Prof. Dr. Sinsi
|
Şehr-İ Van
Doğu Anadolu Bölgesinde bir il merkezi olan Van, kuzey ve kuzeybatısında Ağrı, doğusunda İran, güneyinde Hakkari ve Şırnak, güneybatısında Siirt, batısında Van Gölü ve Bitlis ile çevrilidir Türkiyenin en doğu kesiminde yer alan Vanın yüksek dağlık alanlardan oluşan engebeli bir arazi yapısı vardır Bu engebeler 1 600 m den aşağı değildir İl sınırları içerisinde dorukları 3 000 m yi aşkın dağlar bulunmaktadır Kuzey kesiminde en yüksek noktası il sınırları dışında olan Aladağ ve Tendürek Dağlarıdır Tendürek Dağları aynı zamanda İran ile sınırı oluşturan Sınır Dağları olarak isimlendirilir Aladağın 3 211 m yüksekliği ile Kerdahol Tepesi bu kesimin en yüksek tepesidir Doğu kesiminde İran sınırı boyunca kuzey-güney doğrultusunda uzanan Berhebine (Er) Dağı ile Haravil (Yiğit) Dağı (3 468 m ) bulunmaktadır Güney kesimini ise Güneydoğu Torosların uzantısı olan Kavuşşahap Dağları engebelendirir Bu dağlar Van Gölünün güneyini bütünü ile kaplamaktadır Bunların dışında Gökdağ (3 604 m ), Arnas (Kepçe) Dağı (3 537 m ), Kavuşşahap Dağı (3 634 m ), Müküs Dağı (3 414 m ) ve Artos (Çadır) Dağı (3 537 m ) bulunmaktadır Vanın orta kesiminde ise Pirraşit Dağı (3 109 m ), Mengene Dağı (3 412 m ), Koçkıran Dağı ve İspiriz Dağı (3 668 m ) yer almaktadır Bu dağlar Van Doğusu Dağları ismi ile tanınmaktadır Dağların yüksek düzlüklerinde ise yaylalar bulunmaktadır
Vandaki başlıca düzlükler; Çaldıran, Bargiri (Muradiye), Erciş, Van, Hoşap, Havasor ovaları ile Karakallı Düzü, Erçek Düzü, Noşar Düzü ve Tarhani Düzüdür

İl topraklarından kaynaklanan Urmiye, Erçek ve Van kapalı havzaları Basra Körfezine ulaşmaktadır Kotur Çayı ise İrandaki Urmiye Gölüne dökülür İlin doğusundan kaynaklanan ve doğu-batı doğrultusunda akan Memedik Çayı aracılığı ile Erçek Gölüne ulaşan akarsular bulunmaktadır Ayrıca Zilan Deresi, Deliçay, Bendimahi Çayı, Karasu olarak isimlendirilen Marmit Çayı ve Hoşap Suyu Van Gölüne dökülen akarsulardır Dicle Nehrinin başlıca kollarından Büyük Zap Suyu ile Botan Çayı (Ulu Çay) il topraklarından kaynaklanan diğer akarsulardır
Van ilinde Türkiyenin en büyük gölü olan Van Gölünün doğu kesimi bulunmaktadır Bunun dışında Erçek Gölü, Akgöl, Sultan (Süphan) Gölü, Tuz Gölü (Kazlı), Değirmi Göl ve Hasantimur Gölü il toprakları içerisindedir Vanın doğusundaki Keşiş (Turna) Gölü ise Urartular zamanından sulama amaçlı olarak kullanılmış yapay bir göldür
Van Gölü Nemrut Dağının patlaması sonucunda kraterde biriken suların oluşturduğu volkanik bir göldür Gölün yüzölçümü 3 713 km2 olup, denizden yüksekliği 1 646 m , derinliği de 457 m yi aşmaktadır Çok sayıda koyları bulunan gölün doğusunda Akdamar, Çarpanak, Adır ve Kuş adaları bulunmaktadır Sit alanı olarak ilan edilen bu adalar turistik özelliğe sahiptir Van Gölünün suyu sodalı ve tuzludur Aynı zamanda da dünyada en çok soda içeren göldür Yüzölçümü 19 069 km2 olan ilin 2000 Yılı Genel Nüfus Sayım sonuçlarına göre; toplam nüfusu 877 524tür

