatıdır) Mâadâ mânasına gelir, kendinden sonraki kelimeyi nasb eder $ (Allah´tan başka herşey fânidir) cümlesinde olduğu gibi
MA-HALAKALLAH Allah´ın (CC) yarattığı ve halkettiği her şey * Kalabalık, izdiham
MAHALE Çare, tedbir * Hile
MAHALİB (Mahleb C) Yırtıcı hayvanların tırnakları, çengelli pençeleri
MAHALL Yer Mekân Cây
MAHALL-İ SADAKA Sadaka olarak verilen mal veya parayı şer´an almağa ehil olan kimse
MAHALL-İ TEVARÜD Vâsıl olunan yer * Birisine yetişilen mahal
MAHÂLL (Mahall C) Yerler Mekânlar
MAHALLE (C: Mahallât) Şehir ve kasabaların bölündüğü parçalardan herbiri
MAHALLETAN Çömlek ve değirmen
MAHALLÎ Bir yere mahsus Yerli
MAHAMİD (Mahmedet C) İyi ve güzel huylar İyi hasletler * Şükürler, senâlar, medihler Şükür edilmeğe değer davranışlar
MAHAMİL Deve üzerine konan oturulacak sepetler Mahmiller * Kılınç bağ askıları * İhtimâller
MAHANE f Aylık maaş
MAHARET (Bak: Mehâret)
MAHARİB (Mihrâb C) Mihrâblar
MAHARİC Çıkacak yerler Huruc edecek yerler
MAHARİC-İ HURUF Gr: Ağızda harflerin çıktığı yerler
MAHARİM (Mahrem C) Mahrem olanlar Haram olan şeyler
MAHARİT (Mahrut C) Mahruti şekilller Koniler
MAHAS Udul etmek, dönmek
MÂHASAL Hâsıl olan, meydana gelen * Netice, sonuç
MÂHASAL-I ÖMR Evlât Çocuk * Hayat boyunca çalışılarak vücuda getirilen eser veya elde edilen şey
MAHASİN (Mehâsin) İyilikler İyi ahlâklar * İnsanın vücudunda hüsün ve cemal yerleri * Güzel tavırlar * İnsanın yüzüne güzellik veren bıyık ve sakal(İşte şu kâinat hadsiz mehasin-i maddiyesiyle bir ma´nevî ve ilmî mehasinin tereşşuhâtıdır Ve o ilmî ve ma´nevî mehasin ve kemalât, elbette hadsiz bir sermedî hüsn ü cemalin ve kemalin cilveleridir S)
MAHASİN-İ AHLÂK Ahlâk ve huy güzelliği
MAHAŞŞE Kıç, dübür, makad
MAHATİM (Mahtum C) Bağlanmış ve kilitlenmiş şeyler * Mühürlenmiş şeyler
MAHATT Konak, menzil Yolculuk esnâsında inilip durulacak yer
MAHATTA İstasyon
MAHAVİF (Mahuf C) Tehlikeli ve korkulu yerler
MAHAVİR (Mihver C) Mihverler, eksenler
MAHAYİL Alâmet, işaret * (Mahile C) Hayâl eserleri
MAHAZ Su akacak yer * Tıb: Doğum ağrısı Doğum esnalarında gelen sancı
MÂHÂZÂ Bu nedir * Bu değil
MÂHÂZÂ KELÂM-ÜL-BEŞER Bu, insan sözü, beşer kelâmı değildir
MÂHAZAR Daha evvelden hazır olan Hazır olarak ne varsa
MAHAZIR (Mahzar C) Mahzarlar, mürâcaatlar Umumi istidatlar
MAHAZİ Rezalet ve kepazelik sebebi olan kötü huylar
MAHAZİL (Mahzul C) Rezil ve kepaze olmuş kimseler
MAHAZİN (Mahzen C) Mahzenler, sığınaklar, bodrumlar
MAHAZİR (Mahzur C) Korkulacak ve sakınılacak şeyler Maniler, engeller
MAHAZZ Kat´edecek, kesecek yer
MAHBA (C: Mehâbi) Elbise saklayacak mevzi Kiler
MAHBEL Hayvanın gebelik zamanı
MAH BE MAH Aydan aya
MAHBER (Mahbere) Mürekkep hokkası Divit
MAHBES Hapishane Hapsedilen yer Cezaevi
MAHBEZ (C: Mahâbiz) Ekmekçi dükkânı Ekmekçi fırını
MAHBUB Muhabbet edilen Sevilen
MAHBUB-U HÜDÂ Allah´ın sevgilisi Hz Muhammed Mustafa (ASM)
MAHBUB-U LİGAYRİHÎ Faydalarından veya başkası sebebi ile sevilen Dolayısı ile sevilen
