Prof. Dr. Sinsi
|
Kayseri Genel Tanitimi
Kayseri Türbe ve Kümbetleri
Huand (Mahperi) Hatun Kümbeti (Melikgazi)

Kayseri il merkezinde, Kağnı Pazarında Selçuklu Hükümdarı I Alaaddin Keykubatın karısı Mahperi Hatun tarafından yaptırılan külliyenin bir bölümünü oluşturan bu türbe, külliye ile birlikte 1238 yılında yaptırılmıştır
Huand Hatun Türbesi, Klasik Selçuklu üslubunda yapılmış olup, caminin kuzeybatı köşesinde medrese ile aradaki açıklığın ortasında yer almaktadır Anıtsal Selçuklu mezar kümbeti olan bu yapıya medreseden eyvanın sağında bulunan dershane içerisindeki bir kapıdan girilmektedir Dış cephesi oldukça süslü olan türbe kare şeklindeki bir kaide üzerine oturtulmuş kesme taştan sekiz cepheli bir yapıdır Türbenin her iki yüzünde sivri kemerler olup, bunların iç tarafları kesme taştan düz olarak bırakılmış ve buralara birer pencere açılmıştır Türbenin sekiz kenarına da üzerleri bezemeli birer bitişik sütun yerleştirilmiştir
Türbe, mumyalık bölümü ile sandukanın bulunduğu mihraplı üst kattan meydana gelmiştir Üzeri içten kubbe, dıştan da külah ile örtülüdür Kaidesi mermer mukarnaslı olan kümbetin dış yüzü tamamen taş işçiliğinin güzelliklerini yansıtan bezemelerle kaplıdır
İç mekanda külahın altında Ayetül Kürsi yazılı bir yazı frizi çepeçevre dolaşmaktadır Türbe içerisinde üç sandukadan biri olan Huand Hatunun sandukası eski bir lahit kapağından yapılmıştır Sandukanın üzerinde sülüs yazı ile Ayetül Kürsi ve üç satırlı kabartma mezar kitabesi vardır Bu kitabenin mealen anlamı:
“Bu kabir, Keykubat oğlu, dünya ve dinin koruyucusu merhum Sultan Gıyaseddin Keyhüsrevin annesi, namuslu, saadetli, şehide, takva sahibi, ibadet ehli, dindar, mücadeleci, korunmuş, adalet sahibi, dünyada kadınların sultanı, iffetli, temiz, çağının Meryemi, zamanının Haticesi, maruf dost, binlerce mal sadaka veren, din ve dünyanın yüz akı, hanım hanımefendi Mahperi hatunundur Allah cümlesine Rahmet eylesin”
Türbe içerisindeki diğer sandukalardan birisi torunu Selçuk Hatuna aittir Selçuk Hatun 1284 yılında ölmüştür Mezarının başındaki kitabenin mealen anlamı şöyledir:
“Esirgeyen bağışlayan Allahın adıyla bu kabrin sahibi Keykubat oğlu, şehit sultan Keyhüsrevin 1284 yılında ölen kızı Selçuki Hatunundur”
Türbedeki üçüncü mezar horasan sıva ile yapılmış olup, kitabesi olmadığından kime ait olduğu bilinmemektedir
Sırçalı Kümbet (Melikgazi)

Kayseri il merkezinde Birinci Endüstri Meslek Lisesi bahçesinde bulunan Sırçalı Kümbetin XIV yüzyılın ortalarında yapıldığı sanılmaktadır İsmini konik kubbesinde bulunan çini kabarmalardan almıştır
Kümbet dört köşe bir kaide üzerine oturtulmuş olup, aynı zamanda yuvarlak planlı bir mescide ve mumyalık kısmına sahiptir Kuzeydeki merdivenli bir girişteki basık kemerli kapısı oldukça sadedir Girişin iki yanında sütunçeler bulunmaktadır Giriş kapısı üzerine mermer bir kitabe konmuş ancak, bu kitabenin üzeri yazılmamıştır Bu bakımdan kümbetin kime ait olduğu da kesinlik kazanamamıştır Kümbet son derece muntazam kesme taşlardan yapılmış silindirik bir yapıdır Giriş kapısı ve pencereleri bu yuvarlak kitle ile kaynaştırılmıştır Giriş kapısı pencere çerçevelerinden daha yüksek tutulmuştur Kümbetin sade silmeli üç penceresi vardır
Uzun yıllar harap bir halde bulunan bu yapı, 1940 yılında Y Mimar Macit Kural tarafından restore edilmiş ve yıkık olan üst örtüsü yarım kubbe şeklinde düzenlenmiştir
Gevher Sultan Türbesi (Melikgazi)
Kayserinin Yenice Mahallesinde bulunan Şifahiye Tıp Medresesi ve Gıyasiye Medresesi Anadolu Selçuklu Hükümdarı I Gıyaseddin Keyhüsrev tarafından kız kardeşi Gevher Nesibe Sultan adına 1205-1206 yılında yaptırılmıştır Medresenin doğu tarafında eyvanla köşedeki kışlık dershane arasında Gevher Nesibe Sultanın türbesi bulunmaktadır
