11-04-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Osmanlıca Sözlük Lügat U-Ü Harfi
Osmanlıca Sözlük Lügat U-Ü Harfi
UBAB Her nesnenin muazzamı, her şeyin büyüğü * Cemaat, topluluk * Taşkın sel suyu * Pek taşkın, coşkun
UBAR f Ağlama, inilti
UBEYD Küçük kul, kulcuk
UBEYDE BİN CERRAH (R A ) Aşere-i Mübeşşere´den olup, asıl ismi Amir bin Abdullah´tır Her din muharebesinde bulunup çok büyük şecaat ve metanet göstermiştir Adaleti ile de meşhurdu Şam´ın fethinde kendisi kumandandı Hicri 18 senesinde 58 yaşında iken taundan vefat etmiştir
UBR Çok * Sedir ağacından su kenarlarında biten ağaç
UBS Huzursuzluktan yüz burkulmak Yüz ekşime, surat asma
UBSUR Seri Çok yürüyen deve
UBUD (Ebed C ) Ebedler, sonsuzluklar
UBUDET Kulluk (Aslında zillete derler )
UBUDİYYET Bendelik, kulluk, kölelik Kul olduğunu bilip Allah´a itaat etmek Allah´a teslim olup, Kur´an ve Peygamber (A S M ) vasıtası ile verilen emirleri aynen icra ve tatbike çalışmak (İnsanlar kendileri için değil, Allah´a ubudiyet için yaratılmışlardır )(Ubudiyet, emr-i İlâhîye ve rıza-i İlâhîye bakar Ubudiyetin dâîsi, emr-i İlâhî ve neticesi rıza-i Hak´tır Semeratı ve fevaidi, uhreviyedir Fakat ille-i gaiye olmamak, hem kasden istenilmemek şartıyla, dünyaya ait faideler ve kendi kendine terettüb eden ve istenilmeyerek verilen semereler, ubudiyete münafi olmaz Belki zaifler için müşevvik ve müreccih hükmüne geçerler Eğer o dünyaya ait faideler ve menfaatler, o ubudiyete, o virde veya o zikre illet veya illetin bir cüz´ü olsa, o ubudiyeti kısmen ibtal eder Belki o hasiyetli virdi akim bırakır, netice vermez İşte bu sırrı anlamıyanlar, mesela yüz hasiyeti ve faidesi bulunan Evrad-ı Kudsiye-i Şah-ı Nakşibendî´yi veya bin hasiyeti bulunan Cevşen-ül Kebir´i o faidelerin bazılarını maksud-u bizzat niyet ederek okuyorlar O faideleri göremiyorlar ve göremiyecekler ve görmeye de hakları yoktur Çünki o faideler, o evradların illeti olamaz ve ondan onlar kasden ve bizzat istenilmeyecek Çünkü onlar fazlî bir surette, o halis virde talebsiz terettüb eder Onları niyet etse, ihlası bir derece bozulur Belki ubudiyetten çıkar ve kıymetten düşer Yalnız bu kadar var ki; böyle hasiyetli evradı okumak için, zaif insanlar bir müşevvik ve müreccihe muhtaçtırlar O faideleri düşünüp, şevke gelip, evradı sırf rıza-yı İlahî için, âhiret için okusa zarar vermez Hem de makbuldür Bu hikmet anlaşılmadığından; çoklar, aktabdan ve selef-i salihînden mervî olan faideleri görmediklerinden şübheye düşer, hattâ inkar da eder L ) (Bak: Rububiyet)
UBUR Geçmek Atlamak * Zorlamak * Suyun öte kıyısına geçmek
UBUS Çatık yüzlü Abus * Utanmaz kimse
UBUSET Yüz ekşiliği Çehre çatıklığı Somurtkanlık
U´BÜD İbadet et (meâlinde emir )
UBYE Büyüklenmek, kibirlenmek
|
|
|