Prof. Dr. Sinsi
|
Türkçe İle İlgili Geniş Bilgiler
Zarflar (Belirteçler)
Eylemleri, eylemsileri ve zarf türünde olan başka sözcükleri anlam yönünden pekiştiren ya da kısıtlayarak sınırlayan sözcük çeşididir Örnek :
Adam akıllı davranıyor
Zarf Eylem
Adam, akıllı davranarak işini yürütüyor
Zarf Eylem
Adam, çok akıllı birine benziyor
Zarf Sıfat Zamir (ad)
Adam, bu işte çok akıllı davrandı
Zarf Zarf Eylem
Anlam ve Görevlerine Göre Zarflar :
Zaman Zarfları : Eylemleri ve eylemsileri zaman yönünden gösteren, bunları zaman olarak sınırlayan bir zarf çeşididir Zaman zarflarını bulabilmek için eylem ve eylemsi tabanlarına “Ne zaman?” sorusu yöneltilir Örnek :
Demin buradaydı, şimdi yok oldu
Geç fark ettim, taşın sert olduğunu
Yıllar önce değil ağaç, bir yeşil ota bile rastlayamazdık
Kışın giyeceğim diyerek ucuzluktan bir sürü kazak aldı
Yirmi yaşında evlenip çoluğa çocuğa karışmış
Zaman Zarfının Özellikleri :
ü Zaman bildiren sözcükler, eyleme, ya da eylemsiye yöneltilen “Ne zaman?” sorusuna yanıt verirlerse, zaman zarfı; zaman kavramını karşılarsa, tür yönünden ad olurlar Örnek : Erkenden yat, sabah yola çıkacaksın
Zaman Zarfı
Sabah yeni umutların doğuşudur
Ad
ü Ad ve sıfat tamlamaları cümle içinde zaman zarfı olarak kullanılabilir Örnek :
Ertesi gün başladı, gün doğmadan yolculuk
Sıfat tamlaması
Gece yarısı bir patlama oldu
Ad tamlaması
Durum Zarfları : Eylemlerin ya da eylemsilerin nasıl olduğunu, ne durumda bulunduğunu gösteren bir zarf çeşididir Durum zarflarını bulabilmek için eylem ve eylemsilere “Nasıl?” sorusu yöneltilir Örnek : Adam aniden karşıma çıktı
Sahnedeki sanatçıyı hayranlıkla izliyor
Beni iyi dinle, sonra pişman olursun
Çocuklar odalarında sessiz sessiz oynuyor
Kapıyı çalıp yavaşça girdi
Durum Zarfının Özellikleri :
ü Bir sözcük, bir adı veya zamiri nitelerse, sıfat; bir eylemi ya da eylemsiyi nitelerse, durum zarfı olur Örnek :
O iyi insanlar, o güzel atlara bindiler ve çekip gittiler
Sıfat Ad Sıfat Ad
İyi düşünüp güzel konuştu
Zarf Eylemsi Zarf Eylemsi
ü İkileme biçiminde kurulan, pekiştirilmiş olan ve edatla öbekleşen kimi sözcükler eylem ve eylemsiyi etkileyerek zarf görevinde kullanılabilir Örnek :
Güneş pırıl pırıl parlıyordu İkileme
zarf
Deniz masmavi görünüyordu Pekiştirme
zarf
Çamaşırları sakız gibi yıkamış Edat öbeği
Zarf
Yer-yön Zarfları : Eylemlerin ve eylemsilerin gerçekleştiği yeri ve yöneldiği yönü gösteren bir zarf çeşididir Yer-yön zarflarını bulabilmek için eylem ve eylemsilere “Ne yöne, Ne tarafa?” soruları yöneltilir Örnek :
Az önce dışarı çıktı
Adam bir adım geri çekildi
İleri atılıp sellercesine, göğsünden vurulup tam ercesine
Bırak bekle, asansör yukarı çıkıyor
Yer-yön Zarfının Özellikleri :
ü Yer-yön bildiren sözcüklerin yer-yön zarfı olabilmesi için mutlaka bir eylemi ya da eylemsiyi göstermesi gerekir Aksi halde bunlar başka bir sözcük oluşturur
§ Bir adın önüne gelerek adı etkilerse sıfat olur Örnek :
Yukarı mahalle, aşağı kat, ileri adım
Sıfat Ad Sıfat Ad Sıfat Ad
§ Ad durum ekleriyle çekimlenirse ad olur Örnek :
İçeriye bir yabancı girdi
Ad
Biraz geriye git
Ad
Dışarıda kar, içeride sımsıcak bir hava vardı
Ad Ad
§ Bir yer ve yön adı olarak kullanılırsa, tür yönünden yine ad olur Örnek :
Dışarısı çok kalabalıktı
Ad
Aşağısı oldukça sessiz ve sakindi
Ad
