Prof. Dr. Sinsi
|
Aile Nedir? Aile Kurumu Hakkında
Aile Nedir? Aile Kurumu Hakkında
Aile Nedir
1 Evlilik ve kan bağına dayanan, karı, koca, çocuklar, kardeşler arasındaki ilişkilerin oluşturduğu toplum içindeki en küçük birlik:
2 toplum bilimi Karı, koca ve çocuklardan oluşan topluluk:
3 Aynı soydan gelen veya aralarında akrabalık ilişkileri bulunan kimselerin tümü:
4 Birlikte oturan hısım ve yakınların tümü
5 halk ağzında Eş, karı
6 Aynı gaye üzerinde anlaşan ve birlikte çalışan kimselerin bütünü
7 Temel niteliği bir olan dil, hayvan veya Bitki topluluğu
Anne, baba ve onların çocuklarından oluşan en küçük toplumsal kurum Toplumlar Ailelerin bir araya gelmesiyle oluşur İnsanlar tarih öncesi çağlardan beri Aileler hâlinde yaşar zaman içinde Aile değişmemiş, ancak Ailenin üyelerinde ve üyelerin görevlerinde bazı değişmeler olmuştur Endüstri devriminden önce yaygın olan kalabalık aile türüne geniş aile adı verilir Endüstri devrimi sonrasında ortaya çıkan ve yalnızca anne, baba ve çocuklardan oluşan aile türüne de çekirdek aile denir
Aile, bir kadın ve bir erkeğin evlenmesiyle kurulur Ülkemizde evlilik Medenî Kanun ile düzenlenmiştir Evlilik nikâhla gerçekleşir Nikâh, tanıkların önünde yapılan resmî evlilik sözleşmesidir Yasalarımıza göre Türkiyede erkekler ve kadınlar, aynı anda yalnızca bir kişiyle evli olabilirler
Aile, toplumun en küçük birimi olarak kabul edilir Aile denince genellikle aynı evde oturan anne ve baba ile, varsa onların evlenmemiş çocukları anlaşılır Bu tip Aileye "çekirdek aile" denir
Çekirdek Ailedeki çocukların evlenmesiyle de yeni bir çekirdek aile ortaya çıkar Ama aile sözcüğünün bundan daha geniş anlamı da vardır Daha çok sayıda akrabadan oluşan birimi, hatta bir soyu ya da sülaleyi tanımlamak için de aile sözcüğü kullanılır
"Aile" sözcüğü günlük dilde çok değişik grupları tanımlamak için de kullanılır Örneğin "Hasan iyi bir aileydi" dendiğinde, Hasan'ın sorumlu bir baba ve koca olduğu anlaşılır Oysa birisi "Benim Ailem Adana'dan gelmiş" dediği zaman, annesiyle babasının, hatta belki de dedelerinin Adana'da yaşamış olduğunu belirtir Bir başkası "Bu bir aile toplantısıdır" dediğinde, o toplantıda yalnızca akrabaların bulunacağı anlaşılır Bunlar amcalar, dayılar, teyzeler, halalar, yeğenler ve evlilik bağıyla aileye katılmış kişilerdir Bütün bunlar bize, "aile" kavramının her zaman evliliğe ya da ortak atalara dayalı ilişkileri kapsadığını göstermektedir
Ailenin Önemi
Aile , bireyin ve toplumun fonksiyonlarında en temel öğedir Aile ,bireyin yaşamında çok önemli bir yer tutan beslenme , bakım , sevgi ihtiyacı , duygusal gelişim , psikolojik gelişim , eğitim ,kültürel değerleri kazanma , Sağlıklı zeka gelişimini sürdürme gibi temel ihtiyaçlarını karşıladığı birincil yer ve çevredir
Aile üyeleri arasındaki ilişkiler ve aile ortamı , psikososyal yönden gelişen bireyin en çok etkileşime uğradığı yerdir Bu ilişkiler , bireyin kendine güvenmesini , kendine ve diğer bireylere sevgi duymasını , kimlik kazanmasını , kişilik gelişimini , sosyal beceriler geliştirmesini ve topluma Adaptasyon sürecini olanaklı hale getirir
