|
Prof. Dr. Sinsi
|
Aşk Şiirleri [ Devv Arşiv ]
Heeey Hayat ! ! ! !
Heey Hayat ! !
İstediğin kadar üstüme üstüme gel ! !
Direniyorum
Israrlarına rağmen,
Yıkılmayacağım
İstediğin kadar ez beni,
İstediğin kadar zulüm et ! !
Dimdik ayaktayım ! !
Çünkü ! ! !
Yaşama sevincimi,
Aşktan almaktayım ! !
Ne sen   
Ne de içine aldığın insanların,
Aşktan,barıştan,dostluktan bir haber insanların
Yıkamazlar beni,
Öldüremezler,
İçimdeki yaşam sevincimi
Heeey Hayat ! ! ! !
Yolun yarısını geçmişken ben,
Halen yaşamaktayım ! !
Yaşama sevincimi,
Aşktan almaktayım ! ! !
Özlem
Ah    
Eskiye bir dönebilse insan
Nerede hata yapmış bir anlaya bilse
oradan tutunup yeniden başlasa sevinçle, ümitle
Çok mu geç kaldık
tren vardı mı son durağa
Bari bırak da nokta olana kadar seyredeyim gidişini
Seni seviyorum derken başlayacak yalnızlığım
Ve belki de koşacağım bir ümit geri döner diye
Ama artık çok geç olacak her şeye çok
Tükenmekteyim sancılarım firari
Beni benliğimden girdaplara sürüyor
Kavuruyor bu yokluk sinsi sinsi
yavaş yavaş öldürüyor
dön ne olur
Bir gün geri gelecek misin
Ben sana sırtı dönük bir haldeyken sarılacak mısın arkamdan
Ben geldim sana geldim ben seni sevdim affet diyecek misin
Belki de bunların hayaliyle geçecek bir süre avunacağım
Yokluğuna alışmak mı? Hayır tamamen yok olacağım
Ve belki bende giderim uzaklara
sensizlikten de uzaklara……………
Kaderim buymuş deri
kime ne hesap soracağım ki
ben buna meyilliymişim
Gel gel de gör içimi
Gir de yan yana bilirsen
Önce bir ışık olursun
sonra soğutursun belki
Sonrada can verirsin içimdeki sonbaharıma
Şimdi gözlerin yanımda olsa
hiç yummadan baksam gözlerine
Sende gülmesen o masum kederli halime
Sadece anlasan gözlerimden
seni nasılda kocaman bir aşkla sevdiğimi
Sana sadece elveda diyebildim
Sevgi fakirim benim
Acı haykırışımı duymadın mı uzaklardan
Bir ok gibi girmedi mi yüreğine o sesler
Dinleseydin kendini
Kör sağır ve dilsiz olduğunu anlardın
Ve seni görmeseydi gözlerim
Bu kadar umutsuz olmazdı belki de yüreğim
Konuşmam susarım artık
başka sevdamda olmaz zaten
Yorar savrulan gençliğimi başka bir aşk
Sanki yüz yıllık çınar gibi her an devrileceğimi düşünerek
Yaşamak mıydı benim bu hayattan payıma düşen?

Biliyorsun gayem sana zarar vermek,seni incitmek,kırıp dökmek değildi Yıllar yılı acı çekmiştin istemediğin bir ortamdaydın ve sana ters düştüğü halde yanlış şeyler yapmıştın Acına,yaşam mücadelene ortak olup yüreğimi yüreğine,ömrümü ömrüne katıp seni mutlu edicektim
Ben senden sadece sana verdiğim sevgiyi kabul edip bu sevgiyi yaşamanı istemiştim Yüreğim tahtıda tacıda sana vermişti Yalnızca seni istiyordu Yüreğimde kalıp saltanat sürmek varken beni sıradan bir şeymişim gibi elinin tersiyle ittin Çok sevilmek bu kadar kötümüydü Gerçekten böyle ağırmıydıki
Sevgiye hasretim dediğini düşünüyorum da kocaman bir iğrenç oyun oynamışsın Hayatıma bilmediğim yeni anlamlar getirmişsin Gözüm kapalı hayatımı ortaya koyduğum bir kumar oynamıştım Ya seni kazanacaktım yada kendimden vazgeçecektim Hem seni kaybettim,hem de kendimden vazgeçtim Varmıydı böyle kimsesiz darmadağın olmak,biçare kalmak varmıydı?Keşke beni böyle ödüllendireceğine,hiç ödül vermeseydin Onca yüreği senin yüreğine feda ettiğim halde yüreğim kocaman sevdamı alabilecek kadar büyümedi
Bende sana büyük bir sevgiyi vermekte diretiyordum Bu kadardirettiğim için beni bağışla!  Sevmek ölümüne cesaret,buzdan değil ateşten yürek ister Adı üzerinde sevdaydı bendeki,zordu sevdayı büyütmek kolay değildi elbet…
Bütün güzellikleri bütün kainatı seni sevmesi için birine verseydin yinede bu kadar sevilemezdin Hiç kimsenin yüreği benim ki kadar büyük ve deli olamaz
Beni kırgınlıklarla,çelişkilerle,cevabı sende olan bir sürü soruyla ve bitmek tükenmek bilmeyen “keşkelerle”bıraktın Bana onca acı verdin ama yüreğim düşmanın olamıyor Her gün alabildiğine yanıyor İstesem de istemesem de seni özlüyor,seni istiyor Yüreğimi koparıp atmak mümkün olsaydı hiç düşünmeden koparıp atardım
Sevdan beni divane etti,asileştirdi Kendime sözüm geçmiyor artık Başımı ellerimin arasına ne ilk nede son alışım İlk acım değil ama en büyük acımsın Bir limandayım ve senin bindiğin gemi çoktan uzaklaşıp gitti Bunu kabullenemiyorum,zoruma gidiyor,canımı acıtıyor Sen yüreğimde bir hasret,en büyük ve hiç kapanmayacak bir yara olarak kalacaksın Yarım kalmışlığım ve unutulmazımsın Yüreğim seni sarayından kovmuyor Tahtı da tacı da sensiz bırakmıyor
Özlersen Beni!
