Prof. Dr. Sinsi
|
Antik Mitlerde İnsanlığın Geldiği Yer
Antik Mitlerde insanlığın geldiği yer devam  
Hopi inanışları ruhun enerjisinin sonsuz olduğunu, ölüm diye bir şeyin olmadığını, her varlığın olgunlaşmak için çeşitli yaşam deneyimleri yaşadığını söyler

Hopilerde inanılmaz düzeyde büyük tanrı inancı mevcuttur Geçmiş yaşam karma ruhun ölümsüzlüğüyle ilgili pek çok bilgi bulunmaktadır Hatta Hopiler atalarının dünyaya 4 büyük göç dalgası şeklinde geldiğini, diğer göç dalgasının birinin Orta Afrika, birinin şu an için Okyanusyada batan büyük bir ada olduğunu, James Churchward bunun batan mu kıtası olduğunu, bu üçüncü göç dalgasının dünyaya ulaşamadığını, son kalan dördüncü dalganın da üç büyük kıtanın ortası diye nitelendirilen muhtemelen Orta doğuda bir bölgeye olduğunu söylemektedirler
Ne kadar tuhaf değil mi sevgili okuyucular, büyük tufandan sonra dünyaya ulaşan üç büyük göçten bahsediliyor Hopi inanışları ruhun enerjisinin sonsuz olduğunu, ölüm diye bir şeyin olmadığını, her varlığın olgunlaşmak için çeşitli yaşam deneyimleri yaşadığını söyler Hopilerle ilgili yapılan çalışmalarda zorluk, beyazların Hopi dilinde konuşamamaları veya Hopi dilinde konuşmaya çalışsalar bile yaşam felsefelerini anlayamamalarıdır
Örneğin zorunlu vejetaryenlik, sistem içinde hatalı bir davranış yapan birinin diğerine hizmet etmesi ile cezalandırılması (ki buna ceza denemez), kadın ve çocuk hakları, ruhun ölümsüzlüğü ve yeniden doğuş felsefesi, Hopilerin kendilerine ait farklı zaman algılama şekilleri ve kullandıkları takvimler, beyaz insanla ilk tanıştığı andan itibaren dostluğu ve yaşam felsefeleri modern toplum tarafından tam olarak anlaşılmış değildir Şu an bu kültür, ABD içinde yarı özerk olarak varlığını sürdürmektedir
Konumuzun başlığı olan Nuh peygamber ve tufan efsanesiyle ilgili çalışmalarımızda buna benzeyen, batı insanına hayal ve hatta kabul edilmez gelen, insanlığın başka bir yerden göçüyle ilgili bir bilgi de Orta Afrikada bulunan Malide yaşayan Dogon kabilesinden gelmektedir Dogon dili ve inanç biçimleri beyaz insana daha yakın olup Mali Cumhuriyetinde kendilerine ait bölgede 250 000 nüfus ile yaşamaktadırlar Dogon inançları, Hopi inançlarıyla eş zamanlılık gösterse bile anlatış ve söyleniş hikayeleri çok daha açık, yalın ve paylaşımcıdır Dogonlar tarihsel anılarını Hopilere göre daha fazla korumakta, bilgileri metafizik ve madde olarak da ikiye ayırmaktadırlar Dogon lisanı Hopi lisanına benzememekle beraber, rahiplerin konuştuğu özel Dogon lehçelerine tıpkı Hopiler gibi zamansızlık hakimdir Her gezegene göre zamanın değişikliği ve zamanın hızının artıp azalabileceği gibi bilgiler mevcuttur Bu bilgileri eşliği altında Dogonlar kendi geleneklerinde astronomik bilgiyi fazlasıyla kullanır ve bu bilgiyi aynı zamanda astrolojik saptamalar için önemli bir malzeme olarak görürler
Hopilere göre Dogonların bilgileri ve astronomik bilgileri eşsizdir Bunun yanında modern batı Astronomlarının 1940lara kadar bilmediği bazı bilgileri de bilmektedirler Dogon kültürünü 1930lu yıllarda batıya tanıtmış olan etnolog Marcel Griauledir
