10-24-2012
|
#10
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Barışa Şans Verin Oyun Koro
Ekranda bir film…
1 ASKER Dur! Silahını yere at! Ellerini başının üstüne koy Yavaş… Yat! Yere yat! Genenin bu saati bizim tarafınızda ne işin var ha! Konuşsana!
OYUNCU Arkadaşın dişi ağrıyordu, ona yardım almak için sıhhiye çadırını ararken yolumu kaybettim Sizin tarafa geçtiğimin farkında değilim
1 ASKER Arkadaşının dişi mi ağrıyor? Tam adamına çattın ha! (ıslık)
OYUNCU Ne yapacaksınız bana!
1 ASKER Yat! Bir şey yapacak değilim, kaygılanma! Bu ıslık bir arkadaşımla aramızda dostça bir parola… Arkadaşım anlarsın ya iki nefes seninkinin bütün ağrınalrını dindirir
OYUNCU Sağol
1 ASKER Yat! (Elini bağlar ) Kusura bakma, bu da küçük bir önlem… Şimdi yavaşça dizlerinin üstüne kalk bakalım
2 ASKER Kim bu?
1 ASKER Karşı taraftan!
2 ASKER Karşı taratan ha!
1 ASKER Evet
2 ASKER İşte bu harika… (Gözünü bağlar )
1 ASKER Neden?
2 ASKER Düşünsene, bunu komutana canlı olarak götürürsek müthiş bir ödül alırız ha… Kalk bakalım… (Üstünü arar Bir mızıka bulur…) Mızıka ha, çok güzel…
OYUNCU Bırak o mızıkayı…
2 ASKER Mızıka ha! (Dövmeye başlar )
1 ASKER Bırak onu…
2 ASKER Ne demek bırak onu…
1 ASKER Onu geri göndereceğiz, tamam mı, kendi cephesine…
2 ASKER Geri göndermek mi!
1 ASKER Evet, hem sen ver bakalım şöyle esaslı bir sigaralık…
2 ASKER Sigaralık mı, ne diyorsun sen…
1 ASKER Arkadaşının dişi ağrıyormuş, bilirim diş ağrısını…
2 ASKER Sen şimdi bunu serbest mi bırakacaksın…
1 ASKER Evet…
2 ASKER Delirmişsin sen! Bak, bunu duyacak olurlarsa kimse kurtaramaz bizi anladın mı! Hem niçin öldürmeye geldiğimiz birini avcumuzun içindeyken serbest bırakacakmışız ki…
1 ASKER Bak, ben buraya kimseyi öldürmeye gelmedim tamam mı… Hem bu anlamsızlığın zavallı figüranları olan biz birilerini öldürerek ne elde edebiliriz ki ha! Bakın ne diyorum, şu anlamsız savaş bittiğinde görüşsek ha… Kafaları çekeriz bir meyhanede… Sonra da zil zurna dökülürüz sokaklara Barış türküleri, aşk şarkıları söyleriz sesimiz kısılıncaya kadar… Sonra da gidip işeriz adımıza dikilecek adsız yiğitler anıtının altına…
|
|
|