Yalnız Mesajı Göster

Beyin Tarihi..

Eski 11-04-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Beyin Tarihi..



Beyin TaRihi

Bir anda yaratılmış olmak şöyle dursun , beyin , mevcut karmaşık sistemine ancak milyonlarca yıllık bir sürede evrimleşti Evrimin çok ilkel bir düzeyinde ortaya çıktı İşte yassı solucanlardan ilk atalarımıza beynin tarihi :

Beyin Denen Organ Nasıl ortaya çıktı ve insana kadar ki gelişim nasıl oldu

Antik mitoloide tanrıça Minerva tam donanımlı olarak Jüpiterin başından çıkıvermiştir Beyin bu kadar talihli değildi Bir anda yaratılmış olmak şöyle dursun , beyin mevcut karmaşık sitemine ancak milyonlarca yıllık sürede evrimleşti





Yassı solucan 500 milyon Sene evvelden yaşıyor

Evrimin çok ilkel bir düzeyinde ortaya çıktı Tek hücreli canlılar belli davranış kalıpları gösterirler ( örneğin ışığa ye da besinlere doğru hareket) Çok hücreli yaşamın doğuşuyla beraber hayvan ve bitki yaşamı arasında keskin bir ayırım oluştu Bitkiler “ iletişim “ kurmalarını sağlayan iç sinyal aygıtlarına sahip olsalar da bitki evrimi , sinirlerin ve beynin evriminden başka yöne döndü Hayvanlar aleminde hareket , vücudun farklı kısımlarında ki hücreler arasında hızlı bir iletişimi zorunlu kıldı

Tüm gereksinimlerine tek bir hücrenin içinde sahip olan en basit organizmalar kendilerine yeterlidirler Hücrenin bir kısmıyla diğer kısımları arasındaki iletişim görece basittir Öte yandan çok hücreli organizmalar nitel olarak farklıdırlar ve hücreler arasında uzmanlaşmanın gelişimini mümkün kılarlar Belirli hücreler öncelikle sindirimle uğraşabilirler , diğerleri koruyucu bir tabaka oluştururlar, diğerleri dolaşımı sağlarlar vs

500 milyon sene evvel yaşayan hayvanlar

Kimyasal sinyaller ( hormonlar )en ilkel çok hücreli organizmalarda bile mevcutturBu ilkel düzeyde dahi , uzmanlaşmış hücreler bulunabilir Bu sinir sistemine doğru atılmış bir adımdır Yassı solucan gibi daha karmaşık organizmalar nöronların bir ganglionda ( merkez sinir sistemi dışında bulunan sinirlerde hücre gövdelerinin oluşturduğu küme) kümelendikleri bir sinir sistemi geliştirmişlerdir Ganglionun sinirler ve beyin arasındaki evrimsel halka olduğu saptanmıştır Bu sinir hücresi kümeleri böceklerde kabuklu hayvanlarda ve yumuşakçalarda görülür
Bir kafanın gelişmesi ve göz oyuklarıyla ağzın bu kafada kendilerine bir yer bulmaları hayvanın hareket etmekte olduğu yön hakkında bilgi edinmesinde bir avantajdır Bu gelişimle uyumlu olarak bir ganglion gurubu yassı solucanın başında kümelenir Bu kümelenme ilkel biçimine rağmen beynin evrimini temsil eder Yassı solucan aynı zamanda gelişmiş beynin kilit bir özelliği olan öğrenme yeteneği de sergiler Bu gelişme beynin evrimine giden yolda ileri doğru devrimci bir sıçramayı temsil eder









Yassı Solucan 500 milyon Senedir yaşıyor

Amerikalı sinir bilimciler insanlarda bellek oluşumu için gerekli olan temel hücre mekanizmalarının salyangozlarda da mevcut olduğunu buldular Kolombiya Üniversitesinden Prof Eric Kandel Aplysia California denilen bir deniz salyangozunun öğrenme ve bellek yeteneğini inceledi ve bu salyangozların insanlarda bulunan bazı temel özelikleri sergiledikleri
Tespit ettiler Fark şudur ki insan beyni 100 milyar sinir hücresine sahip iken Aplysia daha büyük boyutlarda ama yalnızca birkaç bin sinir hücresine sahiptir Bu mekanizmaları bir deniz salyangozuyla paylaşmamız olgusu idealistlerin insanoğlunu tüm diğer hayvanlardan ayrı ve uzak bir tür eşsiz yaratık olarak sunmaktaki inatçı çabalarına yeterli yanıttır Beynin hemen hemen her fonksiyonu bir biçimde belleğe bağlıdır Bu olguyu açıklamak için hiçbir ilahi müdahaleye gerek yoktur Doğal süreçler çok tutucu eğilimindedirler Belli fonksiyonları yerine getirmekte yararlılığı kanıtlanmış bir uyarlanma bir kez sağlanınca artık evrim boyunca sürekli olarak tekrarlanır ve evrimsel avantaj sunduğu bir düzeye dek genişletip geliştirilir
Evrim , hayvanların beyinlerinde özellikle çok büyük beyinlere sahip olan üst primatlarda ve insanlarınkinde birçok yeniliği gündeme getirdi Aplysia bir şeyi birkaç hafta için “ hatırlasa “ da onun belleği yalnızca insanlarda alışkanlık olacak bilinen bir zihinsel etkinlik düzeyini içerir Bu tür bir bellek örneğin nasıl yüzüldüğünü hatırlamada söz konusudur Beyni hasar görmüş insanlarda yapılan araştırmalar olguları hatırlama yeteneğinin ve alışkanlıkların beyinde ayrı yerlerde depolandığını göstermektedir Bu kişi olgu belleğini yitirebilir ama yinede bisiklet sürebilir İnsan aklını dolduran anılar , kuşkusuz bir salyangozun sinir sisteminde işleyen süreçlerden sonsuz ölçüde daha karmaşıktır

