Yalnız Mesajı Göster

Felsefe-Kadının Mitosu:Feminizm/Selma Ulusoy

Eski 10-24-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Felsefe-Kadının Mitosu:Feminizm/Selma Ulusoy




RADİKAL FEMİNİZM
Bu kuram diğer kuramlardan farklı olarak kadınlarla erkekler arasındaki eşitsizliğin kültürel değil biyolojik temelli olduğunu belirtmektedir Bu eşitsizlik yalnızca biyolojiktir Bunun dışında her iki cins de eşittir Bu kuramı sistemleştiren Shulamith Firestone biyolojik temeli şöyle açıklar: “Irkların, tıpkı cinsel sınıfların ortaya çıkışında olduğu gibi bedensel yapıya göre ayrışması, yalnızca eşit olmayan güç dağılımdan doğmuştur Bu nedenle, ırkçılık cinselliğin uzantısıdır”(Firestone’dan akt Saim;2004:61)
En önemlisi kadının kamusal alanda var olamamasının nedenini evlilik ve aile kurumuna bağlamaktadırlar Aile bu kuramcılara göre, ataerkilliği kutsamaktadır ve ataerkilliğin devamını sağlayan en önemli kurumdur Sosyalizasyon süreciyle ataerkilliği aktaran bir kurum olarak görülür Kadına aile içinde tamamlayıcı rol yüklenmiştir Toplumda zorunlu evlilik zorunlu oldukça kapitalizmin yeniden ürettiği fahişelikte ortadan kalkmayacaktır “İlle de meşru olmayan cinselliklere bir yer ayırmak gerekiyorsa, en iyisi bunların başka yerde gürültü koparmalarıdır:
Üretim değilse bile, hiç olmazsa kar çarklarına yeniden sokulabilecek bir mekânda… İşte hoş görülen bu yerler, genelevler ve sağlıkevleri olacaktır o zamana değin üstü kapalı bir biçimde hoş görülen sözcükler ve hareketler, orada yüksek fiyatla alınıp satılır Yaban cinsellik, gerçek olanın iyice yalıtılmış biçimlerine ve kodlanmış, sınırlandırılmış yer altı söylemlerine ulaşma hakkına, ancak orada sahip olacaktır”(Foucault;2003:13)

Bu kuramcılar dilin düşün dünyamızı belirlediği görüşünden yola çıkarak dilin eril yapısının ve ataerkil söylemlerin karşısına alternatif bir dil oluşturulması gerektiğini ortaya koyarlar

Radikal feministler kadınların doğurgan olduklarından dolayı çocuk bakımını üstlendiklerini böylece de yalnızca özel alanda etkinlik gösterdiklerini ortaya koyarlarken akımın adı gibi radikal bir çözüm önerisi getirirler Teknolojiden yararlanılarak yapay üreme mantığıyla erkeklerinde çocuk doğurması gerektiğini düşünürler böylece artık çocuk bakımı her iki cins tarafından eşit bir biçimde paylaşılabilecektir ve cinsler arası eşitsizlik böylece sona ermiş olacaktır Bu öneri radikal feministlerin birçok eleştiri ve tepki almasına yol açmıştır “Bu hareketin teorik ifadesi, derme çatmadır Öğretisi de çoğunlukla dinsel bir dogma veya uzlaşımsal erkek ve kadın rollerinin biyolojik zorunluluğu yansıttığını ve bu zorunluluktan ortaya çıkan toplumsal çeşitlenmelerin patolojik olması gerektiğini öne süren bozulmuş bir darwinizmdir”(Connell;1998:65–66)




Görsel: Müslüman feminist ----- Wadud
İSLAMCI FEMİNİZM
İslamcı feminizm yeni ortaya çıkmış gibi görünse de yüz yılı aşkın bir süredir vardır Bu akımın asıl çıkış nedeni batıya İslam toplumlarında kadınların köleleştirilmediğini ikinci cins olmadığını anlatmaktı Kadının aile içindeki rollerine vurgu yapılmaktaydı ve kadını aile kurumunun içine yerleştirmekteydi Fakat son yıllarda bu düşünce yeni İslami feminist yazarlar tarafından eleştirilmektedir ve kadının erkeği tamamladığı görüşünün yetersiz kaldığı belirtilmektedir Artık bu akıma mensup yeni kuşak yazarlarda tam bir eşitlik ve özgürlüğü savunmaktadırlar

Bu eşitliğinde İslamiyet ile uyumlu olduğunu göstermeye çalışmışlar ve metodolojik bir yöntem izlemişlerdir Bu kuramcılarda biyolojik değil kültürel farklılıklara vurgu yapmışlardır Modernizme sıcak bakarken bir yandan da referanslarını ait oldukları İslamiyet’ten alarak kuramlarını oluşturmuşlardır “…Kadınların sınıfsal ulusal ırksal ya da etnik aidiyetleri de vardı ve bunlarda onların özerklik yolundaki çabalarını engelleyerek bağımsız bir hareket yaratılmasını zorlaştırıyordu Buna karşılık kadınlar tümüyle ayrılıkçı bir hareketin içine sıkışıp kalıp gettolaşmak da istemiyorlardı”(Berktay;1994:18)

Metodoloji olarak tarihsel yöntemi ve hermeneutiği kullanmaktadırlar Kuranı ve Hadis-i Şeriflerin kadınlar hakkındaki görüşlerini böylece daha sağlam bir perspektiften analiz ederler Bunun dışında kadınlarla ilgili hadis ve ayetlerin geleneksel yorumsama geleneğine göre değerlendirilmesinin yetersiz ve ataerkilliği güçlendireceği konusunda fikir birliğine varmışlardır Bu yüzden özne-iktidar bağlamında bir okuma yapmaktadırlar Geleneksellikle iç içe olan İslam toplumlarında bu okuma elzem olmaktadır

İslamcı feminizme birçok eleştiri yöneltilmiştir Bunlar genellikle batı kaynaklıdır Bazı kuramcılar feminizmin Ortaçağ karanlığından bir çıkış noktası olarak doğduğunu ve bu kuramın dışında kaldığını ileri sürmektedirler Aydınlanmayla birlikte ortaya çıkan feminizmin pozitivist ve rasyonalist nitelikte olduğunu ve bir dinle bağdaşmayacağı yönünde eleştiriler de vardır
Son kertede İslamcı feminizm diğerlerinden daha akılcı ve ayakları yere sağlam basan bir kuram olarak durmaktadır

Feminizm bundan önceki yüzyılın sonları ve bu yüzyılda etkin olma özelliğini devam ettirmektedir Bugün neredeyse tüm teorisyenlerin göz önünde bulundurduğu bir harekettir Artık feminizm hareketi yeni görünümleri ve iddialarıyla karşımızda durmaktadır Artık tartışılan konular yalnızca kadın bağlamında değil toplumsal cinsiyet cinsiyet siyaseti eşcinsellik ve cinsiyet kategorileri vicdani retçilik anti-militarizm gibi postmodernizmle birlikte ortaya çıkan sorunsallardır

*
Selma Ulusoy






Alıntı Yaparak Cevapla