Türbe sekizgen planlı olup, içten tromplu, dıştan da çokgen kasnağa oturan sivri bir külahla örtülüdür Türbenin üst mekanına iki taraftan dörder basamaklı merdivenle çıkılmaktadır Buradaki sanduka zaman içerisinde kaybolduğu için mescit olarak kullanılmıştır Bu mekan yarım yuvarlak ve dikdörtgen niş,lerle genişletilmiştir Güneydeki niş mihrap şekline sokulmuştur Türbenin çatısı üzerinde Selçuklu sülüsü ile çepeçevre dolaşan Ayetül Kürsi ve Kurandan alınma diğer ayetler buraya yazılmıştır Türbenin mumyalık kısmının kapısı dikdörtgen olup, üzeri tonozla örtülmüştür İçerisi iki küçük yarıktan ışık almaktadır Buradaki mezar 1980 yılında yenilenmiştir
Döner Kümbet (Melikgazi)

Kayseri Talas yolu üzerinde bulunan türbe, Büyükşehir Belediyesince yapılan parkın içerisinde olup, çevresindeki yapıların temizlenmesi ile ortaya çıkarılmıştır Kayserideki Selçuklu eserlerinin en güzel örneklerinden olan bu türbe Prenses Şah Cihan Hatun adına 1276-1279 yıllarında yapılmıştır Bu kümbete Döner Kümbet denilmesinin nedeni de eserin çok köşeli oluşundan kaynaklanmıştır
Kümbet kare bir kaide üzerine oniki köşeli bir gövdesi olup, üzeri konik bir çatı ile örtülmüştür Yöredeki sarımtırak kesme taştan yapılmıştır Türbe kaidesinin dört köşesindeki iki dilimli kırma şevlerle oniki köşeye dönüştürülmüştür Kümbetin altında kare planlı bir mumyalık bulunmaktadır Gövdenin oniki köşesi yuvarlak kemerli bölümlere ayrılmış ve her bir bölümün üzeri geometrik şekiller grifonlar ile kabartma olarak bezenmiştir Kümbetin giriş kapısı basık kemerlidir Girişin iki tarafında küçük nişler bulunmaktadır Bu nişler mukarnaslı yarım kubbeler halindedir Kümbetin ana yapısının doğu ve batı duvarlarında iki pencere ve güneyinde de mihrap nişi bulunmaktadır Mihrap nişi çok köşeli olup, iki köşesinde yarım yuvarlak sütunçeler bulunmaktadır Mihrap mukarnaslı olarak sona erer Bunun yanı sıra mihrap geometrik silmeli bir çerçeve içerisine alınmıştır Kubbenin iç kısmı taş örgülüdür
Çifte Kümbet (Melikgazi)
Kayseri Sivas Caddesinin sonunda bulunan bu kümbet Sultan I Alaaddin Keykubatın eşi, Eyyubi Hükümdarı Melik Adilin kızı Adile Hatun adına kızları tarafından 1247-1248 yılında yaptırılmıştır Türbenin giriş kapısı üzerinde beş satırlık kitabesi bulunmaktadır Bu kitabenin mealen anlamı şöyledir:
“Burası, Eyyuboğlu Melik Adil Ebu Bekirin-Allah onların kabirlerini nurlu, ruhlarını ve kokularını güzel kokulu eylesin Kızı uğur ve bereketlerin kaynağı, melikeler melikesi, dünya ve ahretin hatunu, üstün hasletlerin sahibi, zamanın Zübeydesi, dünyada kadınların efendisi, İslamın ve Müslümanların yüz akı, din ve dünyanın koruyucusu, takvâ sahibi, güzel ahlaklı, saadetli melikelerin şehitliğidir Bunun yapılmasını muhterem kızları- Allah onları emellerine ulaştırsın ve hallerini güzel kılsın- h 645 (1247-1248) emretti”
Kümbet kesme taştan yüksek kare kaide üzerine oturtulmuş olup, sekizgen planlıdır Kümbetin üzeri içten kubbe, dıştan piramidal bir külah ile örtülüdür Ayrıca duvarların üzerinde sülüs yazılı Kuranın Bakara Suresi bir kuşak olarak dolaşmaktadır Sekizgenin dış yüzleri yuvarlak kemerler içerisine alınmış ve bunların üzerine de birer mazgal pencere açılmıştır Giriş kapısı duvarların üst noktasına kadar ulaşan dikdörtgen çerçeve içerisine alınmıştır Mukarnaslı portal nişinin etrafı geometrik yıldız geçmelerinden oluşmuş geniş bir bordür çevirmektedir Bunun içerisinde mukarnaslı sivri bir giriş ve yuvarlak kemerli kapısı bulunmaktadır Girişin üzerine kitabesi yerleştirilmiştir Kümbetin içerisi oldukça sade olup, altında mumyalık kısmı bulunmaktadır
Kutluğ Hatun Türbesi (Melikgazi)
Kayseri il merkezinde Gavremoğlu Mahallesinde, Huand Hatun Camisinin doğusunda bulunan bu türbe, Şah Kutluğ Hatun tarafından 1349 yılında yapılmıştır Vakıflar Genel Müdürlüğü bu türbeyi onarmış ve çevresindeki yapıların yıkılması ile meydana çıkarılmıştır