200 milyon evvel yaşayan hayvanlar

Beynin süre giden büyümesi hayvan evriminde büyük bir değişiklik gerektirdi Eklembacaklılar ya da yumuşakçaların sinir sitemi temel bir tasarım sonucu nedeniyle daha fazla gelişemez
Sinir hücreleri bağırsak etrafında bir halka biçiminde düzenlenmişlerdir ve eğer genişlerse bağırsağı gitgide sıkıştırırlar ; örümcekte bu sınır çok keskin biçimde açığa çıkar, bağırsak sinir halkası tarafından öyle daraltılmıştır ki örümcek yiyeceğini yalnızca ince bir sıvı olarak sindirebilir Bünyeleri kendi ağırlıkları altında parçalanacağı için böcekler belirli büyüklüğün ötesinde büyüyemezler Beyin büyüklüğü fiziksel sınırlarına ulaşmışlardır Korku filmlerinde ki dev böcekler bilim kurgu alanında kalmaya mahkumdurlar

Beynin daha da gelişmesi sinirlerin bağırsaktan ayrılmasını gerektirirOmurgalı balığın ortaya çıkması omu ilik ve beynin sonraki gelişim modelini sunar Kafatası boşluğu büyümüş bir beyni barındırabilir ve sinirler betinden çıkarak omurga içinden geçip omur iliğin aşağılarına ulaşırlar Göz çukurlarında optik desenleri sinir sistemine sunabilen görüntü oluşturucu bir göz gelişti Karada amfibilerin ve sürüngenlerin ortaya çıkışı ön beyin bölgesinin gelişimine tanık oldu, buda optik loblar sayesinde gerçekleşti
Kaliforniya Üniversitesinden Harry Jerison beynin büyüklüğünün vücut büyüklüğüyle bağlantılı olduğu fikrini geliştirdi ve bunun evrimsel gelişiminin izini sürdü Jerison sürüngenlerin 300 milyon yıl önce küçük beyinli olduklarını ve bugün de öyle kalmış olduklarını keşfetti
Dinozorlar da dahil olmak üzere sürüngenlerin beyin büyüklüğüne bağlı olarak çizilen grafiği düz bir çizgi oluşturmuşturNe var ki yaklaşık 200 milyon yıl önce memelilerin evrimi göreli beyin büyüklüğünde bir sıçramaya işaret eder Bu küçük gece hayvanları ortalama bir sürüngen den dört beş kat daha büyük beyinlere sahiptir Bu büyük ölçüde yalnızca memelilere özgü serebral korteksin gelişimi nedeniyleydi Beyin yaklaşık 100 milyon yıl aynı göreli büyüklükte kaldı Sonra 65 milyon yıl kadar önce , hızlı bir gelişme gösterdi Roger Lewin e göre beynin gelişimi 30 milyon yıl içinde 1 dört ila beş kat artmıştı ve en büyük artışlar ungulatlar (toynaklı memeliler ) et oburlar ve primatların evrimiyle çakışmaktaydı “
(New scientist , 5 aralık 2002 )
Maymunlar insansı maymunlar ve insanlar evrimleştikçe beyin büyüklüğü daha da arttı Vücut büyüklüğü dikkate elındığında maymunların beyinleri modern memeli ortalamasının iki ile üç katıdır Beyin gelişimi sürekli tedrici bir gelişme değil , kesintiler, başlangıçlar, ve sıçramalardan oluşan bir gelişme sergilemiştir “ Kalın fırçalarla çizilmiş bu resim önemli ayrıntıları atlıyorsa da asıl mesaj yeteri kadar nettir” Diyor Roger Lewin “ beynin tarihi değişim patlamalarıyla kesintiye uğrayan uzun durgunluk dönemlerinden oluşur “
Beynin büyüklüğü beyin hacminin yüzde 70 – 80 ini oluşturan bir korteks geliştirerek 3 milyon içinde – evrimsel sıçrama – üç katına çıktı İki ayaklı ilk hominid türü 10 ila 7 milyon yıl evvel evrimleşti Ne var ki insansı maymunlarla aynı düzeyde olan beyinleri görece küçüktü ardından yaklaşık 26 milyon yıl önce Homonun doğuşuyla birlikte hızlı bir büyüme gerçekleşti “Modern insanların atalarının evriminde bir sıçrama gerçekleşti “ diyor Kiel Üniversitesinden jeolog Mark Maslin “Bulunan kanıtlar “ diye açıklıyor Lewin “ beyin büyümesinin 25 milyon yıl kadar önce yani taş aletlerin ilk ortaya çıkmasıyla çakışan bir dönemde başladığı hissini veriyor” Engelsin açıkladığı gibi emekle birlikte beynin büyümesi ve konuşmanın gelişmesi çıkageldi İlkel hayvan iletişimi nitel bir ilerleme olarak dilin yolunu açtı Bu durum ses tellerinin gelişmesine de bağlı olmalıydı İnsan beyni , yakın akraba olduğumuz şempanzenin çok ötesinde soyutlamalar ve genellemeler yapma yeteneğindedir

Alıntı Yaparak Cevapla