MAHBUBAT Sevilenler Sevgililer
MAHBUBE (Hubb dan) Sevilmiş veya sevilen kadın Muhabbet edilen kadın veya kız * Vaktiyle çok kıymetli ve pahalı olan lâle cinsinden bir çiçek
MAHBUBETÜN Lİ-ZÂTİHÂ Zâtı için sevilen Kendi zâtında sevgili olan
MAHBUBİYYET Sevilen olmak Mahbub olmaklık Sevilecek hâlde bulunuş (Cenab-ı Hakk´ın kullarını her çeşit nimetler ile besleyip yetiştirmesi ve ihtiyaçlarına cevap vermesi; onları sevdiğini ve mahbubiyyetini gösteriyor)
MAHBUK Katı, şiddetli, şedid
MAHBUN Kıtlık için saklanan şey * Edb: İkinci harfi düşürülmüş vezin
MAHBUS Hapsedilmiş olan
MAHBUSHANE f Cezaevi, hapishâne, zindan
MAHBUSÎN (Mahbus C) Hapsolunmuş kimseler Bir yere kapatılmış olanlar
MAHBUSİYET Hapislik, mahbusluk Hapis kalınan müddet
MAHC Soymak * Yontmak
MAHC Cima etmek * Kovayı azıcık çekip yine dolsun diye suya vurmak
MAHCAH Lâyık olacak mevzi
MAHCER Ev, hane Hususi yer * Göz çukuru
MAHCİR (C: Mehâcir) Göz çukuru * Gözün çevre yanı Yüzde perde varken gözden ve etrafından görünen yerler * Bahçe
MAHCUB Utanan Utangaç * Perdeli, örtülü Kapalı * A´ma * Yaşmak veya perde ile mestur olan
MAHCUBÂNE f Utanarak, utanmış bir hâlde Sıkılganlıkla
MAHCUBE Namuslu ve utangaç kadın veya kız Sıkılgan kadın * Kapı ardına konulan ağaç
MAHCUBİYET Utangaçlık, sıkılganlık, mahcubluk
MAHCUC Kasdolunmuş olan * Çok gidilip gelinen * Delil ve bürhanla isbat edilmiş olan * Mekke-i Mükerreme´nin bir adı * Kendi yerine hacca gidilmiş olan
MAHCUCUN ANH (Bak: İhcac)
MAHCUR (Hacr den) Huk: Hacir altına alınmış, malını kullanmaktan men´ edilmiş, hacredilmiş
MAHCUZ (Hacz den) Huk: Hacz edilmiş Mahkeme kararıyla rehin altına alınmış
MAHÇE f Minare, kubbe, sancak gibi şeylerin başına konulan hilâl
MAHÇEHRE f Ay yüzlü (Aslı: Mâhçihre´dir)
MAHDEM Baldırın köstek takacak yeri
MAHDU´ Hileye aldanmış olan Kandırılmış kimse * Boyun damarı kesilmiş kişi
MAHDUD Sınırlanmış, çevrilmiş Az sayılı Hududlanmış
MAHDUDİYET Sınırlılık Darlık
MAHDUD Dikeni kesilmiş ağaç
MAHDUD Tesviye edilmiş Silinmiş, düzgün * Meyvesi çok olup da dalları eğilmiş
MAHDUM Oğul Evlâd * Kendisine hizmet olunan Efendi
MAHDUMİYET Mahdumluk, oğulluk, evlâtlık * Efendilik
MAHDURE Örtülü ve kapalı kadın veya kız
MAHDUŞ Vesveselendirilmiş, kuşkulandırılmış * Tırmalanmış
MAHE f Matkap, burgu
MA´HED (C: Maâhid) Sözleşilen ve antlaşma yapılan yer Buluşma yeri
MAHFAS Yuva
MAHFAZA (Hıfz dan) Küçük kutu, kap Zarf
MAHFED (C: Mehâfid) İkamet yeri Oturulan yer * Bir renk cinsi
MAHFEL (C: Mehâfil) Dernek yeri
MAHFÎ Gizli, saklı
MAHFİL (C: Mahâfil) Toplanılacak yer Toplantı ve görüşme yeri * Büyük câmilerde eskiden pâdişahlara veya müezzinlere ayrılmış olan etrâfı parmaklıklarla çevrilmiş yüksekçe yer
MAHFİYYEN Gizlice Gizli ve saklı olarak
MAHFUF Zarar gelmesin diye etrafı çevrili, kuşatılmış
MAHFUK Hafakanlı, ikide bir yüreği oynıyan
MAHFUR Kazılmış toprak Hafriyat olunmuş
MAHFUZ Alçalmış veya alçatılmış
