Prof. Dr. Sinsi
|
İsimler Sözlüğü
İsimler Sözlüğü
A-
AHİD: (Ar ) Er 1 Bir şeyin yerine getirilmesini emretmek 2 Söz ver*mek Emir, talimat, taahhüt, anlaşma, yükümlülük
AHKAF: (Ar ) Er 1 Kum fırtınası 2 Kur'an-ı Kerim'in 6 suresi Araplar bu ismi, Arabistan'ın güneyinde, kim*senin bilmediği ve giremediği çöle vermişlerdir
AHLA: (Ar ) Ka - Çok tatı Pek şi*rin
AHLAS: (Ar ) Er - 1 Saf, halis, ka-rışımsız 2 İyi yürekli, temiz kimse 3 Kur'anî ıstılahta, Allah'a halis ola*rak yönelip ihlaslılıkta ileri bir dere*ceye varmış kul
AHMED: (Ar ) Er - Çok, en çok övülmüş, methedilmiş Kur'an-ı Kerim'de Saf suresinin 2 ayetinde: Hz İsa, İsrailoğullarına: "  adı Ahmed olan peygamberi de müjdeleyici ola*rak geldim" şeklinde geçen isimlen*dirme ile Peygamberimizin isimlerin*den birisi olarak anıldı ve kullanılma*ya başlandı - Türk dil kuralı açısından "d/t" olarak kullanılır Ahmed-i Muh*tar, Hz Muhammed (s a s)
AHMER: (Ar ) Er - Kırmızı, kızıl
AHNEF: (Ar ) Er 1 Ayaklan çarpık ve eğri büğrü olan Daha çok lakap olarak kullanılır Ahmet b Kays, as-habdan
AHNES: (Ar ) Er - Basık ve sivri bu*runlu Daha çok lakap olarak kullanı*lır
AHRA: (Ar ) Ka - Daha layık, mü*nasip, uygun
AHSA: (Ar ) - Arabistan'ın Kuveyt-Katar kısmına verilen isim- Erkek ve kadın adı olarak kullanılır
AHSEN: (Ar ) - Daha güzel, çok gü*zel, en güzel Erkek ve kadın adı ola*rak kullanılır Ahsen-i takvim: En gü*zel şekil Kur'an-ı Kerim'in Tin sure*sinin 3 ayetinde insanın ahsen-i tak*vim üzere yaratıldığı beyan buyurulmaktadır Ahsen kelimesi, Kur'an'da 16 yerde zikredilmiştir
AHTER: (Fars ) Ka - Yıldız
AHU: (Fars ) Ka 1 Ceylan, karaca, gazal 2 Güzel, ince alımlı kadın 3 Gözleri ceylan gözüne benzeyen ka*dın 4 Kardeş, dost
AHVER: (Ar ) Er -1 Müşteri yüzlü, güzel gözlü adam 2 Zeki, akıllı
AHVES: (Ar ) Er - Cesur, kahraman, yiğit
AİŞE: (Ar ) Ka - 1 Yaşayan, zen*ginlik ve bolluk gören Yaşayış Aişe binti Ebu Bekir Peygamberimiz (s a s)'in hanımlarından Muhterem annelerimizden biri olan Aişe (r a ) İslami bilgisi ve fakihliği ile de meş*hurdur (bkz Ayşe)
AJDA: (Tür ) Ka 1 Filiz sürgün 2 Çentik çentik olan şey
AKABE: (Ar ) Er 1 Sarp geçit, çı*kılması zor yokuş 2 Tehlike Atlatıl*ması zor güçlük, muhtıra
AKAD: (Tür ) Er - Doğruluğuyla, dürüstlüğüyle tanınmış kimse
AKALP: (Tür ) Er - Doğruluğu ve dürüstlüğüyle tanınan kimse
AKALIN: (Tür ) Er - Alnı açık, suçu olmayan, onurlu Akalın (Besim Ö-mer Paşa) Türk hekim
