|
Prof. Dr. Sinsi
|
Ters Evlenme (Ortaoyunu) Skeç
– Ama bunun sonunda çok para var
K – Ne, çok paramı  İsmail düşündüm de bu Tuzsuza bir ders vermek lazım Eğitim seferberliğine bizim de bir katkımız olsun değil mi ya
P – Aferin Hasan Efendi
K – Haydi bu oldu diyelim ya bizim evdekine ne diyeceğiz
P – Canım iş ona kalırsa o kolay
K – Ben bu dolmaları yutmazdım ama mademki işin ucunda para var, sen krize dua et Haydi kız oldum Şimdi ne olacak?
P – Olacağı gidip damat beyin evine haber vereceğim Görücüler gelip seni görecekler
K – Gene sapıttın ha Kadınlar beni böyle görürlerse mahalle bekçisi diye kiralık ev sorarlar
P – Seni böyle görmeyecekler Üstünü başını değiştireceksin Haydi sen eve gir üzerini değiştir ben de gidip görücülere haber vereyim
K – İyi de İsmail, bir dakika, ben  ( Pişekâr dinlemez çıkar ) Gitti Lafı ağzıma tıkadı Ne olacak daha başımıza neler gelecek bakalım Hayır bir iş kazasına kurban gitmeyelim Ay yoruldum içime bir sıkıntı çöktü Şu kapımın önünde biraz soluklanayım
( Denyo gizlice gelir )
D – Merhaba Hasan amca teyze!
K – Höst! Ne dedikoducu mahalleymiş! Ya Rabbim şimdi konuştuk Evladım bana teyze deme çocuğum, amca de
D – Tamam Hasan amca teyze
K – Yine teyze diyor Evladım teyze deme amca de
D – Tamam Hasan amca
K – Bak hâlâ amca diyor Evladım, çocuğum kaç kez söyledim Bana amca deme, teyze de Tüh Allah müstehakını vermesin, beni de şaşırttın Ne var ne istiyorsun?
D – Hoppala cuppala versene on para
K – Ne parası evladım?
D – Düğün parası
K – Ne düğünü?
D – Sen evleniyor muşsun ya
K – Kim dedi?
D – Pişekâr İsmail amca dedi
K – Vay dedikoducu vay! Sorarım ben ona
D – Haydi paramı ver
K – Git başımdan para mara yok
D – O zaman ben de gider herkese senin evlendiğini söylerim
K – Git kime söylersen söyle
D – Mahalleli, mahalleli  
K – Gel bakayım buraya Aman sus kimseye bir şey söyleme
D – Sende paramı ver Ben sana şarkı söyleyeyim sen bana para ver
K – Kurtuluş yok Tamam söyle
D – Anama ana diyesin babama baba diyesin sen bize gelin gelesin nerde kaldın kibar gelin  
K – Kes tamam kes! Gözümün içine baka baka bize gelin gelesin diyor Yürü gözüm görmesin seni
D – Tamam ver paramı
K – Haydi yallah! Para mara yok
D – Ben de gidip herkese senin evlendiğini söyleyeceğim
K – Haydi git başımdan
D – Mahalleli, mahalleli
K – Anlaşıldı gel buraya Senin sesin güzel harcanma buralarda Al şu kartı
D – Aldım ne olacak?
K – Unkapanı’na git
D – Gittim ne olacak?
K – Plâkçılar çarşısını bul
D – Buldum ne olacak?
K – Orada Karasu’dan topal Hilmi’yi bul
D – Hangi topal Hilmi?
K – Elinin körü Hilmi Hani uzaylı kardeşi var ya
D – Ha anladım bizim Hilmi
K – Ya sizin Hilmi Bu kartı ona ver, selamımı söyle Hasan Efendinin yakınıyım, deme, Pişekâr İsmail Efendinin yakınıyım de
D – Ben ondan niye yakınıyım?
K – Evladım öylesi değil, akrabasıyım diyeceksin Onlarda sana kaset yapsın
D – Bana kaset yaparlar mı?
K – Tabi çocuğum, “r” özürlü kimlere kaset yapmadılar ki  
D – Ben hemen gideyim
K – Dur hele dur Şu düğünden de kimseye bahsetme
D – Hangi düğünden?
K – Hani ben evleniyordum ya
D – Senin evlendiğinden kimseye bahsetmeyeceğim!
K – Oğlum bağırmasana!
D – Ben bağırmıyorum ki!
K – Ne yapıyorsun?
D – Yüksek sesle konuşuyorum!
K – Defol şuradan zevzek Kimseye söyleme
D – Kimse bilmeyecek Buraya gelirken bir camide, bir de kahvede söylemiştim
K – Ne! Allah’ın cezası velet kaçma gel buraya! ( Denyo çıkar ) Bittim, mahvoldum! Hayır, maşallah aslan gibi adamım bir şeyden korkmam da  Bu işin sonunda bir iş kazasına kurban gitmekte var Ay! İçime bir sıkıntı çöktü Oturup hava alayım da kendime geleyim
( Çingene falcı şarkı söyleyip dans ederek gelir “Ah çeribaşının gelini” )
F – Nohut bakla açarım, fal bakarım, falcı geldi hanım! İşler pek kesat daha siftah yok Amanın şurada biri oturur Gideyim falına bakayım Ne oturursun burada böyle üzgün süzgün kırmızı biberim Yoksam Konya’da gemilerin mi battı?