Sevgilim bir gün özlersen beni
Nihavent şarkılarda dinle sesimi
Akşam karanlığında ak yıldızların
En parlağında gör hayalimi
Biliyorum yine çok uzaklarda
Hasret mısralarında anarsın beni
Postada mektubumu bekleyemezsen
Esen rüzgârlardan al haberimi
Güllerin tomurcuk yanaklarında
İçki şişelerinde, kadehlerinde
Nerde olursan ol, her andığında
Dokun yüreğine, duyarsın beni
Ellerin soğuktan donarsa bir gün
Özlersen nefesimi, sıcaklığımı
Silme gözünden akan yaşları
Her damlada tadımı bulursun benim  
Varlığını Özledim  
Yüzlerce mektup yazdım sana sevgili Binlerce satır döktüm ayaklarının altına Her bir sözcüğünde derdim sana olan sevgimi; her bir satırında kümeledim sana hasretimi  Yüreğimin en kuytusunda sakladım her birini, hatıraların kollarında Bilmedin, duymadın, görmedin
Ay karanlık bu gece Soluğu kesilmiş yıldızların, nefesi yok bulutların Tüm dünya durmuş, zaman durmuş Tüm ağaçlar kulak vermiş sevgime Sokaklar beni dinliyor sessizlikte  Sensizlikte 
Mısralarım daldı yine hayallere, bir mektup düştü yüreğime
'Özledim' dedi kalemim, yazdı ellerim
'Özledim, sevgili,
Kumral perçemlerini özledim 
Saçlarının alnımı usulca öpüşünü
Derin çizgilerin altında çakan gözlerini
Bakışlarındaki ela gölgeleri özledim;
Hüzünlü ve yorgun  '
İlkyaz güneşleri savruldu belleğimde Ada vapurlarının saatleri karıştı sözlerimde Son anda yakaladım baharı ela gözlerinde Tuttum ellerinden sevginin, sımsıkı tuttum Bırakmadım, kapsın martılar düşlerimizi Bırakmadım, aynalar yok etsin yüzlerimizi
'Hala dudaklarımın kenarında bir gülümseme yapışıp kalmış bugünden yadigar' dedi sesin
'Özledim' dedi kalemim, çırpındı kirpiklerim
'Özledim, sigara kokan sesini;
Gönlümü sevgiyle sarmalayan ılık nefesini
Nisan yağmuru gülümsemeni özledim 
Sonbaharda yaşattığın ilkyaz güneşini
Kavuşmalarımızı özledim;
Gecenin sabahla buluşması gibi
Doyumsuz ve dingin  '
Hasretin yaktı Ada'yı, yaz günlerinde Bekledi bakışlarım bir nefesini, bir sesini Merak etti; neredesin, kiminlesin? Hatırlar mısın seni anan dizeleri? Hatırlar mısın ellerimin yumuşaklığını, gözlerimin sıcaklığını, saçlarımın Ada rüzgarında dalgalanışını? Sana bakışımı hatırlar mısın? Unuttun mu yeminlerimizi? Benliğimizi kül eden o ateşi unuttun mu?
'Özledim' dedi kalemim, kavruldu yüreğim
'Özledim, şimşekler yakan temasını
Delidolu sağanaklarda ıslanan arzularını
Aşkını haykırmanı özledim 
Ellerinin yüzümde iç çekişini özledim 
Sevgiye aç ve çılgın  '
Gün hazana uçtu göçmen kuşun kanadında Kızardı yapraklar, uçuştu sarı meltemlerin ardı sıra Dövdü poyrazlar Ada yamaçlarını Koptu tufanlar, sarsıldı kıyılar kızgın dalgalarla Kestaneler yuvarlandı ayaklar altında; sıkıldı sokak lambaları derin yalnızlıkla Duyamadım soluğunu yanaklarımda Kırıldım sırça misali, darıldım sana  Yokluğuna  Suskunluğuna
Hüzünlü perçemlerin geldi aklıma, düştü yüreğime bir mektup daha
'Özledim' dedi kalemim, eğildi gözlerim
'Özledim, avuçlarımdaki yüreğini;
Hazan yaprakları misali boynu bükük 
Anıların kuytusuna saklanan vaatlerini
Gerçekleşmeyecek hayallerini
Hüzün dolu vedalarımızı özledim;
Çaresiz ve dalgın  '
Sonuncuyu yazdım az önce, kış kapıyı çalınca Bavullarımı toplar gibi topladım senli anılarımı kucağımda Her birini özenle katlayıp sakladım gönül bohçamda Bir daha aklıma düşecekleri güne kadar yatırdım hislerimi uykuya  Anıların kollarında 
'Bitti' dedi kalemim, sustu dillerim 
'Alıp da gittiğin bir yudum sevgiyi,
Varlığını özledim  '
|