AKANAY: (Tür ) Ka - Yıldız küme*si
AKANSEL: (Tür ) Er 1 Akarsu 2 Uzun mesafeler geçerek denize dökü*len akarsu
AKAR: (Tür ) Er 1 Akıp geçen 2 Gelir getiren
AKASMA: (Tür ) Ka - Beyaz, mavi, morumsu, pembe çiçek veren yabani, tırmanıcı bir bitki
AKASOY: (Tür ) Er - Sevilen, sayı*lan soydan gelen
AKASYA: (Yun i ) Ka - Küçük sıra yapraklı, gölgeli küçük cinsleri süs için yetiştirilen baklagillerden bir ağaç Salkım ağacı da denir
AKAY: (Tür )- Beyaz ay, ayın tam bir daire olarak dolgun, parlak görün*düğü evre Ak ve ay kelimelerinden
birleşik isim Erkek ve kadın adı ola*rak kullanılır
AKBATU: (Tür ) Er - Yiğit erkek
AKBATUN: (Tür ) Er - (bkz Akbatu)
AKBEHMEN: (Tür ) Er Peygamber çiçeğinin eşanlamlısı
AKBİLGE: (Tür ) - Alim, bilgili, dü*rüst kimse - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır
AKBOĞA: (Tür ) Er - Boğa gibi güçlü ve temiz şahsiyetli Akboğa Celayir: Moğol emir ve komutanı
AKBORA: (Tür ) Er - (bkz Bora)
AKBUDUN: (Tür ) Er - Temiz, ta*nınmış soydan gelen
AKBURAK: (Tür ) Er - (bkz Bu*rak)
AKÇAN: (Tür ) Ka - Temiz, dürüst kimse
AKCEBE: (Tür ) Er - Beyaz zırh sa*hibi yiğit
AKÇA: (Tür ) Ka 1 Oldukça ak, be*yazca 2 Eskiden kullanılan küçük gümüş para, nakit 3 Temiz, saf, iyi niyetli kişi
AKÇAKİRAZ: (Tür ) Ka - Bir kiraz çeşidi
AKÇAKOCA: (Tür ) Er - Temiz ve namuslu erkek - Osman Gazi ve Or*han Gazi'nin silah arkadaşı
AKÇALI: (Tür ) Er - Varlıklı, zen*gin
AKÇAM: (Tür ) Er - Kuzey Ameri*ka'da yetişen bir çam türü
AKÇAR: (Tür ) Er - iyi ruhlar
AKÇIL: (Tür ) - Beyazımsı, solgun Erkek ve kadın adı olarak kullanılır
AKÇİÇEK: (Tür ) Ka - Beyaz çi*çek- Daha çok örfte kullanılır
AKÇORA: (Tür ) Er - İyi ruhlar
AKDA: (Ar ) Ka - Himaye altında olan cariye, kadın, köle
AKDEMİR: (Tür ) Er - Demir gibi güçlü ve temiz yürekli Yiğit
AKDES: (Ar ) Er - En kutsal
AKDİL: (Tür ) Er - İyi, doğru, güzel konuşan kişi
AKDOĞAN: (Tür ) Er - (bkz Doğan)
AKDORU: (Tür ) Er - Doruğu bulutlu dağ
AKEL: (Tür ) Er 1 Doğru, dürüst iş*ler yapan kimse Dürüst, güvenilir er*kek
AKERGİN: (Tür ) Er - (bkz Akerman)
AKERMAN: (Tür ) Er - Dürüst, soylu, temiz kişi
AKGİRAY: (Tür ) Er - (bkz Akergin)
AKGÜL: (Tür ) Ka - Beyaz gül
AKGÜN: (Tür ) Er - Mutlu, sevinçli gün
AKHAN: (Tür ) Er - Dürüst hakan
AKALP: (Tür ) Er - Cömert, eli açık yiğit
AKIMAN: (Tür ) Er - Cömert, eli açık kimse
AKIN: (Tür ) Er - Her engeli aşan, güçlüklerden yılmayan, hızlı hareket kabiliyetine sahip
AKINALP: (Tür ) Er - Akın yapan yiğit Yiğit