MAHFUZ (Hıfz dan) Hıfzolunmuş, saklanılmış * Ezberlenmiş Hafızaya alınmış * Korunup gözetilmiş * Gizlenmiş, saklanmış
MAHFUZAT (Mahfuz C) Mahfuz olunmuş, gizlenilmiş şeyler * Hıfzedilip ezberlenmiş şeyler
MAHFUZEN Polis veya jandarma gibi resmi bir muhafaza altında olarak
MAHFUZ LİMAN Bütün rüzgarlara kapalı olan ve her türlü hâllerde emniyet ile barınmağa müsâit bulunan limanlar
MAHH Yumurtanın akı
MAHICİYY Palan vurdukları at
MAHIK (Mahk dan) Yok eden Silen Ortadan kaldıran
MAHIZ (C: Muhaz) Ağrısı tutmuş hâmile kadın
MAHİ f Balık Semek
MAHİ (Mahv den) Yok eden, mahveden, perişan eden
MAHİ-İ EMRAZ Hastalıkları yok eden
MAHİC Sâfi, saf, katıksız
MAHİDAN f Balık havuzu
MAHİFÜRUŞ f Balık satan Balıkçı
MAHİGİR f Balık tutan Balık yakalayan Balık avlayan
MAHİHAR f Balık yiyen Balık avlayan, balıkçıl
MAHİLE (C: Mahâyil) Düşünmeğe sebebiyet veren işaret, alâmet
MAHİN (C: Mihne-Mihan) Hizmetkâr
MAHİR Becerikli, hünerli, san´atkâr
MAHİRANE f Ustaca, ustalıkla, maharetle
MAHÎS Kaçacak yer Kaçamak * Kurtulmak
MAHİYAN (Mâh C) Aylar * (Mâhî C) Balıklar, semekler
MAHİYANE f Ay hesabıyla verilen ücret Aylık
MAHİYAT Mahiyetler Esaslar Hakikatlar İç yüzleri
MA-HİYE O şey ki
MAHİYET Bir şeyin içyüzü, aslı, esası Bir şeyin neden ibâret olduğu, künhü, esası, hakikatı (Mâhiyet, hakikatten daha umumidir Hakikat, mevcudatta, mahiyet ise, hem mevcudat hem ma´dumatta müstameldir) (LN)(İnsanın kıymetini tayin eden, mahiyetidir Mahiyetin değeri ise, himmeti nisbetindedir Himmet ise, hedef ittihaz ettiği maksadın derece-i ehemmiyetine bakar İİ)
MAHİYET-İ CÂMİA Çok vasıfları içinde toplayan mahiyet (Bak: Himmet)
MAHİYYE Aylık
MAHÎZ Hayız hali zamanı (Bak: Hayız)
MAHÎZA (C: Mehâyız) Hayız bezi
MAHK Gidermek * İptal etmek, saymamak * Eksik, noksan
MAHK İnat etmek * Birbirini tutup çekmek
MAHKEDE İkamet mevzii, oturulan yer
MAHKEME (Hüküm den) Dâvaların görülüp hükme, karara bağlandığı yer İcra-yı adalet için çalışan resmî daire
MAHKEME-İ EVKAF İkinci meşrutiyetin ilânından sonra evkaf müfettişliği dairesine verilen ad
MAHKEME-İ KÜBRA Öldükten sonra, âhiretteki ve Allah (CC) huzurundaki mahkeme Bütün insanların muhakemesinin huzur-u İlâhiyede yapılacağı yer
MAHKEME-İ NİZAMİYE Adliye mahkemeleri Temyiz mahkemeleri ile hukuk ve ceza mahkemeleri
MAHKEME-İ ŞER´İYYE şeriat mahkemesi şeriat hükümlerine göre dâvalara bakan mahkeme
MAHKEME-İ TEMYİZ Adliye mahkemelerince verilen karar ve hükümlerin son inceleme ve tahkik mercii olan yüksek mahkeme
MAHKEME-İ UZMA Büyük mahkeme Mahkeme-i Kübra
MAHKÎ Hikâye olunmuş Anlatılmış Rivayet olunmuş olan
MAHKİYYUN ANH Kendisinden bahsedilen, kendisinden anlatılan
MAHKUD Hased edilen, hased olunan
MAHKUK Hakkedilmiş Sert bir şey üzerine sert kalemle kazılarak yazılmış
MAHKÛM Aleyhinde hüküm verilmiş olan Dâvayı kaybedip cezalanan * Birisinin hükmü altında bulunan * Zorunda ve mecburiyetinde olma Katlanma
MAHKÛMUN-ALEYH Kendi aleyhinde hüküm verilmiş olan