K – Ühü ühü! Komiksin ya
F – Bak gülünce yüzünde güller açtı Ver elini de bakayım falına, kızılcık şerbetim
K – Git başımdan benim derdim bana yeter
F – Neden dertlenirsin bahçe domatesim? Bakayım falına söyleyeyim her bir şeyciği
K – İstemez git başımdan Bundan kaç tane var, nereye dönsem o Al bir tane daha
F – Abi evde şoparlar aç , ekmek beklerler
K – Uydurma, sen bekarsın çocukların yok ki  
F – İlerde oda olur inşallah! Kısmetimize dur işareti olma
K – Çattık!
F – Abi seni sevdim ver elini de bakayım Neyse halin çıksın falın
K – Çıkar mı?
F – Fotokopi gibi çıkarırım renkli baskım, kırmızı kuşe kâğıdım
K – Sen a dörde siyah çıkar yeter
F – Ver bakayım
K – İyi bak
F – At bir onluk da ekran açılsın
K – Dekoder mi alıyoruz, ne yapıyorsun Gider kahvede seyrederim daha iyi
F – Tamam at bir beşlik
K – İstemez kalsın
F – Ver bir iki buçuk
K – Bir tekliğe bakıyorsan bak
F – Tamam ver Of , ne görürüm
K – Ne görürsün kız?
F – Bir vakte kadar mı desem, iki vakte kadar mı, sana üç vakte kadar yol görünür
K – Oh çok şükür, kaçıp kurtuluyorum
F – İşte deniz yolu, kara yolu, hava yolu
K – Yollar karıştı
F – Yolun sonunda sana bir kısmet görünür
K – İşte bu iyi haber
F – Güzel bir gelin görürüm kara kaşlı, karagözlü
K – Aman ne güzel
F – Bu ne?
K – Ne?
F – Bu gelinin fazlalıkları var
K – Olsun, spora göndeririz, rejim yapar
F – Öylesi değil Kaytan bıyıkları var
K – Fark etmez, epilasyonla aldırırız
F – Tövbe tövbe Hiç böyle şey görmedim amma cenabet adamsın Ver öbür eline bakayım Amanın bu nasıl bir mahlukat yamru yumru ne biçim şey? Ha, şöyle göründü
K – İyi de benim kol ikiye bölündü
F – Akıntı çağanozu kılıklı sarsak bir herif, yengeç gibi yan yan yürüyor
K – Nasıl da bildi
F – İçip içip naralar atar, etrafa korku salar, sarhoş gezer
K – Ah kardeş sorma neler çektiğimi, Allah bilir Bir de sen gördün Bir dakika ayık zamanı yok ki ayyaşın
F – Acayip ama bu senin kısmetin Sen bu adama dikkat et!
K – Orasını biliyoruz, sen onu geç Asıl (bilgi yelpazesi net) sonunda ne oluyor onu söyle
F – Adam? Senin kısmetin? Burada bıyıklı bir gelin, burada sarhoş adam  Fal karıştı Bunca yıllık falcılık hayatımda böyle şey görmedim Allah’ım neler oluyor bize, başımıza taş yağacak, imdat! Canını seven kaçsın, imdat!
K – Yahu dur sonunda ne olacak onu söyle ( Falcı çıkar ) Sonunu söylemedi Falcı hepsini bildi de sonunu söylemedi Sonumuz meçhul, Allah hayra getire Mübarek arkası yarın Maria Mercedes Ah İsmail, bunların tek sorumlusu sensin ( Gidip paravanın önünde tabureye oturur )
( Bolulu Himmet Usta şarkı söyleyerek gelir “Süt içtim dilim yandı” )
B – Amanın, amma zor geldik buracığa şimdi nereden bir insan evladı bulacağız da düğün evini soracağız
K – Bu da kim geldi dikildi Paytak ördek yavrusu hoş geldin
B – Suda pişmiş balkabağım boş geldin
K – Bana ha?
B – Ha sana ha Hasan’a
K – Benimle eğleniyor musun?
B – Haddime mi düşmüş ağam
K – Ha şöyle yola gel
B – Ağam bana bak sen insan evladı mısın?
K – Hoppala buyur bundan da beş paralık Ağzından çıkanı kulağın duysun
B – Kızma ağam ne dedim
K – Daha ne diyeceksin çamı ortaya devirdin
B – Yok ağam ben oduncu değilim Bolunun meşhur helvacı ustası Himmet derler bana
K – E niye geldin?
B – Burada bir düğün evi varmış onu soracaktım
K – Kimlerdenmiş, belki tanırım
B – Damadın adı tatlı mı tuzlu mu bir şeydi amma, çıkaramadım
K – Tuzsuz Deli Bekir
B – He ağam es sahtan o
K – Vay oğlan evi gelip beni istemeden düğün dernek kuruyor
B – Bir yol söyle ağam gidip kızın anasıyla görüşeceğim
|