AKINCI: (Tür ) Er -Osmanlılarda ileri karakol Ani vurkaçlarla düşman*larının moralini bozan uç süvarileri Hafif süvari
AKINER: (Tür ) Er - (bkz Akınalp)
AKINTAN: (Tür ) Er - Tan yeri ağa*rırken yapılan akın
AKİF: (Ar ) Er 1 Bir şeyde sebat eden 2 İbadet eden, ibadet maksa*dıyla mübarek bir yere çekilen İ'tikafa giren 3 Direnen M Akif Er soy: Ünlü şair ve yazarımız Safahat'ın ya*zan İstiklal marşını telif etmiştir
AKİFE: (Ar ) Ka 1 Bir şey üzerinde azimle duran, sebatlı, kararlı 2 İba*det eden hanım
AKİL: (Ar ) Er - Akıllı, akıl sahibi Uslu, kavrayışlı Ali b Ebi Talib'in kardeşi Akil b Ebi Talib
AKİLE: (Ar ) Ka - (bkz Akil)
AKİPEK: (Tür ) Ka - İpek gibi ka*dın
AKİS: (Ar ) Ka 1 Yankı 2 Işığın veya bir şeklin bir satha çarpıp orada görünmesi, yansı 3 Zıt, ters, muhalif
AKKOR: (Tür ) Ka - Işık saçacak aklığa varıncaya kadar ısıtılmış olan
AKKIZ: (Ar ) Ka - Beyaz kadın
AKMAN: (Tür ) Er 1 Temiz, beyaz, güzel insan 2 Yaşlı kimse
AKMANER: (Tür ) Er - (bkz Ak*man)
AKMAR: (Ar ) Ka - Aylar, yıldızlar
AKMER: (Ar ) Ka - Ay gibi beyaz (yüz)
AKNUR: (t a i ) Ka - Beyaz nur
AKÖZ: (Tür ) Er - Özü sözü doğru kişi, temiz kişilikli
AKPINAR: (Tür )- (bkz Pınar)
AKSAN: (Tür ) Er - İyi ve temiz ta*nınmış kimse
AKSEN: (Tür ) Ka - Sen aksın, te*mizsin, doğru ve namuslusun
AKSEVİL: (Tür ) Ka - (bkz Sevil)
AKSIN: (Tür ) Er - Temiz, doğru, dü*rüstsün
AKSOY: (Tür ) Er - Temiz soylu
AKSUN: (Tür ) Er - (bkz Aksu)
AKSUNA: (Tür ) Ka -Ak renkli ya*ban ördeği
AKSUNER: (Tür ) Er - (bkz Aksungur)
AKSUNGUR: (Tür ) Er -Doğan cin*sinden bir nevi av kuşu - Aksungur b Abdullah Melikşah zamanında Halep'in hakimliğini, yöneticiliğini yapan Türk Emiri
AKSU : (Tür ) Ka 1 Temiz, pırıl pı*rıl su gibi 2 Nehir
AKSÜYEK: (Tür ) Er - Eski Türk*lerde soylu anlamında kullanılırdı
AKŞEMSEDDİN: (t a i ) Er - Dinin güneşi - Türk din bilgini ve hekim (Şam 1389-Göynük 1459) Fatih'in hocasıdır İstanbul'un fethinde bulun*du Ünlü sahabi komutan Eba Eyyub el-Ensari'nin mezarını bulduğu söyle*nir Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır
AKŞIN: (Tür ) 1 Az ak, akımsı 2 Derisinde, kıllarında ve gözlerinde doğuştan boya maddesi bulunmadığı için her yanı beyaz olan (insan, hay-
van) Erkek ve kadın adı olarak kulla*nılır
AKŞİT: (Tür ) Er - Kutlu uğurlu 2 Ak 3 Güneş, nur, aydınlık Akşit Muhammed b Tugac: İhşidiler devle*tinin kurucusu
AKTAY: (Tür ) Er - Beyaz tay Türkler'de çok kullanılan bir isimdi
