10-21-2012
|
#2
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Çiçekçi Mesleği
ÇİÇEKÇİ ve ÇİÇEKÇİLİĞİN TARİHİ
Çiçekçi: Kes me çiçek,kuru çiçek,yapay çiçek ve süs bitkilerini temin eden belli bir zaman diliminde düzenleyen,satışa sunan kişiye Çiçekçi denir
Çiçekçilik
Edebi eserlerden anlaşıldığı üzere 1400 lü yıllarda çiçekleri hediye etmek çiçeklerle duyguların ifade edildiğini ilk Osmanlı İmparatorluğ unda rastlıyoruz
1689 yıllarında Şehremini Cami’nin hatibi olan Übeydullah Efendi yazdığı Tezkire-i şükufeciyan adlı çiçekçi kitabında çiçeklerin kimler tarafından yetiştirildiği de geçmektedir
Aynı kitaba göre ilk çiçekçiler Ebüssuud Efendi ile İbrahim Han zade Ali ve Mehmed beyler İmam zade Mehmed Çelebi Yeniçeri efendisi İsmail Anbarcı zade Bostan zade Mehmed Efendi Piri Paşa zade Seyyid Cemali Bey aaakireci Mehmed Efendi Tacir Mustafa Çelebi Cüce Hüseyin Çelebi ve Hasan Beşe gibi isimler bulunmaktadır Übeydullah Efendinin bu eseri Osmanlı bahçeciliğinin geçmişi incelenirken başvurulması gereken tarihi kaynakların başında gelir Bunlardan başka Avcı Sultan Mehmed devrinde yaklaşık 1667 yıllarında Şükufename-i musavver adlı bir eser yazan Ali Çelebi ile Dördüncü Muradın aynı zamanda hekimbaşılığ? ?nı yapan Kasımpaşalı Emin Mehmed Efendi Hoca Sadü�ddin zade Salih Efendi Tophaneli hattat Mahmut Çelebi Dede Bey Koca Mustafa şeyhi Hasan Efendi Sarıyerli Solak zade oğlu Fındıklılı Molla Çelebi Üsküdarlı Muharrem usta Çorbacı oğlu Eyüblü veli Çelebi Hasankaptan zade ve Üçüncü Ahmed devrinde yaşamış Üsküdarlı Toygarbaba lakabıyla bilinen Hamza Çelebi gibi isimlerdir
1700 lü yıllara adını veren Lale Devri çiçekçiliğin parladığı bir dönemdir Türk çiçekçilik tarihiyle ilgili araştırmaları bulunan Turhan Baytop, [[“Lâle-i Rumi”]] denilen ve ayırcı özelliklere sahip olan Osmanlı Lâlesi’nin Kefe’den getirilen bu lale soğanlarından elde edildiği düşünmüş tür
Bu dönemin şairi ünlü şairi Nedim mısralarında;
ince ruhlu zarif kişiler sarıklarına birer gül iliş tirir,
öğrenciler her sabah hocalarına çiçek demetleriyle giderler,
hasta dostlara zarif çiçek şişeleri içinde karanfil, gül, zerrin,
lâle gönderilerek hatır sorulurdu Bahçesi olmayan fukara evlerinin bile, pencere önlerinde saksılar eksik olmazdı
O derece ki XIX asır başlarında Türkiye’yi ziyaret eden Miss Julia Pardoc, “Keşke Shakespeare, Romeo ve Juliet’in bahçe sahnesini yazmadan önce Boğaziçi’ni görmüş olsa idi” demektedir
Evliya Çelebi , XVII yy da İstanbul'da seksen kadar çiçekçi dükkânından bahsetmektedir
Elbette o zamanlarda günümüzdeki anlamda çiçekçilik deyil bahçe kültürüne dayanan bir anlayış olsa da et tırnak gibi ayrılmayan bir olan sektördür çiçekçilik
Türkiye de günümüzdeki anlamıyla ilk çiçekçilik Rusyada İhtilalden kaçan Rusların İstanbul da Beyoğlu Çiçek Pasajında yaptıkları satışlarla başlamıştır 1945 yılında ilk örgütlenme de Sınırlı Sorumlu Çiçek Üretim ve Satış Kooperatifiyle olmuş tur Hızla değişim geçiren sektör 1990 lı yıllarda Mesleki Eğ itim Merkezlerinde meslek kapsamına alınmıştır 2008 itibariyle sadece İstnabulda 3 binin üzerinde çiçekçi kaydının olduğunu görüyoruz
Dünyada ilk çiçek satışlarını 1900 yıllarda Amerika,Çin,İtalya ve Japonya yaptığı nı görüyoruz Elden satılan çiçekler aynı zamanda çiçekçiliğin ticari anlamda başlaması anlamını da taşıyordu Yeni bir sektör doğuyordu Artık çiçek para ile bir bedel ile alınıyordu Hiç te kolay olmayan bir işti Devirde yaşanan doğal afet ve 1906 da yaşanan deprem zaten keyfi gibi görülen adı konulmayan sektörü zayıflattı 1924 yılında çiçekçiler San Francisco Flower Mart adıyla bir kuruluşta ilk kez toplandılar Bu örgütlenme çiçekçiliğin hızla yayılmasına vesile oldu
|
|
|