ü Görüldüğü gibi yer ve yön gösteren “içeri, dışarı, aşağı, yukarı, öte, beri, ileri, geri” gibi sözcüklerin yer-yön zarfı olabilmesi için mutlaka ad durum eklerinden birini almamış ve çoğalmamış olarak eylemlerin önünde kullanılmaları gerekir
Azlık-Çokluk Zarfları : Bir eylemin, eylemsinin, sıfatın veya başka bir zarfın sayısını ve ölçüsünü gösteren, bunları karşılaştırarak dereceleyen bir zarf çeşididir
Dilimizde sayı, ölçü ve miktar gösteren, karşılaştırma ve derecelendirme yapılabilen başlıca sözcükler şunlardır: daha, pek, çok, en, fazla, oldukça, epey, epeyce, az, biraz, gayet, fevkalade, denli  
Örnek : Çok yedim, daha fazla yiyemem
Zarf Eylem Zarf Zarf Eylem
Olanlara fevkalade sevindim
Zarf Eylem
Çok çalışıp az dinlenirdi
Zarf Eylemsi Zarf Eylem
Bir dahaki sınava daha iyi hazırlan
Zarf Zarf Eylem
Ondan daha iyi bir insana rastlamadım
Zarf Sıfat Grubu Ad
Ali en iyi, en akıllı öğrenciymiş
Zarf Sıfat Zarf Sıfat
Son günlerde gayet sakin bir çocuk olmuştu
Zarf Sıfat Grubu Ad
Adlar ikileme oluşturarak azlık-çokluk zarfı yaratabilir
Örnek : Yemeklerden tabak tabak yediler
Zarf
Donmuş patatesler çuval çuval çöpe atıldı
Zarf
Soru Zarfları : Soru sözcükleri bir eyleme yönelerek onun nasıl yapıldığını, ne durumda olduğunu, yapılış şeklini ve zamanını buldurmaya yönelik olarak kullanılırsa soru zarfı olur Örnek : Parandan ne kadar harcadın?
Soru Zarfı
Neden her şeyden beni sorumlu tutuyor?
Soru Zarfı
Ne diye ağlayıp duruyorsun?
Soru zarfı
Oradan ne zaman gelecekmiş?
Soru zarfı
Yapılarına Göre Zarflar :
ü Basit Zarflar : Yapım eki almamış ya da bileşik bir sözcük durumunda olmayan, kök halinde olan zarflardır Örnek : çok, pek, dün, yukarı, tek, demin  
ü Türemiş Zarflar :Yapım eki alarak gövde durumuna geçen zarflardır Örnek :
Er-ken, ön-ce, son-ra, sabah-leyin, kış-ın, saatler-ce 
ü Bileşik Zarflar : İki sözcüğün biçimsel olarak birleşmesinden oluşan zarflardır Örnek :
Bir-az, bu-gün, ilk-önce  
ü Öbekleşmiş Zarflar : İki ya da daha çok sözcüğün biçimce ayrı yazılmasına karşın anlamca kaynaşmasından oluşan zarlardır Örnek : hemen hemen, er geç, bazı bazı, zaman zaman  
Zarflarla İlgili Genel Uyarılar :
ü Dilimizde kesinlik anlamı taşıyan “şüphesiz, elbette, mutlaka, asla, kuşkusuz” gibi sözcükler, bu anlamlarla eylemi pekiştirdiğinde kesinlik zarfı oluşturur Örnek :
Doğacaktır, elbet sana vadettiği günler Hakk’ın
Benimle bir daha asla böyle konuşma!
Şüphesiz tüm söylenenleri anlıyor
ü Eylem ve eylemsilere tekrar anlamı veren, onların yinelendiğini gösteren “tekrar, bir daha, gene, sık sık, çoğu kez, arada bir, bazen, yine” gibi sözcükler yineleme zarfı yaratır Örnek : Bu konuyu tekrar ele almalıyız
Kar yine savrula savrula yağıyordu
Çocuk ikide bir babasından para istiyor
ü Eyleme olasılık anlamı katan “belli, herhalde ” sözcükleri olasılık zarfı olarak adlandırılır Örnek : Belki yarın, belki de yarından sonra gelir
Herhalde toplantıda konuşulanları hiç dinlemedin
ü Eylemi zaman ve nicelik yönünden sınırlayan “artık, ancak, yalnız” sözcükleri sınırlama zarfı adını alır Örnek : Artık bu sıkıntıya dayanamıyorum
Bu işi ancak üç gün sonra bitirebilirim
Beni yalnız sen anlarsın
ü Genellikle bir soruya karşılık olarak kullanılan “evet, hayır” sözcükleri onaylama zarfı adını alır Örnek : - Kitap okur musun?