Kutluğ Hatun türbesi kare planlı olup, kesme taştan yapılmıştır Son onarımı sırasında üzerini örten kasnaklı taş külahı yenilenmiştir Kayseri kümbetleri arasında portali ile dikkati çekmektedir Giriş kapısı geometrik silmelerden oluşan iki şeritle çepeçevre kuşatılmıştır Kapı nişi yine geometrik ve bitkisel motiflerin oluşturduğu ve dışarı çıkıntılı konumdadır Türbeye giriş yuvarlak kemerli olup, bunun da çevresi geometrik motiflerle süslenmiştir Bunun üzerinde de kitabesi bulunmaktadır Bu kapı Selçuklu taş oyma sanatının en güzel örneklerinden birisidir Giriş kapısı üzerinde 0 90x0 60 m ölçüsünde, dört satırlık kitabesinin mealen anlamı şöyledir:
“Bu türbenin imarını temiz, hanım, şerefli, mahrem, kerem sahibi Şah Kutluğ Hatun-Allah ona dostluğunu devam ettirsin-Oğulları ve anneleri için emretti Merhum emirler Emir Bahşayis ve Emir Haydar Bey, Allah kabirlerini nurlandırsın h 750 (1349)”
Türbenin giriş kapısının içerisinde 1 20x0 30 ölçüsünde Kutluğ Hatunun yaşarken koydurduğu bir kitabe daha bulunmaktadır Bu kitabede mealen şunlar yazılıdır:
“Bu şerefli şehitliği Hacı Begi diye anılan aileden, korunmuş ve yüceltilmiş Şah Kutluğ Hatun halis malından oğulları ve ruhu için yaptırdı Allah Rahmet etsin”
Türbe içerisinde ayrıca Haydar Beyin ve oğlu Emir Bahşayişin mezarları da bulunmaktadır
Dört Ayaklı Türbe (Melikgazi)

Kayseri Battal Mahallesinde bulunan bu türbe, Kırkkızlar ismi ile de tanınmıştır Mimari üslubundan XIV yüzyılda yapıldığı anlaşılmaktadır Kitabesi günümüze gelememiştir
Kayseri türbeleri arasında farklı bir konumda olup, birbirlerine yuvarlak kemerlerle bağlanmış dört ayak üzerine içten kubbe, dıştan altı kasnaklı piramidal bir külah ile üzeri örtülmüştür Kemer ayakları dışarıya açıktır Güney kısmındaki ayakların yanına beşik tonozlu bir yapı eklenmiştir İçeriden kubbe kasnağına sülüs yazı ile bir ayet yazılmışsa da, ayet zamanla bozulmuştur Türbe Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından 1977 yılında restore edilmiştir
Cafer Ali Kümbeti (Melikgazi)
Kayseri il merkezinde Melikgazi Belediye Binasının karşısında bulunan Cafer Ali Kümbeti, XIII yüzyılın sonlarında yapılmıştır
Mescit olarak da kullanılan bu yapının altında bir mumyalık, üst kısmında ise dikdörtgen bir giriş odası ile sekizgen planlı mescit kısmı bulunmaktadır Kare kaideden sekizgen bir kaideye geçen bu kümbetin üzeri sekizgen taş bir külahla örtülüdür Kesme taştan yapılmış olan bu kümbet oldukça sade görünümdedir Giriş kapısı geometrik işlemelerle bezelidir Bu kapı derinliğine bir plan göstermektedir Üzerine de Bakara Suresinden alınmış bir ayet yazılıdır Kapının iç kısmında bir niş oluşturulmuş ve bunun üzeri mukarnaslı yarım kubbe ile örtülmüştür
Türbenin üç tarafında üç pencere bulunmakta olup, bu pencerelerin her birisi ayrı bir şekil göstermektedir Bunlardan giriş kapısının karşısına rastlayan pencere diğerlerine göre daha itinalı yapılmıştır
Türbenin iç kısmı muntazam sıralı taş bir kubbe ile örtülüdür Üst örtüdeki külahın saçak kornişi altında kabartma şerit halindeki bir kitabe kümbetin dış çevresini kuşatmaktadır
Emir Ali Türbesi (Melikgazi)
Kayseri Talas Caddesi ile Hisarcık yolunun kesiştiği yerde bulunan bu türbe kitabesinden öğrenildiğine göre; h 751 (1350-1351) yılında Emir Ali tarafından yaptırılmıştır Bu türbeye aynı zamanda “Pişrev Ali Türbesi” de denilmektedir Eskiden mezarlık içerisinde bulunan bu türbe Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından 1955 yılında restore edilmiştir
Türbe kareye yakın dikdörtgen planlı olup, kesme taştan yapılmış, üzeri tonozla örtülmüştür Türbenin altında mumyalık, üzerinde de mescit kısmı bulunmaktadır Kuzey duvarının ortasındaki iki taraflı bir merdivenle çıkılan giriş kapısı, sivri kemerli bir niş içerisinde basık kemerlidir Bu kapının kemeri üzerinde de mermer iki satırlık kitabesi bulunmaktadır:
“Burası Emir Ali Pişrevin şehitliğidir h 751 (1350)”
Türbe içerisinde üzerinde Ayet-i Kerimeler yazılı iki mezar bulunmaktadır Bunlardan bir tanesinin baş taşı üzerinde; “Burası, merhum saadetli Emir Pişrev diye tanınan Ömer oğlu Alinin Allah Rahmet eylesin kabridir” Mezarın ayak taşında da; “Mübarek Ramazan ayının yarısında h 750 (1349)” yılında öldüğü yazılıdır Bugün bu mezar taşları Mehmet Zengi Türbesinde bulunmaktadır
