Prof. Dr. Sinsi
|
Zeytinin Özellikleri,Zeytinin Faydaları
Zeytinin Özellikleri,Zeytinin Faydaları
Alem: Plantae (Bitkiler)
Bölüm: Magnoliophyta
(Kapalı tohumlular)
Sınıf: Magnoliopsida
(İki çenekliler)
Takım: Lamiales
Familya: Oleaceae
(Zeytingiller)
Cins: Olea
Tür: O europae
Binominal adı
Olea europaea
Morfolojik özellikleri
Zeytin boylu bir çalı veya 10 metreye kadar boylanabilen, sık dallı, yayvan tepeli, herdem yeşil yapraklı bir ağaçtır Geniş, kıvrımlı, yamru yumru bir gövdesi vardır Ağaç yaşlandıkça, düzgün gri renkli gövde kabuğu giderek çatlar Ağacın tacı (tepesi), yaklaşık olarak artan boy kadar her sene genişler Uzun ömürlü bir ağaçdır, yaklaşık 2000 yıl kadar yaşayabilir Verimli topraklarda taç açık ve asimetrik, verimsiz topraklarda ise daha yoğun ve yuvarlaktır Sürgünleri gri renkli, dikensiz ve hemen hemen üç köşelidir
Mızraksı, çok kısa saplı, deri gibi sert yaprakları sürgünlere karşılıklı çiftler halinde dizilmiştir Yaprakları basit, tam kenarlı ve kenarlar alt yüze doğru hafif kıvrıktır Yaprağın boyu 20-86 mm, genişliği de 5-17 mm’dir Yaprakların ucunda sivri bir çıkıntı bulunur Yaprağın üst yüzü koyu gri-yeşil ve tüysüz, alt yüzü mavimsi gümüşi renkte ve beyaz sık ipeksi tüylerle kaplıdır
Baharın sonlarına doğru yaprakların koltuğunda seyrek salkımlar halinde açan, küçük beyazımsı-sarı renkli, kokulu çiçekleri vardır Rüzgarların taşıdığı çiçek tozlarıyla döllenen çiçekler etli ve yağlı meyve verir Meyve önce yeşil, olgunlaştıktan sonra da parlak siyah bir renk alır Etli meyvenin içinde sert bir çekirdek vardır Meyvenin etli kısmından ve çekirdeğinden elde edilen "yağı" bakımından çok değerli bir ağaçtır Aynı zamanda ağacının çok heybetli ve estetik bir görünümü vardır Odunu çürümeye karşı son derece dayanıklıdır
Kullanımı
Zeytinin yaprağında tanen, uçucu yağlar, organik asitler ve rezin bulunur Yapraklar ve gövde kabuğu %5 çay (infüzyon) halinde iştah açıcı, idrar söktürücü ve ateş düşürücü olarak kullanılır Şeker hastalığında kullanım alanı olduğu gibi, tansiyon düzenleyici olarak da bilinir
Türkiye'deki üretimi
Sele zeytin
Dünya zeytin üretici ülkeleri arasında; ağaç varlığı açısından Türkiye 4’ncü, alan açısından da 6’ncı sırada yer alır Böylece dünya zeytinyağı üretimine %8 oranında katkıda bulunur, sofralık zeytin üretiminde de İspanya’dan sonra 2’nci sırada yer alır Marmara Bölgesi’nin ağaç varlığı açısından Türkiye içindeki payı da %10 olarak belirlenir
Zeytin; ayrıca çeşitli fabrikalarda işlenerek zeytinyağına da dönüştürülür
Sofralık zeytin çeşitleri -
Çizme yeşil zeytin
Teneke tipi zeytin
Salamura tipi zeytin
Sele zeytin
Konfipi zeytin
Çizme yeşil zeytin
Sofralık yeşil zeytin
Kalamata Tipi
İspanyol Tipi
Zeytinciliğin Dünya ve Türkiye ekonomisindeki yeri
Türkiye, İspanya ve Yunanistan’da kişi başına yıllık zeytinyağı ve diğer bitkisel yağların, 1951 ve 1981 yıllarındaki tüketim miktarları ve yüzde değerleri ise Tablo 4’de verilmiştir (13) Türk insanının kişi başına yıllık yağ tüketimi 30 yıl içinde artış gösterirken, zeytinyağının bundaki payı %40’dan 17’e düşmüştür İspanya hariç diğer ülkelerde oransal olarak zeytinyağı tüketimi azalmış olsa da kg olarak bir artış olmuştur
Türkiye'de zeytin üretimi Ege, Marmara, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde yapılmaktadır Zeytin yetişen 35 ilin dörtte birinde ağaçlar Türkiye ortalamasının altında verime sahiptir
Zeytin Üretiminde Başı Çeken Ülkeler (2003 yılı verileri)
Sırası
Ülke
Yıllık Üretim
(ton)
Ekili Alan
(hektar)
Gelir
(q/Ha)
—
Dünya
17,317,089
8,597,064
20 1
1
İspanya
6,160,100
2,400,000
25 7
2
İtalya
3,149,830
1,140,685
27 6
3
Yunanistan
2,400,000
765,000
31 4
4
Türkiye
1,800,000
594,000
30 3
5
Suriye
998,988
498,981
20 0
6
Tunus
500,000
1,500,000
3 3
7
Fas
470,000
550,000
8 5
8
Mısır
318,339
49,888
63 8
9
Cezayir
300,000
178,000
16 9
10
Portekiz
280,000
430,000
6 5
11
Lübnan
180,000
230,000
4 5
Faydaları
