Konu
:
Dil Nedir? Dilin Özellikleri Nelerdir?
Yalnız Mesajı Göster
Dil Nedir? Dilin Özellikleri Nelerdir?
10-28-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Dil Nedir? Dilin Özellikleri Nelerdir?
Dil Nedir?-Dilin Özellikleri Hakkında
Dil bir koddur:
Konrot'a (1991) göre bireylerarası iletişimde temel amaç bir bireyin (kaynak) zihninde düzenlediği mesajı aynen veya ona yaklaşık olarak başka bir bireyin (alıcı) zihnine aktarmaktır
Bu süreç ilk bakışta basit gibi görünse de aslında karmaşık pek çok işlemi gerektiren bir süreçtir
Zihinler arasında ise bu aktarımı gerçekleştirecek doğrudan bir bağ yoktur
Diğer bir deyişle bir arkadaşımızın kafasına parmağımızla bir dokunduğumuzda zihninden geçenleri anlayamıyor okuyamıyoruz
İşte bu yüzden mesajımızı aktaracak öyle bir araç gerekmektedir ki mesajımız aracı kullananlar tarafından aynı şekilde paylaşılmalı ve aynı anlamları çağrıştırabilecek türde algılanmalı ve çözümlenmeli
Mesajın yerine geçecek onu temsil edecek somut bir biçim olmalıdır
İşte bunun için çeşitli semboller ve işaretlerin kullanımı ve bunlar arasındaki ilişkilerin uzlaşımsal bir biçimde belirli ve sınırlı kurallarla örgütlenmesi düzenlenmesi gereği vardır
Bu gereğin yerine getirilmesinde araç olan kod herhangi bir şeyin (nesne olay ilişki v
b) bir başka şeyle temsil edilmesidir
Herhangi bir şey bir kişi tarafından düzgülü bir biçimde temsil edilebilir böylece "o şey" üzerinde düşünülebilir saklanılabilir ve paylaşılabilir
Bunlar nesne olay ilişki olabilir ve resim grafik sözcük ya da tümce vs ile temsil edilebilir böylece resim grafik sözcük ya da tümce temsil ettiği nesne olay ilişkinin yerini alır
Dil de bir temsil aracıdır
Bireylerarası iletişimde mesajın yerine geçebilecek temel bir araç olma özelliği taşıyan dil aynı zamanda bir kodlar sistemi olarak düşünülebilir
Kodu oluşturan nedir?
Kodu oluşturan temel öğe göstergeler ve bu göstergelerin birbiriyle olan ilişkisidir
Gösterge bir başka şeyin yerini alabilmesini sağlayan özellikler taşıdığından kendi dışında bir nesne olgu varlık belirtebilen öğedir
Dilsel göstergelerin temsil ettikleri şeyle benzerlik ilişkileri yoktur
Varlıklarını toplumsal uzlaşımdan alırlar
Uzlaşım mantıklı bir nedene dayanmaz tamamen rastlantısaldır
Hepimiz zaman zaman neden "masa" yerine "kapı" denmemiş diye düşünmüşüzdür
Diğer taraftan "masa" ve "kapı" nesneleri tüm toplumlarda vardır herkesçe aynı algılanır ama bunları temsil eden kodlar dilden dile değişir
Bu da farklı toplumlarda farklı uzlaşımlarla farklı sözel dillerin ortaya çıkmasına olanak sağlamıştır
Kısaca kod sınırlı sayıdaki göstergelerin rastlantısal bir biçimde sıralanarak sözcükler işaretler biçiminde işlev görerek nesneleri ve olayları temsil ederek evrendeki bütün olası nesnelere ve olaylara karşılık oluşturabilecek araç ya da yollardır
Dolayısıyla kod herhangi bir dilin biçim unsurunu ya da yapısını oluşturur çıkarımını yapabiliriz
Dil bir uzlaşmadır:
Ne neyi nasıl temsil edecek? Aynı dili konuşan insanlar arasında belli biçimlerin belli içeriklere karşılık oluşturduğu ve aynı yollarla kullanılabilmesi hakkında uzlaşma vardır