Han Kümbeti (Melikgazi)
Kayseri Talas Caddesinde Han Camisinin de güneyinde bulunan kümbet, XII yüzyılda kesme taştan yapılmış, iki katlı, sekizgen planlı bir mezar anıtıdır Kümbetin altında mumyalık kısmı kare planlı olup, girişi doğu yönündendir İkinci katın sekizgen külahı altında, dış cephede, kümbeti çepeçevre dolaşan kitabesi bulunmaktadır Bu kitabenin mealen anlamı şöyledir:
“Bu kabir merhum, mahsun, büyük kumandan, kerem sahibi Cemaleddin Tanrıvermiş bin Davudundur Allah makamını nurlandırsın Allah ki Ondan başka tanrı yoktur Daima diri ve yarattıklarını koruyan yöneticidir Kendisine ne bir uyuklama, ne de uyku tutmaz Göklerde ve yerde olanların hepsi Onundur Onun izni olmadan kendisinin katında kim şefaat edebilir Onların önünden ve arkalarından başka bir şey kavrayamazlar Onun kürsüsü gökleri ve yeri katlamıştır Onları korumak kendisine ağır gelmez O yücedir, büyüktür Dinde zorlama yoktur kendisine ağır gelmez Doğruluk sapıklıktan seçilip belli olmuştur h 584 (1188)”
Kümbet içerisinde iki lahit bulunmaktadır
Suya Kanmış Hatun Türbesi (Melikgazi)
Kayseri Yanıkoğlu Mahallesinde bulunan bu türbenin çevresindeki binalar kamulaştırılmış ve türbe de ortaya çıkmıştır Kitabesi bulunmadığından yapım tarihi bilinmemektedir
Kesme taştan, birbirlerine yuvarlak kemerlerle bağlı altı ayaktan meydana gelmiş olup, üst kısmı yıkılmıştır Kalan izlerden, üzerinin konik bir çatı ile örtüldüğü anlaşılmaktadır
Emir Erdoğmuş Türbesi (Melikgazi)
Kayseri il merkezinde, Seyyid Burhaneddin Mezarlığı içerisinde bulunan bu türbeye Tatarhaniler Türbesi de denilmektedir Giriş kapısı üzerindeki kitabesinde; “Burası Emir Erdoğmuşun şehitliğidir h 749 (1348)” yazılıdır
Bu kitabeden öğrenildiğine göre türbe, XIV yzüyılın ortasında yapılmış olup, büyük olasılıkla da Eretnaoğulları zamanında yapılmıştır Emir Erdoğmuşun da Melik Eretnanın emirlerinden biri olduğu sanılmaktadır
Türbe kesme taştan, kare planlıdır Üzeri yuvarlak bir kasnağın taşıdığı kubbe ile örtülüdür Giriş kapısı sivri kemerli bir niş içerisinde yuvarlak kemerli olup, bezeme elemanı bulunmamaktadır Günümüzde bu türbeye yanındaki Seyyid Burhaneddin Türbesinden girilmektedir
Seyyid Burhaneddin Hüseyin Türbesi (Melikgazi)
Kayseri Seyyid Burhaneddin Mezarlığı içerisinde bulunan Seyyid Burhaneddinin mezarı Ankara Valisi Abidin Paşanın yardımı ile Kayseri Mutasarrıfı Mehmet Nazım Paşa tarafından 1892 yılında yaptırılmıştır
Seyyid Burhaneddin Kayserinin Moğollar tarafından işgali sırasında Kayseride yaşamıştır Sultanül Ulemâ talebesi ve Mevlananın hocasıdır Ahmet Eflâkinin “Ariflerin Menkıbeleri” isimli eserinden Seyyid Burhaneddinin asıl isminin Hüseyin olduğu ve Tirmizde 1165-1166 yılında doğduğu öğrenilmektedir Seyyid Burhaneddin bir süre Kayseride kalmış, sonra Konyaya giderek 9 yıl Mevlânaya irşaad etmiştir
Türbe kare planlı olup, kesme taştan yapılmış, üzeri kubbe ile örtülmüştür Bu kubbe giriş kapısı dışındaki bölümler tonozlarla kubbeyi desteklemiştir Güneyinde de binaya bitişik olan Erdoğmuşun türbesi bulunmaktadır Türbe XIX yüzyılın sonunda yapılmış olmasına karşılık Selçuklu üslubundadır Giriş kapısı üzerinde kitabesi bulunmaktadır
Kitabe:
Fard-ı âdab ile zair muhlis ki budur
Merkad-ı muhterem-i Hazret-i Burhaneddin
Çeşm-i irfanına kuhi istersen olmalısın
Cephe say-ı kadem-i Hazreti-i Burhaneddin
Seyyid Burhaneddin Türbesi içerisinde, kubbe altında yarım silindir şeklinde Seyyid Burhaneddinin sandukası bulunmaktadır Sandukanın başında Mevlevi şeyhlerinden Kayserili Ahmed Remzi Dedenin Seyyid hakkında yazmış olduğu (Ayine-i Seyyid-i sırdan) başlıklı manzum eseri bulunmaktadır Türbenin içerisinde Hz Peygamberin torunlarından 1414 yılında Kayseride ölen Seyyid Zeynelabidinin mezarı da bulunmaktadır
