Yalnız Mesajı Göster

Apne : Uykusuz Geceler

Eski 07-28-2007   #1
puslu
Varsayılan

Apne : Uykusuz Geceler



Uyku apnesi olanlar sağlikli bir uyku uyuyamiyor, yeterli oksijen alamiyor, asabi ve yorgun uyaniyor

İSTANBUL - Uyku laboratuvarlarinda yapilan testlerle tanisi konabilen bu rahatsizlik en çok orta yaş üzeri erkeklerde, aşiri kilolu olanlarda, alkol ve sigara kullananlarda görülüyor

Uykuda solunumun kisa süreli durmasi ve kandaki oksijen düzeyinin belirli seviyelerin altina inmesiyle karakterize olan bir sorun uyku apnesi Toplumda yüzde 5 gibi ciddi bir oranda görülmesine rağmen, yeterince taninmiyor Uyku apnesini hasta tek başina fark edemediği için çoğunlukla sorunun varliği eşler ya da ailenin diğer üyeleri tarafindan fark ediliyor

Uyku apnesini bu denli önemli yapan noktalardan biri de, tedavi edilmemesi durumunda, birkaç yil içinde kalp hastaliklari da dahil olmak üzere hayati önem taşiyan sağlik sorunlarina yol açmasi Hemen her yaş grubunda ortaya çikmakla birlikte orta yaş üzerinde daha sik rastlaniyor Yaş ilerledikçe de görülme ihtimali artiyor Erişkinlerde kilo sorunu olan, alkol kullanan ve sigara içen kişilerde uyku apnesi daha fazla ortaya çikiyor Çocuklarda siklikla, bademcik ve geniz eti büyümesi ve burun tikanikliği sebebi ile görülüyor

Özellikle çocuklarda ortaya çikan uyku apnelerinin erken teşhisi çok büyük önem kazaniyor Çünkü ihmal edilmiş teşhisler büyüme-gelişme geriliği, beynin oksijensiz kalmasi gibi çok ciddi problemlere veya uzun vadede akciğer ve kalp rahatsizliklarina yol açabiliyor Bunun yaninda farkli nedenlere bağlanan okul başarisinda azalma, öğrenme güçlüğü, sosyal izolasyon, çekingenlik, sinirlilik gibi sosyal problemlerin de ortaya çikmasina neden olabiliyor

Farkli nedenlerle ortaya çikan uyku apnesi nöroloji, KBB ve göğüs hastaliklari disiplinlerinin konusunu oluşturuyor Ancak öncelikle sorunun şiddeti ve taniminin doğru olarak tespit edilmesi gerekiyor ki bu noktada uyku laboratuvarlari etkili oluyor

İKİ TÜR UYKU APNESİ VAR

Anadolu Sağlik Merkezi KBB uzmani Op Dr Anil Güngör, uyku apnesinin esas olarak iki farkli türü bulunduğunu belirterek şu bilgileri aktariyor:

Santral uyku apnesi: Beyindeki solunum merkezinin yetersiz ve uyumsuz çalişmasi sebebiyle ortaya çikarlar Solunumun azalmasi ve durmasini takiben kanda karbondioksitin artmasi ve oksijenin azalmasi sonrasinda uyanma tipiktir Santral uyku apnesinden muzdarip olan kişiler, periferik apne yaşayanlara oranla uyanma dönemlerini daha rahat hatirliyor

Periferik (Obstrüktif) uyku apnesi: Boğazda solunum yolunu açik tutan kaslarin gevşemeleri ile havanin geçeceği alanin kapanmasi, daralmasi sonucunda oluşuyor Hava yollarinin daralmasi sonucunda bir süre solunum duruyor ve kandaki oksijen miktari azaliyor Karbondioksit birikmesi bir süre sonra beyni uyariyor ve tekrar solunum almayi sağliyor Beyin bu azalmayi algiliyor ve uyku derinliğini azaltarak hava yolunun tekrar açilmasini sağlamaya çalişiyor Sonuçta hasta bütün geceyi nefes almak için uğraşmakla geçiriyor ve neler yaptiğinin farkinda bile olmuyor Horlamalar, çirpinmalarla geçen gecenin ardindan hem ciddi bir efor sarfedilmiş, hem de gerekli uyku alinamamiş oluyor Bu da gün boyu yaşanacak yorgunluk, gerginlik ve sinirliliğe yol açiyor Çocuklarda ise bütün gece nefes almak için harcanan efor ve bozulmuş uyku düzeni sebebi ile büyüme için gereken kaynaklar boşa gidiyor; büyüme ve gelişme geriliği ortaya çikabiliyor Santral ve obstrüktif uyku apnesinin beraber görülmesi halinde miks tip apneden sözediliyor

