Yalnız Mesajı Göster

Manisa Tanıtımı (Nasıl Gidilir Ne Yenir Ne İçilir)

Eski 11-04-2012   #4
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Manisa Tanıtımı (Nasıl Gidilir Ne Yenir Ne İçilir)



Manisa Sözlü Tarih

Gyges söylencesi

Lidya Kalı Kandaules çok sevdiği güzel karısıyla,Sardesteki sarayında güzel günler geçirmektedirOna göre karısı dünyanın en güzel kadınıdırAskerleri arasında en yakın dostu Gygese sık sık karısının güzelliğinden sözederAma Gyges ilgilenmez görünürBunun üzerine Kandaules günün birinde Gygese şöyle der:"karımın ne denli güzel olduğunu söylediğimde pek inanır görünmüyorsunKulak,göz kadar öğretemez doğruyu insana !O halde bir de onu çırılçıplak gör" Gyges karşı koyar ve yakarır: "Efendim ne yakışıksız bir şey istiyorsunuz benden,efendimin karısını çırılçıplak görmek olurmu? Bir kadın üstünü çıkardımı utancından da soyunmuş olurİnsanoğlunun namus kurallarını kullanmasından buyana çok zaman geçmiştirBunların öğrenilmesi gerekenlerinden biri de yalnız senin olana baktırTüm kadınlar arasında en güzelinin sizin karınız olduğuna inanıyorum Yalvarırım benden böyle bir suç işlememei istemeyin"Kandaules aldırmaz o denli üsteler ki sonunda Gyges kabul etmek zorunda kalır

Gece olunca Kandaules ,Gygesi yatak odalarına götürür,kapının ardına saklarBir süre sonra karısı gelir,soyunmaya başlarGerçekten çok güzeldirYatağa uzanmak için sırtını döndüğünde Gyges kapıdan çıkar,ama kadın olanları fark etmiştirDuygularını belli etmez ama onuru yaralanmıştır

Ertesi gün Gygesi çağırır:"Senin için iki yol var" derBunlardan birini seçebilirsinYa Kandaulesi öldürür,beni de Lidya Krallığını da al ya da Kandaulese hoş görünmek için gördüklerini bir daha görmemen için ölmeye hazır olEvet ikinizden biri ölecek,Ya benim onurumla namusumla oynayıp beni suç işlemeye iten o,ya da çıplak görmekle edep kurallarını çiğnemiş olan senSeçim senin"

Gyges güç durumda kalmıştırSonunda kendi canını kurtarmak için o gece Kandulesi öldürürBöylece krallık Heraklesoğulları soyundan ,Mermnadesler denilen Gygesin soyuna geçer
Midasa ilişkin söylence

Silenos şarap Tanrısı Dionysosun yaşlı bir satyrdirBir gün Tanrı Frigya,lidya,dağ ve koruluklarında dolaşırken Silenos uyuya kalırKöylüler onu bulurBoynundaki çiçek çelenkleriyle bağlayarak Midasa götürürlerMidas onu tanır ve on gün on gece sarayında ağırlarSonra da yaşlı yoldaşını ,Dionyosa götürürDionyos buna öyle sevinir ki Midasa her dileğini gerçekleştireceğini söylerMidas her dokunduğunun altın olmasını isterDionyos sözünde durur,dileğini gerçekleştirir

Midas sarayına dönerken dokunduğu bir dal altın olur,yerden topladığı bir avuç çakıl altına dönüşürEline aldığı bir buğday başağı altın dökerÇok mutludur,ama sofraya oturupta eline aldığı ekmeğin altın olduğunu Şaraba dokunduğunda bir altın külçesine dönüştüğünü görünce dileğinin korkunçluğunu anlarSonunda bu duruma dayanamayan Midas ,Dionyosa giderek eski durumuna getirilmesini isterO da Sardese dönerek Sart Çayı kaynağına çıkmasını , burada topraktan fışkıran sularla yıkanmasını söylerKral denileni yapar ve kurtulur