MAHKÛMUN-BİH Kendisi hakkında hüküm verilmiş olan
MAHKÛMUN-LEH Dâvayı kazanmış olan Lehine hükmolunan
MAHKUN Suçsuz, masum
MAHKUN-UD-DEM Fık: Katli lâzım olmayan kimse
MAHKUR (Bak: Muhakkar)
MAHL Kıtlık, kaht
MAHLAS Nâm Lâkab Bazı muharrirlerde olduğu gibi, isme ilâve edilen başka bir isim * Halâs olacak, kurtulacak yer
MAHLASNAME şiir söylemeye yeni başlayan bir şâire, usta şâir tarafından mahlas verildiğine dair yazılan manzume
MAHLEB Bal * Süt sağacak kap * Bir cins ot
MAHLEB (C: Mahâlib) Kedi, arslan gibi hayvanların pençesi
MAHLECE (C: Mehâlic) Hallaçların yün ve pamuk attıkları yer
MAHLEFE Söğütlük
MAHLU Hal´ edilmiş Tahtından indirilmiş padişah * Reddedilmiş olan
MAHLUB Sağılmış hayvan
MAHLUC (Pamuk gibi) Atılmış, hallaçlanmış
MAHLUCE Rey ve fikri doğru olmak
MAHLUF Yemin etme, and içme, kasem etme
MAHLUF-ÜN ALEYH Hakkında yemin edilen husus
MAHLUK Traş olmuş
MAHLUK Yaratılmış Yoktan var edilmiş olan
MAHLUKA Başkasının olup da benimsenen manzum parça
MAHLUKAT (Mahluk C) Yaratılmışlar Mahluklar Allah´ın yarattığı şeyler(Şu mahlukat, İzn-i İlâhi ile, zaman nehrinde mütemadiyen akıyor Alem-i gaybdan gönderiliyor, âlem-i şehadette vücud-u zâhiri giydiriliyor Sonra âlem-i gayba muntazaman yağıyor İniyor M)
MAHLUL Çözülmüş, dağılmış Hallolmuş, erimiş * Murisi ölen sahipsiz mal Mirasçısı bulunmayıp hükümete kalan miras
MAHLUL-U MUFASSAL Tapu usulüne ait bir tâbir olup, köyler ve mezarlar tımarıydı Berat ile verilirdi
MAHLUL-U SIRF Fık: Hakk-ı intikal ve hakk-ı tapu sahibi bırakmaksızın mutasarrıfının vefatiyle mahlul kalan arazi
MAHLUL Delinmiş * Öbür tarafına işlenmiş olan şey
MAHLULAT Mirasçısı olmadığı için evkâfa veya hükümete kalan miraslar
MAHLULİYET Mahlul olma hali, mahlulluk
MAHLUT (Halt dan) Karıştırılmış Katılmış Karışık
MAHLUTA Bulgurla karışık mercimek çorbası
MAHMASA Azlık * Açlıktan zayıf düşme
MAHMEL Üzerine yük konulan şey
MAHMİ Korunan, himaye gören Hıfzolan
MAHMİDET (C: Mahâmid) Övme, senâ etme, medhetme
MAHMİDETSÂZ f Senâ ve medheden
MAHMİL Harameyne hacı kafilesi ile birlikte gönderilen hediyeler * Deve üzerine konulan sepet Mahfe Sürre * Bir ibareye hamledilen mâna ihtimâllerinden her birisi
MAHMİL-İ ŞERİF Mekke ve Medine´ye, sürre namiyle gönderilen hediye ve paraların yüklendiği vasıta
MAHMİYE (Himâye den) Bir şeyi koruma, muhafaza ve himâye etme * (Muhâfazalı) büyük şehir
MAHMUD Medh olmaya müstehak, medhe lâyık Öğülmüş, medh ü senâ olunmuş * Peygamberimizin isimlerindendir * Tar: Ebrehe´nin Kâbeyi yıkmak için getirdiği filin adı
MAHMUD-U BİL-ITLAK Her cihetle ve bütün hallerde medhe ve hamde elyak olan Cenab-ı Hak(Hiç mümkün müdür ki: Bir baharı halk edemiyen ve bütün meyveleri icad edemiyen ve yeryüzünde sikkeleri bir olan bütün elmaları inşa edemeyen; onların bir misal-i musaggarı olan bir elmayı halk edip o elmayı ni´met olarak birisine yedirsin, şükrünü kazansın, Mahmud-u Bilıtlak´a hamd noktasında iştirak etsin Hâşâ! M)
