Konu
:
İşıktaki Tasarım İşık Neden Bu Kadar Hızlı?
Yalnız Mesajı Göster
İşıktaki Tasarım İşık Neden Bu Kadar Hızlı?
10-28-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
İşıktaki Tasarım İşık Neden Bu Kadar Hızlı?
Işıktaki tasarım
Işık Neden Bu Kadar Hızlı?
Işığın hızı saniyede 300
000 kilometredir
Bu Einstein’ın ünlü E=mc2 formülünde c ile gösterdiği bir sabitedir
Bu formülde “E” yıldızlardaki termonükleer reaksiyonlarda madde enerjiye dönüştürüldüğü zaman ortaya çıkan enerjiyi simgeler
Eğer ışık küçük bir ölçekte şimdikinden daha hızlı olsaydı termonükleer reaksiyonlarda şimdikinden on binlerce kat daha fazla enerji üretilecekti
Bu durumda da yıldızların çekirdeğindeki enerji çok daha çabuk tüketilecek ve evrenimiz milyonlarca yıl önce karanlığa gömülmüş olacaktı
Peki ya ışık küçük bir ölçekte şimdikinden daha yavaş olsaydı?
Bu durumda evrenin başlangıçtaki genişlemesi çok daha yavaş olacak ve evren çekim gücünün etkisinden kurtulamayarak çökecekti
Yani her iki durumda da hayatın var olması imkânsız olacaktı
Işığın Dalga Boyundaki Ayar
Gözlerimiz evrendeki ışınımın sadece kısa dalga boyunda olanlarını algılayarak görmemizi sağlar
Mikroskop teleskop gibi birçok araç her zaman için gözlerimize ve algılayabildiğimiz ışığın yapısına uygun olarak çalışır
Eğer ışık farklı niteliklerde olsaydı mikroskop ya da teleskop gibi işlevleri olan araçları geliştirmek imkânsız hale gelebilirdi
Gözümüz gezegenimize hayat veren Güneş tarafından yayılan ışık türünü fark edebilir şekilde tasarlanmıştır
Çok güçlü olan görünür ışığın nispeten kısa dalga boylarında hareket etmesi onu bizim algılamamız için biyolojik olarak uygun kılar
Gözlerimizin yakın kızılötesi ışınımlarını algılaması da bir işe yaramazdı
Bu durumda hiç durmadan dikkatimiz dağılacaktı çünkü ısı yayan her nesne o dalga boylarında ışıma yapar
Eğer kızılötesini görebiliyor olsaydık içinde bulunduğumuz oda baştan sona ışırdı
Çünkü gözün kendisi de sıcak olduğu için kızılötesi ışınlar yayar
Şüphesiz böyle bir algılama dünyayı bizim için yaşanmaz bir hale getirirdi
Görülür ışığı oluşturan renk renk ışıklar farklı dalga boylarına sahiptir
Bu ışıkların dalga boyları santimetrenin milyonda 75’i ile 39’u arasında değişir
20
yüzyılın tanınmış bilim adamlarından Isaac Asimov ışığın dalga boylarındaki bu hassas ayarın önemini şöyle açıklar:
“Dalga boylarının kısa olması oldukça önemlidir
Işık dalgalarının düz çizgi yolu boyunca seyretmesi ve keskin gölgelere yol açmaları çevremizdeki olağan cisimlerden daha küçük oluşlarındandır
Karşılarına çıkan cisim dalga boyundan daha büyük olmadığı takdirde o cisimlerin çevresini dolaşıp içine alabilir
Örneğin bakteriler bile ışığın bir dalga boyu uzunluğundan çok daha büyüktürler; böylece ışık onları mikroskop altında keskin biçimde belirler
” (Isaac Asimov Asimov’s Guide to Science (Türkçe baskı: Asimov Bilim Rehberi E Yayınları 1986 s
485)
Görünür ışığı oluşturan ışıkların dalga boyu şimdiki gibi kısa olmasaydı ne sahildeki bir kum tanesini ne de mikroskoplarla mikroorganizmaları görebilirdik