Dur Hasan Baba Söylencesi

Yörede Hasan Baba adında bir ermiş yaşamaktadırSaruhan Beyi hocanın ününü duymuşturAsker göndererek onu çağırtırHoca askerlerin geleceğini önceden sezerOnları bir küçük tencere yemekle karşılayıp iyice doyururAtlarının önüne koyduğu bir tutam saman da tüm atlara yeterAskerler şaşırırAma bir şey demezlerHocayla yola koyulurlarHoca yayan gitmektedirYolda askerler bir küçük tencere yemek ve bir tutam otla kendilerini ve atlarını doyurmasının gizini öğrenmek isterHoca hiç ses etmezAskerler o denli sıkıştırır ve bunaltırlar ki sonuda orada bir taşın üstüne ata biner gibi oturur ve uçmaya başlarAskerler ardından "Dur Hasan Baba dur"diye bağırırlarHoca kıbleye dönüp taşı durdururAskerlerin komutanı "biz senin ne olduğunu gördük,şimdi de sen bizi gör " derOradaki büyük bir kayayı kılıcıyla ikiye bölerHoca da yumruğunu kayaya dayar,bastırırKaya hamur gibi oyulurKomutan ellerine sarılıp bağışlamasını yalvarırAma hoca açıkca keramet göstermiştirOracıkta ölürÖldüğü yerde Dur Hasan Baba Köyü kurulur

İnanışa göre at gibi taş ,komutanın kestiği,Hocanın oyduğu kaya günümüzde de yanyana durmaktadırHocanın bindiği taşta baldır ve topuk izi vardır
ALİ GÖLÜNE İLİŞKİN SÖYLENCE

Yörede yaşayan Ali Adlı bir çoban ağanın kızına vurulurKızda çobanı sevmektedirBey günün birinde durumu öğrenirÇobanı çağırtırNurhak Dağlarında bir kış geçirirse kızını vereceğini söylerÇoban atını dağa sürerGünümüzde Ali Gölünün çevresindeki bir mağaraay sığınırBir süre dayanır,ama sonra ölürSöylenceye göre sığındığı mağaranın duvarlarında Alinin ölüm nedeni şöyle açıklanmaktadır
"Açlıktan ve susuzluktan değil,dağların uğultusundan öldü"İnanışa göre mağaranın önündeki oyuk taş Alinin atının yemliğidirO günden sonra da mağaranın yakınındaki göle Ali gölü adı verilir
Malik Ejdere ilişkin söylence

Söylenceye göre Maraşın dört teepsinde dört saahbi yatmaktadırBunlar Şeyh Ukkaş,Malik Ejder,Osman Dede,Sâd İbni Ebi Vakkastır

Malik Ejder,Malik Ejderli Tepesinde yatmaktadırgömütü çok büyük ve üstü açıktırsöylenceye göre HzMuhammed,Malik Ejderle Osman Dedeyi Maraşı almakla görevlendirirBunlar uzun ve zor bir yolculuktan sonra Maraş yakınlarına gelirBir çeşme başında uyuya kalırlarDüşman üzerlerine gelirAralarında zorlu bir savaş olurBu iki ulu kişiyle baaş çıkamayan düşman geri çekilir

Malik Ejder tepesi günümüzde de kutsal sayılmakta olup bir adak yeridir

Şeyh Ukkaşa ilişkin söylence

Şeyh Ukkaş zamanının büyük ermişlerindendirMaraşın alınması için düşmanala dövüşmüş,zor durumda kalınca da "taş olun" diyerek develeri taşa çevirmiştirBölece düşman geri çekilmek zorunda kalmış,Şeyh Ukkaşta oracıkta ölmüştürMaraşa bir günlük uzaklıkta bulunan Şeyh Ukkaş ziyaret yerinin yakınında deveye benzer bir taş bulunmaktadırBu kaya ziyaretçiler tarafından rahatlıkla görülebilmektedir

Alıntı Yaparak Cevapla