MAHMUD-ÜL HİSÂL İyi ahlâk sahibi
MAHMUD-ÜŞ ŞİYEM Medhedilecek huylara sâhib olan Beğenilen ve takdir edilen hasletler kendinde bulunan
MAHMUDİYE Sultan 2 Mahmud adına yapılan ve kalyon büyüklüğünde olan eski bir harp gemisi * Sultan 1 Mahmud zamanında basılan 23 ayar altın * Sultan 2 Mahmud zamanında basılan ve yirmibeş gümüş kuruş değerinde olan ince altın sikke
MAHMUL Yüklenilmiş Hamlolunmuş Bir şey arkasına yüklenmiş olan Üzerine alınmış * Gr: Bir cümlede fâile yükletilen işi, oluşu veya hâli gösteren fiil * Man: Müsned, haber "İnsan nâtık" cümlesinde "İnsan" mevzu, "nâtık" mahmuldur
MAHMULE Yük Hamule
MAHMULEN Mahmul olarak, yüklü olarak
MAHMUM Hummaya, sıtmaya tutulmuş Sıtmalı olan Ateşli olan Mecnun Saçma sapan konuşan
MAHMUMANE f Sayıklarcasına, sayıklıyarak * Ateşler içinde, ateşli olarak
MAHMUR (Hamr dan) Sarhoşluğun verdiği sersemlik * Uyku basmış ağırlaşmış göz Baygın göz
MAHMURANE f Baygın bir şekilde Mahmurcasına
MAHMUZ Oksitlenmiş, hamızlanmış
MAHMUZ (Mihmaz dan) Binilen hayvanın sür´atini arttırmak maksadıyla dürtme için potin yahut çizmenin ökçesine takılan demirden yapılmış âlet * Kovanların çerçevelerine peteği tesbit etmek için kullanılan mâden tekerlekçik * Bir yapıyı veya duvarı, dıştan beslemek için kullanılan destek, payanda * Bir köprünün ayaklarının uç kısmında çıkıntı yapan taş kütlesi * Düşman gemisinin bordasına girmek ve onu batırmak için bazı eski harp gemilerinin ön tarafında bulunan, ileriye doğru uzanmış takviyeli kısım
MAHN Kuyudan su çıkarmak * İmtihan etmek * Bahşiş vermek * Vurmak
MAHN Cima etmek * Ağlamak * Kuyudan su çekmek * Uzun boylu adam
MAHNAK Boğazın boğacak yeri
MAHNİYE (C: Mehâni) Derenin dar ve kısık yeri
MAHNUK Boğulmuş Boğazı sıkılmış Boğuk
MAHNUKAN Boğazı sıkılarak, boğulmuş olarak
MAHNUN Sar´alı Cin taifesi dokunmuş hasta Mecnun
MAHPARE f Pek güzel kimse * Ay parçası
MAHPERVER f Mehtaplı
MAHPEYKER (Bak: Mehpeyker)
MAHR (MUHUR) (C: Mevâhır) Yarmak * Yükseltmek * Rüzgârın çıkardığı gürültü
MAHRA Değerli ve itibarlı insan * Uygun, münâsib ve elverişli şey
MAHRAB (C: Mehârib) Cenk edecek, dövüşülecek yer
MAHREC Çıkacak yer * Ses ve harflerin ağızdan çıktıkları yer * Mat: Bayağı kesirde çizginin altındaki sayı (Payda) * Hususi bir meslek için adam yetiştirmeğe mahsus mekteb ve dâire (Meselâ: Mekteb-i fünun-u harbiye zâbit mahrecidir) * Tarik-i ilmiyede büyük bir pâyeye vesile-i irtika addolunan bir rütbe * Mevleviyet * Dahilde çıkarılan mahsulât ve emtianın sarfı için hariç memlekette bulunan mahal
MAHREF Bostan Hurmalık * Yemiş sepeti
MAHREFE Yol
MAHREK (Mahrak) Yakılacak yer Bir şeyin yandığı yer
MAHREK Koz: Bir gezegenin bir devrede üzerinden gittiği farzedilen dâirevi hat, hareket yeri Mermi yolu
MAHREK-İ SENEVÎ Bir seyyarenin, bağlı olduğu kürenin etrafında dönmesiyle hâsıl olan farazî daire
