Prof. Dr. Sinsi
|
Urfanın Direnişleri
Urfanın direnişleri
Birinci Dünya Savaşı'nın sonlarına doğru, 11 Ekim 1918'de Halep işgal edilmişti İngilizlerin Halep'i işgal etmeleriyle yakında Urfa'nın da işgal edileceği söylentileri yayılmaya başladı Bu söylentiler Urfa halkı üzerinde büyük bir etki yapmış ve herkesi heyecana sevk etmişti Bütün Urfa halkı Anadolu'nun diğer işgale aday şehir ve kasabaları gibi sessiz bir bekleyiş ve üzüntü içindeydi
İşte Urfa'da ilk millî teşkilâtın kurulması ve Müdafaa-yı Hukuk Cemiyeti'nin kuruluş çalışmaları bu tarihlere dayanmaktadır Çünkü teşkilâtlanma çalışma ve çabaları bu tarihten sonra gizlice sürdürülmeye başlanmıştır Mütarekeden kısa bir süre sonra Musul'un işgal edilmesi üzerine 6 Ordu bölgesinde hudut ihlâllerinin meydana gelmesiyle bütün ordu sorumluluk bölgesinin işgal edilebileceğini düşünen Ali İhsan Paşa (Sabis), bu ihtimale karşı tedbirler almak üzere harekete geçti Güneydoğu Anadolu vilâyetlerinin işgaline bahane hazırlayıp, imkân verilmemesi için valilik ve mutasarrıflıklarla ilişki kuran Ali İhsan Paşa, İngiliz ilerlemesinin önüne geçilemediği takdirde bu yörede sivil bir direnişi teşvik maksadıyla bazı görüşmelerde bulundu
Bu sırada Urfa'da mutasarrıflık görevini yürüten Nusret Bey, Ali İhsan Paşa'nın direktiflerine uyarak bir çalışma içine girer O sırada 6 Kolordu Komutanı olan Ali İhsan Paşa, Harp Hâtıralarım adlı kitabında, Urfa Mutasarrıfı Nusret Bey'in dirayet ve bu husustaki çalışmalarım şöyle anlatır: "İngilizler'in mütarekenin verdiği selâhiyetten istifade etmelerinin önüne geçemediğimiz takdirde, her kasaba ve her şehrin, müslüman halkının hukukunun muhafazası için Müdafaa-yı Hukuk Cemiyetleri ve bunlara bağlı mahallî milis teşkilâtlarının kurulmasını valilere ve müstakil mutasarrıflıklara tavsiye ettim Bu hususta icap eden silâh ve cephaneleri 6 Ordu'nun elindeki kaynaklardan vereceğimi bildirdim Bu hususta tavsiye ve teşebbüslerimi ilk defa kavrayarak, anlayış ve iyi niyet göstererek, tatbik sahasına geçmek hususunda Urfa Mutasarrıfı Nusret Bey dirayet göstermişti "

1 Urfa'da İlk Teşkilâtlanma Çalışmaları
Ali İhsan Paşa bu konuda şu bilgileri vermektedir: "Bu işi yerinde teşvik ile tatbik ve yardım sağlamak ve diğerlerine örnek olup, cesarete sevk etmek için 10 Ocak 1919'da Urfa'ya giderek, Mutasarrıf Nusret Bey ve mahallin ileri gelenleriyle görüştüm "
Yine Ali İhsan Paşa'nın sözünü ettiğim kitabında, Urfa Kalesi'nde çekilmiş olan bir fotoğraf da bulunmaktadır Kalabalık bir grubun bulunduğu bu fotoğrafın altında "Urfa'da İlk Müdafaa-yı Hukuk 3 Aralık 1918" ibaresi yer almaktadır Bu kayıttan da anlaşılacağı gibi, Urfa'daki teşkilâtlanma çalışmaları daha Mondros Mütarekesi'nden sonra yoğunluk kazanmış ve bu yolda önemli adımlar atılmıştır Gelişen olaylar ve bu yönde yapılan çalışmalar neticesinde Nusret Bey, Urfa Jandarma Tabur Kumandanı Binbaşı Ali Rıza Bey'i de yanına alarak, eşrafın ileri gelenlerinin de hazır bulunduğu bir toplantı düzenledi Urfa'nın yakında işgal edilebileceğini anlatan Nusret Bey, tedbir olarak, halktan gönüllü bir milis taburunun oluşturulması gerektigini hatırlatarak, bu kuvvetin Jandarma Kumandanı Ali Rıza Bey'in idaresinde olacağını belirtti Bu kuvvet işgalden çok, şehir ve civarında meydana gelebilecek asayişsizlikleri önleyecek ve dışarıdan şehre yapılabilecek herhangi bir saldırıya karşı koymaya çalışacaktı Teklif kabul edildi ve Urfa'da bir milis alayı kuruldu