Aile birliğinde , Aileyi oluşturan bireyler birbirinden etkilenir Bu durumu aynı vücutta bulunan organlara benzetebiliriz Her yönden etkileşim içerisinde , bir bütün olarak, aileyi yaşayan bir organizma saymak yanlış olmaz Organların birindeki arıza , diğer organların ritmini , işleyişini ve fonksiyonelliğini etkiler
Ailenin kendi içerisinde etkileşen bir sistem oluşu , bu yapı içerisinde , bu yapıyı oluşturan üyelerin bazı kurallara uyması zorunluluğunu getirir Bu yapı içerisindeki her birey kurallara uymak , karşılıklı olarak rolleri üstlenmek ve mevcut yetkileri paylaşmak durumundadır
Aileyi bir organizma olarak ele almıştık Bu organizmada bir denge hali söz konusudur Aile bireylerinin etkileşim ve iletişimindeki problemler, rollerdeki karmaşa , yetkilerin yersiz ve yanlış kullanılması ,bu yapı içerisindeki kuralları çiğnemek , yerleşmiş olan mevcut dengeyi bozar
Kuralların çok aşırı katı ve çok aşırı esnek olmaması aileyi daha güçlü hale getirir Kuralları çiğneyen bireye karşı ,diğer aile bireyleri ortak cephe alırlar Kuralları çiğneyen aile bireyine , genelde diğer aile üyelerinin gösterdiği tepki , yanlışı yapan kişiyi yaptığı yanlıştan vazgeçirmeye çalışmak , görmezlikten gelmek , konuşmamak , pasif direniş göstermek , azarlamak , cezalandırmaya çalışmak , Alay etmek gibi değişik reaksiyonlar şeklinde olabilir
Aile fonksiyonlarını ele alırken , evde yaşayan diğer üyeler , akraba ve arkadaş çevresi de bazı sorunların ortaya çıkmasına zemin hazırlayabilir Aynı zamanda bu etkileşim sürecinde adı geçen bireyler, mevcut sorunların daha da ağır hale gelmesine, hatta bazen çozümsüz hale yaklaşmasına sebep olabilir Bu durum geleneksel Türk aile yapısında sık bir şekilde görülebilir Bu durumun telafisi veya hiç olmaması için ailenin tam fonksiyonel halde olması , kurallara uyulması , rollerde karmaşanın olmaması , iletişim ve etkileşimin yeterli olması gereklidir
Aile üyeleri içinde yetki paylaşımı vardır Yetkiyi şu şekilde tanımlayabiliriz : Aile içindeki bir bireyin , diğer bir bireyin davranışını değiştirme gücüne sahip olmasıdır Genelde aile içindeki ihtiyaçları ( ailenin maddi ihtiyaçları , sağlık gereksinimleri , sosyal faaliyetler , sevgi gereksinimi , vb) karşılayan üyenin yetki gücü daha fazladır Bu yetki gücü durumu , kültürel ve toplumsal değerlerinde etkisi altındadır
Aile fonksiyonelliğinde , sağlıklı aile için bir diğer önemli husus , aileyi oluşturan bireylerin aile adına verilen kararlara katılmasıdır Bu durumda herkesin makul derecede , ihtiyaç ve isteklerine saygı gösterilmesi çok büyük önem taşır Bu durum karşılıklı güven ortamının devamını sağlar