Van Gölünün doğu sınırı boyunca uzanan alan ile ilin kuzey ve güney kesimleri fay hattı üzerindedir Bu yüzden de 10 Eylül 1941de Erciş Depremi, 24 Kasım 1976da Çaldıran Depremi yörede büyük yıkıma ve can kaybına neden olmuştur
Yüksek ve engebeli bir arazide ve denizden uzak olan Vanda Karasal iklim hüküm sürmektedir Mevsimler ve günler arasında sıcaklık farkı büyüktür Kışlar uzun kar yağışlıdır Yazlar ise kısa ve sıcak geçer Van Gölü kıyısındaki iklim doğu ve kuzey kesimlerine göre daha yumuşaktır
Van, orman açısından Türkiyenin en yoksul illerinden birisidir Bitki örtüsü step görünümündedir Eski yıllarda ormanlarla kaplı olan ilin güney kesiminde meşe topluluklarına rastlanır Ancak, yüzyıllardır tahrip edilen ormanlardan çok az ağaç günümüze gelebilmiştir Çalılıklar halindeki bodur meşelerin yanı sıra bodur ardıç, ceviz, doğu çınarı, melengiç, kavak ve kızılcık ağaçları görülmektedir
İlin ekonomisi tarım, hayvancılık, turizm ve balıkçılığa dayalıdır İklimi sert olduğundan tarım pek fazla gelişmemiştir Bununla birlikte yetiştirilen tarımsal ürünler arasında; kuru yem bitkisi, buğday, şeker pancarı, patates bulunmaktadır Az miktarda da arpa, kavun, karpuz, domates, baklagiller, elma, ceviz ve sebze yetiştirilir Vanın ekonomisinde hayvancılık ön planda gelmektedir Sığır, koyun, kıl keçisi, at, eşek, manda yetiştirilir Koyun ve sığır türlerinin ıslahı için Ercişte Altındere Tarım İşletmesi kurulmuştur Hayvancılık daha çok yaylacılık yöntemleri ile yapılmaktadır Hayvansal ürünlerin başında Vana özgü otlu peynir gelmektedir Arıcılık, tavukçulu, Van Gölü başta olmak üzere göllerde ve diğer akarsularda balıkçılık yapılmaktadır Ayrıca Van kilimlerinin Türk halı ve kilim sanatı yönünden önemi büyüktür

Kalkınmada öncelikli iller kapsamına 1968de alınmasına rağmen sanayide büyük bir gelişme görülmemiştir İmalat sanayii daha çok hayvansal ürünlerin işlenmesine dayalıdır Bununla birlikte, Van Et Kombinası, Van Süt ve Mamulleri İşletmesi, Yem Sanayiinin Van Yem Fabrikası, Van Deri ve Kundura Fabrikası , Erciş Şeker Fabrikası, Van Çimento Fabrikası ildeki belli başlı kamuya ait sanayii kurumlarıdır Bunun dışında mandıralar, un, tuğla ve yün ipliği fabrikaları da bulunmaktadır
Van doğal ve tarihi değerler yönünden zengin olup, ekonomisinde turizmin büyük katkı payı vardır Van Gölü kıyılarındaki plajlar, Akdamar Adası, Van Kalesi, Bendimahi Çağlayanı ve Erek Vadisi turizm açısından önem taşımaktadır Ayrıca Van'a özgü olup, dünyaca tanınan Van Kedileri koruma altına alınmıştır
İl topraklarında mermer yatakları bulunmaktadır Başkalede traverten, Çaldıran ve Gevaşta tuğla-kiremit hammaddesi, Ercişte linyit, sünger taşı yatakları vardır Ayrıca ilin çeşitli yerlerinde de maden suyu kaynakları bulunmaktadır
Vanın eskiçağlara kadar inen çok eski bir tarihi bulunmaktadır Özellikle Tilkitepede yapılan kazılarda ele geçen buluntular Kalkolitik Çağdan (MÖ 5500-3500) itibaren yörede sürekli bir yerleşim olduğunu göstermiştir Ancak, bu buluntular Van bölgesi ile Mezopotamya kültürleri arasında yakın bir ilişki olduğunu da ortaya koymuştur MÖ 3000de Hurriler burada yaşamıştır Doğu Anadoluda yaşayan Hurriler burayı merkez konumuna getirmişlerdir Hurrilerin Hititler tarafından yıkılmasından sonra Urartular yöreye hakim olmuş ve Van 300 yıl Urartuların başkenti olmuştur Bu arada İ Sardur Van Kalesini kurmuş ve buraya Urartu dilinde Biane adı verilmiş, bu isim zamanla Vana dönüşmüştür Urartuların ileri bir kültür düzeyine eriştikleri; Vanda Tuşba, Çavuştepe ve Topraktepede günümüze ulaşan sulama, bağcılık ve mimari alandaki eserleri ile anlaşılmaktadır MÖ VI yüzyılın başlarında Medler Urartu Devletini yıkmışlar, bunun ardından da Persler yöreye hakim olmuştur Büyük İskenderin Persleri yenmesinden sonra Makedonyalılar, ardından Seleukoslar burada hüküm sürmüştür

