Yalnız Mesajı Göster

Osmanlıca Sözlük Lügat T Harfi

Eski 11-04-2012   #41
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlıca Sözlük Lügat T Harfi



T Harfi

TI Arabçada "" harfi (Tâ) da denir
TIB (Bak: Tıbb)
TIB´ Gölge
TIB´ (C: Atbâ) Nehir
TIBA´ Tabiat Yaradılış * Tabiatlar Yaradılışlar
TIBAA(T) Kitap ve saire basma işi * Kılıç yapma san´atı
TIBAK Uyma, uygunluk * Tabakalar Katlar * Birbirine uygun olan şey * Bir şeyi diğerine uydurup müsavi ve münasib kılmak
TIBALE Deve boynuna asılan büyük çan * Davulculuk
TIBB Tabiblik, doktorluk * Her şeyi gereği gibi bilmek * Rıfk Suhulet * İrade * Hastayı ilâçlarla tedaviye çalışmak * Şan * Şehvet( $Kur´an, Hazret-i İsa Aleyhisselâm´ın nasıl ahlâk-ı ulviyesine ittibaa beşeri sarihan teşvik eder Öyle de, şu elindeki san´at-ı âliyeye ve tıbb-ı Rabbaniye, remzen tergib ediyor İşte şu âyet işaret ediyor ki: "En müzmin dertlere dahi derman bulunabilir Öyle ise ey insan ve ey musibetzede benî-Adem! Me´yus olmayınız Her dert, -ne olursa olsun- dermanı mümkündür Arayınız, bulunuz Hattâ ölüme de muvakkat bir hayat rengi vermek mümkündür " Cenab-ı Hak, şu âyetin lisan-ı işaretiyle mânen diyor ki: "Ey insan! Benim için dünyayı terk eden bir abdime iki hediye verdim Biri, mânevi dertlerin dermanı; biri de, maddi dertlerin ilâcı İşte ölmüş kalbler nur-u hidayetle diriliyor Ölmüş gibi hastalar dahi, O´nun nefesiyle ve ilâciyle şifa buluyor Sen de benim eczahâne-i hikmetimde her derdine deva bulabilirsin Çalış, bul! Elbette ararsan bulursun" İşte beşerin tıp cihetindeki şimdiki terakkiyatından çok ilerideki hududunu, şu âyet çiziyor ve ona işaret ediyor ve teşvik yapıyor S)
TIBBEN Tıp cihetiyle Doktorlukça
TIBBÎ Hekimliğe ait Doktorlukla alâkalı * Hekimce
TIBBİYE Tıp mektebi Tıp fakültesi
TIBBE (C: Tıbeb) Bir parça uzun bez
TIBK Aynısı, tıpkısı, tam aslı, tam kendisi
TIBL (TABL) (C: Tubul-Atbal) Davul
TIBS Kurt, zi´b
TIFL Küçük çocuk * Her şeyin cüz ve parçası * Batmaya yakın güneş * Kıvılcım
TIFL-I NEV-RESİDE f Yeni yetişmiş çocuk
TIFL-I NEV-ZÂD Yeni doğmuş çocuk
TIFLÂNE f Çocukçasına, çocuk gibi Çocuğa yakışır surette
TIFLİYYET Çocukluk Çocuk hâli
TIGA Yüksek sesle gülme
TIHAL Dalak
TIHANE At değirmeni
TIHL Hiddetli adam * Dalağı büyük adam
TIHMAR Doldurmak
TIHN Un
TIHS Asıl * Göz karanlığı
TIKDE Asmacık adı verilen ufacık taneler
TIKNAZ Kısa boylu ve şişman, toplu
TIKNEFES Zor nefes alan Rahat nefes alamayan
TIKSAR Halka biçiminde taç * Kaınların boyunlarına yaptıkları bağ
TIKTIKA (Bak: Taktaka)
TILA´ Sürülecek şey Sürülecek merhem, yağ veya ilâç * Madeni parlatmakta kullanılan sıvı yaldız * Cilâ verecek boya * Diş sarılığı * Üzüm suyundan kaynatmak sebebiyle üçte birinden azı giden şarap
TILA´ Üzerinde güneş doğan yer
TILA (C: Talyân) Küçük kuzu ve oğlak * Mahpus kimse * Diş sarılığı
TILAB Talep etmek, istemek
TILBE Talep olunmuş, istenmiş, matlub
TILH (TALİH) (C: Tılâh-Talâyıh) Zayıf * Yorulmuş * Geç gelmek
TILHAM Fil
TILK Helâl nesne * Bükülmüş ip
TILMESA Yol bulunmaz otsuz ve susuz korkunç yer * Çok karanlık gece
TILS (C: Atlâs) Sahife * Mahvolmuş nesne * Tüyü dökülmüş olan deve uyluğunun derisi * Elbisenin eskimesi