Türbe girişinin solunda Mevlevi mezar taşları bulunmaktadır Bunların arasında Kayseri Mevlevi Şeyhi Süleyman Turâbi (1835), şeyhin oğlu Hacı Remzi Efendi (1865), Ahmet Remzi Efendinin oğlu Süleyman Ataullahın (1904) ve Ahmet Remzi Dedenin (1944) mezarı bulunmaktadır
Türbenin etrafında sonraki dönemlerde yapılan türbedar odaları vardır Türbenin yönetimi 1981 yılından itibaren kayseri Müze Müdürlüğüne devredilmiştir
Mehmet Zengi Türbesi (Melikgazi)
Kayseri Müzesinin arkasında bulunan bu türbe, kitabesinden öğrenildiğine göre; 1345 yılında Emirzade Mehmet Bey adına yapılmıştır
Türbe kesme taştan, dikdörtgen şeklinde olup, üzerinde iki satırlık kitabesi bulunmaktadır Bu kitabede; “Burası Zengioğlu Emirzade Mehmedin türbesidir h 746 (1345)” yazılıdır
Alaca Kümbet (Melikgazi)
Kayseri Talas Caddesinde bulunan Alaca Kümbetin kitabesinden Emir Cemaleddin bin Muhammed adına 1280 yılında yaptırıldığı öğrenilmiştir Ancak, bu kitabenin bir bölümü tahrip olmuştur
Alaca Kümbet kesme taştan, kare planlı olarak yapılmıştır Üzeri taştan piramit şeklinde örtülüdür Türbenin giriş kapısı kuzey yönünde olup, üzeri düz lentolu, mukarnaslı ve sivri alınlıklıdır İç kısmın güneyi ile doğusunda sivri kemerli nişler, batı tarafında da dıştan çerçeve içerisine alınmış iki pencere bulunmaktadır İç kısmında mihrap bulunmamaktadır
Melik Mehmet Gazi Türbesi (Melikgazi)
Kayseri Ulu Caminin güneyinde bulunan bu türbenin bulunduğu yerde Melikgazi Medresesi bulunuyordu Melik Mehmet Gazinin Türbesi de cami duvarına bitişik olarak medrese hücrelerinden birisi içerisinde yapılmıştır Bu türbe, Danişmendlilerin üçüncü hükümdarı ve Ulu Camiyi yaptıran Melik Gaziye aittir Türbenin kitabesi bulunmamaktadır Melik Gazinin h 1143 (1730) yılında öldüğü dikkate alınırsa, bu türbenin de aynı tarihte yapıldığı sanılmaktadır Bugün türbenin önü ve medrese park olarak düzenlenmiştir
Hasbek Kadı Kümbeti (Kocasinan)
Kayseri il merkezinde, Atatürk Bulvarı üzerinde bulunan Hasbek Kadı (Mesut Gülzar) Kümbeti 1184-1185 tarihinde yapılmıştır
Klasik Selçuklu kümbeti üslubunda, kesme taştan yapılan kümbetin üç satırlık kitabesi giriş kapısı üzerinde bulunmaktadır Bu kitabede;
“Burası Aksarayda h 580 (1184-1185) haksız yere öldürülen Nisan oğlu Alinin oğlu Mesudun şehitliğidir Allah Onu ve kendisini görenlere bütün Hz Muhammed ümmetine rahmet eyleye” yazılıdır
Kümbet kare kaide üzerine sekizgen bir plan göstermektedir Üzeri de taştan sekizgen konik bir çatı ile örtülmüştür Kümbetin cepheleri iki sıralı, kabartma, yuvarlak kemerlerle bölümlere ayrılmıştır Bunların içerisine de mazgal pencereler açılmıştır Giriş kapısı da oldukça sade ve yuvarlak kemerlidir Kümbetin içerisindeki sandukalar günümüze gelememiştir
Hacip Kümbeti (Kocasinan)
Kayseri Sahabiye Mahallesinde bulunan bu kümbetin kime ait olduğu kesinlik kazanamamıştır Ancak, Hacip ismi, Selçuklular zamanında sarayda sultanın kapıcılığı ile görevli memura verilen bir isimdir Bu türbenin de XII yüzyılda bu görevdeki birisine ait olduğu sanılmaktadır
XII yüzyıl Selçuklu kümbetleri üslubundaki bu kümbet, altıgen planlı olup, kesme taştan yapılmıştır Günümüze harap bir durumda gelmiş, duvarları üzerinde birer dikdörtgen penceresi olduğu anlaşılmaktadır Türbenin saçak altını çeviren yazı frizi çoğunlukla tahrip olmuştur Üst örtüsü bulunmamakla beraber bunun da konik bir çatı ile örtülü olduğu sanılmaktadır
Şeyh Tennuri Türbesi (Kocasinan)
Kayseri Cumhuriyet Mahallesinde Şeyh Tennuri Caddesindeki Şeyh Camisinin bitişiğinde olan bu türbenin kitabesinden 1484 yılında Fatih Sultan Mehmetin oğlu Sultan II Beyazıt zamanında yapıldığı öğrenilmektedir Türbe içerisinde Şeyh İbrahim Tennuri ve oğulları ve halifeleri Şeyh Lütfullah ile Ali Sultanın mezarları bulunmaktadır
Türbe kesme taştan, altıgen planlı olarak yapılmıştır Üzeri altı köşeli bir külah ile örtülmüştür Bu türbe Selçuklu türbe mimarisi ile Osmanlı türbeleri arasında bir geçiş olarak nitelendirilmektedir Türbe günümüze iyi bir durumda gelmiştir
Anonim Kümbetler (Kocasinan)