MAHREM Gizli * Dince ve şer´an müsaade olunmayan * Birisinin hususi hâllerine ait gizli sır * Nikâh düşmeyen, evlenilmesi haram olan yakın akraba (Baba, dede, anne, nine, erkek ve kızkardeş, amca, dayı, hala ve teyzeler arasında bir neseb yakınlığı, bir ebedî mahremiyet vardır Bunlar arasında nikâh asla caiz değildir) * Çok samimi ve içli-dışlı olan kimse
MAHREM-İ ESRAR Gizli sırlara vakıf olan çok yakın kimse Gizli sır söyleyen kimse
MAHREM İki dağ arasındaki yol
MAHREMAN (Mahrem C) Sırlar Gizli şeyler Esrar * Sırdaşlar
MAHREMANE f Gizli ve saklı olarak Mahrem bir tarzda
MAHREMİYYET Gizlilik Mahrem olma hali
MAHRU (C: Mâhruyân) f Ay yüzlü Yüzü ay gibi parlak olan Güzel
MAHRUB Mahrum edilmiş Elinden varı yoğu alınmış Bomboş bırakılmış
MAHRUB Harabedilmiş, dağıtılmış
MAHRUF Toplanılmış devşirilmiş meyve
MAHRUK Yanan Yanmış
MAHRUK-UL FUAD Yüreği yanık
MAHRUKAT Yakılacak madde Yanan şeyler
MAHRUKAT-I MÂYİA Akaryakıt
MAHRUM Maddi veya manevi nimetlerden uzak kalmak * Malı bereket bulmaz olan bedbaht Felâhtan nasibsiz olan * İffetinden dolayı zengin zannedildiğinden sadakadan mahrum olan
MAHRUMANE Mahrumcasına Bahtsız ve nasipsizcesine
MAHRUMİYYET Elde edemeyiş Yokluk Mahrumluk İstediğini elde edememe
MAHRUR Hararetli Ateşli İçi hararetli olan
MAHRURÂNE f Ateşli ateşli Hararetli bir surette
MAHRUS Himâye edilen Korunan Gözetilen
MAHRUS Hırsla istenilmiş
MAHRUSA Büyük şehir
MAHRUT Geo: Tabanı daire olup, yan kenarları bir noktada birleşen geometrik şekil, koni
MAHRUTÎ Mahrut şeklinde olan Altı daire ve üstü sivrilerek bir noktada birleşen, huni şeklinde olan Konik
MAHRUTİYYET Mahrutilik, konik olma hâli
MAHRUT Kasnı denilen zamkın ağacı
MAHRUYAN f Güzeller, ay yüzlüler * Mc: Veliler Allah´a itaatten ayrılmayan manevî güzellik sâhibi kimseler
MAHRUZ Kepâze, rezil, rüsvay, aşağılık, âdi İtibarsız
MAHS Hayaları çıkarılmış İğdiş edilmiş
MAHS Hâlis olmak, saf ve katışıksız olmak
MAHSAD Ekini biçilmiş yer
MAHSEBE şüphe etme, şüphelenme, sanma
MAHSER Huy, tabiat
MAHSUB Sayılmış Hesaplanmış Hesabına kaydedilmiş * Bir zata mensub kabul edilen
MAHSUBÂT (Mahsub C) Hesab edilmiş olanlar Hesaba dahil edilmişler
MAHSUBEN Hesaplanarak Hesaplı olarak Hesabına kaydedilerek
MAHSUBİYET Mahsubluk, mensubluk
MAHSUB Kızamık çıkarmış kişi
MAHSUD Kendine hased edilen Kıskanılan kimse
MAHSUD Biçilmiş ekin * Ekini biçilmiş tarla
MAHSUF Husufa uğramış Gölgelenmiş Perdelenmiş
MAHSUL Husul bulan Hâsıl olan * Elde edilen şeyler * Toprak ve hayvanlardan elde edilen şey
MAHSULÂT (Mahsul C) Mahsuller Hâsılat Tarladan, bahçeden veya hayvanlardan elde edilen gıda maddeleri
MAHSULÂT-I ARZİYE Toprak mahsulleri
MAHSULÂT-I SINÂİYE Endüstri mahsulleri
MAHSULDAR f Verimli, bereketli Mahsul veren
MAHSUN İstihkâmlı Kuvvetlendirilmiş Sarp, sağlam ve metin kılınmış
MAHSUR Fersiz göz Yorulmuş, uzun uzadıya bakmaktan donuklaşmış ve göremez olmuş göz
MAHSUR Etrafı çevrilmiş Muhasara altına alınmış Hasrolunmuş Hududlanmış Kuşatılmış
MAHSUS Duyulmuş Hissedilmiş Derk olunmuş Duyulan * Aşikâr, belli, zâhir, meydanda
