|  11-04-2012 | #1 | 
	| 
Prof. Dr. Sinsi
 | 
				  Gerçek Gişe Memurları Film İçin Teşekkür Etti 
 
            Gerçek gişe memurları film için teşekkür etti 
 Gişe  Memuru filminin ödüllü yönetmeni Tolga Karaçelik, teşekkür konuşmasında  'Gişe memurluğu yok oluyor
  ' deyince gerçek gişeciler bir araya geldi  Kimi dertlerini anlattı, kimi anılarını   
 Filmin başrol oyuncusu Serkan Ercan'la aynı soyadı  taşıyan, üstelik ona benzeyen Aydın Ercan ise arkadaşlarının  esprilerinden kurtulamadı
  Film, 2011'de gösterimde   Gişe Memuru filmi, geçen hafta sonuçlanan Antalya Altın Portakal  Film Festivali'nde 3 ödül aldı
  En iyi erkek oyuncu (Serkan Ercan), en  iyi ilk film (Tolga Karaçelik) ve en iyi görüntü yönetmeni (Ercan Özkan)  dalında  Yönetmen Tolga Karaçelik, ödülünü aldıktan sonra "Gişe  memurluğu mesleği artık yok oluyor  " diye bir söz etti  Doğru ya, yavaş  yavaş bütün gişeler otomatik oluyor  OGS'ler sayesinde artık para üstü  beklemek yok, Tolga Karaçelik'in filmi yapmasına neden olan asık suratlı  memurlar ise (!) hiç yok    Biz sevinirken, gişe memurlarının tarihe  karıştığını fark etmiyoruz bile  Ekmek parasını, 2 metrelik kilitli  kabinin içinde geçirerek kazanan, yazın sıcağında kışın soğuğunda  gönüllü mahpusluk yaşayan insanları unutuyoruz  Acaba onlar bizimle aynı  fikirde mi? Tam tersine 'iyi ki gişeler kaldırıldı' diyorlar  Yine de  ödüller açıklandıktan sonra Çamlıca-Gebze-Samandıra gişelerinde görev  yapmış 8 gişe memuru bir araya gelip film ekibine teşekkür etti  Ne de  olsa gündeme geldiler  Birileri onları fark etti   Filmde, Kenan adlı bir gişe memurunun işiyle evi arasında sıkışıp  kalmış monoton hayatının yeni işletme şefinin denetime gelmesiyle nasıl  değiştiği anlatılıyor
  Gerçek gişe memurlarının hayatını ise OGS'lerin  kaldırılması değiştirmiş  Egsoz yüzünden hastanelerden çıkamayan,  otomatiğe bağlanmış gibi dünyadan kopuk yaşayan gişeciler rahata  erdikleri için mutlular  Artık içeride görev yapıyorlar  Yüzleri daha  çok gülüyor  Çamlıca gişelerinde görüştüğümüz memurlar, henüz gösterime  girmediği için filme dair bir yorum yapamıyorlar ama eğer hoşlarına  gitmezse Tolga Karaçelik'i eli maşalı ama tatlı-sert ağabeyleri Rizeli  Ahmet Çolak'a teslim edecekler  Tesadüf bu ya, filmin başrol oyuncusu  Serkan Ercan'a benzeyen bir gişe memuru da çıktı karşımıza  Mahcup bir  adam Aydın Ercan  Soyadları aynı olunca 'Yoksa akraba mısınız?' diye tek  tek sordu herkes  Mesai arkadaşları da ısrar edince, 'Gerçekten akraba  değiliz  ' diye isyan ediyor  "Kendimi suçlu gibi hissediyorum  Neden  kimse inanmıyor  " diyor  Gişecilerin Sendika Başkanı Fuat Elvan ise,  "Filmi izlemeleri için 4 bin gişe memuruna mesaj göndereceğiz  Tolga  Karaçelik'e yeter de artarız  " diyerek, filmin gişesine, gişeciler  olarak katkıda bulunacaklarını esprili bir dille anlatıyor  
 Mesleğimi hiç özlemiyorum
 Mehmet Kayıran (50): 1988 yılının şubat ayında gişe memurluğu yapmaya başladım
  O kadar net hatırlıyorum yani  23 yıl geçmiş  Çamlıca ve Gebze gişelerinde para sayıp durduk  Cepten takviye yaptığımız çok oldu  Parası olmayanın, eksik kalanın üstünü biz tamamladık  Egzos davası yüzünden doktordan çıktığımız yok  İyi oldu gişelerin kaldırılması, hiç özlemiyorum  Ama ben her zaman güler yüzlü bir memur oldum, her türlü şoförle karşılaşmamıza rağmen     
 Hiç araba geçmeyince canımız sıkılırdı
 Aydın Ercan (45): Memurluktan önce Parizien çorap fabrikasında çalışıyordum
