Yalnız Mesajı Göster

Niğde Tanıtım (Nasıl Gidilir Ne Yenir Ne İçilir)

Eski 11-04-2012   #4
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Niğde Tanıtım (Nasıl Gidilir Ne Yenir Ne İçilir)



Niğde Cami ve Mescitleri

Alâeddin Camisi (Merkez)


Niğde Kalesi içerisinde bulunan Alâeddin Camisi üç satırlık mermer kapı kitabesinden öğrenildiğine göre Sultan IAlâeddin Keykubat döneminde, Onun adına Beşare Bin Abdullah (İmrahor Zeyneddin Beşare Bey) tarafından h620 (1223) yılında yaptırılmıştır Giriş kapısının üzerine yerleştirilen bir başka kitabeden de caminin mimarlarının Mahmutun oğulları Sıdık ve Gazi ustalar olduğu öğrenilmektedir

Giriş kapısı üzerinde beyaz mermerden üç satırlık kitabesi bulunmaktadır

Bu kitabenin mealen anlamı şöyledir:
“Keyhüsrev” in oğlu, Sultanların Sultanı Büyük Sultan Keykubatın ki her tarafa övüle hükümdarlığı devrinde Allahın şefaatine muhtaç olan aciz bendesi Abdullah oğlu Beşare bu caminin inşasına emretti Mustafiran günahlarına tövbe edilmiş Alâaeddin tarafından 620 tarihinde inşa edildi

Bu kitabenin dışındaki üçüncü bir kitabede de Kurandan alınma ayetler yazılıdır

Selçuklu mimarisi Ulu Cami plan tipinde olan bu yapı sarı ve gri renkli düzgün kesme taştan yapılmıştır Böylece caminin kütlevi görünümü hafifletilmek istenmiştir Kareye yakın, 2090x2590 m ölçüsünde dikdörtgen planlıdır İbadet mekânı iki sıra halinde dörder paye ile üç sahna ayrılmıştır Bunlardan orta sahın diğerlerinden daha geniş olup, orta sahnın ortasına mukarnaslı bir kubbe yerleştirilmiştir Bu kubbe üzerinde de aydınlık feneri bulunmaktadır


Caminin doğu yönündeki anıtsal cümle kapısı yan tarafa doğru kaydırılmıştır Dikdörtgen olan bu portal, caminin yüksekliğini aşmaktadır Tamamen geometrik bezemeyle süslenmiştir Bu bezemelerde yarım yıldızlar, yarım daireler, yıldızlar ve sekiz kollu yıldız motifleri görülmektedir Ayrıca kitabenin iki yanındaki kabartma motiflerin arslan başı veya kadın başı oldukları da bazı araştırmacılar tarafından ileri sürülmektedir Giriş kapısı basık kemerlidir ve kemer taşlarının uçları testere biçimindedir Bu kapının yanı sıra minarenin alt köşesinde Selçuklu nişi şeklinde ikinci bir kapı daha bulunmaktadır Bu kapı ahşap hatıllı özel bir mahfile açılmaktadır Anadoluda yapılmış olan Beylikler ve Selçuklular döneminde görülen özel mahfillerin erken örneklerinden birisi de burada karşımıza çıkmaktadır Caminin ön bölümü mihrap duvarı boyunca yükseklikleri ve görünümleri birbirlerinden farklı yan yana üç kubbe ile örtülmüştür Kubbeli olan bu bölüm kademeli silmelerle, üç geniş kemerle kuzeydeki bölümlerden ayrılmakta ve aynı zamanda da mihrap önünde enine gelişen bir mekânı oluşturmaktadır Bunun dışında kalan bölümler caminin ortasındaki küçük bir iç avlu etrafında sıralanmış, mihrap duvarına dik tonozlu üç sahın halindedir Büyük Selçuklu mimarisinin izlerini yansıtan bu planlama şekli enine gelişen mihrap önü kubbeli cami planlarının farklı bir uygulamasıdır

Caminin mihrap ve minberi taştandır Cephenin kenarında, kuzey yönünde minareye yer verilmiştir Bu minarenin kaidesi köşeleri pahlanmış, sekizgen kütlevi bir şekilde olup, caminin beden duvarları hizasından itibaren kesme taştan yuvarlak gövdeli, tek şerefeli minaresi bulunmaktadır Minare gövdesi sarı ve gri renklerde taşlardan yapılmıştır