Bu olaydan kısa bir süre sonra İngiliz'ler Urfa'yı işgal ettiler Kurulmuş bulunan bu milis kuvvetinin mümkün mertebe gizlenerek muhafazasına çalışıldı Ne var ki, İngiliz işgal kuvvetleri komutanı ile ilk günden sürtüşmede olan Mutasarrıf Nusret Bey'in, "tehcir suçlusu" olduğu gerekçesiyle tevkif edilip, İstanbul'a gönderilmesiyle bu milis alayı dağıldı Bu milis alayı (taburu) nın yalnız tedbir olmak üzere bazı fertlerinin silâhları alınmamıştı
Mutasarrıf Ali Rıza Bey zamanında Erzurum Kongresi'ne katılacak Urfa delegelerinin tesbiti için yapılan çalışmalar sırasında bu yöndeki milis çalışmaları yeniden hız kazanmaya başladı Bu teşkilâtlanma çalışmaları bu safhada da Jandarma Tabur Kumandanı Binbaşı Ali Rıza Bey'in önderliğinde yapılmaktaydı Ali Rıza Bey, İngilizler'in Urfa ve çevresinde yapmakta oldukları olumsuz çalışmaları etkisiz bırakmak maksadıyla Urfa şehir merkezinde gizli bir cemiyet kurmaya çalışıyordu İngilizler şimdilik Ali Rıza Bey'in bu çalışmalarından habersiz bulunuyorlardı Bu sırada Anadolu'nun birçok yerinde teşkilâtlanma çalışmaları sürmekteydi
Ali Rıza Bey, teşkilâtlanma çalışmalarını düşündüğü sırada Sancak İdare Meclisi üyesi olan Hacıkâmilzâde Hacı Mustafa Efendi ile temasa geçer Hacı Mustafa Efendi ile birlikte oniki kişiden oluşan gizli bir Müdafaa-yı Hukuk cemiyeti oluşturulur 4/5 Eylül gecesi kurulan bu gizli teşekkül, ilk toplantısını Kaleboynu Mahallesindeki Güllü Osman Efendi'nin evinde yapar Bu oniki kişi Kur'ân-ı Kerim'e el basarak, millî gayenin gerçekleştirilmesi için şimdilik gizlice Jandarma Tabur Kumandanı Ali Rıza Bey'in idaresinde çalışacaklarına yemin ederler Bu toplantı sonrasında cemiyetin kuruluşunun Sivas'ta bulunan Mustafa Kemal Paşa'ya da bildirilmesi karar altına alınır
Güllü Osman Efendi'nin evindeki toplantıya katılarak, gizlice Urfa Müdafaa-yı Hukuk Cemiyeti'ni kuran ve "Onikiler" diye adlandırılan kişiler şunlardır: Urfa Jandarma tabur kumandanı Binbaşı Ali Rıza Bey, Eski Meclis (Belediye Meclisi) İdare Âzâsı ve hâlen Belediye Başkanı Hacıkâmilzâde Hacı Mustafa Efendi (Büyük Hacı Mustafa), eşraftan Mollazâde Hacı Mahmut Efendi, eşraftan Hacıkâmilzâde Hacı Reşit Efendi'nin mahdumu Hacı Mustafa Efendi (Küçük Hacı Mustafa), polis komiserliğinden müstafi Arabizâde Şakir Efendi, tüccardan Barutçuzâde Hacı İmam Efendi, Güllüzâde Osman Efendi, esnaftan Şellizâde Ali Ağa, tüccardan Nebozâde Hacı İmam Efendi, Jandarma Tabur Mülhakı Mülazim Hulusi Efendi, Jandarma Takım Kumandanlarından Mülazim Pertev Efendi, eşraftan Bedirağazâde Halil Ağa Bu heyetin idarecisi ve başkanı Jandarma Tabur Kumandanı Ali Rıza Bey, başkan yardımcısı Hacıkâmilzâde Hacı Mustafa ve kâtibi de Jandarma Tabur Mülhakı Hulusi Efendi idiler
Cemiyet, gizlice oluşturulduktan sonra, İngilizler'in haberdar olmamaları için genellikle geceleri toplantılar yapmaya ve kararlar almaya başladı Programını hazırlayan cemiyet, asker sayısını mümkün mertebe arttırmaya, ani bir hareket esnasında iaşe ve cephane sağlamaya yönelik tedbirler düşünüp almaya başladığı bir sırada, Urfa Mutasarrıfı Ali Rıza Bey'in de durumdan resmen haberdar edilmesi ve kendisinin iknası hususunda karar aldı Böylece Mutasarrıf Ali Rıza Bey vasıtasıyla durumun Mustafa Kemal Paşa'ya bildirilmesi sağlandı Cemiyet, Urfa Postahanesi İngiliz işgalinde olduğu için, Urfa ile Siverek arasındaki Karacurun (Hilvan)'da bir telgraf merkezi açmayı mutasarrıfa kabul ettirmiş ve cemiyet ileri gelenlerinin ricası üzerine Ali Rıza Bey, Urfa'daki mevcut Müdafaa-yı Hukuk çalışmalarını aşağıdaki telgrafla Sivas'ta bulunan Hey'et-i Temsiliye Başkanı Mustafa Kemal Paşaya bildirmiştir:
|