11-03-2012
|
#1
|
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Demokrasi Ve Kalkınma - Süleyman Demirel
Daha önce de belirttiğim gibi, Avrupa artık hiçbir zaman tekrar bölünmemelidir Tüm kıtanın barışı, istikrarı ve refahı, Avrupa projesinin başarısına bağlıdır Özellikle Balkan ülkeleri için, Avrupa perspektifi bölgedeki kalıcı barışın ve refahın yolunu açacak anahtar durumundadır
Türkiye katılım kriterlerini bilmektedir Sadece Kopenhag Kriterlerine uyum için değil, aynı zamanda Maastricht Kriterlerine ve Avrupa Para Birliğine uyum için de hazırlıklar yapmamız gerekmektedir
Esasen, bu hedef Türkiyenin daha fazla kalkınmak, daha zengin olmak, refaha ve mutluluğa daha çabuk ulaşmak yolunda kendisi için tespit etmiş olduğu bir hedeftir Türkiye bu projeyi başarı ile tamamlamak için kararlı olmalıdır
Helsinki Zirvesi ile başlatılan yeni dinamikte zaman unsurunu en iyi şekilde değerlendirmeliyiz ve hızımızı kaybetmemeye dikkat etmeliyiz
Demokrasi, insan haklarına saygı ve hukukun üstünlüğü alanlarındaki eksikliklerimizi tamamlamalıyız Türkiye Cumhuriyeti Anayasasındaki temel haklar ve özgürlükler ile ilgili bölüm, Türkiyenin uluslararası taahhütleri ile uyumlu hale getirilmelidir
Türkiye idari yapısını yeniden gözden geçirmeli ve demokrasi kurumlarının istikrarlı işleyişini tesis etmelidir
Türkiye kapsamlı bir yargı reformuna gitmelidir
AB standartlarını yakalamak ve Maastricht Kriterlerine uyum sağlamak için mevcut ekonomik reform çabaları ile birlikte yolsuzlukla mücadeleye ve özelleştirmeye hız verilmelidir
Türkiyenin AB ile entegrasyonu için olağanüstü öneme ve önceliğe sahip bir başka konu ise, Türkiyenin, Kafkaslardan Orta Asyaya ve Ortadoğuya, Rusya ve Ukraynayı kapsamak üzere Hazar Havzası ve Karadeniz Havzasından Yunanistan ve Kıbrıs da dahil olmak üzere Akdenize uzanan geniş coğrafyadaki aktif politikalarını ve önder rolünü devam ettirmesidir
|
|
|
|