Konu
:
Memduh Şevket Esendal Otlakçı Kitap Özeti
Yalnız Mesajı Göster
Memduh Şevket Esendal Otlakçı Kitap Özeti
10-21-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Memduh Şevket Esendal Otlakçı Kitap Özeti
memduh şevket esendal otlakçı kitap özeti
Memduh Şevket Esendal - OTLAKÇI
forumson
com - memduh şevket esendal otlakçı kitap özeti
- Efendim tütün tabakasını ortada unutmağa gelmiyor insafsız herif tütünü ne kadar saçacak yeri varsa içti tozları bana kaldı
Çok otlakçı gördüm ama böylesine hiç rasgelmedimdi
Bizim rahmetli İlhâmi da otlakçı idi ama hiç olmazsa bir inceliği vardı adamı eğlendirirdi
Karşınıza oturdu mu gözleri ile tütün paketini arar sokulur tabakayı cebime koyarım sözlerini şaşırır cebimden çıkarıp masanın üzerine bırakırım sevinir
Saatlerce gözleriyle tabakanın arkasından koşar sonra bir fırsatını düşürüp bir cıgara yakınca keyiflenir güler söyler dinleyenleri de eğlendirirdi
En çok hoşlandığı da fırsatını düşürüp cıgarayı kendi eliyle almasında idi
Siz ona paketinizi uzatırsanız alır ama kendi eliyle aldığı cıgaradan duyduğu haram tadı duymazdı
Bu otlakçıya canım kurban kardeşim! Bu herif öylesi değil ki
Dün artık dayanamadım söyledim:
- Ama Mahmut Efendi dedim bu kadar da olmaz
İçiyorsun neyse iç
Ama hiç olmazsa tozunu da katık et!
O alışmış aldırmıyor
Yan gözle bana baktı
- Bir cıgara sardım diye mi söylüyorsun? Dedi
- Hangi bir cıgara birader dedim ban gene bir tutam saçak tütün kalmadı
Bana yalnız tozları kalıyor
Kayıtsızca:
- Senin tütün de içimli bir şey değil ya! Dedi bunu nasıl içiyorsun? Kaçak içsen bundan daha iyi!
Kızdım:
- A birâder dedim iyiye kötüye baktığımız yok sen benden çok içiyorsun
Fena ise niçin içiyorsun?
- Ne yapayım dedi daha iyisi olsa onu içerim
- Neden yok dedim tütüncü dükkânları dolu!
Yüzüme dik dik baktı:
- Ben dedi bu zıkkıma para vermem
Mundar şey
Mekruh kalkıp üste de para verceğim! İşim yoktu da
- Çok iyi buyuruyorsun dedim ama biz para veriyoruz!
- Ben de onu söylüyorum ya dedi para verdin verecek bâri iyisine ver
Bunun böylesini içecek olduktan sonra hiç içmesen daha iyi!
- Sen dedim kırk yaşından sonra benim huyumu mu değiştireceksin?
Kayıtsızca omuzlarını kaldırdı:
- Benim neme gerek dedi ben kimsenin keyfine karışmam
Sen bana karışıyorsun da ben de söylüyorum
- Canım dedi senin kuruyasıca huyunun bana ziyana olmasa ben de kırk yol söylemem
Ziyanın bana dokunuyor
- Benim sana ne ziyanım dokunuyor? diye sordu bu sözleri hep bir cıgara için mi söylüyorsun? Ziyan olmuş da dünya batmış
Ben içmeseydim de sen içseydin daha mı kâr edecektin? Bâri başkalarının yanında söyleme seni ayıplarlar
Tepem attı:
- Neden ayıplıyorlarmış? diye sordum
- Neden olacak dedi bir cıgaralık tütün için bu kadar lâkırdı ediyorsun
- Canım birader dedim hangi bir cıgarahangi beş cıgara?
- Haydi on cıgara olsun dedi yirmi cıgara otuz cıgara olsun
daha diyeceğin yok ya! Yok tütün saçak yerini içmişim sana tozu kalmış
bunları söylemek ayıp
Tozu kaldı ise bir paket al saçak tütün iç
Bunun kemâli altmış para!
- Bunu ben alacağıma sen alsan ne olur dedim şu neden almak bize düşüyor da içmek size?
- Ben âdet etmemişim dedik ya! Böyle zehire para vermem dedi
Sen âdet etmişsin ben içsem de alıyorsun içmesem de
Benim için tütün almıyorsun ya
Benim için alıyorsan bir daha alma
Hem bir cıgara için adama böyle kahve ortasında bu kadar söz söylemek ayıp değil mi? Bu sana yakışır mı?
- Çıldıracağım dedim sen altmış para verip bir paket tütün almaz herkesin tabakasından geçinirsin bu ayıp değil; ben tütünü katık et saçağından bana da kalsın dedim bu ayıp öyle mi?
- Bana neden ayıp oluyormuş? dedi hırsızlık etmiyorum ya zorla da almıyorum tütünün saçağı dururken tozunu içecek kadar ahmak değilim
- Biz tütünün tozunu içip ahmak mı oluyoruz? dedim
Doğrusu çok daha kızdım
Onun da cıgaradan sararmış parmakları titremeye başladı ama sözünü kesmedi:
- Sen dedi deminden beri bana o kadar söz söyledin ben sesimi çıkardım mı? Tütünün saçağı dururken tozunu içmek ahmaklıktır dedimse niçin kızıyorsun?
Kahvede olanlara bakarak:
- Yalan mı söylüyorum efendiler dedi
Bana bir cıgara verdi diye bu kadar söz söylenir mi bu nerede görülmüş şey?
Karşı peykede oturan Miralay Esat Bey bana işaret etti
Kendimi topladım:
- Sen dedim birâder bir daha benim yanıma gelme benimle de konuşma
Bir gün öfke ile kafana bir şey vururum başıma belâ olursun anladın mı? İşte bu kadar!
İşte buraya varınca Esat Bey cebinden tabakasını çıkardı:
- Mahmut Efendi dedi gel sen buraya bak ben sana bir tütün vereyim nasıl beğenirsin
Tabakayı görünce kalktı karşıya gitti
Bana da:
- Benim kabadayılığım yok dedi kimseye de bir fenalık etmedim yine de etmem
Bütün suçum nedir: bir cıgara sarmışım! Sanki tufan olmuş
Bir yandan söylendi bir yandan da Esat Beyin tabakasından ne var ne yok içti
Ben artık cevap vermedim
Ancak Mahmut Efendi bana darıldı ben de ondan kurtuldum sanmayız
Ertesi sabah erken çocuk haber verdi ki bir efendi gelmiş beni görmek istiyormuş
Aşağı odaya indim
Baktım Mahmut Efendi
Beni görünce dedi ki:
- Birader dün sizin hatırınızı kırdım
Sonradan ben de pişman oldum
Sizden özür dilemeğe geldim
Kusura bakmayın insanlık hâli
insan bazan boş bulunuyor
Siz olsanız ne yapardınız? Özür dileyen bir adam
Kalkıp evinize kadar da gelirse
Benim yüzüm tutmaz
"Buyurun" dedik
Kahve de pişirttik
Önüne bir dolu kâse de tütün koyduk
Kardeşim emin olun kalem vaktine kadar kâsenin dibinde yalnız tozlar kaldı cıgara tablası da ağzına kadar doldu
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul