Yalnız Mesajı Göster

Türk Edebiyat Tarihi Nedir

Eski 10-21-2012   #13
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Türk Edebiyat Tarihi Nedir




Ahmet Rasim (1864-1932)

Ahmet Mithat tarzını devam ettirmiştir

Pek çok konuda ve türde eserleri vardır

Bütün hayatını gazeteciliğe adamıştır

makale ve fıkra yazmış; çeviriler yapmıştır

türkçesi yerli ve temizdir

Hayatın komik ve ibret verici yanlarıyla ilgilenmiştir

roman ve hikâyelerinde İstanbul'a, özellikle Beyoğlu’na ait konular işlemiştir Romanlarının başlıca konuları, aile sarsıntıları ve ülke meseleleridir

günlük hayattan renkli ve fotoğraf zevkiyle kesitler sunmuştur

130’dan fazla eseri vardır

roman ve hikâyeleri: İlk Sevgi, Güzel Eleni, Endişe-i Hayat, İki günahsız Sevda,

İnceleme, makale, fıkra, hatıra: Gülüp Ağladıklarım, muharrir Bu Ya, Şair-muharrir-Edip, Şehir Mektupları

Aynı zamanda 65’e yakın şarkısı olan bir bestekârdır

3 Fecr-i Âtî Topluluğu (1909-1912)

1901’de, Servet-i Fünun mecmuası etrafında, kendilerine Fecr-i Âtî adını veren yeni bir nesil toplanmıştır

Servet-i Fünun topluluğu dağıldıktan sonra 1909 yılında Yakup Kadri, Ahmet Haşim, Refik Halit, Fuat Köprülü, Ali Canip, Şehabettin Süleyman, Celâl Sahir, Tahsin Nihat, Emin Bülent gibi isimler bir araya gelerek yeni bir topluluk oluştururlar

topluluk, sanat hayatına bir bildiriyle başlar

sanatın saygıdeğer ve şahsi olduğu anlayışını benimserler

Onlar Servet-i Fünun’u batılı edebiyatı tam olarak oluşturamamakla suçlarlar

Fransız edebiyatını örnek alırlar

Dilleri süslü, sanatlı, ağdalı ve ağırdır

Aşk, ve tabiatı konu olarak işlemişlerdir Aşk genellikle hissi ve romantiktir tabiat tasvirleri ise gerçekçi değil, Haşim’de olduğu gibi şahsîdir

Kısa ömürlü olan bu topluluk, Servet-i Fünunculardan daha sade bir dil kullanmış sembolizm, empresyonizm ve romantizm gibi akımları eserlerine uygulamışlar, Avrupaî edebiyat ile Milli edebiyat arasında bağ oluşturmuşlardır

Aruzla şiir yazan Fecr-i Âtî şairlerinin en tanınmış ve en orijinali Ahmet Haşim'dir

Şiire herhangi bir yenilik getirmemişler, Servet-i Fünun’un devamı olmaktan öteye gidememişlerdir

sanat anlayışlarında birlik ve bütünlük olmadığı için 1912’de dağılmışlar, ferdî olarak değişik alanlarda eserler vermişlerdir

Dönemin sanatçıları

Ahmet Haşim (1884-1933)

Fecr-i Âtî şiirinin en önemli ismidir

sanat için sanat yapmıştır

Sembolizmin en önemli temsilcisidir

İşlediği başlıca temalar tabiat ve aşktır

Şiirlerinde hayalle birlikte musikiye önem vermiştir

lirik bir şairdir

Tamamen aruzu kullanmıştır Dili süslü ve sanatlıdır En çok serbest müstezadı kullanmıştır

Ona göre şiir anlaşılmak için yazılmaz, şiirde anlam aranmaz; şair bir hakikat habercisi, şiir dili de bir açıklama vasıtası değildir Şiir duyulmak için yazılır ve okunur; şair tabiatın kendine hissettirdiklerini sembollerle şiirine yansıtır, okuyan da kendi hayal dünyasına uygun olarak algılar; şiir dili de telkin görevindedir

Şirin dili musiki ile söz arsında ve sözden ziyade musikiye yakındır Şiirde musiki anlamdan daha önemlidir

Haşim’e göre şiirin kaynağı şuuraltıdır Şiirlerinde dış dünyayı, kişinin iç dünyasında, ruhunda aldığı şekillerle yansıtmaya çalışır Dış dünyaya ait izlenimleri kendi dünyasında şekillendirerek ve renklendirerek ortaya çıkarır

Şiirlerindeki tabiatla ilgili kavramlar, akşam, gurup, şafak, gece, mehtap, yıldızlar, göller, ormanlardır

Şairin şahsında var olan içe dönüklük, şiirlerinde realiteden kaçış olarak ortaya çıkar

Şiirlerini Piyaleb ve Göl Saatleri adlı eserlerinde toplamıştır

Nesirleri: Gurabahane-i Laklakan, Bize Göre, Frankfurt Seyahatnamesi






Alıntı Yaparak Cevapla