Özellikle obstrüktif, yani solunum yolu tikanmasina bağli uyku apnesinin bazi problemlerin ortaya çikmasinda risk oluşturduğuna işaret eden Op Dr Güngör, şöyle konuşuyor:
“Bu kişilerde öncelikle kalp ritm bozukluklari görülüyor, hipertansiyona yatkin oluyorlar Kalp krizi riski artiyor, önemli bir kisminda kronik üst ve alt solunum yolu enfeksiyonlari ve nefes darliği problemi yaşaniyor Gün içindeki uyuklamalari artacaği için de yaşam kalitesinde de ciddi bir düşüş yaşiyorlar Mesleklerinde verimleri düşebiliyor Örneğin ABD´de uyku apnesi olduğu tesbit edilen kamyon şoförlerinin yapmiş olduğu kazalar ciddi boyutlarda”

APNENİN NEDENLERİ

Her yaş grubunda ortaya çikan uyku apnesinin nedenleri de değişkenlik gösteriyor Konuyla ilgili bilgiler veren Op Dr Güngör, yetişkinlerde ve çocuklarda ortaya çikan uyku apnesine ilişkin şunlari anlatiyor:

Bebekler ve çocuklarda: Bebeklerde gelişme eksikliğine bağli larenksin (girtlağin) ve solunum borusunun gelişmemesi gibi problemler ön plana çikiyor Bunlarin yüzde 95i bir yil içinde bebeğin gelişmesiyle geçiyor Yüzde 5’i ise cerrahi ya da tibbi müdahale gerektiriyor Bebeğin, doğumda oluşan değişik konfigürasyonlar nedeniyle küçük çeneli olmasindan dolayi dili arkaya kaçabiliyor ve bu da uyku apne sendromuna yol açabiliyor Bunlari göreceli olarak basit tibbi müdahalelerle tedavi etmek mümkün

Çocuklarda horlama ise başli başina bir sorun ve bir takim özel yaklaşimlar gerektiriyor Horlayan her çocuğun apnesi yok, ama genellikle apnesi olan bütün çocuklar horluyor Anne ve babaya apneyi sormanin yolu, çocuklarinin uykularinda bir süre soluklarinin kesilip kesilmediği, ki bunlar genellikle horlayan çocuklar oluyor “Bu dönem ne kadar sürüyor, bu dönem sonunda çocuklarin soluk almalari tamamen kesiliyor mu, yoksa nefes almaya çalişiyor da alamiyor mu?” gibi sorularla sorunun varliği, şiddeti süresi tespit edilebiliyor Uyku apnesi sorunu yaşayan çocuklarda parasomniya denilen ve uykunun REM fazinda kalamamaya bağli bir takim yan etkiler yaşaniyor Oksijen düştüğü dönemlerde korkulu rüyalar görüyorlar ya da birdenbire gece işemeleri ortaya çikabiliyor Okul çağlarindaki çocuklarda okul başarisinda birdenbire düşme olabiliyor Gece bacaklarini sallama sik rastlanan bulgulardan Öğretmeninden çocuğun dikkatsiz, çok sinirli ve kavgaci olduğu, sik sik ağladiği gibi şikayetler duyulabilir ki hekimin bunlara da çok dikkat etmesi gerekiyor Tüm bunlar bir tablo içine yerleştirildiğinde ve büyük tablo görülebildiğinde anlam kazaniyor Sürekli ağzindan nefes alan çocuklarda diş ve damak gelişim bozukluklari, diş çürükleri, ağiz kokusu, sik boğaz ağrisi ve iltihabi, yutma bozukluklari, yüz gelişim bozukluklari başliyor

Yetişkinlerde uyku apnesi: Yetişkinlerde tablo biraz değişiyor Erişkinlerde ve çocuklarin bir kisminda uyku apne sendromu obeziteyle birlikte ortaya çikiyor Peki aşiri kilo uyku apnesini nasil etkiliyor? Boyun çevresindeki yağ dokusunun artmasi bir yere kadar dişa doğru gelişirken, bir yerden sonra büyük bir kismi solunum yolunu da daraltiyor Vücudun büyümesiyle bağlantili oksijen ihtiyaci artmakla birlikte, solunum yolunun daralmasina paralel oksijen alimi azaliyor Yani birdenbire tüm fizyolojik denge tersine dönüyor

UYKU LABORATUVARI

Uyku apnesinin kesin teşhisi ve şiddetinin ölçülebilmesi için uyku laboratuvarlarinda “polisomnografi” adli incelemeler yapilmasi gerekiyor Uyku sirasinda bir çok parametrenin kaydedildiği polisomnografi ile kalp fonksiyonu, solunum fonksiyonu, oksijen ve karbondioksit miktarlari, beyin bölgelerinin aktiviteleri, uykunun yapisi ve uyku bozukluklari hakkinda en sağlikli bilgilerin alinmasi sağlaniyor

