Yalnız Mesajı Göster

Osmanlıca Sözlük Lügat R Harfi

Eski 11-04-2012   #17
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlıca Sözlük Lügat R Harfi



R Harfi

RİH Rüzgar, yel * Sızı, romatizma * Mc: Galebe, kuvvet Rahmet * Devlet Hoş ve iyi şey * Koku
RİHAL (Rahl C) Deve palanları
RİHALE At semeri, eyer
RİHAT Kayış yapımında kullanılan deri
RİHLET Geçmek Göç etmek, göçmek Ölmek
RİHME (C: Ruhum-Rihâm) Yağmur çisintisi
RİHS (C: Revâhıs) Alçak duvar
RİHTE f Dökülmüş, akıtılmış
RİHTE-GER (C: Rihte-gerân) Dökmeci
RİHVE (Ruhve) Rehâvetli, gevşek * Tecvidde: Harf sükun ile söylenirken sesin akması hâli
RİHVE-İ MECHURE HARFLERİ Dad, zı, zel, gayın, ze, vav, yâ, elif
RİHVE-İ MEHMUSE HARFLERİ "Fe, ha, se, he, şın, hı, sad, sin" Bu harflerde sesin kemâli ile nefes birlikte akar Rehavet ve hems sıfatı, zayıf sıfatlardır, bunun için rehavet sesin kâmilen akmasını, hems de nefesin kâmilen akmasını icabettirir
RİK Salya Ağız suyu
RİKAB (Rakabe C) Boyunduruk altında olanlar Kullar, köleler * Boyun, ense kökü
RİKÂB Özengi * Büyük bir kimsenin huzuru, önü, makamı
RİKÂBDAR Padişahların atla bir yere gidişleri sırasında özengiyi tutmak suretiyle ata binip inmelerine yardım eden kişi
RİKÂBÎ Binici, binen
RİKASE Davar bağlanan yer
RİKAZ Yer altında bulunan madenler * Câhiliyet zamanından kalmış gömülü mal
RİKBE (C: Rikeb-Rekebât) Diz (Diz, insanın ayaklarında olur; dört ayaklının ön ayaklarında olur)
RİKK Kulluk, ubudiyet * Ist: Esir olmuş, hürriyetini kaybetmiş olan ehl-i harb * Yufka, yumuşak nesne
RİKK (C: Rikâk-Rekâik) Yağmur çisintisi
RİKKAT Acıma, incelik, yufka yüreklilik Yumuşaklık
RİKKAT-İ CİNSİYE Cinsi şefkat İnsanın kendi cinsinden olana acıması
RİKKAT-İ KALB Kalb rikkati, kalb yufkalığı
RİKKAT-ÂMİZ Acıma veren, kalbe hüzün verecek olan, acındıran
RİKKAT-ÂVER f Acıma ve merhamet uyandıran
RİKKAT-ENGİZ f Acıklı
RİKKAT-YÂB f Acıyan, merhamet eden
RİKS Adam topluluğu * Pis, necis
RİKZ Gizli söz
RİM f İrin
RİM (C: Arâyim) Beyaz geyik
RİMA Atmak * Atışmak * Bırakmak
RİMAH (Rumh C) Mızraklar, kargılar, süngüler
RİMAHAT Mızrakçılık sanatı
RİMAHA (REMUH) Tepici davar, tepen davar
RİMAK Nifak, ayrılık * Darlık
RİMAL (Reml C) Kumlar
Rİ´MAM Sevmek
RİMAN Eğilip meyletmek
RİMAYET Ok, gülle, kurşun gibi şeyleri atmada mâhir olma Atıcılık
RİMDİDA´ Gül
RİME f Çapak
RİME-İ ÇEŞM Göz çapağı
RİMM (Rimme) Çürümüş kemik Kemik çürümesi * Yer * Çok mal
RİMME (C: Rimem-Rimâm) Çürümüş kemik
RİMNAK f Murdar, pis * İrinli
RİMS Devenin yediği otlardan ekşi cins bir ot * Islah etmek, düzeltmek
RİND f Kalender Aldırışsız, dünya işlerini hoş gören * Laübali meşreb feylesof * Bâtını irfan ile müzeyyen olduğu halde zâhiri sâde görünen hakîm Dış görünüşü laübali olduğu halde, aslında kâmil olan kimse
RİNDÂN f Kalenderlik * Rindler
RİNDÎ f Kalenderlik, rindlik, aldırışsızlık
RİR Fâsid, bozuk, yaramaz
RİS f Öfke, gazab, gayz
RİSAİL (Bak: Resail)
RİSALE Mektub * Bir ilme dair yazılmış küçük kitap * Haber göndermek * Elçinin götürdüğü mektub, name * Fık: Bir kimsenin sözünü veya emrini başka birisine tebliğ etmek
RİSALE-İ NUR f Nurun Risalesi Kur´an´dan alınan âyetlerin tefsiri ile tahkikî iman dersi veren kitap Büyük mücahid Bediüzzaman Hazretlerinin eserleri(Risale-i Nur´un vazifesi: Hayat-ı ebediyeyi mahveden ve hayat-ı dünyeviyeyi de dehşetli bir zehire çeviren küfr-ü mutlaka karşı, imanî olan hakikatlarla, gayet kat´i ve en mütemerrid zındık feylesofları dahi imana getiren kuvvetli bürhanlarla Kur´ana hizmet etmektir Ş)
RİSALET Birisini bir vazife ile bir yere göndermek * Peygamberlik Büyük kitapla gelen peygamberlik * Elçilik
RİSALET-ÜN NUR Risale-i Nur tabirinin Arapçası (Bak: Risale-i Nur)
RİSALET-PENAH Risaletin kendine istinad ettiği Hazret-i Muhammed (ASM) (Risalet-meab da denir)
RİSAR (C: Ravâsır) Reçel * Turşu
RİSDE İnsan cemaatı, insan topluluğu
RİSE Miras yemek
RİSL Vakar, ciddiyet, sekinet * Sabır
RİSM Kırmak * Bulaştırmak
RİSMAN f İp, halat
RİSMAN-BÂZ f İp oynayan * Mc: Cambaz
RİŞ f Yara * Yaralı * Tüy Kıl Kuş kanadı * Sakal
RİŞ (RİYÂŞ) Çok pahalı elbise
RİŞA (Rişvet C) Rüşvetler
RİŞA´ (C: Erşiye) Kuyudan su çekmekte kullanılan urgan * Menazil-i Kamer´den "Balık karnı" dedikleri menzilin adı
RİŞAŞ(E) Döküntü, serpinti
RİŞBÜZ f Keçi sakalı gibi sivri olan sakal
RİŞDAR f Sakallı
RİŞDET Doğruluk, dürüstlük Temizlik
RİŞE Saçak, püskül
RİŞE-GİR f Kökleşmiş, kök tutmuş
RİŞHAND f Bıyık altından gülme Alay
RİŞSAZ f Cerrah
RİŞTAB f Kıvırcık saç ve sakal
RİŞTE f Tel, iplik, hayt
RİŞTE-İ HÜRMET Sevgi, hürmet bağı
RİŞTE-FÜRUŞ f İplik satan İplikçi
RİŞVET Bir işi yapmak veya bitirmek için haksız yere alınan mal veya para (Bak: Rüşvet)
RİŞVET-HÂR f Rüşvet yiyen

Alıntı Yaparak Cevapla