Yalnız Mesajı Göster

Halk Şiirinde Nazım Biçimleri

Eski 10-28-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Halk Şiirinde Nazım Biçimleri



DESTAN

Türk edebiyatının çeşitli dönemlerinde “destan”sözcüğü birbirinden az çok farklılık gösteren anlatı türleri için kullanılmıştır

Destan, kelime olarak dilimize Farsça’dan geçmiştirTürkçe Sözlük’te; “1-Tarih öncesi tanrı, tanrıça, yarı tanrı ve kahramanlarla ilgili olağan üstü olayları konu alan şiir, epope” “2-Bir kahramanlık hikayesini veya bir olayı anlatan koşma şeklinde, ölçüsü11’li hece şeklinde olan halk şiiri şeklinde tanımlanır

Destanla ilgili değişik tanımları şu şekilde sıralayabiliriz:

“Türk Halk edebiyatında, koşmayı andıran; ancak dörtlük sayısı konuya göre oldukça artabilen tür” “Türk Halk edebiyatında yankı uyandıran savaş, kıtlık deprem vb olayları veya bazı güldürücü konuları hece ölçüsünde ve koşma nazım şekline uygun olarak işleyen, dörtlük sayısı konuya göre istenildiği kadar artabilen şiir türü şeklinde değerlendirebiliriz

“Aşıkların en çok 11, bazan da 7 ya da 8’li hece ölçüsüyle söylediği, uyak yönünden koşmaya benzeyen;ama dörtlük sayısı ve anlamıyla koşmadan farklı, kendine özgü gelenekselleşmiş konular yanında türlü olaylardan söz eden şiirlere destan adı verilir

Destanın batı dillerindeki karşılığı ise legende ve epope’dir Türkçe de efsane anlamıyla kullanılan legende, Latince kökenlidir Anlamı ise“ermişlerin yaşam öyküsü”geleneksel halk hikayesi, fabl, mit masalı tarihtir Yunancadan gelen epope ise “destan, kahramanlıklar, kahramanlıklar zinciri” grçek ve gerçeküstülüklerin karışık olduğu uzun şiir, amacı büyük tarihsel olayları ve kahramanlıkları anlatmak olan tarih anlamındadır

Türk halk edebiyatında kullanılan destan terimi legende ve epope anlamlarını içerdiği gibi, aşıklık geleneğinin yaşatmış olduğu türlerden birinin de adıdır Zaten, bu çalışmanın asıl konusu da, aşıklık geleneğindeki destan türü oluşturmaktadır

Destan, toplumu yakından ilgilendiren savaş, ayaklanma, eşkıyalık, kıtlık, deprem, yangın, bulaşıcı hastalık salgını v b çeşitli olaylar, toplumsal yergi ve eleştiriler, öğütler; cimrilik, dalkavukluk, korkaklık v b gülünç olaylar; züğürtlük, mirasyedilik, çapkınlık v b acı yada gülünç hayat olayları; pire, tahta kurusu, boz öküz, uyuz v b şeylerle ilgili komik olaylar üzerine oluşturulur

DESTANLARIN BİÇİMSEL ÖZELLİKLERİ

Ölçü:

Halk şiirinin diğer türleri gibi destanlar da hece ölçüsüyle söylenirlerPNaili Boratav’a göre “destanlarda ölçü genellikle 11’lidirKonuları ile destanlara yaklaşan 8’li şiirlere de seyrek olarak rastlanır”Ancak kaynaklar, destanın genel olarak 8’li ve 11’li hece ölçüsüyle yazılıp, söylenildiğini kabul ederler

DÖRTLÜK SAYISI

Genel olarak dörder dizelik bentlerden oluşur”Destanlar için dörtlük sayıları bakımından bir sınırlandırma yoktur Genellikle kendisine en çok benzeyen koşmadan, dörtlük sayısının fazlalığı yönünden ayrılırlar”Dörtlük sayısı Meydan Larousse’de “4 ila 121” arasında kabul edilirken, PNaili Boratav, daha yuvarlak bir rakam vererek “8-10 ila 100 bent”arasında olduğunu kabul etmiştirBaşka kaynaklarda ise bu sayının “150’yi”bulabileceği belirtilmektedir

Fuat Özdemir ise, destanların dörtlük sayıları konusunda birbirine yakın sayıların (5-7) verilemeyeceğini belirtmiştir Çünkü”destanın asıl amacı, bir olayı anlatmak olduğu için, konunun destanlardaki dörtlük sayısını çoğaltıp, azaltmaktaki payı büyüktür Toplumu çok derinden etkileyen bir olayı anlatıyorsa, destanların dörtlük sayılarında çoğunlukla bir artış söz konusudur Örneğin savaş, kıtlık, doğal yıkım gibi toplumun büyük kesimlerini etkileyen olaylardan kaynaklanan destanlar, genellikle uzundurlar
Uyak Örgüsü :

Destan, nazım şekli açısından koşmaya benzer Kafiye örgüsü de koşmada olduğu gibi ilk bentte: aaab veya abab veya xbyb daha sonraki bentlerde ise cccb, dddb şeklindedir

Mani şekliyle düzenlenmiş destanlar da vardır Mani şeklindeki destanlarda, dörtlüklerin bütün dizeleri arasında anlam birliği vardırManide ise, dörtlüğün ilk dizesi ile son iki dizesi arasında anlam birliği yoktur Destan da koşma, semai, varsağı gibi kendine has bir ezgiyle söylenir

“Koşma tipindeki şiirlerin zincirleme şekline en çok destanlarda rastlanır Ezberlemeyi kolaylaştırmak için şairler destan söylerken, bu yola genellikle başvururlar

“Kaynaklara göre, koşma tipi destanların Anadolu Halk şiirindeki en eski örneği, Baykan takma adını kullanan Kars’lı bir şair adına kayıtlıdır Timur’un 1386 yılında Kars’lı Karakoyunlular’dan alması üzerine söylenmiş olan bu destan, koşma tipindedir 11 heceli ve 8 kıtalıdır

Anadolu’da mani tipi destanın en eski yaratıcısı da Bahşi adlı bir saz şairidir Yavuz Sultan Selim’in 1517’de himmet “çaba, gayret” inayet “yardım” mürüvvet “iyilik” seyran “gezip, dolaşma” mansıp “mevki” gülbang “bir ağızdan okunan dua, bir ağızdan icraat”
DESTAN

Nolaydı da Kazanoğlu’m nolaydı

Sen ölmeden bana ecel geleydi

Bir çıkımlık canımı da alaydı

Böyle rüsvay olmasaydık cihanda

Neyledik de Hakka büyük söyledik

Ne akılla *****leri dinledik

Cahil idik nettiğimiz bilmedik

Aciz çıktı bak adımız her yanda

Beyim gelir arkasında bin atlı

Cümlesi de sanki kuştu kanatlı

Ölürsek derdimiz olur bin katlı

Yar yetimi kalır mıydı meydanda

SEMAİ

Semai, halk şiirinin sekizli hece ölçüsü ile ve koşma biçimi ile söylenen bir nazım şeklidir Koşma gibi en az 3 en çok da 5 ya da 6 dörtlükten oluşur; ancak dörtlük sayısı 6’dan fazla olanlar da rastlanabilir Semai kelimesi, Arapça sema “işitme” sözcüğünden türemiştir Dolayısıyla semai kelimesi “işiterek öğrenme” anlamına gelir

Halk edebiyatında aruz ölçüsü ile söylenmiş semailerde vardır Bunlar, Divan edebiyatına özenen aşıklarca düzenlenmiştir Bizim için önemli olan ise hece ölçüsü ile söylenendir Zaten saz şairlerinin asıl başarı gösterdiği semailer, hece ölçüsü ile olanlardır Koşma biçiminde ve sekizli hece ölçüsü ile oluşturulan bu semailer, duraklı (4+4) veya duraksız olur

Semailerde daha çok sevgi, doğa, güzellik gibi koşmada işlenen konular kullanılır Koşmaya göre, daha canlı ve kıvrak bir üslubu vardır

ÖRNEKLER

Güzel ne güzel olmuşsun

Görülmeyi görülmeyi

Siyah zülfün halkalanmış

Örülmeyi örülmeyi

Bahçende gülün dallanmış

Şeyda bülbüller dillenmiş

Güzel dudağın ballanmış

Sorulmayı sorulmayı

Mendilim yudum arıttım

Gülün dalında kuruttum

Adı ne idi unuttum

Sorulmayı sorulmayı

İncecikten bir kar yağar

Tozar Elif Elif deyi

Deli önül Abdal olmuş

Gezer Elif deyi deyi

Alıntı Yaparak Cevapla