Caminin ahşap işçiliği yönünden son derece önemli olan kapısı bugün Niğde Müzesinde bulunmaktadır

Sungur Bey Camisi (Merkez)


Niğde Alâeddin Tepesinin güneybatı eteğinde bulunan bu camiyi, İlhanlılar döneminde Niğde Valisi olan Seyfeddin Sungur Bey 1335 yılında yaptırılmıştır Bu cami XVIIIyüzyılda yanmış, üst örtüsü tamamen yıkılmıştır Bu nedenle sonradan ağaç sütunlar üzerine bir tavan oturtulmuş ve kırma çatı ile de üstü örtülmüştür Cami orijinal konumundan kısmen uzaklaşmıştır

Cami bu yangından önce çeşitli kaynaklardan öğrenildiğine göre, kuzey-güney doğrultusunda sıralanmış iki dizi halinde altı sütun ile üç sahna ayrılmıştı Bunlardan orta sahın daha geniş olup, üzeri kubbe ile örtülü idi Yan sahınlar ise çapraz tonozla örtülü idi

Caminin doğu cephesinin solunda türbe, ortasında portali, sağ ve solunda da iki ayrı minare bulunmaktadır Ayrıca her iki yana köşelere sağır kemerler ortasına da birer pencere açılmıştır Caminin bu cephe görünümü Erzurum Çifte Minare ve Sivas Medresesi portallerini andırmaktadır Ancak yangın sırasında duvarlar çatı hizasına kadar yıkılmış olduğundan eski minarelerin gövdelerinden hiçbir iz günümüze gelememiştir Yalnızca portaldeki revağın yanında bulunan temeller ve minarenin merdivenleri günümüze gelebilmiştir

Caminin doğu ve güney portalleri Selçuklu devri özelliklerini yansıtan bir bezemeye sahiptir Bezemelerde kıvrık dallar arasında arslan, grifon başları, yırtıcı kuşlar, at, ceylan tasvirlerine yer verilmiştir Ayrıca güney portalinde, kapı kemerinin üzerinde çift başlı kartal arması dikkati çekmektedir

Caminin ibadet mekânı 3288x2445 m ölçüsünde dikdörtgen planlıdır Yapının yangın sırasında çökmesinden sonra, kuzey-güney doğrultusunda sıralanan ve her sırada altı adet ağaç sütunun bulunduğu dört sıra halindeki mekânı beş sahna ayıran bölüm 24 ahşap sütun üzerine oturan bir tavanla kapatılmıştır Caminin güney duvarının ortasında zengin bezemeli mihrap bulunmaktadır Orijinal minberi ise Niğde Dışarı Camisine götürülmüştür Bu minber sedef kakmalı olup, üzerinde Seyfeddin Sungur Beyin emriyle, usta Hoca Ebubekir tarafından yapıldığı yazılıdır


Caminin kuzeydoğu köşesinde kare planlı kaide üzerinde silindirik gövdeli minaresi bulunmaktadır Caminin ilk yapılışındaki iki minare yıkılmış ve sonradan tek şerefeli yuvarlak gövdeli bir minare yapılmıştır Bu minarenin üzerindeki kitabeden 1452 tarihinde yapıldığı yazılıdır Sonraki dönemde Afife Hatun tarafından onarılmıştır

Caminin güneydoğu köşesindeki türbe 1335 yılında cami ile birlikte Sungur Bey için yaptırılmıştır Ancak günümüzde türbenin içerisinde sanduka bulunmamaktadır Türbe sekizgen planlı olup, üzeri piramidal bir külah ile örtülüdür Türbenin cephe duvarları çift kemerli sağır nişlerle hareketlendirilmiştir

Caminin doğusuna çeşme, kuzeydoğusuna da XVII Yüzyılda bir bedesten yapılmıştır

Paşa (Murat Paşa) Camisi (Merkez)

Niğdenin kuzeyinde bulunan bu camiyi XVyüzyılda Murat Paşa ve oğlu Ali Paşa tarafından yaptırılmıştır Daha sonra buraya türbe, hamam ve çeşme eklenmiştir

Cami kesme taştan kare planlı olarak yapılmış, üzeri sekizgen kasnaklı bir kubbe ile örtülmüştür Caminin dış cepheleri tuğla hatıllarla hareketli bir görünüm kazanmıştırÖnünde son cemaat yeri bulunan caminin minaresi kare kaide üzerine yuvarlak gövdeli ve tek şerefelidir