AKTAÇ: (Tür ) Er - Beyaz taç
AKTAN: (Tür ) - Aydınlık, mehtaplı gece
AKTAR: (Tür ) Er - Parlak, aydınlık sabah
AKTAŞ: (Tür ) Er - Mermer
AKTEKİN: (Tür ) Er - Parlak, gör*kemli, temiz huylu yiğit
AKTEMÜR: (Tür ) Er - Akdemir
ARTİMUR: (Tür ) Er - (bkz Aktemur)
AKTOLGA: (Tür ) Er - (bkz Tol*ga)
AKTUĞ: (Tür ) Er - (bkz Aytuğ)
AKYIL: (Tür ) Er -Temiz, güzel se*ne - Erkek ve kadın adı olarak da kullanılır
AKYILDIZ: (Tür ) - Akşama doğru doğan parlak yıldız Çoban yıldızı, sa*bah yıldızı
AKYİĞİT: (Tür ) Er - Dürüstlüğü ve temizliğiyle tanınmış yiğit
AKYOL: (Tür ) Er - Dürüst, doğru ve iyi yol
ALAADDİN: (Ar ) Er -Dini yücelt*mek için din uğruna çalışan kimse Alaaddin Keykubad (1192-1237) Anadolu Selçuklu Sultanı - Türk dil kuralları açısından "d/t" olarak kullanılır
ALACAN: (Tür ) Er - (bkz Akan)
ALAGÜN: (Tür ) Ka - Yazın güneş buluta girdiği zamanki gölgeli hava
ALAMET: (Ar ) Ka 1 İşaret, iz, ni*şan 2 Remiz, sembol 3 Belirti, emare 4 Çok iri, şaşılacak büyüklük*te (mec )
ALANALP: (Tür ) Er - Ülke alan, fetheden, fatih
ALANAY: (Tür ) Er - (bkz Alanalp)
ALANER: (Tür ) Er - (bkz Alanalp)
ALANGOYA: (Moğ ) Ka 1 Altın geyik 2 Ünlü Moğol destanının kut*sal sayılan kadın kahramanı
ALANGU: (Tür ) Er -Altın geyik
ALANUR: (Ar ) Ka - (bkz Nur)
ALAPINAR: (Tür ) Ka - (bkz Pı*nar)
ALATAN: (Tür ) Er - Güneş doğma*dan önce ufukta beliren karışık renk*ler
ALATAY: (Tür ) Er - Derisinde be*nekler olan tay
ALCAN: (Tür ) Ka - Can alıcı güzel Can alan, cesur, yürekli
ALEMDAR: (a f i ) Er 1 Bayrak ve*ya sancak tutan, taşıyan, bayraktar, sancaktar 2 İşe önderlik eden Alem*dar Mustafa Paşa: Osmanlı veziri
ALEV: (Tür ) Ka 1 Ateşten ve yanı*cı cisimlerden çıkan parlak, çeşitli şe*killere giren gazlardan meydana gelen şeffaf dil, yalım 2 Aşk ateşi, sevda 3 Alımlı, cazibeli kadın
ALEVİ: (Ar ) Er - Hz Ali soyundan, Hz Ali'ye hususi ilgi gösteren, ona taraftar olan Şii mezhebinin kolların*dan biri
ALGAN: (Tür ) Er - Alan, fetheden, fatih
ALGIN: (Tür ) Er 1 Güçlü, iyi, gü*zel, sıcakkanlı, sevimli 2 Sevdalı, aşık, vurgun 3 Hızlı akan su 4 Renksiz, cılız, zayıf
ALGUHAN: (Tür ) Er - Çağatay hanlığı hükümdarı (1266) Orta Asyayı ele geçirip Harezmden Afganis*tan'a kadar sınırlarını genişletti Cengiz'in yasalarını şiddetle uyguladı
ALGUN: (Fars ) Ka 1 Aklı alınmış 2 Al renginde, koyu ve parlak pem*be 3 Tümsek, tepe
ALGUNE: (Fars ) Ka 1 Serap 2 Allık
ALGÜL: (Tür ) Ka - Kırmızı gül
