Yalnız Mesajı Göster

Osmanlıca Sözlük Lügat U-Ü Harfi

Eski 11-04-2012   #11
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlıca Sözlük Lügat U-Ü Harfi



U-Ü Harfi

ÜLBE Kıtlık * Açlık
ÜLBUB Kiraz çekirdeği
ÜLEMA (Bak: Ulemâ)
ÜLFET Alışma, alışkanlık Birisiyle münasebette bulunmak Ünsiyet Ahbablık, dostluk Huy etme Görüşme, konuşma(İnsanları fikren dalâlete atan sebeblerden biri; ülfeti, ilim telâkki etmeleridir Yâni me´lufları olan şeyleri kendilerince mâlum bilirler Hattâ ülfet dolayısıyla âdiyata teemmül edip ehemmiyet vermezler Halbuki ülfetlerinden dolayı mâlum zannettikleri o âdi şeyler birer hârika ve birer mu´cize-i kudret oldukları halde, ülfet sâikasiyle onları teemmüle, dikkate almıyorlar; ta onların fevkinde olan tecelliyat-ı seyyâleye im´an-ı nazar edebilsinler Bunların meseli deniz kenarında durup, denizin içerisindeki hayvanata ve sâir garip halâtına bakmıyarak yalnız rüzgâr ile husule gelen dalgalara ve şemsin şuâatından peyda olan parıltısına dikkat etmekle Mâlik-ül Bihâr olan Allah´ın azametine delil getiren adamın meseli gibidirİ´lem Eyyühel-Aziz! İnsanların arza âit mâlumat ve müsellemat-ı bedihiyatları ülfete mebnidir Ülfet ise, cehl-i mürekkeb üstüne serilmiş bir perdedir Hakikate bakılırsa zannettikleri ilim, cehildir Bu sırra binaendir ki, Kur´an, âyetleriyle insanların nazarını me´lufatları olan şeylere çeviriyor Âyetler, necimler gibi ülfet perdesini deler atar İnsanın kulağından tutar, başını eğdirir O ülfetin altındaki havârik-ul-âdât mu´cizeleri o âdiyat içerisinde gösterir MN) (Bak: Tefekkür)
ÜLFETGER f Ülfet eden Ülfet edici
ÜLHİYYE Çocuk oyuncağı, oyuncak
ÜLHÜVVE Oyuncak, çocuk oyuncağı
ÜLİNNÜHA (Üli-n nühâ) Akıllı kimseler
ÜLKER (Bak: Süreyya)
ÜLKÜ Bazı öz türkçecilik taraftarlarınca kullanılmış bir kelimedir Divan-ı Lügat-ıt Türk´te "Peyman" mânasına geldiğine merhum A Hamdi Elmalılı işaret ediyor: "Ahd ü misak" da denir Emanî, ideal mânâsına kullananlar varsa da yanlıştır
ÜLTİMATOM (Oltimatom) Fr Kat´i ve dönülmez söz Son söz * Bir devletin başka bir devlete verdiği ihtar
ÜL´UBE Piyes, oyun
ÜLUF Binler (Bak: Uluf)
ÜLUHİYET (Bak: Uluhiyet)
ÜL´ÜBAN Oyuncu, aktör
ÜLÜM f Bölük, takım, cemaat
ÜLYA (Bak: Ulyâ)
ÜMA´ Kedi miyavlaması
ÜMDUD Usûl, âdet, görenek
ÜMDUHA Medhedilmeğe sebep olan hal veya iş
ÜMEM (Ümmet C) Ümmetler Milletler
ÜMEM-İ SÂLİFE Geçmişteki ümmetler İslâmiyetten evvel diğer Peygamberlere tâbi olmuş ümmetler
ÜMENA Emin kimseler Eminler Emniyet sahibleri
ÜMERA (Emir C) Emirler, beyler Seyyidler şerifler * Yüksek rütbeli zabitler
ÜMHUD Çömlek * Tuzluk
ÜMİD f Ummak Emel Arzu İntizar Umut Rica
ÜMİDBAHŞ f Ümitlendiren, ümit veren
ÜMİDBESTE f Ümitlenmiş, ümit bağlamış
ÜMİDGÂH f Bir şey ümit edilen yer veya makam
ÜMİDVÂR f Ümitli Ümit besleyen(Evet, ümidvâr olunuz; şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sadâ, İslâmın sadâsı olacaktır M) (Rahmet-i İlâhiyyeden ümid kesilmez Çünkü Cenab-ı Hak bin seneden beri Kur´anın hizmetinde istihdam ettiği ve ona bayraktar tayin ettiği bu vatandaşların muhteşem ordusunu ve muazzam cemaatını muvakkat arızalarla inşâallah perişan etmez Yine o nuru ışıklandırır ve vazifesini idame ettirir M)