Kayseri Sahabiye Mahallesinde, Cürcürler Sokakta bulunan üç kümbetten ikisinin kimlere ait olduğu bilinmemektedir Günümüzde çevresindeki apartmanlar arasında kalmış olup, iyi bir durumda günümüze ulaşabilmiştir Bu kümbetlerin mimari üslubundan XII yüzyılda yapıldıkları sanılmaktadır
Bu kümbetlerden biri kare kaide üzerinde sekizgen planlı, kesme taştan yapılmış olup, üzeri sekiz köşeli piramidal konik bir çatı ile örtülüdür Kümbetin her cephesine yuvarlak nişler açılmış ve bunların içine de yuvarlak kemerli birer pencere yerleştirilmiştir Giriş kapısı oldukça sadedir Diğer kümbet ise, kesme taştan yapılmış olup, sekizgen plan göstermektedir Üzeri de sekizgen konik bir çatı ile örtülmüştür
Türbelerin her ikisinin içerisinde de sandukalar bulunmamaktadır
Ulu Hatun Türbesi (Kocasinan)
Kayseri Cürcürler Mahallesi, Buyurgan Sokakta bulunan bu türbe içerisinde üç kardeşe ait olduğu söylenen mezarlar bulunmaktadır Halk arasında bu türbeye Sazgeldi Türbesi ve Dede Kümbet isimleri de verilmiştir Türbenin giriş kapısı üzerindeki kitabesinde mealen şöyle yazılıdır:
”Burası h 765 (1863-1864)de yapılan Hacı Geldinin kızı mübarek merhume şahide, makfire Allahın rahmetine muhtaç Ulu Hatunun türbesidir”
Ulu Hatundan sonra bu türbeye Hacı Geldinin oğlu Emir Mehmet ve kızı Kiçi Hatun da gömülmüştür Günümüzde bunlara ait mezar taşları kayseri Arkeoloji Müzesindedir
Türbe kare planlı olup, kesme ve moloz taştan yapılmıştır Günümüze oldukça harap bir durumda gelebilmiştir
Beş Parmak Türbesi (Kocasinan)
Kayseri Erkilet yolu üzerinde bulunan bu türbenin kitabesi bulunmamaktadır Mimari yapısından XIII yüzyılda yapıldığı sanılmaktadır Günümüzde askeri lojmanların içerisinde kalmıştır
Türbe dikdörtgen planlı olup, düzgün kesme taşlardan yapılmıştır Eyvan tarzında bir türbe olup, ön cephesine iki yandan merdivenlerle çıkılmaktadır Türbenin altında mumyalık kısmı, üstünde de sandukanın bulunduğu zemin katı vardır Türbenin üzeri konik bir çatı ile örtülmüştür
Şeyh Tacettin Türbesi (Melikgazi)
Kayseri Tacettin Mahallesi, Etiler İlköğretim Okulu bahçesinde bulunan bu türbenin kitabesi bulunmamaktadır Ancak, 1513 yılında yapıldığı bilinmektedir Türbe XIV yüzyıl Mutasavvıflarından Şeyh Tacettine aittir
Kesme ve moloz taştan yapılmış olan türbe, kare planlı olup üzeri kubbe ile örtülüdür Türbenin güneyinde basit bir kapısı ile batı duvarında da bir penceresi bulunmaktadır
Şeyh Seyfullah Türbesi (Kocasinan)
Kayseri Cürcürler Mahallesi ile Zekai Bey Mahallesinin birleştiği meydanda bulunan Şeyh Seyfullah Türbesinin kitabesi bulunmamaktadır Yapı üslubundan XVI yüzyılın ortalarında yapıldığı sanılmaktadır
Türbe kare planlı olup, üzeri kubbe ile örtülüdür Türbenin cephesi ve köşeleri kesme taştan, diğer duvarları ile kubbesi moloz taştan yapılmıştır Ön cephesinde yuvarlak kemerli, kesme taştan bir niş içerisinde dikdörtgen bir giriş kapısı bulunmaktadır Günümüze harap bir durumda gelebilmiştir
Abdurrahman Gazi Türbesi (Bünyan)
Kayseri Bünyan ilçesi Samağır Köyünde yüksekçe bir tepede bulunan bu türbenin kitabesi bulunmamaktadır Bununla beraber Dulkadiroğulları Beyliği zamanında Alaüddevle Bozkurt ve Alaüddevle Şahrun Beyler Kayseri çevresinde bir takım onarım ve imar işleri yapmışlardır Türbenin de bu dönemde yapılmış olduğu sanılmaktadır
Türbe moloz taştan altıgen planlıdır Oldukça küçük ölçüdeki bu türbenin içerisinde sandukası bulunmaktadır Türbenin üzeri içten kubbe dıştan da piramidal bir külahla örtülüdür
Seyid Halil Türbesi (Bünyan)
Kayseri Bünyan ilçesi, Karakaya Köyünde bulunan Seyyid Halil Türbesinin kitabesi bulunmadığından yapım tarihi bilinmemektedir Büyük olasılıkla bu türbe yakınında bulunan ve günümüze gelemeyen dergâha aittir
Türbe moloz taştan yapılmış, altıgen planlıdır Üzeri içten kubbe, dıştan da konik bir çatı ile örtülüdür
Seyyid Şerif Türbesi (Develi)
Kayseri Develi ilçesinde, Eski Develide, Tekke Sokağında bulunan türbenin kapı kemeri üzerindeki kitabesinden 1295-1296 yılında yapıldığı anlaşılmaktadır
