11-04-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Ayvalık Cunda Adası Genel Tanıtım
AYVALIK CUNDA ADASI GENEL TANITIM
Asırlık Rum evleri Arnavut kaldırımları ve bakir koylarıyla Cunda sakin ve farklı bir Ege tatili için ideal
Ayvalık'ın yanı başındaki Cunda Adası bozulmamış tarihi dokusu ve bu dokuyla bütünleşen otelleriyle turistleri cezbediyor Adanın lokantaları lezzetli mezeleriyle ünlü Koyları ise hala bakir
Son birkaç yıldır, tarihi ve kültürel dokusu bozulmamış, bakir koyları olan sessiz ve sakin bir yerde tatil yapmak isteyenlerin ilk tercihi, Ayvalık'taki Cunda Adası oluyor Son birkaç yıldır, tarihi ve kültürel dokusu bozulmamış, bakir koyları olan sessiz ve sakin bir yerde tatil yapmak isteyenlerin ilk tercihi, Ayvalık'taki Cunda Adası oluyor
Ayvalık koyunda küçük bir ada olan Cunda'dan, son yıllarda çok söz edilir oldu Yıldızı hızla parlayan ve her geçen yıl daha fazla turist çeken bu ada; asırlık Rum evleri, Girit ve Midilli'den göç eden halkı, bakir koyları ve onlarca çeşit mezenin bulunduğu restoranlarıyla büyük ilgi görüyor Halis Komili, Cem Boyner, Rahmi Koç gibi ünlü işadamlarının yazlıklarının bulunması, yüksek gelirlilerin de gözünün Cunda'ya çevrilmesine neden oluyor Adanın, Arnavut kaldırımlı taş sokakları, Rum mimarisinin asırlık örnekleri olan neoklasik taş evleri, el değmemiş koyları, sahilde sıralanmış balık restoranları, ada lokması, Girit sakız dondurması, hediyelik eşya tezgahları ve adanın dokusuyla bütünleşmiş olan küçük oteller gelen herkesi hayran bırakıyor Şu anda Ayvalık'a bağlı bir mahalle olan Cunda Adası'nın tarihi çok eskilere dayanıyor Yüzyılın başında yaklaşık 10 bin kişinin yaşadığı bir ilçe olan adaya, 1924'teki mübadeleden sonra Girit ve Midilli'den gelen Türkler yerleştirilmiş Bugün yaklaşık 3 bin civarında nüfusu var Cunda'nın adının Rumca olduğu düşünülerek Alibey olarak değiştirilmiş ama Osmanlı kaynaklarında bu adın Rumca olmadığı açık seçik görülüyor Zaten adayı herkes Cunda olarak biliyor ve Alibey çok kullanılmıyor Ege'nin önemli turizm beldelerinden biri olan Ayvalık'ın dibinde olmasına rağmen uzun yıllar kimsenin adım atmadığı ada, bugün neredeyse Ayvalık'ın önüne geçiyor Bu durumdan bazı adalılar "kimliğini yitiriyor" diye rahatsız olurken bazıları da turizmden sağladığı gelirden dolayı çok memnun
İLK KEŞFEDENLER İŞADAMLARI
Cunda'ya ilginin 7-8 yıl önce, Halis Komili ve Cem Boyner'in Rumlar'dan kalan iki eski büyük binayı alıp yazlık ev olarak kullanmasıyla başladığı söyleniyor Sonraki yıllarda Koç ailesinin merkezde birkaç Rum evini restore edip vakıf binası yapması, ardından Rahmi Koç'un yine eski bir binayı restore edip yazlık eve dönüştürmesi dikkatlerin buraya yönelmesine yol açmış Adanın çeşitli yerlerinde yazlık site ve villalar inşa edilmeye başlanmış Yazlık site ve villa furyası bugün de tüm hızıyla sürüyor Tabii bu arada merkezdeki iki ve üç katlı eski taş binalar da hala revaçta Ancak bugün satın alınabilecek en fazla 10-15 eski bina kalmış Söz villa, site ve eski binalardan açılmışken fiyatlarını merak edenler için, adanın en eski emlakçısından aldığımız bilgileri aktaralım Büyüklüğüne göre Rum evleri 50 milyardan başlayıp 200 milyar liraya kadar çıkıyor Yeni yapılmış villaların değeri ise 50 milyar ile 300 milyar lira arasında değişiyor Bununla birlikte her isteyen Cunda'dan ev alamıyor Askeri bölgede bulunmasından dolayı yabancı uyrukluların