ÜMLUC Yaprak * Selvi yaprağına benzer uzun, karışık bir ot
ÜMLUD (C: Müled) Kamış dalı
ÜMM Ana, anne, vâlide Nine * Asıl, esas * Başlıca olan şey
ÜMM-İ SELEME (Mi: 542-626) Ümmehât-ı Mü´minînden olup, Resül-ü Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm´ın son vefat eden zevcesi idi 378 Hadis-i şerif rivayet etti (RA)
ÜMM-ÜD DEM Kırmızı kan damarlarında görülen kabarma Bu nabız damarlarından birisine açılan kan kesesi
ÜMM-ÜD DİMAĞ Beyin zarı
ÜMM-ÜD DÜNYA Dünyanın anası Mısır
ÜMM-ÜL BİLÂD Mekke-i Mükerreme
ÜMM-ÜL HABÂİS Şarap, rakı gibi haram olan içki
ÜMM-ÜL KİTAB Kitabın anası, esası Levh-i Mahfuz ve ilm-i İlâhî (Yâni: Kur´ân, İlm-i İlâhîde, Levh-i Mahfuz´da ezelî ve ebedî olarak mahfuz bulunduğundan Kur´anın aslı ve anası mânasında kullanılan bir tabirdir) * Kur´an-ı Kerim´in müteşabih olmayan muhkem âyetlerine de kitabın anası, esası mânasında Ümm-ül Kitab denilir * Fâtiha Suresi * Diğer bir mânada bütün müsbet ve faydalı kitabların anası ve mercii olarak Kur´an-ı Kerim´e de denir)
ÜMM-ÜL KURÂ Mekke-i Mükerreme
ÜMM-ÜL KUR´AN Fâtiha Suresi
ÜMM-ÜL VELED Huk: Çocuğunun kendi efendisinden olduğunu söyleyen çocuk doğurmuş cariye
ÜMM-ÜN NÂFİ´ Tavuk
ÜMM-ÜN NÜCUM Gök Sema
ÜMM-ÜT TAÂM Buğday
ÜMM-ÜT TÂRIK Deve kuşu
ÜMM-ÜT TARÎK Ulu yol Yüce yol
ÜMMAN Emin kimse Emniyetli kişi
ÜMMEHAT (Ümm C) Analar * Esaslar, asıllar * İslâmî ana eserler Me´haz olabilecek kıymetli ilmî eserler
ÜMMEHÂT-ÜL MÜ´MİNÎN Mü´minlerin anaları Peygamberimiz Resül-ü Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm´ın mübarek zevceleri
ÜMMET Cemaat, kavim, taife * Bir hâkim milletin ashabından olan hey´et-i içtimaiye * Bir peygambere inanıp onun yolundan giden insanların hepsi Bir peygamberin Hakka davet ettiği cemaat * Bir dille konuşan millet * Arkasına düşülecek bir cemaat veya tarikat
ÜMMET-İ KAİME Hakşinas, doğru, doğrudan ve Allah için kalkan, müstakim ve âdil ümmet
ÜMMİ Anasından doğduğu gibi kalmış ve tahsil görmemiş, mekteb ve medresede okumamış kimse Yazı yazmak bilmeyen (Ümmi ile câhil arasında fark vardır Ümmi yalnız okuyup yazmak bilmiyendir Câhil ise, okuyup yazmak bilse de, bir şey bilmiyen kimsedir, her ümmi câhil değildir) * Anaya mensub olan(Mefhar-i Âlem (ASM) hiç bir mektebde, medresede ve hiçbir beşerden tahsil görmeden, ümmiliğiyle beraber, evvel, âhir ilimlerle mücehhez olması, Âlem-i İslâma, âlemlere ve dünyaya rahmet olması ve Onun bir misli ve benzeri bulunmaması, en büyük mu´cizelerden ve Hak Peygamber olduğuna dair en mühim delillerdendir)
ÜMMİ SİNAN (Vefatı Hi: 958, Mi: 1551) Halvetî Tarikatı, Sinaniye kolunun piridir Bursa´lı olduğu nakledilir Karaman´lı olduğu hakkında da rivayet vardır Risale-i Şerife-i İstanbulî Ümmi Sinan adında bir eseri vardır (R Aleyh) (Osmanlı Müellifleri sh: 214)
ÜMMİYANE f Bir şey bilmiyormuşçasına Ümmilere yakışır halde Okur yazar olmadan
ÜMMİYYE Analık, annelik
ÜMMİYET Ümmi oluş Ümmi kimsenin hali Okur-yazarlığı olmamak
ÜMNİYYE Umut, ümid * Arzu, istek, talep * Niyet, kuruntu
ÜMSÜLE Örnek olarak verilen beyit Misal olarak gösterilen mısra
ÜMUMET (Ümm den) Annelik, analık
ÜM´UZ Keçi veya karaca
ÜMÜLDAN Taze fidan Körpe dal * Genç, güzel * İnce ve narin vücud

Alıntı Yaparak Cevapla