Görmemiz için Yaratılan Gölgeler
Işığın çok özel bir tasarım olduğunun önemli bir göstergesi de onun azlığında ortaya çıkan gölgedir
Günlük hayatta gölgeler cisimleri algılamamızda zorluk çıkaran bir olumsuzluk gibi görünür
Oysa gölgeler algılamamızdaki temel unsurdur
Onlar olmasaydı cisimlerin boyutları hakkında fikir sahibi olmayabilir hatta onları hiç algılayamayabilirdik
Eğer koyulu açıklı gölgeler olmasaydı çevremizdeki tüm görüntüler tıpkı Apollo uzay gemisindeki astronotlarının Ay yüzeyindeki görüntülerine benzerdi:
Üzerine düştüğü yeri simsiyah bir karanlıkta bırakan koyu gölgeler ve sadece tekdüze bir aydınlığa sahip yüzeyler olurdu
Yüce Rabbimiz kullarına lütfettiği bu nimeti bir ayette şöyle bildirmiştir:
Hamd gökleri ve yeri yaratan karanlıkları ve aydınlığı (nuru) kılan Allah'adır
(Enam Suresi 1)
Bilyeler mi? Sahile Vuran Dalgalar mı?
Acaba bizim için dünyayı daha doğrusu yaşadığımız her yeri görünür kılan ışığın özellikleri nelerdir?
Bu soruya yanıt bulmak isteyen bilim adamları yıllar süren araştırmalar yapmış olmalarına karşın net bir sonuca ulaşamamışlardır
Işık konusunda tartışılan temel nokta ışığın foton adlı parçacıkların oluşturduğu bir katar şeklinde mi yoksa dalgalar halinde mi yayıldığıdır
Kaba bir benzetmeyle ışık bir yerden başka bir yere bilyeler gibi mi yoksa sahile vuran dalgalar gibi mi hareket etmektedir?
Işık bazen tıpkı havuza atılan bir taşın su yüzeyinde oluşturduğu dalgalanmalar gibi yayılmakta bazen de sanki maddi parçacık özelliği taşımakta ve pencere camına vuran yağmur damlaları gibi aralıklı darbeler halinde gözlenebilmektedir
Bu ilginç durum sadece ışık için değil atomun temel parçacıklarından biri olan elektron için de geçerlidir
Elektron da hem parça hem de dalga özelliği gösterebilmektedir
Bu durum bilim dünyasında büyük bir kargaşa yaratmıştır
Bu kargaşa ünlü Kuramsal Fizik Profesörü Richard P
Feynman'ın sözleriyle şöyle çözülmüştür:
“Elektronların ve ışığın nasıl davrandıklarını artık biliyoruz
Nasıl mı davranıyorlar? Parçacık gibi davrandıklarını söylersem yanlış izlenime yol açmış olurum
Dalga gibi davranırlar desem yine aynı şey
Onlar kendilerine özgü benzeri olmayan bir şekilde hareket ederler
Teknik olarak buna "kuantum mekaniksel bir davranış biçimi" diyebiliriz
Bu daha önce gördüğünüz hiçbir şeye benzemeyen bir davranış biçimidir
Bir atom bir yayın ucuna asılmış sallanan bir ağırlık gibi davranmaz
Küçücük gezegenlerin yörüngeler üzerinde hareket ettikleri minyatür bir Güneş Sistemi gibi de davranmaz
Çekirdeği saran bir bulut veya sis tabakasına da pek benzemez
Daha önce gördüğünüz hiçbir şeye benzemeyen bir şekilde davranır
En azından bir basitleştirme yapabiliriz: Elektronlar bir anlamda tıpkı fotonlar gibi davranırlar; ikisi de "acayiptir" ama aynı şekilde
Nasıl davrandıklarını algılamak bir hayli hayal gücü gerektirir; çünkü açıklayacağımız şey bildiğimiz her şeyden farklıdır
” (Richard Feynman The Character of Physical Law Türkçe baskı: Fizik Yasaları Üzerine TÜBİTAK Yayınları s
149-150)
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul