10-24-2012
|
#2
|
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Ava Giden Avlanir - Masal Okuyun
Irk ayrımı Irk ayrımını körükleyelim Siyah için Beyazı, Beyaz için din ayrıcalığını,
dindar için toplumcu düşünceyi kötüleyelim Kin, insanları acımasız yapar 
demiş Böylece ayrımcılık ülkelerin içine sızmış  Karşıt görüşlerin düşünceleri acımasızlaşınca, silahların tetikleri işlemiş 
Ortadoğu'da "Kutsal Topraklar" uğruna yıllarca savaşılmış Kardeş gibi yaşayan etnik sınıflar birden Avrupalıların gözü önünde birbirlerini biçmişler Ülkelerindeki düzeni korumak için komşu ülkeler savaştan çıkar ummuşlar Akdeniz'de yan yana yaşayan insanlar ellerinde silahları ilerideki adadan, ya da kara parçasından gelecek saldırıyı bekleyerek, yıllarca savaşın eşiğinde yaşamışlar Bazılarında halk yönetime karşı ayaklanmış Daha nice örnekler oluşmuş  Sonuçta ülkelerin yönetimleri, içten ve dıştan gelecek saldırılara karşı kendilerini korumak için silahlanmışlar Ordular beslemişler Kazançlarını silah alımına yönlendirmişler Satıcılar "Daha iyi silah" satmak istedikçe, gözü dönen yöneticiler de "Daha iyi silah, daha güçlü iktidar" diyerek silahların kölesi olmuşlar 
Dünyamız barut kokusuyla, akan kanlarla kirlenirken, silah satıcıları kazançlarını çoğaltıp ellerini ovuşturmuşlar Zenginlikleri dillere destan olmuş  Başka ülkelerde yaşayanlar da onlar gibi zengin olmak isteyince, onlar gibi silah yapmak, ya da uyuşturucu satmak yolunu seçmişler Onların da amacı kısa sürede, yükselen ceset tepelerin sırtından para kazanmakmış  Amaçları aynı ama, yöntemleri ayrı olan bu ülkelerin bazılarında baskı yönetimi, silahların gölgesinde gelişiyormuş  Silahların tetiklerine dokunanlar, yüksek bedelli silahları almak isterken fakirleşmişler  Gelirleri azalmış  Zavallı ülkelerin "Uyanıp savaşmaktan vazgeçmelerini engellemek" için Vahşi Batıda yaşayanlar, kirli emellerini gizlemek istemişler Dış görünüşün hak ve hukuk ilkelerine saygılı olduğunu göstermek için ülkelerindeki yolsuzlukları bulup, Dünyaya sunmuşlar Yalnız kendi ülkelerinde bu oyunu oynamanın çok da inandırıcı olmayacağını düşünerek, başka ülkelerde de benzeri kurgular yapmışlar  "Dürüst olmak" gibi tuhaf bir görüntü sergiler olmuşlar  Parası azalan ülkelere borç vermişler 
O yıllar, çok eskiden yaşanmış yıllar, bugün bizim yaşadığımız Dünyaya benzemiyormuş O zamanlar insanlar; Kulaktan dolma bilgilerle, saptırılmış görüşlerle yetiniyor, kendilerine anlatılana inanıyormuş  Bu nedenle insanların birbirlerinden bilgi saklaması çok kolaymış Bilgisiz insanları, yanlış yönlendirmek, onların düşüncelerini karartmak, yaşamlarını sıkıntılara boğmak kolaymış  Kısacası insanları kandırmak için emek harcamak gerekmezmiş 
Bir gün eski Dünyanın aydın insanları, vahşi batıdan kaynaklanan ayrımcılığı
görebilmişler "Biz de onlara kendi silahlarıyla saldıralım" diyerek kolları sıvamışlar Onları birbirine düşürmek için sabırla beklemişler Bir gün, o ülkedeki yönetim biçimine göre başkanlık seçimi yapılacakken "Tam zamanı" diyerek harekete geçmişler 
Başkanlık seçiminde, halkın önüne çıkarılan adaylardan birinin, külahlı saldırganlara benzeyen, insan öldürmeyi zevk edinen geçmişi varmış Diğeri de bir bayanmış Aydın insanlar; "Bayandan başkan olmaz İnsan öldürmeyi seven başkan olunca ülkeyi kana bular" gibi sözlerle Vahşi Batıdaki halkın aklını çelmişler Halk kimi seçeceğini bilememiş Kararsız kalmış Başka ülkelerdekine benzeyen karışık bir ortam oluşmuş Seçim günü oy farkı çok az olmuş Ya geçersiz oylar?  Onlar seçim sonucunu etkileyen oylardan daha çokmuş Halk hala yönetim biçiminin hakça olduğunu düşünüp, mahkemelere hücum etmiş Ama, sonuç alınamamış Hatta seçimlerin dürüstlüğüne gölge düşmüş Eski Dünyanın aydınları gülümseyerek: "Öyle olmaz, bizim gibi silahlanıp, gücünüzü gösterin Karşıtlarınızı öldürün " diye halka akıl vermişler 
O günden sonra vahşi batıda yaşayanlar, başka ülkelere silah satmaz olmuşlar Eski Dünyanın insanları da silahları olmayınca, savaşmaz olmuşlar Aralarındaki çekişmelerin tümü son bulmuş Ya silahlara ne olmuş? Vahşi Batı, silahları kendi içinde kullanmış Bu silahlarla "Karşıt Görüşlü" toplum katmanları birbirini kırdırmışlar  
|
|
|
|