Caminin yanında Murat Paşa ile Ali Paşanın mezarları bulunmaktadır Cami 1909 yılında onarım görmüştür

Dışarı (Hüsamettin Çelebi) Camisi (Merkez)

Niğde Alaeddin Tepesinin batı eteklerinde bulunan bu camiyi XVIyüzyılda Hüsameddin Çelebi yaptırmıştır Cami bir süre, 1941-1948 yıllarında Akmedreseden taşınan arkeolojik eserlerin bulunduğu müze deposu ve sonra da Müze Müdürlüğü olarak kullanılmıştır

Cami kesme taştan kare planlı olup, üzeri pandantifli bir kubbe ile örtülmüştür Mermer mihrabı dikdörtgen çerçeve içerisine alınmış stalaktitli bir niş görünümündedir Çevresi çeşitli motiflerle bezenmiştir Minberi ise XIVyüzyıl eseri olup, Sungur Bey Camisinden buraya getirilmiştir Bu minber Hacı Ebubekir Ustanın eseridir Abanoz ağacından olup, kündekâri tekniğinde, sedef kakmalıdır Caminin yanındaki minaresi kare kaideli, yuvarlak gövdeli ve tek şerefelidir

Hanım Camisi (Merkez)

Niğde Alâeddin Tepesinin doğusunda bulunan bu cami, 1452 yılında yaptırılmıştır Banisinin ismi bilinmemektedir Arife Hatun tarafından onarıldığından ötürü de Hanım Camisi ismiyle tanınmaktadır

Cami kesme ve moloz taştan dikdörtgen planlı olarak yapılmış olup, üzeri toprak damla örtülüdür İbadet mekânı sütunlarla iki sahna ayrılmıştır Mihrap ve minberi özellik göstermemektedir Büyük olasılıkla da sonraki dönemlerde her ikisi de yenilenmiştir Caminin kuzeydoğusunda kesme taş kaideli, yuvarlak gövdeli ve tek şerefeli minaresi bulunmaktadır

Paşa Camisi (Bor)

Niğde ili Bor ilçesi merkezinde bulunan Paşa Camisini Sokullu Mehmet Paşa 1573 yılında yaptırmıştır Bu caminin bulunduğu yerde daha önce bedesten olduğu kaynaklardan öğrenilmektedir

Yoldan bir merdivenle çıkılan caminin ön kısmındaki altı sütunlu son cemaat yeri sonraki yıllarda kapatılmış ve burası enine dikdörtgen bir mekâna dönüştürülmüştür Cami Bordaki enine dikdörtgen planlı camiler grubundan olup, plan olarak Selçuklu Ulu Cami planlarını yansıtmaktadır

İbadet mekânının üzeri çatı ile örtülmüştür İçerisi mihrap yanındaki ikişer, sol yandaki duvarında iki, sağ yandaki duvarında da bir pencere ile aydınlatılmıştır Minareye mihrap duvarının köşesinden çıkılmakta olup, taş kaideli, yuvarlak tuğla gövdeli ve tek şerefelidir İbadet mekânındaki mihrap ve minber bir özellik göstermemektedir Geç devirlerde caminin yanına çatılı bir ek yapılmıştır Duvarları kesme taş ve kerpiçten örülmüş, yer yer de tuğla ve briket kullanılmıştır

Alâeddin Bey (Ulu Cami) Camisi (Bor)

Niğde Bor ilçesinde, çay kenarında bulunan bu cami değişik dönemlerde yapılan onarımlarla kısmen özelliğinden uzaklaşmıştır Selçuklu Ulu Cami plan tipini yansıtan bu caminin giriş kapısı üzerindeki kitabeden, Karamanoğlu Alâeddin Ali Bey tarafından 1410 yılında yaptırıldığı öğrenilmektedir

Cami kesme taştan, dikdörtgen planlı olup, ibadet mekânı beşer ahşap direkle dikine beş sahna ayrılmıştır Üzeri ahşap bir tavanla örtülmüştür Caminin üst örtüsü ilk yapımında yöre mimarisine uygun düz damlı iken, son restorasyon sırasında kırma çatıya dönüştürülmüştür Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yapılan restorasyon sırasında cephe özgünlüğünü tamamen yitirmiştir