Anadolu Sağlik Merkezi’nin uyku laboratuvarinda yaptiklari polisomnografiye ilişkin uyku laboratuari sorumlusu Nöroloji Uzmani Dr Levent Üçkardeşler şunlari anlatiyor:
“Bu yöntemle, beyin elektrosu (EEG), solunum hareketleri, uyku sirasinda kandaki oksijen miktari, kalp elektrosu (EKG), göz hareketleri, kaslardaki kasilmalar, kol - bacak ve gövde hareketleri, hastanin sürekli video görüntüsü eşzamanli (simultane) kayitlanir ve böylece uyku sirasinda vücut işlevleri hakkinda ayrintili bilgi elde edilir EEG ile uykunun seyri ve fazlari, uykudaki anormal hareketler ve durumlar kaydedilmektedir Polisomnografi, sik görülmeleri nedeni ile en sik uyku apnelerinin durumu ve tipinin saptanmasinda kullanilir
Bunun yaninda nörolojik hastaliklar olan uyku bozukluklarinin teşhisinde kullanilmaktadir Bu yöntemle uyku ritm bozukluklari (disomnialar), uykusuzluklarin (insomnia) tip tayini, narkolepsi ve huzursuz bacak sendromu (restless leg) gibi nörolojik hastaliklar, uykuda hareket bozukluklari (parasomnialar) teşhis edilir Diğer yaygin bir kullanim alani da erkeklerdeki impotanslarin, yani penisteki sertleşme bozukluklarinin teşhisidir Özel bazi kaydedicilerle peniste uyku sirasindaki sertleşmeler kaydedilerek iktidarsizliğin gerçekten var olup olmadiği ve psikolojik mi yoksa organik mi olduğuna karar verilmekte, böylece tedavisi daha sağlikli yapilmaktadir

Uyku testlerinden sonra elde edilen bilgiler değerlendirilerek, uyku apnesinin gerçekten tedaviye ihtiyaç gösterip göstermediğine karar veriliyor Burada da farkli disiplinlerdeki hekimlerin işbirliği içinde çalişmasi gerekiyor Uyku apne sendromu olan hastalarin nöroloji, KKB, göğüs hastaliklarinin ortak takip ettiği hastalar olmakla birlikte; öncelikle nöroloji ve KBB takibinden geçmesinin uygun olacaği düşünülüyor

YETİÞKİN VE ÇOCUK TEDAVİSİ

Tedavi uygulandiği taktirde uyku apnesinin ortadan kaldirilip kaldirilmayacağinin gruplara göre değişkenlik gösterdiğini söyleyen Anadolu Sağlik Merkezi Göğüs Hastaliklari Uzmani Doç Dr Reha Baran sözlerine şöyle devam ediyor;
“Çok küçük çocuklarda solunum yolu obstrüksiyonu varsa cerrahi müdahale ile bunlari düzeltmek mümkün Oyun çaği çocuklarinda eğer obstrüksiyon yeri doğru tespit edilir ve bunlar ameliyatla uzaklaştirilirsa, çocuktaki pozitif etki hemen görülüyor İleri yaşlarda obez kişilerde ise sorun ve çözümü biraz daha karmaşik Ameliyatla solunum yolu açilabiliyor, ancak buradaki yağ dokularina genel olarak müdahale edilemiyor Kesin çözüm için bu kişilerin kilo kaybina yönlendirilmeleri ve bir takim solunum cihazlarindan faydalanmalari sağlanmalaridir

Gögüs hastaliklari uzmanlari olarak hastanin sorunun saptanmasinin ardindan genellikle CPAP ya da BiPAP cihazlarini kullandiklarini söyleyen Doç Dr Baran şu bilgileri veriyor:
“CPAP (Continious Positive Airway Pressure) cihazinin kullanilmasindaki amaç hastaya devamli hava basinci uygulamasiyla uyku sirasinda kapanan üst hava yollarini açik tutmaktir CPAP cihazi hastanin burnuna yerleştirilen, yumuşak silikon bir maske ve bunu cihaza birleştiren hortumdan ibarettir Cihazin olumlu etkisi birkaç gün içinde görülür Yorgunluk, uyuklama gibi belirtiler kaybolur; hastanin günlük aktivitesi ve canliliği artar, horlamalar kesilir Artan dinamizm, şişman hastalarin zayiflamasini ve sağlikli kilolara ulaşmasini sağlar
Bunlarda en önemli problem aslinda hasta uyumu oluyor Eğer hasta çok semptomatikse bunu kullandiğinda müthiş bir fayda görüyor Ertesi gün yeniden doğmuş gibi oluyor Sabah baş ağrilari olmuyor, kaliteli bir uyku uyumuş oluyor Böyle hastalarda daha iyi bir uyum var Fakat bu kadar şikayeti olmayan hastalarda çok uyumlu olmuyor bir süre sonra birakiyor

RİSK FAKTÖRLERİ

Kilo fazlaliği nedeniyle boynun ve boğaz çevresindeki yağ dokusunun artmasi
Özellikle çocuklarla büyümüş bademcik ve geniz etinin varliği
Boğazin dar yapida olmasi Bazi kişilerde boğazin şekli doğuştan dar yapida olabilir
Uyku apnesi erkeklerde kadinlara oranla 2 kat daha fazla ortaya çikiyor, bu nedenle erkek olmak bir risk faktörü oluşturuyor
Uyku apnesi orta yaş üzerindeki erişkinlerde gençlere göre 2-3 kat daha fazla görüldüğünden yaş da bir risk faktörü olarak kabul ediliyor
Boğaz kaslarinin uyku sirasinda gevşemesine neden olduğu için alkol, sakinleştirici ve uyku ilaçlari kullanimi da risk faktörü oluşturuyor

Alıntı Yaparak Cevapla