Türbe düzgün kesme taştan, kare planlı olarak yapılmıştır Türbenin giriş kapısı ile içerisindeki mihrabı Selçuklu taş işçiliğinin en güzel örneklerini sergilemektedir Türbenin kuzey cephesindeki kapısı biri altta, diğeri de sekiz kollu yıldızlardan oluşan iki bordürle kuşatılmıştır Kapı kemerinin kilit taşı üzerinde üç dilimli palmet kabartması bulunmaktadır Bunun dışında bir madalyon oluşturan yüzeyde altı köşeli yıldız motifi dikkati çekmektedir Türbenin üzeri kubbe ile örtülü olup, dıştan hafif sivri bir görünümü vardır
Kubbenin içerisi yatay bir meandr motifi ile çevrilmiştir Türbenin güney duvarına mihrap yerleştirilmiş olup, mihrap üç cepheli bir niş şeklinde olup, yan tarafları yatay zikzaklarla çevrelenmiş sütunçelerle sınırlanmıştır Ayrıca mihrap, biri niş kemerini kapsayacak biçimde iki bordürle çerçeve içerisine alınmıştır Bunlardan dış bordür daha geniş olup, sekiz köşeli yıldızlardan oluşan şeritlerle bezelidir Üç dilimli palmetler de onları tamamlamaktadır Diğer bordür zikzaklar halinde ince şeritlerin kesişmesinden meydana gelmiştir ,
Dev Ali Türbesi (Develi)

Kayseri, Eski Develide, yerleşime hakim bir yerde bulunan türbenin kitabesinde Dev Ali isimli bir kişiye ait olduğu yazılı ise de yapım tarihi belirtilmemiştir Türbenin batısındaki kapı ve yan taşları üzerinde bazı yazılar bulunuyorsa da bunla okunamamıştır Bununla beraber türbenin mimari üslubu XIII Yüzyılın sonlarına ait olduğunu göstermektedir
Türbe sekizgen kaide üzerinde sekizgen gövdelidir Üzeri içten kubbe dıştan sekiz satıhlı piramidal bir külahla örtülmüştür Muntazam düzgün taştan yapılmış olan türbenin mumyalık ve mescit bölümleri bulunmaktadır Bunların kapıları batıya açılmakta olup aynı cephededir Mumyalık kısmı içeriden dikdörtgen planlı olup üzeri tonozla örtülmüştür İçerisi doğu, batı,güney ve kuzey duvarlarına açılan mazgal pencerelerle aydınlatılmıştır İç mekanın güneyinde yarım daire bir niş içerisine mihrap yerleştirilmiştir Ayrıca türbe içerisinde Dev Alinin sandukası bulunmaktadır Türbe içerisinde ve kapı girişinde diğer Selçuklu kümbet ve türbelerinde olduğu gibi bezeme bulunmamaktadır
Türbe onarılmış ve günümüze iyi bir durumda gelmiştir
Hızır İlyas Türbesi (Develi)

Kayseri Develi ilçesi, Eski Develide yerleşim alanının güneydoğu ucundaki bir tepe üzerinde bulunan bu türbenin kitabesi bulunmamaktadır Bununla beraber yapı üslubundan ve Seyyid Şerif Türbesine olan benzerliğinden XIII yüzyılın sonlarında yapıldığı anlaşılmaktadır
Türbe kesme taştan, kare planlı olarak yapılmıştır Üzeri kubbe ile örtülüdür Türbenin kuzey cephesindeki giriş kapısı dikdörtgen şekilde kubbeye kadar ulaşmaktadır Bunun içerisindeki yuvarlak kemerli bir nişte beyaz mermer söveli giriş kapısı bulunmaktadır Giriş kapısı üzerindeki beyaz mermerden kitabelik kısmında yazı ve süsleme bulunmamaktadır Giriş kapısını sınırlayan burmalı sütunçeler rumi ve palmetlerden oluşan bir bordürle kuşatılmıştır
Türbenin güney duvarındaki mihrap Seyyid Şerif Türbesinde olduğu gibi, türbenin en süslü bölümüdür Burada bulunan üçgen kesitli beş sıra yivle derinleştirilen mihrap nişi bir yazı frizi ile kuşatılmıştır Mihrabı kuşatan iki bordürden dışta olanı taç yaprakları, basit Rumiler ve üç dilimli palmetlerle çevrelenmiştir Ayrıca bitkisel kompozisyonlar da onları tamamlamıştır Diğer bordür yatay zikzaklardan oluşmuş mihrap mukarnaslarının üzerinde, köşelerinde düğümler oluşturmuştur Ayrıca birbirleri ile geçmeler yapan palmetler, Rumilerden oluşan bitkisel kompozisyonlar da onları tamamlamıştır
Ebce Sultan Türbesi (Develi)

Kayseri Develi ilçesinin 15 km güneydoğusunda, Ebce Köyünde bulunan bu türbe, yanındaki mescit ile birlikte yapılmıştır Yapım tarihini belirten kitabesi bulunmamakla beraber, kaynaklarda 1317 yılında onarıldığı belirtilmektedir XIII -XIV yüzyıla tarihlendirilen bu yapı, geçirdiği onarımlar sonucunda mimari özelliğini bütünüyle yitirmiştir
Türbe kare planlı, yanındaki mescit dikdörtgen planlıdır Moloz taştan yapılan türbenin üzeri sonraki dönemlere tarihlendirilen kubbe ile örtülmüştür Giriş kapısı oldukça küçük ve dar olan türbe üç büyük pencere ile aydınlatılmıştır Türbenin altında mumyalık kısmı bulunmakta olup, üzerindeki bölümde ahşap sandukası vardır
Şeyh Ümmi Türbesi (Develi)
Kayseri Develi ilçesi Büyük Yazı Mevkiinde bulunan mezarlığın kuzeyindeki türbe, halk arasında Şeyh Ümmi olarak tanınan bir kişiye aittir
Mimari yönden herhangi bir özellik taşımayan bu türbenin etrafı moloz taştan bir duvarla çevrilmiştir Açık türbe olup, kitabesi bulunmamaktadır
Melikgazi Türbesi (Pınarbaşı)

Kayseri Pınarbaşı ilçesi, Melikgazi Köyünde bulunan Melikgazi Türbesi yüksek bir tepenin yamacındadır Kitabesi bulunmamakla beraber Melik Gazinin yaşadığı dönem ve türbenin mimari yapısı ve bezemeleri dikkate alındığında XII yüzyılda yapıldığı anlaşılmaktadır
Türbe kare kesitli bir plan üzerine kaide kısmı kesme taştan, tamamı tuğladan yapılmıştır Klasik Selçuklu türbelerinde olduğu gibi iki bölümden meydana gelmiştir Türbenin alt katında mumyalık, üst katında da sandukaların yer aldığı bölüm bulunmaktadır Mumyalık kısmına türbe girişinin altındaki kapıdan girilmektedir Sonraki yıllarda yapının içerisinden de buraya açılan bir geçit yapılmıştır Mumyalık kısmı çapraz tonozlu ve haç planlıdır Bu bölümün dışı kesme taştan, içerisi de tuğla moloz taş karışımı ile yapılmıştır Mumyalığın üzerinde, sandukanın bulunduğu üst kat ince ve yassı tuğlalardan örülmüştür Türbenin üzeri içten tromplu kubbe, dıştan da altıgen bir kasnak üzerine sivri külah şeklindedir

Türbenin bütün dış yüzeyi zengin tuğla dekorasyonu ile kaplanmıştır Burada birbirinden farklı geometrik motifler, baklava ve zikzak şekilleri iç içe geçerek bütün yüzeyi kaplamıştır Son derece itinalı bir işçilikle duvarlar bezenmiştir Bunun yanı sıra türbenin dört cephesine birer mazgal pencere açılmıştır Bu mazgal pencerelerin bulunduğu cepheler dikdörtgen çerçeve içerisinde sivri kemerli, kabartma silmelerle bölümlere ayrılmıştır
Türbe içerisinde yedi sanduka bulunmaktadır Bu türbe Meragada Kümbeti Kırmız, Niksarda Kırkkızlar, Sivasta Keykavus Iin türbesi ile yakın benzerlik göstermektedir
Esma Hanım Türbesi (Talas)

Kayseri, Talas ilçesi, Bahçelievler Mahallesi, Talas Mezarlığının içerisinde Ali Saib Paşanın annesi Esma Hanımın Türbesi bulunmaktadır Kitabesinde Esma Hanımın 1866 yılında öldüğü, türbenin de ölümünden 24 yıl sonra 1890da yapıldığı belirtilmiştir Türbenin doğu cephesinde bulunan dört satır halindeki talik yazı ile kitabesinin mealen anlamı şöyledir:
Rahmet-i endüs-i ezel Hazret-i Esma Hanım
Mihriban mader-i İsmet-ver-i Saib Paşa
Bu cihandan ikiyüzsekseniki salında
El çekip kıldı nihan hane-i kabri meva
Zade ismet-i ser asker Saib-i himmet
İstüne türbe yapub ruhunu etti ihya
Bi bedel yazdı bu tarih-i selisi Muhtar
Yaptı bu türbe-i ul-ya Ali Saib Paşa
1307 (1890)
Esma Hatun Türbesi XIX yüzyıl batı mimarisi üslubunda tamamen kesme taştan yapılmıştır Sekizgen planlı türbenin üzeri kubbe ile örtülü olup, kubbe uzantısı üzerine alem yerleştirilmiştir Türbenin cepheleri dışarı taşkın beyaz mermer kornişlerin üzeri birbirleri ile yuvarlak kemerlerle bağlanmıştır Bu kemerlerin kornişlerle birleştiği yerler ince bir şeritle dış cepheyi ikiye bölmüş, bunların üzerine de yuvarlak pencereler açılmıştır Alt kısımda da dikdörtgen söveli, kafesli pencereler bulunmaktadır
Gülbaba Türbesi (Tomarza)

Kayseri Tomarza ilçesi, Gülveren Mezarlığı içerisinde bulunan bu türbenin Gül Babaya ait olduğu söylenmektedir
Gül Baba ile ilgili halk arasında bir çok söylence bulunmaktadır Savaşlarda askerlere görünerek onlara su dağıttığı, nereli olduğu sorulduğunda; Tomarzanın Gülveren Köyünden olduğunu söylemektedir Ayrıca bu kişinin Melik Gazinin askerleri arasında olduğuna da inanılmaktadır
|