MAHSUS Ayrılmış, tâyin edilmiş * Herkese âit olmayıp bazılara âit olmuş olan Yalnız birine âid olan Hususileşmiş Müstakil * Bile bile, istiyerek * Yalandan, şakadan, lâtife olarak
MAHSUSA Mahsus, hususi
MAHSUSAT Gözle görülen, hisle anlaşılan şeyler (Ma´kulât´ın zıddı)
MAHSUSEN Ayrıca, bile bile, mahsus olarak
MAHSUSİYET Mahsusluk Hususi olma hâli
MAHŞ Yakmak
MAHŞER Toplanma yeri Kıyametten sonra insanların tekrar dirilip toplanmaları ve toplandıkları yer Haşir meydanı * Çok kalabalık
MAHŞER-İ ACÂİB Herkesi hayrete sevkeden toplanma Veya toplanma yeri * Hayret edilecek harika şeylerin bulunduğu yer
MAHŞUB Kesilmeye elverişli olmadan kesilen ağaç
MAHŞUD Toplanmış Yığılmış
MAHŞUR Toplanmış
MAHŞUŞ Kuru ot
MAHŞUŞ (Haşşe den) İçine girilmiş * Buğzedilmiş * Gizlice bir şey verilmiş * Karalanmış
MAHŞÜV Fazla * İçi doldurulmuş
MAHT şiddetli
MAHT Çıkarmak * Çekmek
MAHTAB (Bak: Mehtâb)
MAHTAB (C: Mehâtıb) Odun yığacak yer, odunluk
MAHTAM (C: Mehâtım) Burun
MAHTELEF-EL MELEVAN Gece ve gündüzün ihtilâfı ve değişmesi müddetince
MAHTİD Kişinin durduğu mekân
MAHTUBE Evlenmek için istenilen kadın
MAHTUM Mühürlenmiş Damgalanmış * Kilitlenmiş * Bağlanmış
MAHTUMANE f Bir kitabı hatmettikten sonra verilen ziyafet
MAHTUN Sünnet olunmuş Hitan edilmiş
MAHTUR (Hatar dan) Hatara, tehlikeye yakın * Düşünme Fikir ve endişe
MAHTUT (Mahtute) Çizilmiş Çizgilenmiş Yazılmış
MA´HUD(E) Vaad edilen Söz verilen Belli olan * Mezkur, sözü geçen * Mc: Fena bilinen kadın
MAHUDANE Bir ot adı
MA´HUDİYYET (Ahd den) Söz verilmiş olma Ahdedilmiş bulunma Belli olma
MAHUF Korkulu Tehlikeli
MAHULE Kocası ölmüş kadın
MAHUR f Kumarhâne Meyhâne
MAHUZA Temiz İtibarlı, şerefli, asil * Saf, hâlis, katıksız
MAHV Harab olma Yıkılma Ortadan kalkma Çökme Bozulma * Tas: Beşeri noksanlıklardan kurtuluş hâli
MAHV VE SEKİR Fenafillâh makamında kendi varlığını hiç görmek ve bu mânevi hâlin zevk ve te´sirinden ruhi bir coşkunlukla kendinden geçme hâli
MAHVA Secdede karnını uyluklarından çekip ayıran kimse
MAHVAR f Ay gibi
MAHVARE f Aylık maaş
MAHVE Kuzey rüzgârı
MAHVEŞ f Ay gibi
MAHVİYYET Alçak gönüllülük Tevâzu Kendi kusurunu bilip kendine haddinden fazla kıymet vermemek Tevâzu içinde olmak
MAHY Gidermek
MAHYA Hayat Canlılık
MAHYA Ramazanlarda, kandillerde veya bayramlarda çifte minâreli olan camilerde iki minare arasına gerilen ipe asılmak suretiyle ışıklarla yazılan yazı veya yapılan resim * Dam çatısında iki eğik sathın birleştiği çizgi ve buradaki aralığı kapatmak için kullanılan uzunca, oluk biçiminde kiremit
MAHYANE f Aylık Aydan aya verilen maaş
MAHYERE Muhayyerlik, beğenip seçmede serbestlik
MAHZ Safi ve hâlis Katıksız Sırf Hâs Hulus ile muhabbet * Tâ kendisi * Sadece * Su katılmamış hâlis süt
MAHZ-I EDEB Edebin ta kendisi Sırf terbiye ve edeb
MAHZ-I HİKEM Akıllılığın ve filozofluğun ta kendisi Hikmetlerin ta kendisi
MAHZ-I KERAMET Tam bir keramet gibi Kerametin ta kendisi
MAHZ Yoğurdu çalkalayıp yağını almak