burada mülk sahibi olması yasak Cunda, bir ada ancak karayoluyla da gidebiliyorsunuz 1964 yılında Ayvalık'la ada arasındaki küçük boğaza, Türkiye'nin ilk boğaz köprüsü inşa edilmiş Merkeze ulaşıldığında adanın tarihi dokusu hakkında genel bir fikir oluşuyor Daha fazlası için ise sahilden yukarıya doğru yayılan yerleşim alanını yaya olarak dolaşmanız gerekiyor Önce sahildeki binaların arka sokağına girin Burası bir zamanlar Cunda'nın ana caddesiymiş Bütün sokaklar bu caddeye çıkıyor Bu caddeden gözünüze kestirdiğiniz bir sokaktan içeriye doğru dalın Adım başı sizi etkileyecek bir ev göreceğinizden emin olabilirsiniz Daracık sokaklarda yerlere döşenmiş taşların en az bir asırlık olduğunu da unutmayın Yukarıya doğru çıktıkça binaların yanı sıra insan manzaralarıyla karşılaşacaksınız Evlerin giriş merdivenlerinde oturmuş kadınların sohbetlere, daracık sokakta oynayan çocuklara, avlulardan gelen seslere şahit olacaksınız Bu arada evlerin çoğunun dış kapısının açık olduğunu, kapıya tül perde asıldığını görürseniz sakın şaşırmayın Gelişigüzel yukarılara doğru çıkarken başınızı biraz yukarı kaldırdığınızda görkemli bir yapı göreceksiniz Bu yapı adanın en büyük ve ünlü kilisesi olan Taksiyarhis'ten başkası değil 1873 yılında Bizans mimarisinde inşa edilmiş olan kilise bugün içine girilmesi tehlikeli ilan edilecek kadar bakımsız halde Yıllarca boş kalmış ve kimse de bakmamış Bugün yetkililerin yaptığı tek şey, kapısını kilitleyip içine girmenin tehlikeli olacağı yolunda bir uyarı levhası asmak olmuş
Cunda Adası diğer bir adıyla Alibey adası Adaya işgalcilere direnen Ali beyin adı verilmiş Cunda adası 1964 yılında boğaz köprüsü ile Lale adasına bağlanmış ( Türkiyenin ilk boğaz köprüsü ) Cundaya yapacağınız ziyareti akşam saatlerine denk getirin ki yemeği de adada yiyin Ada, çam ve zeytin ağaçlarıyla donanmış Sokaklar dar olduğu için arabayla girmeyi tercih etmeyin Ada tamamıyla tarihi yapılarla dolu Çok sayıda kilise ve manastır var Son zamanlarda ünlü iş adamları ve sanatçılar da adaya yerleşmeye başlamış ve yazlıklar inşa etmiş Halis Komili, Cem Boyner, Güler Sabancı, Rahmi Koç, Hülya Avşar gibi tanındık kişiler…
Günün son ışıkları denizin üzerindeki dalgalarda son danslarını yaparken gezintiden vazgeçip ağır ağır lokantalara yaklaşmaya başlayın Seçiminiz biraz zor olacak ama adanın balıkçı lokantalarından birini beğenin Restoranlarda bulunmama gibi bir olasılık yok ama yinede siz oturmadan önce “papalina” olup olmadığını sorun Papalina, Ayvalıkın en meşhur balığı Hiç görmeyenler ve tatmayanlar için kısaca hamsi büyüklüğünde bir balık diyebiliriz Papalinanın yanı sıra lüfer, mezgit gibi diğer balık çeşitlerini görmeniz mümkün Balığın yanında sofranızı egenin ot mezeleri süslüyor Adada, ahtapot, ıstakoz gibi lüks diyebileceğimiz tüm deniz ürünlerini bulabilirsiniz Adadaki yemeğe ilişkin son bir not yemekten sonra sakın ama sakın fıstık tatlısı istemeyi unutmayın

Türkiyenin ilk Boğaz Köprüsü
Şimdi sorsak Türkiyenin ilk boğaz köprüsü hangisi diye kaç kişi doğru cevap verebilir Birçoğumuz hiç kuşkusu yok ki İstanbul Boğazında yer alan Boğaziçi Köprüsünün Türkiyenin ilk boğaz köprüsü olduğunu söyleyecek Boğaziçi Köprüsünün Türkiyenin ilk boğaz köprüsü olduğu düşüncesini taşıyorsanız, Lale adasından Cunda Adasına geçerken bu düşünceniz değişecek Köprünün yanında Türkiyenin ilk boğaz köprüsü yazılı tabela ile karşılaşacaksınız
|
|
|