10-24-2012
|
#5
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Şiir Kokusu (İsmet Özel)
KENDİ DEĞERİNDEN BİHABER BİR TOPLUMUZ
Ama 1918 yılında herşey bitti Ne bitti? Bunu söylemek ve kafaya yerleştirmek zarurettir 1918 yılında bu topraklarda can emniyeti bakımından en tehlikeli yer Türk bayrağının altıydı 1918 yılında bu yaşadığımız topraklarda Edirne'den Ardahan'a, İzmir'den Hakkari'ye kadar uzanan bu topraklarda can emniyeti bakımından en kötü, en riskli yer Türk bayrağının altıydı 1923 yılında bu topraklarda Edirne'den Ardahan'a, Sinop'tan Anamur'a kadar uzanan bu topraklarda en güvenilir yer, en sağlam yer Türk bayrağının altı oldu Böyle bir değişiklik yaşadı bu ülke Bu, sandığınız gibi böyle abur cubur bir şey değil “Öyle sandığımızı nerden çıkarıyorsun?” diyeceksiniz İşte, hayatımızdan çıkarıyorum Biz kendimizi çok hafife alan bir toplumuz Kendi kıymetinden bihaber bir toplumuz Bu nedenle Türkiye'de şiir çok önemli Çünkü Türkiye'de bu önemi koruyan yegâne uğraşı alanı şiir
Hangi dille yazılmış olursa olsun, dünyanın hangi kültürel zenginliğiyle gübrelenmiş olursa olsun o şiirin karşısında Türkiye’de yukarıdan bakacak bir konumda olan bir şiirdir Türk şiiri Yani insanlığın kaderi ve insanlığın kaderi hakkındaki tasavvurumuz konusunda Türk şiiri çok önemli bir yaşama yeri temin etmiştir Mesela Turgut Uyar'ın geyikli gece şiiri nasıl başlar?
Halbuki korkulacak hiç bir şey yoktu ortalıkta
Her şey naylondandı o kadar
Ve ölünce beş on bin birden ölüyorduk güneşe karşı
Ama geyikli geceyi bulmadan önce
Hepimiz çocuklar gibi korkuyorduk
  
(…) Türkiye olduğunu göstermek, dünyada birlikte yaşanacak insanların Türkler olduğunu göstermek işleviyle yüklü bir şiirdir Bunu, modernleşmenin, Türkiye'ye ait modernleşmenin son safhasına gelindiği zaman, yanlış bir adlandırmayla mı diyeceğiz, isabetli bir adlandırmayla mı diyeceğiz onu tartışmalıyız Bunu, İkinci Yeni şiiriyle yaptı
|
|
|