MÖ III yüzyılda Van yöresi kısa bir süre Ptolemaiosların eline geçmiş bunu MÖ 129da Partlar, MÖ I yüzyılda Ermeni krallarından Dikranın egemenliği izlemiştir Van Partlar ile Romalılar arasında zaman zaman el değiştirmiş, MS III yüzyılda Romalılar Sasanilerle yöre için savaşmışlardır Romanın ikiye ayrılmasından sonra Bizans yönetiminde kalan Van VII yüzyılın ortalarında Arapların eline geçmiştir IX yüzyılda Saciler, X yüzyılda Arap ve Ermeni çekişmelerine sahne olmuştur Bu çekişmelerin ardından 1021de Bizanslılar yeniden yöreye hakim olmuş ve Bizansın Vaspurakan Themasının sınırları içerisinde kalmıştır Bu arada Orta Asyadan Türkmen boyları yöreye akınlar yapmıştır Selçuklular 1054te Ercişi, 1064te de Van çevresini ele geçirmişlerdir
Malazgirt Savaşından (1071) sonra Selçuklular yöreye hakim olmuş, 1100de Sökmenler Vanı yönetimleri altına almışlardır Bunun ardından Van yöresi 1205te Gürcülerin saldırısına uğramış ve kısa bir süre de Eyyubiler buraya egemen olmuşlardır Moğolların yağmalamasından sonra yöre yeniden Anadolu Selçuklularının, İlhanlıların ve Timurun denetiminde kalmış, Hakkari beylerinden Karakoyunlu İzzeddin Şir Van ve çevresini yönetimi altına almıştır Safevilerin bölgede etkin olmasından sonra Yavuz Sultan Selimin Çaldıran Savaşında Safevileri yenmesiyle Van ve yöresi Osmanlı topraklarına katılmıştır Bununla beraber Van, zaman zaman Osmanlılar ile Safeviler arasında el değiştirmiştir Amasya Antlaşması hükümlerine göre Osmanlı toprakları içerisinde kalan Van zaman zaman İranlıların saldırılarına uğramıştır Osmanlılar ile İranlılar arasında 17 Mayıs 1639da yapılan Kasr-ı Şirin Antlaşması hükümlerine göre de Osmanlıların İranlılar ile sınırı belirlenmiş ve Van Osmanlı topraklarında kalmıştır Osmanlı döneminde Van, Eyalet statüsü kazanmış olup; 1568-1574 tarihleri arasında 12, 1578-1588de 27 sancağa sahipti

Van yöresi Osmanlı döneminde bazı ayaklanmalara sahne olmuş, 1895te Ermenilerin başlattığı ayaklanmalar bastırılmıştır Bununla beraber I Dünya Savaşı başlarında Ermenilerin Taşnaktzutyun Örgütü Vanı işgal etmiştir 1915te Ruslar tarafından işgal edilen yöre, Rus İhtilali nedeni ile Ruslar Anadoludan çekilirken Vanı da boşaltmışlardır Bu kez Ermeniler yeniden Vanı işgal etmiş, Osmanlının 4 kolordusu 7 Nisan 1918de Vana girerek bu işgale son vermiştir
I Dünya Savaşı sırasında bu işgallerden ötürü Van büyük ölçüde etkilenmiş, yanmış, yıkılmış ve nüfusu azalmıştır Bundan sonra “Bağlar Mevkiinde” kent yeniden kurulmuştur Cumhuriyet döneminde kırsal bir görünümde olan Van 1923 yılında il konumuna getirilmiştir 1970lerde Türkiye ile İran arasındaki demiryolunun açılması, ardından Ortadoğu ülkeleri ile ticaretin yoğunlaşması Vanın gelişmesine neden olmuştur
Vanda günümüze gelebilen tarihi eserler arasında; Tuşba, Çavuştepe, Toprakkaledeki höyükler, Yeşilalıç Köyü Kaya Mezarı, Meherkapı Kaya Mezarı, Elmalı (Zivistan) Kaya Mezarı, Urartu Dönemine ait Hoşap Kalesi, Çavuştepe Kalesi (MÖ 764-734), Ayanıs Kalesi (MÖ 645-643), Toprakkale (MÖ 685-645), Aşağı-Yukarı Anzaf Kaleleri (MÖ 830-810), Norgüh Kalesi, Körzüt Kalesi (MÖ VIII yüzyıl), Urartu Su Yolları ve Kanalları (MÖ IX -VI yüzyıl), Hoşap Köprüsü (1671), Çatak Holkan Köprüsü, Çatak Zevil Köprüsü, Akdamar Kilisesi, Adır Kilisesi (1305), Çarpanak Kilisesi (MÖ IX yüzyıl), Yedi Kilise (VIII yüzyıl), Albayrak St Bartholomeus Kilisesi (XVII-XIX yüzyıl), Van Ulu Camisi, Hüsrev Paşa Camisi (1567), Gevaş İzdişar Camisi, Gevaş Halime Hatun Kümbeti (1358), Selçuklu Mezar Taşları bulunmaktadır
|