- Evet
- Sen de gittin mi?
- Hayır
Eylemler (Fiiller) :İş, oluş, hareket, durum ve kılış bildiren; zaman ve kişi eklerine göre çekimlenebilen; zaman ve kişi ekleriyle çekimlenmesi halinde cümle içinde yüklem görevi üstlenen sözcüklere eylem (fiil) denir
Örnek : bak-, sus-, büyü-, ağla-, koş-
Gel-di-m kopar-ı-yor-uz
Gel (eylem kökü) kopar (eylem gövdesi)
-di (zaman eki) -yor (zaman eki)
-m (1 Tekil kişi eki) -uz (1 Çoğul kişi eki)
Eylemler, varlıkların yaptıkları hareketlerin niteliklerine ve özelliklerine göre, şu gruplara ayrılarak incelenir :
ü İş ve Kılış Eylemleri :Öznenin kendi iradesiyle bir nesne üzerinde gerçekleşen ve bu eylemden nesnenin etkilendiği tüm eylemler iş-kılış anlamlıdır Örnek : Kadın gömleği ütüledi
Açmak, yıkamak, kesmek
ü Oluş Eylemleri : Gerçekleşmeleri özneye bağlı olmayan, doğal bir değişim içinde kendi kendine olan, nesne almayan tüm eylemler oluş anlamlıdır Örnek : Adam iyice yaşlanmıştı
Paslanmak, büyümek, çürümek
ü Hareket Eylemleri : Belli bir enerjinin, öznenin hareketlenmesine ya da yer değiştirmesine yönelik olarak harcandığı ve nesne almayan tüm eylemler hareket anlamlıdır
Örnek : Bugün parkta uzun uzun yürüdüm
Yüzmek, gitmek, kaçmak
ü Durum Eylemleri : Öznenin kendi sitemiyle gerçekleştirdiği, daha çok içinde bulunduğu durumu gösteren ve bir durağanlık bildiren tüm eylemler durum anlamlıdır Durum eylemleri de nesne almaz Örnek : Burada biraz dinleniyorum
Yatmak, ağlamak, üzülmek
UYARI : İş-kılış eylemleri, nesne aldığı için bu eylemler geçişlidir Oluş, durum ve hareket eylemleri genellikle nesne almazlar Bu nedenle geçişsizdir
Eylemlerin bir bölümünün iş-kılış, oluş ve durum bildirmesi, cümledeki kullanımına bağlıdır
Örnek : Çocuk kapıyı açtı (iş-kılış)
Bütün çiçekler açtı (oluş)
Eylemlerde Zaman : Eylemin içinden geçtiği, geçmekte olduğu ya da geçeceği süre “zaman” olarak adlandırılır Zaman kavramı, kişi kavramıyla birlikte eylemi adlandıran ve biçimlendiren temel öğedir
ü Geçmiş Zaman : Eylemin sözden önce gerçekleştiğini gösteren zamandır Örnek :
Git-ti, git-miş önce eylem, sonra anlatış
ü Şimdiki Zaman : Eylemle anlatışın aynı anda gerçekleştiğini gösteren zamandır
Örnek : bak-ı-yor, gel-i-yor eylemle anlatış aynı anda gerçekleşir
ü Gelecek Zaman : Önce anlatışın, sonra eylemin gerçekleşeceğini gösteren zamandır Örnek : bak-acak, anlat-acak önce söz, sonra eylem
ü Geniş Zaman : Eylemin sürekli ya da genellikle yapıldığını gösteren zamandır Örnek : okur-r, çalış-ır sürekli ya da genellikle yapılır
Eylemlerde Kişi : Eylemin kim tarafından yapıldığını, kiminle ilgili olduğunu gösteren kavrama kişi (şahıs) denir Kişi kavramı, eylem kök ve gövdelerinde kip eklerinden sonra eklenir Eylemlerde üç temel kişi vardır Bunlar tekil ve çoğul olarak kullanılabilir
|