Diğer bir deyişle bilgileri başkalarıyla aynı şekilde paylaşmazsak anlaşma birliği olmaz dizgeyi kavrayamazdık o zaman da dil diye bir olgu olmazdı
Dil dizgesi öyle bir olgudur ki o dizgede uzlaşan bireyleri birarada tutar birlik kılar
Bu birliktelik ulus bilincini ve her ulusun bir dili olması gerektiğinin kavranmasını sağlar
Söz konusu uzlaşma bir toplumda bölgesel farklılıklar farklı toplumsal katmanlar farklı kültürler nedeniyle çok sayıda değişik dil türü (lehçeler ağızlar) kullanan bireylerarasında iletişimi kolaylaştırmanın bir yolu olarak ölçünlü dil kullanımına olanak sağlar
Söz gelimi ölçünlü dil kullanımı bir lehçeyi bir ağızı diğer yörelere kıyasla daha sık kullandığı için; radyo TV basın gibi etkinliklerde kültürel ve sosyal nedenlerle hep o lehçe kullanıldığı için o lehçeyi merkez almışlar ölçünlü ağız olarak benimsemişlerdir
Türkçe'nın ölçünlü dil olarak benimsenmesinde İstanbul ağzı temel alınmıştır
Her ulusun dilbilimcileri kendi dillerinin yapısına işleyişine ilişkin kuralları betimlerler
Dil evren hakkındaki düşünceleri simgeler:
Kod ya da bilginin simgelenmesini sağlayan aracın işleyebilmesi konuşanın ve dinleyenin evrendeki nesne ve olaylar hakkında neler bildiği ile bağımlıdır
Zihnimizde nesnelerin olayların kendilerini saklayabilmemiz elbette olası değildir
Bireyler dünyaya geldikleri andan itibaren bir yaşantı sürecine girmekte ve belirli deneyimler edinmektedirler
Bu bebeklikten erişkinliğe gelişen bir süreçtir
Her aşamada gün ve gün duyular aracılığıyla evrendeki nesne olgu olay ve bunlar arasındaki ilişkiler hakkında çeşitli bilgi alınır algılanır öğrenilir
Bu ilişkilerin öğrenimi gelecekteki benzer nitelikteki nesne olayların algılanıp tanınmasında temel oluştururlar
Tekrarlanan bu ya
şantılar çocukların zihninde bir kayıt gibi biçimlenir çocuk benzerlikler ve farklılıklardan anlam çıkarır
Giderek soyutlamalara ulaşır ve bellek için önemli kavramları bilişsel yapıları oluşturur
Çevrede kullanılan dilin bu yaşantı sürecine katılmasıyla sözcükler veya işaretlerin anlam kazanmaları birbiriyle ilişkide bulunmaları zihinde bu algılanan soyutlanan ve kurgulanan biçimleriyle bağımlı hale gelir
Böylece düşünce-sözcük ilişkisi doğar
Bütün bunların evrene ilişkin bilgiyi oluşturduğu ve bunlar hakkındaki düşüncelerin kodlandığı çıkarımını yapabiliriz
Böylece geçmişten gelecekten düşlerden kurultulardan söz edebilir; hiç olmamış yaşanmamış olayları sözlerle canlandırabiliriz
Bu bilgi dilin içerik unsurunu oluşturur
Dil bir dizgedir:
Ne neyi nasıl temsil edecek? Doğada her şey bir düzen içinde ortaya çıkar ve işler
Evrendeki bilgiyi temsil etmeleri beklenen dil göstergelerinin herkes tarafından aynı şekilde anlaşılabilmesi için belirli kurallarla örgütlenmesi ve düzenlenmesi gereği bulunmaktadır
Her dilin kendine özgü kuralları vardır
Bu kurallar sınırlı ve belirli sayıdadır
Buna karşılık bu öğelerin olası birleşimleri sınırsızdır
Sınırlı sayıda öğelerin kullanılması ile sonsuz sayıda biçim üretmek dilin yaratıcı unsurunu oluşturur
Örneğin Türkçe'de 29 ses parçasının belirli kurallar çerçevesinde birleşerek sonsuza yakın sözcük bu sözcüklerin birleşimlerinden sonsuza yakın tümce kuruluşu elde edebiliyoruz
Seslerin biraraya gelerek sözcükleri sözcüklerin biraraya gelerek türmceleri oluşturmaları belirli kurallarla olanaklıdır
Dil iletişim için kullanılır:
Bireyler günlük yaşantılarında birbirleriyle olan alışverişlerinde pek çok değişik amaçla dili kullanırlar: İlişki kurma koruma bilgi edinme bilgi aktarma istek belirtme amaçlara ulaşma
Tüm bunlar değişik durum ve ortamlarda değişik anlatım yollarını gerektirir
Daha açık bir anlatımla birey amacına ortama ve duruma göre dinleyicinin koşul ve beklentilerini de dikkate alarak farklı dil kullanımları sergileyebilir
Aynı şeyi ayrı biçimlerde anlatma olanağı vardır
Söz gelimi su gereksinimimizi gidermek için kullanacağımız dil evde okulda lokantada bulunuşumuza buradaki kişilerin bize olan yakınlıkları samimiyetleri ve konumlarına göre farklılaşacaktır
Her birey toplumsal durumu konumu yaşı cinsiyeti evreni algılayış biçimi öğrenim düzeyi gibi etkenlere bağlı olarak belirli dil türü dağarcığına sahiptir
İşlevsel dil türü ya da deyiş biçimleri işyerindeki koşullara bilimsel bir toplantı v
b
resmi ve resmi olmayan ortamlara meslektaşlarımızla kullandığımız dile göre farklılaşabilir
Bu farklılıklar politika dili hukuk dili tıp dili gibi farklı dil türleri kullanımını da olanaklı kılar
Buraya kadar anlatılanlardan dili şöyle tanımlayabiliriz:
Dil iletişimi gerçekleştirmek amacıyla evrene ilişkin düşüncelerin uzlaşımsal göstergelerle dizgelenerek kullanıldığı bir araçtır
Özetleyecek olursak yukarıdaki özelliklere sahip her iletişim aracı dil olabilir
Dünya üzerinde konuşulan 4000 dolayında dil olduğundan söz edilmektedir
Ancak bu tüm dillerin sözel olduğu anlamına gelmemelidir
İşitme engelliler arasında yaygın olarak kullanılan ve söze dayanmayan işaret dili bulunmaktadır
Bu o dilde her göstergeye karşılık bir devinim olduğunu gösterir ve yine yalnızca o dili kullananların uzlaşımı sonucu ortaya çıkmıştır
Bu bağlamda sözel sözcüğünün sese dayalı biçimleri kullanan insan toplumları için geçerli olduğu çıkarımını yapabiliriz
Bu da bize kullandığımız sözel dilin konuşma yoluyla aktarılabileceğini gösterir
Yazı dili ise konuşma dilinin yazı biçiminde kodlanması işlemidir
Dünya üzerindeki çoğu insan toplumu mesajları kulak kanalı ile alıp algılanabilecek işitsel bir biçimle kodlamakta bunun için de alt ve üst solunum yolundan yararlanmaktadırlar
Kısaca konuşma olarak tanımlayabileceğimiz bu eylem sözel dilin seslerle ifade biçimidir
İnsan anlığının usunun temel bir biyolojik özelliği olarak yansıtılmaktadır
İnsanoğlu iletişim gereksinimini gidermek için kendi duyuları tarafından alınıp algılanabilecek ve alıcı birime olabildiğince birebir aktarılabilecek özellikler taşıyabilen bir araç yaratmıştır
Fiziksel psikolojik ve nöro-fizyolojik bir süreç olarak tanımlanan konuşma eylemi insanda işitme ve ses yolu kullanılarak konuşma işlevinde görev alan bazı organlar yardımıyla düşüncelerin sesli semboller ile kodlanması olayıdır
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul