Prof. Dr. Sinsi
|
Usta Tiyatro Metni, Usta Skeç
AYDIN – (bağırarak) ne oldu sana (üzüntülü bir haldeler)
MUHARREM – Gitti parmağım, gitti, (ağlayarak parmağına bakıp kendini yere atar Aydın önlüğünü yırtar, Muharrem’ in bileğini sıkıca bağlar)
AYDIN – Nasıl kaptırdın parmağını makineye, niye dikkat etmedin? (ötekiler şaşkın bir halde izler) Durmayın ya, taksi çağırın, hastaneye yetiştirelim belki parmağını dikerler yerine, Turan bak parmağın parçasını bul, Kamber taksiye koş, Ali sende patrona haber ver (koşturarak Turan içeriye gider, Kamber ile Ali dışarı çıkar) Bak Muharrem, hastanede polis ifadeni aldığında doğruyu söyle, kimseden şikayetçi misin diye sorduğunda, bizleri sigortasız çalıştırdığı için patrondan şikayetçiyim de
MUHARREM – Tamam Aydın usta tamam Yandım anam, oy parmağım Bittim ben (Adil telaşla girer, arkasından Ali ve Kamber de gelir, Turan içeriden parmağın kesilen parçasını bir beze sarılı halde getirir)
ADİL – Ne oldu Muharrem, elini makineye kaptırdığın doğru mu?
AYDIN – Kan kaybediyor, hemen hastaneye yetiştirmemiz gerek
ADİL – Tamam ben hallederim, siz geçin içeri
AYDIN – Bu halde nasıl çalışırız Adil bey, zaten yüreğimiz ağzımızda
ADİL – Size çalışın mı diyorum Geçin oturun ben hallederim
KAMBER – Taksi kapıda (Adil Muharrem’ in koluna girerek dışarı çıkarır, bu sırada kulağına alçak sesle) Canını sıkma Muharrem, sen iyileşinceye kadar haftalığını veririm ben, hastane de sorarlarsa kimseden şikayetçi değilim dersin, ben Adil ağabeyin akrabasıyım, iş yerine ziyarete gitmiştim, kendime çerçeve yapayım dedim, o sırada parmağımı makineye kaptırdım dersin Başımıza iş açmayalım durup dururken İşçi çalışmıyor, sadece bir usta var, o da yeni başlamış işe, Adil ağabeyin kendisi çalışıyor dersin
MUHARREM – anam yandım anam Ne olacak halim, çocuklarım oy anam oy
ADİL – Ya tama sızlanmayı bırak, dedim ya haftalığını vereceğim sen iyileşinceye kadar Bak ilaçlarını da ben alacağım (birlikte çıkarlar, araba sesi yavaş yavaş kaybolur)
AYDIN – (sinirli bir şekilde içerden çıkar, ötekilerde ardından gelir) Patron Muharrem’ i kandıracak İş işten geçmeden hastaneye yetişmeliyim (aceleyle çıkar)
KAMBER – Muharrem’in hangi barmağı goptu?
TURAN – Baş parmağı tam kopmuş, işaret parmağı da ikiye ayrılmış
ALİ – Çok ta kan aktı
KAMBER – Nasıl da ağlıyırdı uşağ kimi
TURAN – Ağlamaz mı? Allah korusun parmaklarına bir şey olursa çalışamaz, ne olur çocuklarının hali?
ALİ – Karısı duyunca ne yapacak?
KAMBER – Turan mene bir cıgara ver (birlikte sigara yakarlar) patron Muharrem’ e niye sedece bir usta çalışır diyersin dedi ki, biz beş kişi çalışmırığ mı?
TURAN – Bilmem
KAMBER – Muharrem ile patronun hısımlığı var mı?
TURAN – Yoooo
ALİ –Hastanedekiler patronu tanıyor, o yüzden Muharrem ustayla ilgilensinler diye öyle söylemişlerdir belki (Muharrem eli sargılı, kolu boynunda askılı, elinde bir ilaç poşeti Adil ve Aydın ile birlikte içeri girer)
ADİL – (sinirli) Yahu sana ne oluyor Aydın Usta? Niye her şeye burnunu sokuyorsun?
AYDIN – Göz göre göre haksızlık ediyorsun
ADİL – (Biraz sinirli bir şekilde dolaşır, Aydın’ın koluna girerek dışarı çıkarmaya çalışır) Gel hele sana bir şey söyleyeceğim (dışarı çıkarlar)
KAMBER – Keçmiş olsun,
TURAN, ALİ – Geçmiş olsun usta
MUHARREM – Sağolun arkadaşlar
TURAN – Aydın Usta hastaneye yetişti mi?
MUHARREM – Yetişti, hem de nasıl yetişti Polis ifademi almaya geldi, ben ağzımı açmak üzereyken Aydın usta içeri girdi Sorulan her şeye cevap verdi
KAMBER – Patronun dediğlerini mi?
MUHARREM – Yok, kendi bildiği gibi anlattı
ALİ – Ne sordu ki polis?
MUHARREM – Önce, olay nasıl oldu diye sordu, bende anlattım, sonra kimseden şikayetçi misin diye sordu, o zaman Aydın usta başladı konuşmaya Evet dedi şikayetçiyiz Bizleri sigortasız çalıştıran işverenlerden şikayetçiyiz Beş işçi çalışıyoruz dedi, kendisi sigortalıymış ama Aydın ustanın Polis biz gerekeni yaparız, siz gidebilirsiniz dedi Benim de zaten sargılarım bitmişti
ALİ – Demek Aydın usta kendisi sigortalı?
MUHARREM – Evet, ama o bizimde sigortalı olabilmemiz için uğraşıyor
TURAN – Helal olsun sana Aydın usta (Aydın içeri girmeye çalışır, Adil kolundan çeker)
ADİL – Ya dur hele bitmedi ki söyleyeceklerim
AYDIN – Ne söyleyeceksen burada söyle
ADİL – (ötekilere) hadi siz işinize baksanıza Muharrem sende yarım kalan işlerini söyle tamamlasınlar (hepsi içeri girer) Bak
Aydın usta, haftalığına da zam yapacağım Tamam mı? Senin sigortan devam ediyor, sana ne bunlardan? Hem bunlar sigortalı olursa primlerden dolayı haftalıkları da azalacak Sen tutturmuşsun ille de bunlar da sigortalı olacak 8cebinden biraz para çıkarır Aydın’ın cebine sokmaya çalışır) Sigara alırsın (Aydın parayı almaz)
AYDIN – Ya Adil bey sen beni ne sanıyorsun? Halil miyim ben? Üç kuruş için arkadaşlarımı satar mıyım? Onların güvenceye hakkı yok mu? Şimdi sen Muharrem’ e ne zaman kadar haftalık vereceksin? Ya iki ya üç hafta sonra? Biraz onları da düşünseniz? Onlar çalışmazsa siz de kazanamazsınız Bir de bu tarafını düşün Daha iyi, daha rahat, daha şevkle çalışmazlar mı? Ama sen bu şekilde bindiğin dalı da kestiğinin farkında değilsin
ADİL – Aydın usta, bak vazgeç, senin için de iyi olmaz
AYDIN – Ne yapabilirsin? İşten mi çıkaracaksın? Tamam verirsin tazminatı mı çıkarırsın
ADİL – Tazminatsa tazminat Alır defolur gidersin, senin yüzünden pişmiş aşıma su katamam
AYDIN – Sen zannetme ki aşım pişti Bu gidişle de pişeceğe benzemiyor Çünkü kendin su kattın Artık çok geç Birazdan başına gelecekleri görürsün
ADİL – Ne gelecekmiş başıma?
AYDIN – Az sonra görürsün (keyifli bir halde içeri girer)
ADİL – Ya sen benim söylediklerimi unut, sinirlendiğimden söyledim
AYDIN – (içerden) Olur, olur
ADİL – Başımıza bir de tazminat çıkardı Bunu hiç düşünmemiştim (biraz düşünür) bende sana tazminat verirsem bana da Adil demesinler (kapı açılır içeri Müfettiş girer)
MÜFETTİŞ – İyi günler, Adil Koparan siz misiniz?
ADİL – Evet benim
MÜFETTİŞ – (elindeki dosyayı açar) Ben İş Müfettişiyim Elimize ulaşan bilgilere göre, sigortasız işçi çalıştırıyorsunuz
ADİL – Hoş geldiniz efendim Ama elinize geçen bilgiler yanlış Ben bir işçi çalıştırıyorum, o da sigortalıdır zaten İsterseniz evrakları büro da göstereyim (Aydın içerden görünür, Adil müfettişle çıkar)
AYDIN – Ali, çabuk bunları izle (Ali hızla çıkar) sakın gözen bir şey kaçırma
ALİ – (dışarıdan) Büroya giriyorlar Aydın usta (Aydın önlüğünü çıkarır hoparlöre sarar)
AYDIN – (içeri bağırır) Arkadaşlar (makine sesleri kesilir, hepsi içerden çıkar)
MUHARREM – Neler oluyor Aydın usta?
AYDIN – İş müfettişi geldi, şimdi bürodalar
KAMBER – Müfettiş mi? Ne yapacak büroda
TURAN – Rüşvet alacak (gülüşürler)
AYDIN – Sigortasız işçi çalıştırıyor diye ben ihbar ettim, müfettiş de kontrole geldi
KAMBER – İşçiler büro da mı çalışır ki, niye burda kontrol etmir müfettiş?
AYDIN – Patron fırsat vermedi ki (Ali koşarak içeri girer)
ALİ – Usta, patron yanındaki adamla buraya geliyor (hepsi hızla içeri geçer, Ali tuvalete girer, Adil ile müfettiş sahneye gelir)
MÜFETTİŞ – (bakınarak makinelerin olduğu bölüme gider, kapıdan içeri bakar, Adil’ e döner) Bunlar işçi değil mi?
ADİL – Onlar mı?  Şeyy onlar ustanın arkadaşlarıdır Yeğenim kaza geçirdi, geçmiş olsun demeye gelmişler
|