10-21-2012
|
#2
|
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Uzun Çizginin Tanımı
Renk bir çeşit plastik uyum sağlar ve göze hitap eden bir hava yaratır Bir tabloda nesnelere, belli bir ışık ve gölgeye bürünerek belirli bir havanın öğeleri haline gelirler Bir bakıma renk resim için bir yüktür Çünkü nesneler çizgilerle canlandırılır ve resim çizgilerden oluşur Renk, sağladığı yoğunluk, canlılık ve derinlikle görme olayını zenginleştirir Fakat göz, gözüken bir senaaa yapar; bu senaaa, çizgilerin verdiği şekil olanakları içinde gerçekleşir
Desen denilince akla çizgi gelir En ufak bir renk kaygısına girmeden yapılan resimlere desen denir Çizgi, desenin temeli, bel kemiğidir Ne kadar kötü olursa olsun, renkli bir resim daima yalnız çizgi ile yapılmış bir resimden çok daha doğaya yakın duygusu verir Çünkü doğada renk vardır, fakat çizgi yoktur Çizgi yazı ile bizim bulduğumuz bir biçimdir Bu yüzden yalnız çizgi ile yapılmış bir desen, renkli bir resmin yanında boyuna soyut kalmak gereğindedir
Çizgi sanatçının çatıyı kurmak için kullandığı ilk ve en özlü öğedir Yalnız çizgi ile yapılan bir resimde göz, sanatçının bütün becerilerini çırılçıplak bir durumda görebilir
Düzeltilmesi en kolay olduğu için bir bakışta göz kıvrımlarını sunduğu için desene her zaman çizgi ile başlanır Konusunu, yalnız çapını, renk oyunlarına düşmeden hareketlerini, oranlarını inceleyen bir ressam için en iyi yol çizimdir Çizgi, desen için en keskin silah olduğu halde sanatçı doğayı onunla incelemek zorunda değildir Bir desen yalnız çizgilerin göze güzel gözükmesi sayesinde kendisini savunabilir
Desen bilgisinin bel kemiğini kuran çizgi tek başına buyruk bir tat, bir lezzet, bir cevherdir Çizgi hiçbir lekeden medet ummadan hiçbir renkten yardım beklemeden tek başına yaşayabilme gücüne sahiptir
Eski ve yeni ressamların eserlerini, kimi modern sanat akımlarını inceleyince geometrinin desen ile çizgi sanatı ile ne denli sıkıca bağlı olduğunu görürüz
Resim sanatında çizgi perspektifinden bahsedilir Bunu şu şekilde izah edebiliriz Genellikle resimde iki perspektif yöntem uygulanır Çizgi ve hava perspektifi Çizgi perspektifinin aslı, ufuk çizgisine doğru uzanan yatık paraleller meydana getirmektir Söz gelişi, bir tren yolunun iki rayı ufuk çizgisinde daralıp tek nokta haline gelir Çizgi perspektifin bir başka yönü de eşyaların ölçüleriyle ilgili oluşudur Öndeki nesnenin, arkadaki nesneden daha büyük görünmesi gibi
Sezer Tansuğ, bu konuda şöyle demektedir: Çizginin perspektif bir derinlik amacıyla birleşmesi başka bir yöneliş, çizginin bir yüzey nakışı olarak ele alınması başka bir yöneliştir Demek ki çizgi perspektifi çizgi ile alakalı değildir 10
Çizgiselliğin sözlük anlamı, resim ve teknik resimde: Çizgisel resim bir resmin bir cismin çeşitli değerlerini betimlemeden yalnız çevre çizgisini gösteren resim 11
Sanat sözlüğünde çizgiselliğin tanımı : Çizgisellik; bir yüzey üzerinde bir çizgi gibi yada düzenlenmiş betileri veya öğeleri niteler İnce kontur çizgileriyle oluşturulmuş betileri ve bu tür betileri içeren resimsel yapıtları niteler
Wölfflin çizgisel üslup araştırmasında; 16 yüzyıl Rönesans döneminin çizgisel üslubunun 17
yüzyıl Barok gölgesel üsluba geçiş sürecini araştırmış ve 16 yüzyıl ışık ve gölgenin önemli bir etken olarak ortaya çıkışı çizginin egemenliğinden hiçbir şeyi değiştirmez şüphesiz ilkellerde çizgiseldir, ama şöyle söyleyebilirim: Onlar gerçi çizgiyi kullanmışlardı, ama onu tam olarak kullanmamışlar, ondan yeteri kadar faydalanmamışlardı Çizgisel bir görünüşe bağlı kalmak başka, bilinçli bir şekilde çizgiyi amaç edinip ona yönelerek çalışmak başkadır Çizgiye karşı tamamıyla bağımsızlık, tam da çizginin karşıtı olan ışık ve gölgenin olgun bir hale gelmiş olduğu zamana rastlar Çizgisel üslup hareketlerine geçişin nedeni, çizgilerin var olmaları değil, onların ifadelerindeki güç, kendilerini izlemeleri için gözlere yaptıkları baskı idi, diyerek 16 yüzyıl klasiklerini de çizgisel olarak görür Ayrıca daha önceki çizgisel tarzı da kabul eder
Bedri Rahmi Eyüboğlu'na göre: Başlangıcın günümüze kadar çizgiyi kovalayanlar şu önemli olaya parmak basarlar Resim sanatının doğuşundan günümüze çizgi kesin olarak yaşıyor ama orada bir yerde çizgi resim sanatından kovulmuş hem de ne zaman kovulsa beğenirsiniz, Rönesans'ta Öyle bir zamanda kovmuşlar ki çizgiyi, resim sanatı en cömert, en ileri insan zekasını doyuracak güçte bir sanat olduğunu ispatladığı zaman
Rönesans ustalarının bir numaralı amacı tabiata mümkün olduğu kadar sadık kalmaktı Tabiatta telgraf teli gibi masanın bittiğini ilan eden sınır çizgisi gibi elle tutulur gözle görülür kesin çizgiler yoktur
Fotoğrafın icadından sonra çizgi mağara devrindeki gücüne kavuştu İnsan zekası çizgiyi fotoğrafın icadına borçlu değil, ama çizgi resim sanatındaki eski yerine kavuşmakta fotoğrafa çok şey borçlu diyerek Rönesans dönemindeki çizgisel üslupta çizginin olmadığını savunur
|
|
|
|