10-24-2012
|
#2
|
Prof. Dr. Sinsi
|
3 Kişilik Komik Skeç - Rüya Yorumcusu
AGÂH – (fırsat bulmuş) Karım böyle her şeyi unutur Aslında yağmur düğünde yağmıyor Önce yağmış Nikâhta Dünürler uğur saymışlar Çiftetelliyi de damatla gelin değil, iki kaynana ile kaynata oynuyorlar bu sevinçle Karım hiç rüya anlatamaz, dikkat geliyor!
KADIN – (gelerek) Buldum Ordaymış (bakınır) Ne o, ben yokken anlattı mı yoksa?
AGAH – Ne haddime?
KADIN – Nerde kalmıştık?
YORU – Dünürler çiftetelli oynuyorlardı
KADIN – Anlattın değil mi? Kaşla göz arasında anlattın Ben bilmez miyim malımı… Bir dakika yalnız bırakmaya gelmiyor… Dünürler nerden çıktı? Benim rüyam yağmurda kalmıştı
AGÂH – (yavaş yavaş kızarak) Benim rüyamda demez mi? O rüyayı ben gördüm
KADIN – Söz gelişi söyledim… Benim anlattığım rüya diyecektim…
AGÂH – Yağmur nikâhta yağmış Düğün günlük güneşlik bir meydanda, bir dere kenarında kutlanıyor Kenarda armut ağaçlan Ötede nizami bir dutluk Ortada mükellef bir ziyafet sofrası… O kadar
KADIN – Orası önemli değil Hep gereksiz teferruat içine dalıp ipin ucunu kaçırırsın zaten, (özür dileyerek) Damar sertliği var da kendisinde Evet Yağmur başlıyor
AGÂH – Yağmur yağmış bitmiş Hava açmış Gün güneşlik Rüyayı tabir ettireceksek aynen anlatmak gerek Abuk sabuk anlatıyorsun, bak adam da ne zor durumlarda kalıyor…
KADIN – Kapa çeneni, biz ne yapıyoruz sanki?
YORU – Sakin olun efendim Sakin olun
KADIN – Evet, ne diyordum… Yağmur dinmemiş, yağıyor Seller gidiyor Daha bir diyeceğin var mı?
AGÂH – Var!
KADIN – Kes!
AGÂH – Peki!
KADIN – Armutluk dutluk falan da yok Çevre yangın yeri… Madem iş inada bindi… Dere mere de yok Kafam kızarsa düğünü de kaldırırım büsbütün ortadan…
AGÂH – Peki! Tamam Öyle olsun
KADIN – Hâlâ öyle olsun diyor… Sanki öyle değilmiş gibi…
AGÂH – Değil!
KADIN – Kes!
AGÂH – Peki!
KADIN -(Yorumcuya) Kusura bakmayın, aklı fikri düğünde dernekte, ziyafette, zengin sofrada Dutluklarda, armutluklarda Oysa şekeri yüksek Perhiz de yapmıyor
AGÂH – Evde perhiz yaptırıyorsun Rüyada da yaptıracak değilsin ya!
KADIN – (Yorumcuya) Görüyorsunuz değil mi? Deli eder insanı bu herif
AGÂH – (kısık sesle bir şey söyler)
YORU - Bir şey mi dediniz?
AGÂH – (Yorumcunun kulağına) Herif senin babandır, dedim Verdim ağzının payını
YORU - Anlıyorum (Kadına) Sadede gelin hanımefendi
KADIN – Tuvaleti sordu size değil mi?
AGÂH – (korkuyla) Evet evet
KADIN – Sık dişini biraz, şimdi gidiyoruz (Yorumcu ‘ya) Şekeri çıktı, çişi geldi… Ve o sırada Uludağ’daki…
AGÂH – Ağrı dağı! Ağrı dağı!
KADIN – Sen çişini tutmasını öğren de sonra bilgiçlik tasla
YORU – Rica etsem de, bir sakınca yoksa yine Ağrı dağında kalsak
KADIN – Kalalım beyefendi Nezakete karşı balmumu gibi eririm ben Evet… Ağrı dağındaki, sırf sizin hatırınız için söylüyorum, timsah dereden çıkıyor…
AGÂH – Haaaaaaa… Hani dere yoktu… Hani dere yoktu… Geldin mi sözüme? 
KADIN – Bazen dereli anlatıyorsun, bazen deresiz… Ben de şaşırıyorum vallahi… (Yorumcuya) Günü gününe uymuyor ki… Şekeri düşüyor dereli, şeker fırlıyor deresiz… Ansefabol almasa her şeyi unutuyor Her şeyi unuttuğu zaman da ilacı almayı unutuyor
YORU – Timsaha gelelim lütfen
KADIN – Evet, Agâh gelini tebrik ediyormuş o sıra… Timsah giriyor düğüne Kaçışan kaçışana… Kimseye ilişmiyor, geliyor doğru Agâh’ın yanına…
AGÂH – Kimlik kontrolü!
KADIN – Ha evet, o sırada iki jandarma kapıları tutmuş kimlik kontrolü yapıyorlarmış Davetliler birer birer geçiyorlar Sıra Agâh’a gelince, timsah onun kimliğini kapıp kaçıyor
YORU – ilginç, çok ilginç
KADIN – îşte rüyamız bu Anlatması bizden, tabir etmesi sizden
YORU – Tabire ne hacet efendim, tabir tabak kadar açık ve seçik O kimlik beyefendinin kişiliği… Onu yok eden timsah da (Kadını gösterir) siz oluyorsunuz
|
|
|