10-24-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Çocuk Cin - Keloğlan Masalları
Çocuk Cin)
Keloğlan, oyun oynamayı çok severmiş Fakat annesi bu kadar fazla oyun oynamasına çok öfkelenir, bağırır, çağırır, kimi vakit, güzelce sopa atarmış
Akşamlardan bir akşammış
Keloğlan mahalle arkadaşları ile bir oyuna dalmış Oyunun adı bezirganbaşı imiş O kadar kendilerini oyuna vermişler ki, tüm arkadaşları gibi bizim Keloğlan da zamanının nasıl geçtiğini bilmemiş Yatsı vakti çoktan olmuş, hâlâ oyundalarmış
Nihayet bir arkadaşları hatırlatma yapmış:Annelerimiz bize dayak atar En iyisi dağılalım Gece yarısı oldu neredeyse…
Bunun üzerine bütün oyuncular birbirlerine iyi akşamlar dileyerek evlerine dağılmış
Keloğlan ise kalakalmış orta yerde, hem de karanlıkta Çünkü evi çok uzaklardaymış Bu yüzden tek başına gitmekten çok korkarmış Şansına ay ışığı da yokmuş o gece
Ne yapsın Keloğlan?
Korkulu vaziyette, karanlığın içine doğru yürümüş, ama neredeyse aklı uçacakmış, yerlere düşüp bayılacakmış, keşke bu kadar geç kalmasaymış, annesinin neler söyleyeceğini düşündükçe senedelermiş
Gide gide bir dereye gelmiş Ama, geceymiş ya, (ortalık) çok ıssızmış (Bir yandan da) çakalların uğultusu ortalığı doldururmuş Derenin biraz yukarısında çok geniş bir düzlük varmış İşte oradan kulağına çalgı sesleri gelmeye başlamış
Acaba ne var bu vakitte orada, diyerek yürümüş
Bir de ne görsün?
Çok sayıda cin ve orta yerde bir kadın Kadın oynar, cinler alkış tutarmış Çalgılar gümbür gümbür ötermiş Ne yapacağını şaşıran Keloğlan kala kalmış olduğu yerde ve oyuna dalmış gitmiş Hep(ten) unutmuş evine gideceğini, annesinin neler söyleyeceğini bir sürü de söz işitip, sopa yiyeceğini
Vakit gece yarısını çoktan geçmiş Keloğlan mı? Yine kendinde değilmiş
|
|
|