11-04-2012
|
#4
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Ekonomi Sözlüğü
L
Laissez Faire Laissez Passer: “Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” olarak çevrilen liberal görüşün şiarı
Leasing (Finansal Kiralama): firmaların ticari ve sınai faaliyetlerini gerçekleştirebilmek için gereksinim duydukları duran varlıkları satın almak yerine belirli kira ödentisi karşılığında kullanım olanağı tanıyan ve banka kredilerine alternatif olarak doğan orta dönemli finansman yöntemidir Bu yöntem, 1930lu yıllarda Dünya Ekonomik Krizindeki finansman zorluğu ve 2 Dünya Savaşı sonrasında teknolojik gelişmelerin yenileşme ve modernleşme harcamalarına çözüm olarak geliştirildi Türkiyede de 1985ten başlayarak daha çok KOBİler tarafından kullanılmaktadır
Lot: Borsada 1 000 adet hisse senedi bir araya gelerek de birer lotu oluşturur Böylece 1 lot senet miktarı, şirketin 1 000 000 liralık sermayesini temsil etmektedir ve İMKBde işlemlere konu birimi teşkil etmektedir Lotun altındaki küsuratlı miktardaki senet miktarları normal seans esnasında alım-satıma konu olabilmekle beraber fiyat kotasyonları verilememektedir
M
Mali İstikrar: Geniş anlamda mali sistemin ya da altyapısının, dar anlamda da mali piyasanın dengede olmasıdır Mali sistem, tasarrufların toplanarak yatırımcılara ya da tüketicilere aktarılmasını sağlayan *****izmalar (banka, kooperatif ya da para, tahvil gibi  ) bütünüdür
Mali Politika: Kamunun; vergi, masraf ve borç idaresiyle piyasadaki para miktarını kontrol etmesine yönelik politikaların bütünüdür Ekonomistlere göre, para politikasından daha etkilidir
Mali Tablolar: Türk Vergi Kanunu, Türk Ticaret Kanunu ve Sermaye Piyasası Kanununca bazı şirketler için zorunlu olarak tutulan, şirketin dönemsel faaliyetleri sonucu hazırlamak ve yayınlamak (halka açık şirketler, aracı kurumlar vb ) zorunda oldukları ve ilgili şirketin performansını gösteren, standartlaştırılmış muhasebe kayıtlarıdır Başlıcaları bilanço, gelir-gider tablosu, satılan malın maliyeti, kâr dağıtım, fon ve nakit akım tablolarıdır
Menkul kıymet: Ortaklık veya alacaklılık sağlayan belli bir meblağı temsil eden, yatırım aracı olarak kullanılan dönemsel gelir getiren, misli nitelikte seri halinde çıkarılan, ibareleri aynı olan ve şartları kurulca belirlenen kıymetli evraktır
Menkul kıymet ihracı: Sermaye piyasası araçlarının ihraçcılar tarafından çıkarılıp halka arz edilerek veya halka arz edilmeksızın satışıdır
Menkul kıymet iradı: Menkul ve gayri menkullerden elde edilen faiz, kira, rant gibi hasılatı ifade etmektedir
Merkez Bankası: Banknot ihraç eden, hükümetin para ve kredi politikasını yürütmede yardımcı olan, veznedarlık görevini üstlenmis, devletin iktisadi ve mali danışmanlığını yapan bir kurumdur
Mevduat: Belirli dönem için geri ödemek koşuluyla belirli bir bedel karşılığında mevduat sahibi kişilerce bankalara tevdi edilen paradır
Müşteri bazında saklama: 1995 yılından itibaren borsa yatırımcılarının borsa üyeleri nezdindeki saklama hesaplarının Takasbank nezdinde eşlenerek müsterinin kod ve şifresini kullanarak Takasbank nezdindeki bakiyesini takip edebilmesini sağlayan hizmettir
N
Net İç Varlıklar: Merkez Bankasının net iç varlıkları (NİV), para tabanından ay sonu cari kurlar ile hesaplanan Net Dış Varlıklar kalemi çıkartılarak hesaplanır Para tabanı, Merkez Bankası emisyonu artı bankacılık sektörünün Merkez Bankası nezdindeki TL mevduatları olarak tanımlanır Merkez Bankasının net dış varlıkları ise, Bankanın net uluslararası rezervlerinin, orta vadeli döviz kredilerinin (net) ve diğer net dış varlıkların toplamı olarak tanımlanır
Nominal Değer (Par Value): Menkul değerlerin üzerinde yazılı olan değerdir Bir hisse senedi başına sermayeden düşen payı belirtir İMKB, borsaya kote olmuş tüm senetlerin nominal değerlerini 1 000 lira olarak kabul etmiştir Fakat, kote olmayan şirketlerin genelinde de nominal değer 1 000 lira olarak kullanılmasına karşın 500 lira veya 5 000 lira gibi nominal değerler de kullanılmaktadır
0
Ortodoks İstikrar Programı: Uluslararası Para Fonu IMFnin 1970li yıllardan bu yana enflasyonla mücadele eden ülkelere tavsiye ettiği programlara genel olarak verilen addır Ortodoks kelimesi burada klasikleşmiş, klişeleşmiş istikrar programları anlamında kullanılmaktadır Bu programda IMF ücretlerin dondurulmasını, program öncesi belirli bir oranda devalüasyon sonrası yavaşlatılmış kur politikasını tavsiye eder ve tüketimi kısarak enflasyonun kontrol altında tutulmasını önerir Bu klasik program bir çok uygulayıcı ülkede başarıya ulaşamamış, hatta enflasyonun daha da hızlanmasına neden olmuştur
|
|
|