Yalnız Mesajı Göster

Gelibolu'da Kaybolan İngiliz Taburu

Eski 10-24-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Gelibolu'da Kaybolan İngiliz Taburu




Hamilton'un biran önce taarruz konusundaki ısrarları sonuç vermemişti Harekât konusunda isteksiz olan General Stopford ağaçlara saklanmış Türk keskin nişancılarının 54 Tümen'in geriyle olan bağlantısını kesebileceğini bile bahane olarak ileri sürmüş, sonuçta ANZAK'tan keskin nişancı getirilmesi kararlaştırılmıştı Sonunda 13 Ağustos taarruz tarihi olarak belirlendi

9 Kolordu karargâhında bir gün sonra yapılacak harekâtın daha başarılı olabilmesi için bir tugaylık bir kuvvetin bir gün öncesinden tepe yamaçlarına doğru ilerlemesi kararlaştırıldı Böylelikle ağaçlara ve çalılıklara yerleşmiş keskin nişancılar temizlenecek, 13 Ağustos sabahı yapılacak 54 Tümen'in başını çekeceği, 10 ve 11 Tümenlerin destekleyeceği harekât daha kolaylaşacaktı3

54 Tümen'in General Brunker komutasındaki 163 Tugayı bu iş için görevlendirilmişti Hedefi Sülecik-Kükürtlüpınar mevkiinden geçerek Türk 36 Alay'ın 1 Taburu ile 36 Alay'ın sağ yanındaki mevzilerdi

Norfolk taburunun saldırısı

Saldırıdan önce tüm birliklerin aynı hatta gelmesi istenmişse de bu yapılmamıştır Oysa 10 Ağustos tarihinde cepheye yerleştikleri, 12 Ağustos öğleden sonra harekâtın başladığı düşünülürse yeterince süre vardı 5 Norfolk Taburu'nun 12 Ağustos saldırısında ağır kayıp vermesinin en önemli nedenlerinden birisi de, bütün birliklerden daha önde olmasıdır hiç kuşkusuz

12 Ağustos, 163Tugay birlikleri için; yanlış anlamalarla, hatalı emirlerle dolu kâbus gibi bir gün olacaktı Öğlen sahildeki tümen karargâhında toplanan kurmay subaylar bir açıdan sniper (keskin nişancı) temizleme harekâtı olacak saldırının öğleden sonra, saat 1600'da başlamasına karar verdiler Ön hatta bulunan en yüksek rütbeli konumunda bulunan Albay Beauchamp'a telefonla karar bildirildi ve diğer taburlara da iletmesi istendi

Ancak Tugay kurmaylarından Binbaşı Bridgwater, saat 1530 sıralarında, cephe hattına emirlerin alınıp alınmadığını kontrol için geldiğinde, Suffolk ve Hampshire taburlarının hiçbir şeyden haberleri olmadığını şaşkınlıkla öğrenmişti

Sonunda saat 1640 sıralarında ilerleme emri verildi Hedef Tekketepe ve Kavaktepe yamaçlarındaki (keskin nişancılardan da zengin olduğu düşünülen) bölgedir (Kükürtlüpınar mevkiinin 1 mil kadar doğusu)

Bir İngiliz askeri; "12 Ağustos tarihi çok uygun düşmüştü Çünkü bu tarih ördek avının başlangıcıdır ve ördekler de bizlerdik" diye yazmıştı günlüğüne7

Saldırının yapılacağı bölge Kaymakam (Yarbay) Münip (Özsoy) komutasındaki 36 Alay'ın 1 Taburu ile 35 Alay'ın 3 Taburları tarafından tutuluyordu

Ancak en sağdaki Norfolk Taburu'nun en soldaki Suffolk Taburu'yla aynı hizaya gelmesi gerekiyordu Makineli tüfek ateşi yağmurunun başladığı, hareket emrinin verildiği bu dehşet saatlerinde artık bunu yapmak için çok geçti Hızla ileri fırlayan Norfolk Taburu askerlerinin sağ ve sol yanları korumasız kalmıştı

En önde gidenlerden biri de C Bölüğüydü Yoğun makineli tüfek ve şarapnel ateşi altında bölükler, askerler, subaylar birbirleriyle olan irtibatlarını kaybettiler C Bölüğünden er John Dye, Yüzbaşı Beck'i en son bir ağacın altında başı önüne düşmüş halde gördüğünü söyleyecekti Dönemin İngiliz Kralı V George'un da yakın tanıdığı olan Yüzbaşı Frank Beck'i bir daha kimse görmedi

Osmanlı tarafı başlangıçta bombardıman yapılmasıyla bir taarruzun yakınlaştığını sezmişti 36 Alay Komutanı Münip Bey iki taburundan birisini cepheye yerleştirmiş, diğerini de geride ve ihtiyatta bulundurmaktaydı İzzettin Çalışlar'ın ifadesiyle; "saatlerce bizim yiğitler bu bombardıman altında ıslatılmıştı" Taarruzun Türk kaynaklarına göre başlama saati 1650'dir (İngilizlerin taarruz emrinin başlangıçta 1600 olduğu düşünülürse bir hayli oyalandıkları anlaşılıyor)

