10-24-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
İstiklal Marşı'nın Yazıldığı Dönemde Yurdumuz Hangi Zorluklar Altındaydı
İstiklal marşı'nın yazıldığı dönemde yurdumuz hangi zorluklar altındaydı
İstiklâl Marşı Niçin Yazıldı?
Trablus garp, Balkan, Çanakkale, Yemen ve Millî Mücadele Bire dörtle, bire on arasında ve amansız bir dövüşDünyanın en güçlü devletleri üstümüze çullanmışAnadolu insanı masum bir ceylan Mehmetçik ise sanki can pazarında; cepheler ölüme koşu beldesi olmuş Her Mehmet göğsünü serhat, yüreğini kalkan yapmış Ama nereye kadar? Tarihin kanlı seyrine wwwforumacilcom can borcumuzu, kan borcumuzu ödemişiz
İnsanın da bir tahammül gücü var Zor'u başarır, olağanüstüyü yaparsınız belki ama sürekli değil İşte söylemesi dilimize zor gelse de vakıa artık bir yılgınlık başlamıştır Bu yılgınlığın, tıpkı közün üstünden külün üflenip savrulduğu gibi atılması gerekmektedirYeniden bir kendimize geliş şarttır İnsanları heyecanlandıracak, gönülleri coşturacak; gözlerde damla damla yaşlar sıralayacak bir manevi atmosferin oluşturulması zaruridir Körükle basılan havanın demiri erittiği gibi, insanımızı "vatan, millet, bayrak, sancak istiklâl sevdası" gibi kutlu bir amaçta birleştirip, yüce bir potanın içerisinde tek yürek, tek beden olmuşçasına dirilten millî bir inkılâba ihtiyaç vardır
O zaman insanlar cephelerde yeniden ayyuka kalkar; herkes erkek kadın kız-kızan evlerinden düşmanla kavga için tekrar koşarlar
Bunu da ancak şiirin enfüsî, kelimelerin hikmet yüklü sıralanışıyla yapabilirdiniz
İşte İstiklâl Marşı bu amaçla yazdırılmak istenmiş ve yarışma açılmıştır
Yarışma Açılıyor
İşte o günlerde, "Genel Kurmay Başkanlığının" isteği üzerine, Millî Eğitim Bakanlığı 7 Kasım 1920'de gazetelere verdiği bir ilanla "İstiklâl Marşı için müsabaka açıldığını, güfte ve beste için 500'er lira mükafat konulduğunu bildirdi"
Yarışmaya katılan şiirler memleketin dört bir yanından gelmeye başlamış, beş yüzü aşmıştı
H Basri ÇANTAY şöyle devam ediyor:
Bu marşın M Âkif tarafından yazılmasını kendisine söylediğim zaman O:
– Ben ne yarışmaya girerim, ne de ödül alırım,cevabını vermişti
Ricalarımı tekrar ettikçe:
– Bırak yazsınlar Bu yaştan sonra yarışa mı çıkacağım Ayıp değil mi ? diyordu
Bir gün Meclis'te HSuphi Tanrıöver (Maarif Bakanı), beni gördü Dedi ki:
– Şimdiye kadar yarışmaya 500' den fazla şiir geldi(M Akif'in yazdığı dahil toplam 725) Gelen şiirlerin hiç birisini beğenmedim; İstiklâl Marşı'nı yazması için, Üstad'ı ikna edemez misin? diye sordu
– Âkif Bey müsabaka şeklini ve ikramiyeyi kabul etmiyor Eğer buna bir çare ve şekil bulursanız yazdırmaya çalışırım Düşündü:
– Dur, dedi; ben kendisine bir tezkire yazayım Arzusuna wwwforumacilcom tabi olacağımızı bildireyim Fakat bunu kendisine siz veriniz
Bundan sonraki gelişmeler ise şöyle oldu:
Meclis'te Âkif'le yanyana oturuyoruz Çantamdan bir kağıt parçası çıkarıp ciddi ve düşünceli bir tavırla sıranın üstüne kapandım
– Neye düşünüyorsun Basri?
– Mani olma işim var!
– Peki, bir şey mi yazacaksın?
– Evet
– Ben mani olacaksam kalkayım
– Hayır! Hiç olmazsa ilhamından ruhuma bir şey sıçrar
– Anlamadım
– Şiir yazacağım da
– Ne şiiri?
– Ne şiiri olacak, İstiklâl şiiri Artık onu yazmak bize düştü!
– Gelen şiirler ne olmuş?
– Beğenilmemiş
– (Üzüntüyle) Ya!?
– Üstad bu marşı biz yazacağız
– Yazalım ama şartları berbat!
– Hayır şartları filan yok Siz yazarsanız müsabaka şekli kalkacak
– Olmaz, kaldırılamaz, ilan edildi
– Canım Vekâlet buna bir şekil bulacak Sizin Marş’ınız yine Meclis'te kabul edilecek Güneş varken yıldızı kim arar?
– Peki bir de ikramiye vardı
– Tabi alacaksınız!
– Vallahi almam!
– Yahu latife ediyorum Onu da bir hayır kurumuna veririz Siz bunları düşünmeyin
– Vekalet kabul edecek mi ya?
– Ben H Suphi Beyle görüştüm Mutabık kaldık Hatta sizin namınıza söz bile verdim!
– Söz mü verdiniz, söz mü verdiniz?
– Evet!
– Peki ne yapacağız?
– Yazacağız!
(Buradaki yazacağız sözünden muradın, Âkif'e hitaben "Yazmalısın!" manasında söylendiği gayet açıktır)
Tekrar tekrar "söz verdin mi?" diye sorduktan ve benden aynı kati cevapları aldıktan sonra, elimdeki kağıda sarıldı Kalemini eline aldı Benim daldığım yapma hayale şimdi o gerçekten dalmıştı
Aradan bir iki gün geçti Sabahleyin erken Üstad bizim evde Marşı yazmış, bitirmiş
Mehmet Âkif neden yarışmaya katılmadı ?
Mehmet Akif'in Evi
Mehmet Âkif, o sırada Burdur Mebusu olarak Millet Meclisi'nde bulunmasına rağmen, bu müsabakaya acaba neden katılmamıştı?
|
|
|