Yalnız Mesajı Göster

Amma Da Aldanmışız. 13 Kişilik Komedi Oyun

Eski 10-24-2012   #6
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Amma Da Aldanmışız. 13 Kişilik Komedi Oyun




MUHTAR — Macit,şu meşhur bir avcı var ya…

DERVİŞ AĞA — Bildim,biliyim ben onu

HOCA — Mevlût…

KAHVECİ — (Yerinden fırlar) Suya gitti Ne edeceksiniz?

HOCA — Kimi?

KAHVECİ — Suya gittiNe edeceksiniz?Mevlût suya gitti

MUHTAR — Kim çağırdı,Hayri Ağa?

KAHVECİ — Suya gittiNe edeceksiniz?Mevlût suya gitti

HOCA — Haydi git,otur,gitMevlût’ü filan çağıran yok

KAHVECİ — Suya gitti(Diye söylenerek yerine oturur)

ONBAŞI — Şey mimli isimleri sayardık…

MUHTAR — Evet,Mehmet,Muhammet…

HOCA — Mahmut,Mevlût

KAHVECİ — (Yerinden,kızgın) Suya gitti…

ONBAŞI — Değil,şey,durun şeyinin,neydi muhtar,babasının ismini de deyiverdiŞey Veli mi dedi,deli mi dedi…Şeymiş,çoban,ebet çobanmış şeyde

MUHTAR — Kör Veli mi?

DERVİŞ AĞA — Evet,onun biy oğlu vaydı…Adı Muyat,evetMuyat

MUHTAR — Tamam,ben de hatırladım,bir gün ava çıkarken torbayı unutmuştum da alıp getirmişti evden…Fakat o bacak kadar çocuktur be

ALİ AĞA — Efendime söyliyeyim,yani Kör Veli öldüğü zaman çocuk,efendim söyliyeyim,pek ufaktı,yani,onu bir tahsildar aldı gitti kasabaya

MUHTAR — Evet,hatırladımBir gün avda bizim köpek,vik vik tavşanı kovalıyordu…Tavşan kulaklarını şöyle dikmiş…Tam önüme geldiÇifteyi omuzladımBir de ne göreyim?O dediğiniz çocuk çiftenin ucunda görünüyorTavşanı da kaçırdık

ALİ AĞA — Vay anasını,demek o çocuk gelecekO hırsızın biridirKala kala,efendime söyliyeyim,koca köy ona mı kaldı?

ONBAŞI — Ben kör şeyi,neydi o?Şey…

MUHTAR — Veli

ONBAŞI — Evet,ben kör Veli’yi filân bilmemYalnız şunu bilirimŞu çiçeği şeyinde,burnunda yeni öğretmenler nereye giderlerse şey yapıyorlarmış,şey kök söktürüyorlarmışYa

ALİ AĞA — Efendime söyliyeyim,ben şimdi iyi hatırladım,efendime söyliyeyim,o çocuğu…

DERVİŞ AĞA — Tüh canına beBen neden hatıylamıyum

MUHTAR — Derviş Ağa,nasıl hatırlamazsınHani çoban Kör Veli vardıBir gözü sakattıKöyün davarını güderdi

ALİ AĞA — Şöyle böyle on beş yıl önce,efendime söyliyeyim

DERVİŞ AĞA — (Kendini zorlar) Köy Veli…Köy Veli…Hah!BildimKâzım Ağanın çobanı idi önce

MUHTAR — Hah,ayağını bastın,kaldır

DERVİŞ AĞA —Çocuğu da hatıyladımAmanın,bu hükûmet ne ettiğini bilmiyoyYahu o çocuk öğretmen olayak buyaya göndeyiliy mi?

Ali AĞA — Efendime söyliyeyim,buraya gönderilmesini bırakOnu örtmen yapanlarda kabahat

HOCA — Ağalar,deminden beri dinlerimHele bana da çıtladın da şu malim denen adamın cemazülevvelini biz de öğrenelimDeğil mi ya?Biraz sonra köye gelecek,caminin karşısındaki mektebinde bizim gibi kâmil bir hoca ile aşık atmaya kalkacakAtamaz ya,baklava hakkı için,atamaz ya,sözün gelişiBiz nerde,malim nerde?

MUHTAR — Çok güzel söyledin,hoca…Hele böylesine malim(Kızgın) Ne malimi canım,öğretmen…Evet,dediğim gibiBunun ne anasında ne babasında hayır vardıBaba içkici,sarhoş,eli uzunun biri…Anayı hiç sormaKöyden atacaktık da araya ölüm girdi…Bizi bu rezillikten kurtardıAva giderken,kaç kez,kaldır çifteyi vur şu kadını,diye düşünmüşümdür

HOCA — Vay vay,demek böyle?

DERVİŞ AĞA — Böyle ya…Çocuğa ne deysin?Aymut dibime düşey…Atalay sözü bu

ALİ AĞA — Efendime söyliyeyim,köyde biraz daha kalsaydı,efendime söyliyeyim,bütün çocukları da kendisi gibi yapacaktıİmdada o şişman tahsildar yetişti,aldı götürdüEfendime söyliyeyim,çocuklarımız kurtuldu

DERVİŞ AĞA — Yanlış söyledinKuytulmadıİşte şimdi kapana giydi çocuklayımız

DİĞER ÜÇÜ — Çok doğru dedin

HOCA — Vay,vay…Böyle bir adamı buraya malim veriyorlarTüh,tühKıyamet ağalar,kıyamet…Evvelki gece bizim kaşık düşmanı,tavuklu bir pilâv yapmıştıMevlût okumuştum ya…Sabrilerde…Bir tavuk göndermişler…Bakkala da yasin okuduk;bir yarım okka pirinç…Pilâv yerken…Budu şöyle yakaladımDerken “Kadın,kalk bir su ver” dedim…Sofraya otururken suyu almaz yanınaNe derse beyenirsiniz? “Görüyorsun yemek yiyeceğim,sabreyle…Yemek yerken su içilmez” Dünya değişti…KıyametŞuna bak,hırsız,uğursuz bir ananın,hırsız uğursuz oğlunu böyle namuslu bir köye malim veriyorlarSonra da malim dikilir başınaNeBen öğretmenin…Öğretmen değil,oyuncu bunlarMasum sabü sübyana köçeklikten başka bir şey öğretmezler

MUHTAR — Ne oyunlar,hoca,görsen…

HOCA — Allah göstermesin!

MUHTAR — Zımbırtı etmekten başka bir şey bilmezler…Bilseler…Amenna,başımızın üstünde yerleri var…Ne gezer onlarda bilgi…Mektep dediğin sessiz gerek…Bunlar da öyle şey arama,Bir gürültü bir patırdıÇalgılar,davullarBakın geçenlerde kaynatamın köyüne gittim ya…Beraber ava gidecektik olmadı…O köyde bir mektep var…Bir de kıranta bir malim…Malim değil tam malim beg…Mektepte tek gürültü yok…Çocuk tıs der,yapıştırırmış tokadı…Yana yattın tokat…Çamura battın tokat…Bizim kaynata dedi ki çocukları dövmek için öyle kabahatler yüklüyormuş ki…Kaynatam bile bulamazmış o kabahatleri…Bilirsiniz ne keskin avcı olduğunu hâlbuki…E,köylü memnun…Çocuk dediğin dayakla terbiye edilir…Bunlarda öyle mi ya?Talebesi çalar,malimi,müdürü oynar






Alıntı Yaparak Cevapla