ALİ: (Ar ) Er 1 Yüce, ulu, yüksek 2 Hz Ali: Ebu Talib'in oğlu Pey*gamberimizin amcazadesi ve kızı Fat*ma (r anha)'nın kocası Dördüncü ha*life
ALİCAN: (a f i) Er - Ali ve can isimlerinin bir araya gelmesinden meydana gelmiştir - (bkz Ali ve Can)
ALİCENGİZ: (a t i ) Er - Akla gel*mez, şeytanca, beklenmedik ve umul*madık tarzda anlamlan ile "Alicengiz oyunu" deyiminde geçer
ALİGÜHER: (a f i ) Er - Yaratılışı ve mayası yüce ve değerli olan
ALİ HAN: (a t i ) Er - Yüce han
ALİKADR: (Ar ) Er 1 Yüksek kıymette olan, çok kıymetli, çok takdir edilen, çok saygıdeğer 2 Meşhur bir çeşit lale
ALİM: (Ar ) Er 1 Çok okumuş, bilgin ,2 Çok bilen 3 Sonsuz İlim sa*hibi Allah'ın sıfatlarındandır Kur'an'da Cenab-ı Hakk'ın ismi olarak 13 yerde geçer "Abd" takısı alarak da kullanılır
ALİME: (Ar ) Ka - (bkz Alim)
ALINAK: (Tür ) Er - Doğru, güve*nilir
ALİŞAH : (a f i ) Er - Hükümdarla*rın en yücesi Alişah Taceddin (?-1324) İlhanlı veziri
ALIŞAN: (a f i ) Er - Şan ve şerefi yüce ve yüksek olan çok değerli
ALİYAR : (a f i ) Er 1 Yar, dost, sevgili 2 Alinin dostu, sevgili adı 3 Yüce dost - Birleşik isim
ALİYE: (Ar ) Er - Yüce, yüksek, bir şeyin en yukarısı, tepesi - (bkz Ali)
ALKAN: (Tür ) Er - Kırmızı kan Alkan bey: Türk denizci Selçuklula*rın egemenliğindeki İznik'te Ebu'l-Kasım'ın donanma komutanı
ALKIM: (Tür ) Er - Gökkuşağı Al*kım (Uluğ Bahadır) Türk Arkeolog
ALKIN: (Tür ) Er 1 Sevdalı, aşık, vurgun 2 El çırpma, övme
ALKUR: (Tür ) Er - Hep, bütün, herkes
ALLAHVERDİ: (a t i ) Er - İran'da yaşayan bir Türkmen kabilesinin adı
ALP: (Tür ) Er 1 Eski Türklerde kahraman, yiğit, cesur, bahadır, pehli*van 2 Seyfi kola mensup, savaşçı, fütüvvct ehli Alperen, Alpgazi Bu isim İslam'dan sonra da Türkler ara*sında kullanılmaya devam etti
ALPAGU: (Tür ) Er 1 Tek başına düşmana saldıran yiğit 2 Eski Türk*lerde bir rütbe adı 3 Eski Türklerde bir kurt adı
ALPAĞAN: (Tür ) Er - Cesur, yiğit, kahraman
ALPAK: (Tür ) Er - Dürüst, kahra*man, yiğit
ALPARTUR: (Tür ) Er - Kendine güveni olan yiğit
ALPASLAN: (Tür ) Er - Arslan gibi cesur ve yiğit, savaş beyi Büyük Sel*çuklu hükümdarı Selçukluların en büyük zaferi sayılan Malazgirt zaferi onundur (l071)
ALPAY: (Tür ) Er - Cesur, yiğit kimse
ALPAYDIN: (Tür ) Er - (bkz Al*pay)
ALPBİKE : (Tür ) Er - genç, deli*kanlı, (bkz Alp)
ALPÇETİN: (Tür ) Er - (bkz Al*pay)
ALPDE MİR: (Tür ) Er - (bkz Al*pay)
ALPDOĞAN: (Tür ) Er - Doğuştan yiğit olan
ALPER: (Tür ) Er - (bkz Alp)
|