Clara Zetkin Kimdir - Clara Zetkin Biyografisi
Sosyalist toplumda kadının yeri nerededir?
Sosyalistler kadınları nasıl uyandırıp mücadelenin içine çekebilirler?
Bu konuya ilişkin ilk büyük katkısını Paris'teki II Enternasyonal'in kuruluş kongresinde yapar Büyük bir halk topluluğu önünde düşündüklerini söyleme korkusunu yendiği anda, uluslararası kamuoyunun kapıları ona açılır
Eylül 1890: Sosyal demokratlara karşı tedbir yasaları kaldırılır Clara Zetkin iki çocuğuyla vatanına geri döner ve Stuttgart'ta yerleşir Kadın işçilerin çıkarını kollayan Eşitlik adlı bir derginin kurucu ortağı ve yöneticisi olur 25 yıl boyunca bu dergide Clara Zetkin'in elinden kalem düşmez
İlk yılların Eşitlik dergisinin sayfalan çevrilirse, kadın işçi hareketi gelişiminin canlı tabloları görülür O sayılarda kadının istismarının afişe edildiği makaleler vardır Bu dergilerde jüt iplik fabrikasında bir kadın işçinin Bremen'de 14 fenikten 15 feniğe kadar saat ücreti aldığı okunur Çoğu, haftada yalnız bir kez sıcak öğle yemeği yiyebilmektedir İki, üç marka kadar haftalıklarla, fırınlanmış porselenleri fırınlardan dışarı çıkaran Saksonyalı kadınlar çok sıcak olduğu için sadece bir gömlek giymektedirler ve cereyanda kalıp hemen hepsi romatizma hastalığına yakalanırlar
Dresdenli tütün işçileri; "içimizden biri mesai sırasında gülecek olsa bu ölümcül suçun bedelini 50 fenik ceza ile ödemek zorundaydı," diye anlatırlar Ayna sırlayıcılarının çalışma koşulları hakkında profesörün biri şu ifadeyi kullanır, "Korkunç cıva zehirlenmeleri, devamlı düşük ve ölü çocuk doğumları" Baskı altındaki bu kadınların büyük bir bölümünü sınıf mücadelesi için kazanmak, Clara Zetkin'in de bildiği gibi, kolay bir iş değildir Fakat bunu yapmak onun görevidir!"
1905 yılından itibaren eğitimini tamamlamış olan öğretmen Clara Zetkin kendisini yürekten istediği bir konuya adar: Pedagojik çalışma Bundan böyle Eşitlik dergisi düzenli olarak iki ek çıkarır Eklerden biri "Analarımız ve ev kadınlarımız için", diğeri de "çocuklarımız için"dir
Clara Zetkin'in istediği, ana-babalara ve yetişmekte olanlara "Gerçek insanlığın temel ilkelerini" açıklamaktır Çocukların eğitimi -her zaman vurguladığı gibi- ev, toplumsal düzen, ana ve babanın birlikte uyum içinde meydana getirdiği bir eser olmalıdır Çocuğun yaradılışında ana-babanın özellikleri nasıl karışıyorsa, eğitimde de (yaradılışın ikinci bölümünde ve genellikle en önemlisinde) aynı şekilde uyum içinde birleşmelidirler ki, her iki tarafın da en iyi yanı çiçek açabilsin"
Ağustos 1907: Sosyalist kadınların ilk uluslararası toplantısına 14 ülkeden 56 delege katılır Bu kadınlar Clara Zetkin'i uluslararası sekreterliğe seçer ve Eşitlik dergisini uluslararası yayın organı olarak belirlerler
Ağustos 1910: İkinci uluslararası kadınlar konferansında katılımcı kadınlar, her yıl uluslararası bir kadınlar günü kutlanmasını kararlaştırır İlk önce, mart ayındaki bu gün, kadınların seçme hakkı için propaganda yapmaya hizmet edecektir "Yaşasın kadınların oy hakkı!" Bir yıl sonra Alman kadınlar mart ayındaki "kendi günlerinde" caddelerde bu sloganı pankartlara yazarlar Clara Zetkin Eşitlik dergisinde bunu, "Dünyanın şimdiye kadar gördüğü, kadının eşitliği için yapılan en görkemli gösteri," diye haber verir