İngilizler ilk anda yaklaşık 900-1000 metre kadar ilerlemişti Fakat bu müddet esnasında bir hayli zayiat verdiler En fazla ilerleyen Norfolk Taburu'dur

Harekâtta Türklere esir düşen 5 Norfolk Taburu'ndan Üsteğmen William George Stewart Fawkes de o gün birliğinin başına gelenleri tüm ayrıntısıyla anlattı:

"12 Ağustos 1915'de Anafartalarda Karakol Dağı eteğinde, bütün tugayımız avcıya yayılmış olduğu hâlde, albayımız gelerek saat tam dörtte ilerlememizi emretti Fakat hedefimizin ne olduğunu söylemedi Komutam altında bulunan takım ile ilerledim Türk ateşi o kadar yoğundu ki beraberimde bulunanlar tamamen mahvolup öldürüldüler Çavuş ile ben kaldım İlerlememizi söyledim 100 yarda kadar daha ilerledik Çavuş vuruldu ve düştü Ben yine aldırmayarak yalnız başıma yürüdüm 30 yarda yürüdükten sonra ben de vuruldum Çok kan kaybettiğimden kendimi güçlükle topladım Ayakta yürümeye uğraştım Bilmem ne kadar bir mesafe yürümüşüm Düşüp kaldım Kendime geldiğim zaman semâda yıldızlar parlıyor Yine kendimden geçmişim Tekrar kendime geldiğim zaman zaptetmeye uğraştığım Türk siperinin içinde ve etrafımda şefkatli ve merhametli görünüşlü Türk evlâdlarını gördüm Bana su ve yiyecek verdiler ve omuzlarında taşıyarak sargıyerine götürdüler Bu âlicenap muameleye ve bundan buraya gelinceye kadar gördüğüm insanî muameleye hakikaten teşekkür borçluyum Bunu burada söylediğim gibi vatanıma dönmek nasip olursa orada da çekinmeden söyleyeceğimi namusumla temin ederim"8

Osmanlı Kuvvetlerine esir düşen 5 Norfolk Taburu'ndan 16 yaşındaki Er George Harwell, 23 Ağustos 1915'de yaralarından dolayı öldü Ölümü Harbiye ve Hariciye Nezâreti arasındaki yazışmalar sonrasında İngiliz Harbiye Nezareti'ne bildirildi9

Bâb‑ı Âlî

Hariciye Nezâreti

Umûr‑ı Siyasiye Müdüriyet‑i Umumiyesi

Kayıd Numarası: 998‑999

Özet: İngiliz esirlerine ait haber kağıtları

Harbiye Nezâreti'ne

Çanakkale savaş alanında yaralı olarak esir edilip 3 Kolordu Kuzey Grubu Ağır Yaralı Hastanesi'nde tedavi altındayken vefat eden Avustralyalı Frederick Pret oğlu Charles Pret'e ve 23 Ağustos sene 1915 tarihinde Anafarta'da vefat eden 5 Norfolk Alayı'nın 1 Taburu'nun 2 Bölüğü erlerinden Hatwill'e ait olan ve İngiltere Harbiye Nezâreti'ne gönderilmek üzere, Muamelât‑ı Zâtiye Müdüriyeti İstihbarât Kalemi ifadesiyle gelen 10 Ekim 1915 tarihli ve 1536 ve 1579 numaralı yazınızla gönderilen iki adet ihbarnâme; 14 Ekim 1915 tarihli ve 1857 numaralı yazının içeriğine uygun olarak düzenlenip tamamlanmak üzere iade edildi, efendim

16 Ekim 1915

Harwell, Haydarpaşa'daki İngiliz Mezarlığı'nda yatmaktadır ( Haydarpaşa’daki İngiliz Mezarlığı ile ilgili makale daha önce sitemizde yayımlanmıştı)

Her ne kadar başlangıçta kayıp sayısı 16 subay 250 kişi dense de aradan geçen zaman içerisinde yaralıların iyileşmesi, az sayıda esir düşenlerden haber alınmasıyla 12 Ağustos harekâtında Norfolk Taburu'ndan ölenlerin sayısı 14 subay, 142 erdir10 Bunların da sadece 1 subay ve 16 eri Sandringham Malikanesi çalışanlarıdır Yani bırakın taburu ya da bölüğü, bir takım bile değil!

Savaşın bitiminden birkaç yıl sonra 1919 yılı baharında İngiliz Mezarlıklar Komitesi'nden bir heyet Anafartalar Ovası'na geldi 12 Ağustos harekâtının olduğu bölgede 163 Tugay'a mensup 180 askerin cesedini asıl çatışmaların yaşandığı çiftliğin etrafında buldu Bunlardan sadece ikisinin kimliklerini teşhis edebildi Bu askerlerden 122'si Norfolk Taburu'na, geri kalanlar Hampshire, Suffolk ve 2/4 Cheshires Taburu'na aittiler11

Bir hurafenin ortaya çıkışı


Alıntı Yaparak Cevapla