Yalnız Mesajı Göster

Adisyon Kağıtları 6 Kişilik Oyun

Eski 10-24-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Adisyon Kağıtları 6 Kişilik Oyun




Adisyon kağıtları 6 Kişilik Oyun

ADİSYON KAĞITLARI

KİŞİLER

TÜRKAN: Bahri’nin karısı

ADAM : Hayali kahraman

BAHRİ : Türkan’ın kocası

ÖZGE : Bahri ile Türkan’ın kızı

BİLGE : Bahri ile Türkan’ın kızı

AYTAÇ : Bahri ile Türkan’ın oğlu

ADİSYON KAĞIDI :

YAZAN : Eda NACAR

97-11942005

Dr Yazarlık-4

(Otantik, nehiz bir resrorantı ) andıran sahnede, üç dört masa bulunmaktadır Masaların üstünde bakır kupalar, bakır tabaklar, bakır sürahiler yer almaktadır Ortamı duvarlarda asılı olan gaz lambaları aydınlatmaktadır Duvarlar eski yeni aile fotorafları ve halılarla süslenmiştir Hasır iskemlelerde, samimi bir hava yaratmak için masaların kenarlarına dizilmiştir Kaneviçe perdeler ve asırlık kilimlerde nostaljik bir hava yaratmıştır Eski bir soba ve pencerenin önünde çiçekler vardır Düz sarı kıyafetiyle bir adam içeriye girer Kıyafetin ön yüzünde ( Beyti kebap, Patlıcan kebap, Kuzu şiş, Piliç şiş, Günün yemeği, Pilav, Salata, Tatlı, Dondurma, Cola) yazmaktadırArka tarafında ise kıtalar şeklinde yazılmış şiirler bulunmaktadır

ADİSYON KAĞIDI- Ben aşk cumhuriyetinin başbakanıyım

Halkım aşıklardan

Benim cumhuriyetimde insanlar;

Aşık olarak doğar,

(Duvarda asılı olan aile fotoğraflarına

sıra ile bakmaktadır)

Aşk ninnileriyle büyür,

Aşk mekteplerinde,aşkın kitabını okur,

(seyirciye doğru yönelir)

Benim kanunlarımda;

Aşklar özgür yaşanır

Avukatlarım bu yüzden işsiz

Savcılarım boş oturur

Aşk suçu işleyenler sınırdışı edilir

(Elleriylr restorantı gösterir)

Benim cumhuriyetimde, ordum aşk için

savaşır

Aşklar ölürcesine yaşanır,

Mezar taşlarına aşk şarkıları yazılır

Benim cumhuriyetimde aşklar

Sonsuzluğa ulaşır

(iskemlelerden birine oturur)Bu gördüğünüz restorantın sahipleri, yirmi beş yıllık evliler Geçen sene gümüş yıllarını kutladılar Onu tanıdığım günden beri dünyasından bir türlü gidemedim Onun bambaşka bir dünyası var Her geldiğinde bana (arkasını döner ) birkaç mısrayı bırakır ve gider

O yirmi beş yıl boyunca binlerce öğrenci yetiştirmiş emekli bir öğretmen

O üç tane pırıl pırıl evlat yetiştiren güzel bir anne

O otantik, nezih bir restorant işleten iyi bir işhanımı

Onun ilk şiirini kardeşim kadar sevdiğim restorantın menü kapağına yazmışlar (Dışardan sesler duyulur) Türkan ablanın sesi bu (İskemleden kalkar) En iyisi ben yerime gideyim Kapı önüne canım Sizleride sevgili patronum Türkan Ablanın dünyasıyla başbaşa bırakayım

TÜRKAN – (Elinde küçük çaydanlığı ile içeri girer Kaneviçe perdeleri açar) Nasılda özlemişim, bu sessizliği küçücük çaydanlığımla bir kişilik çay demlemeyi, (vazonun içinde ki çiçekleri koklar) sabahları vazolara koyduğum kırmızı gülleri, hanım elleri, begonvilleri Nasıl da özlemişim, aşk şarkıları dinlemeyi

(Kısık seste ut sesi sözlere karışmaktadır Bu arada Türkan adisyon kağıtlarının arkasına birşeyler yazmaktadır)

(Çayını yudumlar)

(Beyaz kıyafetli bir adam, Trenin hareket etmesi için bekleyen memur edasıyla ağzındaki düdüğü çalarak sahneye girer)



Alıntı Yaparak Cevapla