10-24-2012
|
#1
|
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Halil İbrahim Bereketi - Makale
HALİL İBRAHİM BEREKETİ
Vaktiyle birbirini çok seven iki kardeş varmış  
Büyüğü Halil  Küçüğü ise İbrâhim  
Halil; evli, çocuklu İbrahim ise bekârmış  
Ortak bir tarlaları varmış iki kardeşin  
Ne mahsul çıkarsa, ikiye pay ederlermiş  Bununla geçinip giderlermiş  
Bir yıl, yine harman yapmışlar buğdayı İkiye ayırmışlar  İş kalmış taşımaya  
Halil, bir teklif yapmış :
- İbrahim! Kardeşim, ben gidip çuvalları getireyim Sen buğdayı bekle
- Peki abi demiş İbrahim  
Ve Halil gitmiş çuval getirmeye  O gidince, düşünmüş İbrahim:
- Abim evli, çocuklu Daha çok buğday lazım onun evine Böyle demiş ve kendi payından bir miktar atmış onunkine  
Az sonra Halil çıkagelmiş
- Haydi İbrahim, önce sen doldur da taşı ambara demiş
- Peki abi !
İbrahim, kendi payından bir çuval doldurup düşmüş yola  
O gidince, Halil'i düşünmüş: Demiş ki:
- Çok şükür, ben evliyim, kurulu bir düzenim de var Ama kardeşim bekâr O daha çalışıp, para biriktirecek Ev kurup evlenecek
Böyle düşünerek, Kendi payından atmış onunkine birkaç kürek  
Velhasıl, biri gittiğinde, öbürü, kendi payından atmış diğerine
Bu, böyle sürüp gitmiş  
Ama birbirlerinden habersizlermiş
Nihayet akşam olmuş Karanlık basmış
Görmüşler ki, bitmiyor buğdaylar
Hatta azalmıyor bile  
Hak Teala bu hali çok beğenmiş
Buğdaylarına bir bereket vermiş, bir bereket vermiş ki  
Günlerce taşımış iki kardeş, bitirememişler
Şaşmışlar bu işe  
Aksine çoğalmış buğdayları
Dolmuş taşmış ambarları
Bugün "Bereket" denilince, bu kardeşler akla gelir
Bu bereketin adı: Halil İbrahim bereketidir  
|
|
|
|