MAHZ Nikâh
MAHZA Ancak Yalnız Tek * Sâde Hâlis Katıksız Tam
MAHZAN Ancak Yalnız Sadece Tek
MAHZANE Güvercinlik
MAHZAR (Huzur dan) Hazır olma Gösteriş, görünüş * Huzur yeri Büyük bir insanın önü * Birçok kimse tarafından imzalı dilekçe * Mahkeme sicili
MAHZEM (C: Mehazim) Atın kolan yeri
MAHZEN Hazine ve define gibi şeyleri koyacak yer * Erzak yeri * Bodrum Yeraltı
MAHZEN Yalnız, ancak, tek
MAHZÎ Kepâzelik ve rüsvaylığa sebep olan huy Rezil olmağa sebebiyet veren kötü huy
MAHZU´ Boyun eğmiş
MAHZUB Boyanmış
MAHZUD (Mahdud) Silinmiş, tesviye edilmiş * Düzgün * Meyvesinin çokluğundan dalları basıp bükülmüş
MAHZUF Silinmiş * Yerinden düşürülmüş Kaldırılmış Hazfolunmuş * Edb: Noktasız harflerle yazılmış olan (Bak: Mücerred)
MAHZUL Hakir Kıymetsiz Perişan Hor Rüsvay
MAHZULEN Hakir, kepaze, rezil ve rüsvay olarak
MAHZUM Burnunun halkasıyla tutulan sığır ve deve * Her delinmiş nesne
MAHZUN Hazinede saklanan şey
MAHZUN Tasalı Kederli Hüzünlü Gamlı
MAHZUNANE f Kederlice, düşünceli, üzgünce
MAHZUNİYET Mahzunluk Kederli ve kaygılı oluş Üzüntülü olma
MAHZUR Hazer edilecek şey Özür Korkulacak şey Müsaade olmayan Mâni Çekinilecek şey
MAHZUR (Hazr dan) Haram Memnu şey Yasak olan şey
MAHZURAT Yasaklar Mâniler Haram şeyler
MAHZURAT Hazer edilip korunulacak şeyler Yasak olanlar Engeller
MAHZURE Çekinme, sakınma, içtinâb etme * Cidâl, muharebe
MAHZURE (C: Mahzurât) Şer´an yasaklanmış olan şey Men ve haram edilmiş şey
MAHZUZ Memnun Hoşnud Zevkli Hoşlanmış Hazzetmiş
MAHZUZÂT Hoşa giden şeyler Hazlar
MAHZUZİYET Mahzuzluk, hoşlanma, hoşa gitme
MAIZ (C: Mevâız) Keçi
MAÎ Su cinsinden Akıcı, su renginde, mâvi Katı ve sert olmayıp su gibi, akıcı olan
MAÎB (C: Maâyib) Kusur, eksiklik, noksanlık Leke * Ayıplanmış
MAİC Dalgalı deniz
MAİDE Yemek sofrası Üzerinde nimetler bulunan sofra Ziyafet * Kur´an´ın 5 Suresinin adıdır ve Medine-i Münevvere´de nâzil olmuştur
MAİDE-İ SENİYYE Pâdişah ziyâfeti
MAİDESÂLÂR f Sofracı başı
MAİKA Derin, amik
MÂİL Eğik Bir tarafa eğilmiş Eğri * Meyilli Hevesli İstekli * Düşkün * Benzer
MÂİL-İ İNHİDÂM Yıkılmağa yüz tutmuş
MÂİL-İ KAMER Ayın dünya etrafında dolaştığı dâire Ayın mahreki, yörüngesi
MAÎL Ehil, iyal, çoluk çocuk
MÂİLE Coğ: Dağların bir yana doğru alçalıp giden taraflarından her biri * Eğri, eğilmiş
MÂİLİYYET Eğiklik Meyillik
MAİN Saf, akar su * Göz önünde akan su * Cennet şerbeti * Zâhir, görünen * Göz değmiş, nazar değmiş
MAİN MEHİN Zayıf, hakir su * Meni
MAİS Ağaçları sık bitmiş olan yer
MAİŞET (Ayş dan) Yaşayış Yaşama Ömür * Yaşamaya lüzumlu bulunan maddeler
MAİŞETGÂH f Maişet yeri Geçim te´min edilen yer
MA-İ TESNİM Cennet ırmaklarından biri
MAİYYET Beraberlik Arkadaşlık * Yüksek rütbeli bir kimsenin emri altında bulunan hey´et * Yan Nezd
MAİYYET-İ SENİYYE Pâdişâhın maiyyeti Pâdişahın yakınında bulunanlar
MAİZ Keçi * Az miktar keçi Ufak keçi sürüsü
MAJÜSKÜL Büyüklük bakımından diğerlerinden biraz daha farklı olan harfler

Alıntı Yaparak Cevapla