Bir zamanlar konuşmacı kürsüsüne korka korka çıkan Clara Zetkin, artık birçok saflarda korkulan, uzlaşmak bilmeyen bir savaşçıdır Onun için en büyük darbe 1908'de (bu yıldan itibaren nihayet kadınlar da partilere üye olabilecektir) yönetime seçilmemesidir Rosa Luxemburg, Karl Liebknecht ve Fransız Mchring gibi partinin sol devrimci kanadına aittir
Alman kadın hareketlerinde de "ılımlılara" saldırır Clara Zetkin 1905 yılında "Anneleri Koruma Derneği"ni kuran Helene Stöcker ile arkadaş olur Helene Stöcker evlenmeden anne olanlar için de hamileliği önleyici korunma ilaçlarının serbestçe dağıtımını ve kürtajın yasallaşmasını talep etmektedir
Anaları Koruma Derneği, Alman kadın dernekleri birliğine kabul edilmez Kadın hareketleri arasında, "ılımlılar" cinsel sorunlar karşısında çok çekimser davranırlar Helene Stöcker ve Clara Zetkin bu tavrı yargılarlar Bu iki kadının dostluğu Clara Zetkin'in ölümüne kadar sürmüştür
Clara Zetkin 1929-1931 arasında yılın sadece bir kısmını Almanya'da geçirirken (diğer kısmını Rusya'da geçirir) kendisini sürekli ziyarete gelen nadir kişilerden biri Helene Stöcker'dir Son ortak çalışmaları 1932'de Amsterdam'daki savaşa karşı yapılacak kongrenin ön hazırlıkları olur
Daha 1912 yılında Clara Zetkin uluslararası sosyalistler kongresinde, Basel'de dünya kadınlarını barışın korunmasına aktif olarak katılmaya çağırmıştır Son ana kadar Eşitlik dergisinde de yaklaşan savaş felaketine karşı savaşır Savaşın sürdüğü 1915'te Almanya'da illegal olarak bir manifesto yayınlar: "Savaşı Bırakın!" "Vatana ihanete teşebbüs"ten tutuklanır Serbest kalır kalmaz, savaşa karşı yasadışı mücadeleye devam eder En ağır darbeyi yiyinceye kadar: Parti yönetimi Eşitliksin redaksiyonunu elinden alır 60 yaşındaki Clara Zetkin yeni bir başlangıç arar
"Her şey beni Rusya'ya çekiyor Rusların arasında yeni vatanımı buldum, politik açıdan, insanlık açısından, onların arasında sonuna kadar çalışmak ve savaşmak istiyorum"
Bunu 1917'de Rus işçi ve köylüleri Çar'ı devirdiklerinde yazmıştır Lenin'le uzun konuşmalar yapar ve bunları Lenin ile Anılar kitabında yayınlar 1920'de Alman parlamentosunda yeni kurulan Komünist Parti'nin baş adayı seçilir Komünist Enternasyonal'in kadınların çalışma hayatıyla ilgili temel esaslarını hazırlar
Ölümünden bir yıl önce, 75 yaşındayken hâlâ Berlin'deki Alman parlamentosunun kürsüsünden faşist tehlikeye karşı hararetli bir konuşma yapmıştır
"Konuşuyor Tek başına bir kadın gibi değil, kendisi için büyük bir gerçeği bulmuş bir kadın gibi Daha çok bir sınıfa ait tüm kadınların ne düşündüğünü ifade etmek için, tüm diğer kadınlar için varolan bir kadın gibi konuşuyor Düşünceleri baskı altında tutulan bir sınıfın ortasında, düşüncesi baskıya rağmen gelişmiş bir kadın gibi konuşuyor Binlerce ve milyonlarca kadın onunla aynı şeyi söyledikleri için, ne söylüyorsa doğru O yarınların kadını; ya da ifade etme yürekliliğini gösterirsek: O bugünün kadını"
Fransız ozan Louis Aragon, Basel Çanları romanında Clara Zetkin'in toplum karşısına çıkışını -başlangıçta topluluk karşısında konuşmak zorunda kalmaktan korktuğu kadar hiçbir şeyden korkmamış olan bir kadının konuşma tarzını- bu cümlelerle anlatır
|