  1992'de mesleğe başladık  Bizim ailede okumuş insan pek yoktur  Annem, babam da mutlu olsun diye memur olmak istedim  Gişeler kaldırıldı ama haftada bir gün nostalji olsun diye çalışmak isterim  1992 yılıydı  Adapazarı gişelerinde çalışıyorum  Bir gece trafik bitti  Hiç araba geçmiyor, canım sıkılıyor  Elime kağıdı kalemi aldım  İ harfiyle başlayan ama gençlerin kullanmadığı kelimeleri bulmaya başladım  İçtimai, istiklal gibi    50-60 kelime yazdığımı hatırlıyorum  3-4 saat geçmiş öylece  Sonra o kağıdı yırttığım için çok üzüldüm   
 Önümüzden 10 saniyede bir insan geçer
 Şenol Aşan (41): 1990'da gazete ilanlarından gişe memuru alınacağını okudum
  O zamanlar gişe memurluğunun ne olduğunu bile bilmiyordum  Önümüzden 10 saniyede bir insan geçer  Gerçekten kendimi otomatiğe bağlamıştım  Mesleğimi seviyorum ama adres sorulmasından hiç hoşlanmazdım  Gece vardiyaları çok zor geçerdi  Edirne Saray gişelerinde görevliydim bir dönem  Sabaha kadar ancak 4 araba gelirdi  Biri yanaşsa da konuşsak dediğimiz çok olurdu   Ne cenazeye ne düğüne gidebiliriz
 İsmail Demirsoy (45): 1992'de girdik teşkilata
  Ne cenazeye ne düğünlere gidebiliriz  Mutlaka gişelerde biri olması lazım  Şoförlerin çoğunun ruh sağlığı bozuk  Yüzde 80'i zorba gibi davranıyor  Şiddet yanlısı  Kapris yapanlar olduğu için çok özlemiyorum  Rahatsız edici bir ortam  Egzoztan çıkan duman damarlarda kurşun yapıyor, unutkanlık, eklem romatizması gibi hastalıklara neden oluyor   
 Yemek getirenler de oluyordu
 Köksal Bilgetekin (46): 18 yıldır gişe memuruyum
  Bizi düşünmeyenler de yok değil  Mesela Beşik-taş'ta restoranı olan bir hanım vardı  Gece evine dönerken bize yemek getirirdi  Sonra arabasında meyve, poğaça, olanlar mutlaka ikram ederler  Ortamımız çok farklıdır  Sürücü için canımızı tehlikeye attığımız zamanlar olurdu  Bir gün araba yanmaya başladı  Kamyon sahibi kaçıyor, biz yangın tüpünü aldık söndürdük     
 Para vermeden kaçanları BMW'mle kovalardım
 Ahmet Çolak (50): 23 yıldır gişeciyim
  BMW arabam vardı o zaman  Para vermeden kaçanları arabaya atlayıp kovalardım  Yoksa ücret bizden kesilecek  Yakalayınca adamlara fırça atardım: Devlet bana senin gibileri kovalamak için BMW verdi diye  Sıkıysa bir daha kaçsın  Gişede kavga etmekten sıkılmaya vakit kalmazdı  Başka devlet dairelerine gidenler paşa paşa kuyrukta bekler, gişelere gelince aslan kesilirler  Laf söyleyen olunca dayanamazdım  Rizeliyiz, ne yapalım  Biraz heyecanlıyız     
 10 yıl boyunca beyaz gömlek giyemedim
 İlimdar Gürbulak (41): 1994'te başladım mesleğe
  Boğaz köprüsü gişelerinde 10 yıl çalıştım  Asla beyaz gömlek giyemezdim o dönemde  Tozdan kararır, is kokardı  Gişe memurluğunda ne var ki filmini yaptılar bilmiyorum ama yine de Tolga Karaçelik'e teşekkür ederiz  Nafakamızı bu işten çıkarıyoruz  Gişe memurlarını anlamak için gişe memurluğu yapmak lazım   
 Gişeye girince dış dünyayla bağlantımız kopar
 Fuat Elvan (45): Ben aslında tekstilciyim, 1992 Körfez krizi olunca memur olmaya karar verdim
  Bana göre dünyanın en sorunlu işlerinden biri gişe memurluğu  Otomatiğe bağlanmış gibi çalışırdık  O stresten kurtulduk  Mesleğimizden hiç gocunmadık  Bir gişeden günde 1  500-2  000 araç geçer  Pek çok kişiyle muhatabız, parayı iyi hesap etmemiz lazım  İster istemez gişeye girince dış dünyaya bağlantımızı kesiyoruz  Ben şahsen özlüyorum mesleğimi kayboluyor diye üzülüyorum   zaman
 | 
	|  |   |