TILSIM Herkesin bilip çözemediği gizli şey * Gizli sır Fevkalâde kuvvet ve te´siri hâiz olan şey * Definenin bulunmasına mâni olan mevhum şey
TILSIM-I KÂİNAT Kâinatın tılsımı, kâinattaki anlaşılması zor olup herkesin yalnız kendi akliyle bilemeyeceği gizli ve ince hakikatlar
TILSIM-I MUĞLAK Anlaşılması zor, kapalı gizli şey * Açılması müşkül olan tılsım, kapalı ve gizli haber
TILSIM-I MÜŞKİLKÜŞÂ Açılması ve anlaşılması zor olan İlâhî gizli mânaları, hakikatları açan tılsım
TILV Kurt, zi´b
TIM Deniz * Deve kuşunun erkeği * Çok mal
TIMAH (Tumah - Matmuh) Bir şeye göz dikerek bakmak Haris olmak Hırsla onu istemek
TIMIRR Ürkek at * Sıçramaya ve seğirtmeye hazırlanmış at * Seri, çabuk
TIML Hırsız
TIMLE Zayıf kadın
TIMR (C: Etmâr) Eski kaftan * şakrak kuşu
TIMRES (Tımrus) Yalancı, kezzab * Leim, alçak kimse
TIMTIM Kalın etli, cüsseli adam * Dilinde pelteklik olan, kekeme
TINAB (C: Tunub) Kazığa bağlanan çadır ipi
TINBAR (Tunbur) Tanbur adı verilen çalgı âleti
TINİN (Bak: Tanin)
TINNET Çınlama
TIP (Bak: Tıbb)
TIRAD Kısa mızrak
TIRAF Gönden veya sahtiyandan yapılan ev * Cild
TIRAK Gitmek
TIRAZ Elbiselere nakışla yapılan süs * Sırma ve ipekle işleme * Zinet, süs * Üslup, tarz, tutulan yol * Döviz
TIRAZ f " Süsleyen, donatan" anlamlarına gelir ve birleşik kelimeler yapılır Meselâ: Şükufe-tıraz $ : Çiçek süsleyen
TIRAZENDE f Süsleyen, donatan, süsleyici
TIRBAL (C: Tarâbil) Büyük taş
TIRF Atın iyisi
TIRK Kuvvet * Besililik, semizlik
TIRM Yağ
TIRMESA Karanlık, zulmet
TIRRAK Tiryak, ilâç * Afyon
TIRRİH Tuzlu balık, sardalya
TIRS (C: Etrâs) Kâğıt, sahife
TISYAR Arslan * Sivri sinek
TIŞE Ufak çocuk
TIVAL Uzun olanlar
TIVAL-I MUFASSAL Kur´an-ı Kerim´de 49´uncudan 85´inciye kadar olan sureler
TIYBE Helâl * Güzel, temiz
TIYERE şom ve yaramaz görmek
TIYN Çamur Balçık
TIYNET Huy Yaradılış
TIYRE Darılma, gücenme * Darılan, gücenen
TIYSAR Sivrisinek * Arslan
TIYYE Niyet, kast
Tδ Kırk baş koyun
TÎB (C: Etyâb) Güzel koku Güzel kokusu için sürülen şey
TİBA´ Birbiri ardınca olmak Peşpeşe bulunmak
TİBN (TEBN) Kuru ekin sapı Saman * Yirmi kişiyi doyuran büyük kap
TİBNÎ Saman renkli
TİBR Altın parçası Altın ve gümüş tozu
TİBRAK Bıçak
TİBYAN Açık ifade ile beyan etme Açıklama * Meşhur bir Kur´ân tefsirinin adı
TÎC (Tâc C) Taçlar
TÎCAN (Tâc C) Taçlar
TİCANÎ Kuzey Afrikada, hicri 1200 tarihlerinde Ahmed Ticanî adında bir şahıs tarafından kurulan bir tarikattır
TİCARET Alım-Satım
TİCARETGÂH f Ticaret yapılan yer, ticaret yeri
TİCARETHÂNE f Ticaret yeri Ticaret edilen yer
TİCARÎ (Ticariyye) Ticaretle ilgili, ticarete ait
TİCFAF (C: Tecâfif) Zırh
TİCVAL Memleket seyredip dolaşmak, gezmek
TİFFAN Her nesnenin vakti
TÎG f Kılıç, seyf
TÎG-İ BÜRRAN Keskin kılıç
TÎG-İ GUŞTİN Etten kılıç * Mc: Dil
TÎGBEND f Kılıç kuşanan, kılıç bağlayan
TÎGDÂR f Kılıç taşıyan, kılıçlı
TÎGZEBAN f Dili kılıç gibi olan Tesirli söz söyleyen
TÎGZEN f Güzel kılıç kullanan
TÎH (C: Etyâh) Çöl Susuz sahra Sina yarımadasındaki çöl (Musâ (AS) Mısır´dan çıktıktan sonra, kavmiyle beraber kırk sene bu çölde dolaşmıştır)
TİH Gülen kimsenin gülerken çıkardığı ses
TİL´ Etrafına çok iltifat eden kişi Etrafdakilerle şakalaşan kimse

Alıntı Yaparak Cevapla