11-04-2012
|
#8
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Osmanlıca Sözlük Lügat V Harfi
V Harfi
VEFA Ahdinde, sözünde durma * Sevgi ve dostlukta sebat ve devam * Ödeme * Yetişme * Dince ve akılca lâzım gelen şeyi yerine getirip uhdesinden çıkma
VEF´A Kav ettikleri bez parçası * Şişe ağzını tıpamada kullanılan bez parçası
VEFADAR (VEFAKÂR) Vefalı, sözünde ve dostluğunda devamlı olan
VEFAPERVER f Sözünde duran Vefâlı
VEFAT Ölüm Ahirete göçme
VEFD Çokluk Cemaat * Bir iş için giden heyet Elçilik * Dağ başı * Gelme, ulaşma, erişme, varma, vürud
VEFHİYYE Kilisede kayyımlık hizmetini etmek
VEFİ Vefalı * Tam, mükemmel Kifayet eden Bol olan
VEFİA İçine nesne koyulan sele
VEFİK Arkadaş Kafa dengi Aynı fikirde olan Uygun
VEFİR(E) (Vefret den) Çok, bol, kesir
VEFİYAT (Vefat C ) Ölümler, vefatlar
VEFK Uygun gelme Uyma Mutabakat Muvafık olma İşi iyi gitme * Tesirli dua
VEFL Derinin dibagatla giden fazlalıkları
VEFR Bir kimsenin ihsanını kabul ettikten sonra rızasıyla reddeylemek * Bolluk * Medh ü sena ile birisinin namusunu muhafaza etmek
VEFRA´ Eksilmeyip değişmeyen * El dokunulmamış ve tam olarak yetişmiş ot
VEFRET Çokluk, bolluk
VEFZ (C: Evfaz) Evmek, acele etmek
VEFZA (C: Evfaz) Ok yayı konulan ve beylik denilen kap
VEGA´ Kavga gürültüsü Harp yerinden çıkan sesler Savt Patırtı
VEGAB (C: Evgab) Korkak kimse * İri gövdeli büyük deve
VEGADET Akılsızlık * Adilik, bayağılık, aşağılık, alçaklık
VEGAR Gazap, kin, öfke, hiddet
VEGD (C: Evgad) Alçak adam
VEGF Görme zayıflığı
VEGİF Yürüme sürati * Ses sürati, ses hızı
VEGİK Davar yürürken karnından çıkan ses
VEGİR Kızmış taş üstüne koyarak pişirilen et
VEGİRE Kızmış taş ile sıcaklık verilerek pişirilen süt
VEGM Kin
VEGNE Geniş küp
VEGRE Sıcaklığın çok olması
VEHAK Avcı kemendi
VEHAMET (Bak: Vahamet)
VEHB Hibe Bağış Vergi
VEHB (H -110) Tabiînden olan bu şahıs İsrailî rivayetlerin en mühim kaynağı addolunur Birçok İsrailiyatı havi kitapları okumuş ve tefsire de aktarmıştır
VEHBÎ Doğuştan Allah vergisi Çalışmakla kazanılmayıp Allah´ın (C C ) lütfu ile olan
VEHC Alevli olmak Alev ile yanmak Parlamak
VEHD(E) (C: Vihad) Derin vadi Uçurum
VEHEC Ateş sıcaklığı
VEHECAN Ateşin alevlenmesi * Işıklandırmak, ziya vermek
VEHEL Vehim, kuruntu
VEHELÜMME CERRA (Bak: Helümme cerrâ)
VEHF Bitkinin yapraklanması Uzama Çoğalma, artma
VEHHAB Çok fazla ihsan eden Çok bağışlayan
VEHHABÎ Muhammed İbn-i Abdulvehhab nâmında birisinin sebeb olduğu İslâmî bazı mes´elelerde ifrat gösteren ve dört hak mezheb hâricinde bir mezhepten olan Fıkıhta Hanbelî, itikadda İbn-i Teymiye´ye bağlıdırlar Tarikatlarına Muhammediye ismi verirler
VEHHAC Parıl parıl Pek şa´şaalı * Çok alevli
VEHHAM Çok vehimli Fazla şüphe eden
VEHHAS Arslan
VEHİC Ateşin sıcaklığı
VEHİSE Pişirilip kurutulduktan sonra dövülen çekirge
VEHL (Vehel) Yanlış yapma Yanlış anlama * Unutma
VEHLE İrkilme ve ürkme * Dakika An, lahza
VEHLETEN Birdenbire İlkin Ansızın
VEHM (Vehim) Mübhem ve mânasız korku * Belirsiz fikir ve düşünce * Cüz´i mânaların anlaşılmasına yarayan bir idrak kuvveti
VEHM-ÂLUD f Vehimli Vehim dolu Vehim karışık
VEHMÎ Olmadığı halde var zannederek Düşünmeye, vehme dair, vehme ait
VEHMİYYÂT (Vehmiyye C ) Vehimler, kuruntular
VEHM-NÂK f Vehimli, kuruntulu
VEHN Gevşeklik, kuvvetsizlik * Zayıf * Gövdesi kalın ve kısa adam * Gece yarısı Gece yarısından bir saat sonraki zaman
VEHNANE Zayıf kadın
VEHS Kırma * Ayak altında çiğneme, basma, ezme
VEHS Bir işe girişip ısrar ile devamlı uğraşmak
VEHS Sır ile söyleşmek Dedikodu yapmak
VEHT (C: Vihât) Vurmak * Kırmak
VEHTIYY Ufak üzüm
VEHUB Verimi fazla, vergisi çok
VEHVAH Yaban eşeğinin anırtısı
VEHVEHE Atın kendi gövdesini parça parça etmesi
VEHY Gevşeme, yırtma
VEHZ Katı nesne * Kovmak, deft´etmek
VE-İLLA Olmadığı hâlde Yoksa Aksi takdirde
|
|
|