Caminin giriş kapısı diğer yapılardan toplanmış bitkisel bezemeli mermer parçalarından yapılmıştır Bu kapı dikdörtgen bir çerçeve içerisinde basık kemerlidir Giriş kapısı üzerinde de kitabeye yer verilmiştir İbadet mekânı mihrabın sal yanında iki, sol yanında bir, iki uzun kenardan sol yanda altı, diğer kenarda da dört pencere ile aydınlatılmıştır Minber niş şeklinde olup, herhangi bir özellik göstermemektedir Caminin son cemaat yeri yoktur Son cemaat yeri olarak düşünülen mekâna merdivenle çıkılmakta ve burada geniş bir balkon yer almaktadır Caminin kesme taş kaideli, yuvarlak gövdeli ve tek şerefeli bir minaresi bulunmaktadır

Kale (Şeyh İlyas) Camisi (Bor)

Niğde ili Bor ilçesinin en yüksek yerinde bulunan kalede yapılmış olan bu caminin kaynaklarda ve Evliya Çelebi Seyahatnamesinde ismi Gözlüzade Camisi olarak geçmektedir Caminin bitişiğinde Şeyh İlyas Türbesi bulunmaktadır

Kale Camisi kesme taştan, kare planlı olarak yapılmıştır Üzeri pandantifli, kasnaklı merkezi bir kubbe ile örtülüdür Dış cephe görünümünde silme ile beden duvarlarının ikiye bölündüğü görülmektedir Caminin önünde dört sütunun oluşturduğu, üzeri kubbeli, üç bölümlü bir son cemaat yeri bulunmaktadır Buradaki sütunlar birbirleri ile ve caminin duvarları ile yuvarlak kemerlerle bağlantılıdır İbadet mekânı mihrabın iki yanında birer, iki yan kenarda ve son cemaat yerinde de iki pencereyle aydınlatılmıştır Mihrap bir niş şeklindedir Mihrap ve minber herhangi bir özellik taşımamaktadır

Son cemaat yeri ile caminin ibadet mekânının birleştiği noktada, camiden ayrı olarak minareye yer verilmiştir Minare, kare taş kaideli, yuvarlak gövdeli ve tek şerefelidir

Sarı Cami (Bor)

Niğde, Bor ilçe merkezinin dışında ve güney yönünde bulunan bu caminin kitabesi günümüze gelemediğinden yapım tarihi ve banisi bilinmemektedir Mimari üslubundan XVyüzyılda yapıldığı sanılmaktadır

Cami kesme taştan ve yer yer de moloz taş ile tuğladan yapılmıştır Dikdörtgen planlı olup, üzeri ahşap bir çatı ile örtülmüştür İbadet mekânı sütunlarla üç sahna ayrılmıştır Mihrap ve minberi bir özellik taşımamaktadır Son cemaat yerinin olduğu yere bir revak yapılmış, batı yönüne de taş kaide üzerinde tek şerefeli yivli bir minare yerleştirilmiştir

Sarı Ali Camisi (Bor)

Niğde Bor ilçesi, Hacı Muhsin Mahallesinde bulunan bu cami değişik zamanlarda yapılan onarımlarla orijinalliğinden büyük ölçüde uzaklaşmıştır Günümüze gelen bu caminin yapım tarihi ve banisi bilinmemektedir Yalnızca kuzey cephesindeki bir kitabede 1205 tarihi okunmaktadır Bu kitabenin daha eski bir yapıya ait olduğu sanılmaktadır

Cami kesme taştan yapılmış olup, plan olarak Sarı Camiye benzemektedir Dikdörtgen planlı yapının üzeri ahşap çatı ile örtülüdür Mihrap güneyde öne çıkıntı yapan bir yapının ekseni içerisine yerleştirilmiştir Minber ve mihrabı bir özellik taşımamaktadır

Çayırlı Mescit (Bor)

Niğde ili Bor ilçesinin merkezinde bulunan bu mescidin kitabesi günümüze gelemediğinden yapım tarihi bilinmemektedir Mimari üslubundan geç dönemde yapıldığı sanılmaktadır

Moloz taştan yapılan mescit kareye yakın dikdörtgen planlı olup, üzeri ahşap bir çatı ile örtülmüştür İç kısmında bezeme bulunmamaktadır Yanındaki minare taş kaideli, oldukça kalın yuvarlak gövdeli ve tek şerefelidir Osmanlı mimarisinde güdük minare olarak isimlendirilen gruptandır Ayrıca mescidin minaresinin yanındaki sokak üzerine kesme taştan yuvarlak kemerli bir çeşme yapılmıştır

Alıntı Yaparak Cevapla