Dogonlar dünyanın yuvarlak olduğunu bilir, dünyanın Güneş etrafında döndüğünü, ayın dünya etrafında döndüğünü, Satürnün halkalarını, Jüpiterin uydularını, Siriusun aslında tek bir yıldız olmayıp Sirius A, B ve C olarak üçlü bir sistem oluşturduğunu ve bunların birbirleri etrafında 50 yılda döndüklerini bilmektedirler
Hatta Sirius yıldızının eski zamanlarda bir kızıl dev olduğunu, Sirius B yıldızının ve bu yıldızın içe çökerek evrenin en ağır maddelerinden biri olan Nötrino yıldızı olduğunu bilmektedirler Sirius sistemiyle güneş sisteminin evlendiğini, Dogonların da bu evlilikten doğduğunu söylemektedirler
Dogonlar ve Hopiler arasında benzerlikler bulunmaktadır;
İki kültür de denizlerden uzak herhangi bir sel ve tufan felaketiyle karşılaşmamak için bulundukları kıtanın orta bölgelerinde yaşarlar
Her iki kültür de bölgedeki en barışçı halk olarak bilinmektedir
Her iki kültür de M Ö tam tarihi belirlenemeyen bir zamandan beri tarımla ilgilenmektedir
Her iki kültür de kendi bölgelerindeki halklar, avcı, toplayıcı ve savaşçı olmalarına rağmen yerleşik düzende yaşamakta, kerpiçten evler yapmakta, ruhsal ilerleme ve büyüme için rahipleri vejetaryen beslenmekte, belki hiçbir düzeyde olmayacak şekilde kadın ve erkeklerin eşitliğini sağlanmakta, tek bir Tanrının evreni yarattığını savunmakta, büyük dinlerin 4 baş meleği diye nitelendirilen güçleri 4 büyük totem olarak algılamaktadırlar İki kültür birbirlerinden binlerce kilometre ötede olmalarına rağmen dillerinde ayrı bir zaman kalıbı kullanmakta, her iki kültür de dünya zamanı haricinde Sirius yıldızının kendi etrafındaki dönüşü olan 50 yıllık döngüyü kullanmakta ve bunu da kutsal takvim olarak nitelendirmektedirler
Tuhaftır ki; modern batı toplumlarına göre vahşi ve ilkel sınıflandırmasında nitelendirilen bu iki toplum yeni çağda yeni bulmuş olduğumuz Astronomik bilgileri bilmekte ve bunları kendi kültürel doneleri içinde de kullanmaktadırlar Ortak kültürel anı, her iki kültürün de Sirius çift yıldızı etrafında dönen bir gezegenden, gezegenin yıldızı normal ötesi faaliyetler göstermeye başladığında, büyük bir tufandan kaçıp kurtulan atalarının soyuyla ilgilidir
Her iki kültürde de atalarının doğduğu yer olan bu gizemli gezegene adanmış ağıtlar şarkılar ve kültürel bir folklor mevcuttur İki kültür de ataları kurtaranın tek bir şahıs olduğunu, Hopilere göre 80, Dogonlara 60 atanın dünyaya ulaştığını ama dünyaya uyum sağlamak için dünyadaki tohumlar ile ataların tohumlarının karıştırıldığını ve böylece dünyada dünya insanın yayıldığını anlatmaktadırlar
Hatta Dogonlar köpek evcilleştirenin ataları olduğunu, dünyaya geldiklerinde dünyanın çok vahşi ve acımasız yer olduğunu halk hikâyelerinde ağıtlarla anlatmaktadırlar Şu anda dünya üzerinde 250 000 Dogon yaşamakta Tıpkı Hopiler gibi modern batı toplumunu reddetmekte ve kendi geleneklerini devam ettirmektedirler Dogonların dünyaya gelmesine sebebiyet veren varlığın ismi Nommodur Mağara resimlerinde ve tarifi Dogonlar tarafından yapılmakta olan Nommo resimleri bulunmaktadır Dogonlar da Hopiler gibi atalarının 250 000 yıl önce dünyaya ulaştığını söylemektedirler
Bu yazı Uzman Astrolog Oğuzhan Ceyhan'a aittir 
|