Bir diğer önemli hususta şudur , aile içindeki bireylerin duygu ve düşüncelerini rahat bir şekilde ifade etmeleri ile ailenin sağlıklı fonksiyonları arasında çok büyük bir bağ olmasıdır Sınırları kapalı , aileyi oluşturan bireylerin , duygu ve düşüncelerini rahat ifade etmemeleri ile herkesin kendi dünyasında yaşadığı bir aile yapısında ise bireylerde değişik sıkıntılar zamanla oluşmaya başlar Bu sıkıntılar arasında , Depresyon , endişe ve huzursuzluklar , düşmanlık duyguları , suçluluk hisleri gibi duygulara çok sık rastlanır Sınırları açık ve herkesin rahatça kendini ifade edebildiği ailelerde ise bunun tam tersi olarak , iyi niyet , karşılıklı anlayış ve işbirliği , ortak düşünceler, birbiri için fedakarlık , birbirine karşı samimiyet ve sevgi , geleceğe güven ile bakma gibi durumlara rastlanır
Ailede iletişim ve bununla beraber etkileşim en önemli konudur İletişimin olmadığı herhangi biz zaman yoktur İki insan yan yana olduğunda , hiç konuşmamanın bile, bir anlamı vardır Yanlış iletişim ve etkileşim durumu veya yetersiz iletişim durumu ailelerdeki sorunlara yol açan nedenlerin başında gelir Aile bireyleri birbirleri ile sözlü yada jest ve mimikler ile anlaşırlar veya bu durumdaki aksama aileyi çok olumsuz etkiler
Ailedeki normal iletişim ve etkileşimi engelleyen faktörler:
- Aileyi ve bireyleri ilgilendiren konular üzerinde , yüzeysel konuşma ,
- Aşırı soru sorma, yersiz şüphe ve tereddütler ,
- Yapay ilgi gösterme ,
- Konuşma ve izah etme olmadan , karşı tarafın hareketlerini , düşüncelerini yorumlamaya ve tahmin etmeye çalışma ,
- Geçmişteki üzücü ve tatsız olayların sık sık gündeme getirilmesi ,
- Sorulan soruları cevapsız bırakma ,
- Bireylere söz ile baskı kurmaya çalışma ,
- Abartılı bir şekilde onaylama veya reddetme ,
- Sık sık öneride bulunma veya kişisel düşünceleri kabule zorlama ,
- Suçlama , eleştirme , olumsuz değerlendirmeler yapma ,
- Emir verme , tehdit etme ,
- Samimiyetten uzak kalma , yalan söyleme ,
- Alay etme , küçük düşürmeye çalışma , fikirlere değer vermeme ,
- Olayların olumsuz yönlerini çıkarmaya çalışma ,
- Küçük hataları çok Abartma ,
- Fedakarlığı devamlı karşı taraftan bekleme ,
- Ortak faaliyetlere gereken önemi vermeme ,
- Karşıdakini ifade etme imkanı tanımama ,
Bu şekilde iletişim ve etkileşim içinde bulunan aile yapısında bireyler arası iletişimde , karşıdaki kişiyi rahatsız etme , yüz kızartma , sert şekilde bakma , yüz buruşturma ,konuşmama , yalan söyleme gibi durumların gözükmesi olağandır
Unutulmamalı ki yaşayan her fert ; kendine özgü anlayışı , kişiliği , değer yapısı , entellektüel düzeyi , duygu ve düşünceleri , kimlik yapısı, yetişme tarzı , sosyokültürel statüsü ile yaşayan , hisseden , etkilenen biyopsikososyal bir bütündür Bu durumda konuşulan her sözün , verilen her mesajın , her jest ve mimiğin iyi veya kötü manada karşıdaki kişide bir etki yaptığı kesindir
Aile üyeleri birbirinden aldıkları mesajlar ile kendilerini değerli veya değersiz , kendilerini güvende veya güvensiz hisseder Bu durum onların psikososyal ve sosyokültürel konumlarını , işlevselliklerini ve ruhsal durumlarını etkiler Sonuç olarak sağlıklı birey , sağlıklı ve bütünlüğü ile fonksiyonel aileyi oluşturacak , sağlıklı aile sağlıklı toplumu oluşturacaktır
|