Besleyici değeri çok yüksek bir besindir Zeytinde bol miktarda protein, yağ, A, C, E vitaminleri ile kalsiyum, fosfor, kükürt, klor, magnezyum mineralleri vardır Kalp ve Damar sağlığı için çok faydalı olan zeytin, yaşlanmanın etkilerini de azaltır
ALTIN SIVI ZEYTİNYAĞI: ŞİFADIR
YAĞLARIN ÖNEMİ
Yağlar, insan hücreleri ve dokular için yaşamsaldır İnsan vücudunun canlılığını sürdürebilmesi için gerekli olan enerjinin büyük bir kısmı, yağlar tarafından karşılanır Yağlar, hücre içi organelleri, hücre membranı ve sinir hücreleri için gereklidirler Vücutta yağ(adipoz), dokuda depolanır ve gerektiğinde enerji için kullanılır A, D, E, K gibi bazı vitaminler, yağda erirler Bu vitaminlerin kana karışabilmesi için, vücutta belli oranda yağ gereklidir
ZEYTİNYAĞININ BİYOLOJİK DEĞERİ
Yandıktan sonra bıraktığı tehlikeli maddelerin azlığı, taşıdığı E vitamini nedeniyle kalbe ve hormonal sisteme yaptığı olumlu katkıları göz önüne alınırsa zeytinyağını mutlaka yiyeceklerimizin arasına koymamız gerekir
Onkoloji doktoru Haluk Nurbaki, 9 Ekim 1990, Zeytin ve Zeytinyağı Semineri'nde yaptığı, "Zeytinyağının Biyolojik Değeri ve Sağlığımız Açısından Önemi" adlı konuşmasında şunları söylüyor:
"Eğer kalori almak istiyorsanız, en ucuz yağı alın, ancak hücre yaptıracaksanız, mutlaka ve mutlaka alacağınız yağın, doğal kaynaklı olmasına dikkat edin Yağ, özellikle eritrositler ve vücuda giren mikropları, zarı içine alıp yok ederek savunma görevini yerine getiren lenfositler için gereklidir E vitamini, hem kalp kası üzerine, hem de hormonal salgılar üzerinde çok önemli etki yapar Bilhassa hormonal salgılardan daha zor olan büyüme hormonları, cinsel hormonlar, mutlaka ve mutlaka E vitaminiyle eşzamanlı çalışırlar Hatta biyolojik nedenlerin bilinmediği zaman, hormonal dengelerinde, hormonal salgı bezlerindeki tıkanıklar gitsin, eşzaman çalışsın diye, kısır ailelere uzun yıllar E vitamini kürleri yapılırdı "
Zeytinyağı, insan için büyük önem taşıyan yağ asitlerinin yanı sıra, vücudumuzdaki zararlı maddelerin neden olduğu tahribatı önleyen antioksidan elementleri içerir Bunlar da hormonlara destek olup, hücre farklılaşmasının gelişimine, hücre zarının oluşumuna yardımcı olurlar
Zeytin ağacının; dalları, yaprakları ve reçinesi olduğu kadar, yağı da yıllardır ilaçların bileşimlerinde yer alan doğal maddelerden birisidir Doğal bir ilaçtır Eski zamanlardan bu yana insanlar, zeytinyağını, tedavi, dinsel törenler ve günlük güzellik bakımları için kullanmışlardır Hipokrat, ülseri, kolerayı ve kas ağrılarını tedavi etmek için zeytinyağını, psikolojik bozukluğu olan hastalara, taze yeşil zeytin önerirdi
ZEYTİNYAĞI HAYAT İKSİRİ
Akdeniz'de zeytinyağı, 4000 yıldır bir sağlık iksiri olarak görülmektedir Daha 30 yıl öncesine kadar birçok eczanede zeytinyağı, incir şurubu ile aynı rafta durur ve satılırdı Zeytinyağı üzerine gerçek bilimsel çalışmalara başlanması, 1889'u bulmuştur Şifalı özelliklerinin zamanın bilim dünyası tarafından kabul edilmemiş olmasına karşın, Fransa'da zeytinyağının ilaç yapımında kullanılması, resmi olarak 1748'de kabul edildi
Büyük şirketlerin reklamları sayesinde, margarin yağlarının 1950'li yıllarda gelişip tüketilmeye başlamasıyla, zeytin ve zeytinyağının yararı, 40 yıl süreyle gölgelenmiştir
ZEYTİNYAĞINDAN ANTİBİYOTİK
Zeytinyağının, en yoğun içerdiği yağ asidi olan oleik asit, ilaç sanayinde kullanılmaktadır Zeytinin yapısında bulunan ve yakın zamana kadar dikkate alınmayan bir grup madde üzerinde, son yıllarda önemli çalışmalar yapılmaya başlanmıştır Bu maddeler, zeytinin yapısındaki proteinler içerisinde bulunmaktadır
İspanyollar, Akdeniz diyetinin olmazsa olmazı zeytinyağının, bileşimindeki mikro-besinleri belirledi Zeytinyağındaki "fenol" adlı bileşenin, antioksidan ve pıhtılaşma karşıtı özellikleriyle kalp için iyi bir koruyucu olduğuna inanılıyor Fenol, en fazla saf zeytinyağlarında bulunuyor Araştırmacılar, bunun, fenol oranı yüksek olan zeytinyağının faydaları üzerine yapılmış ilk çalışma olduğunu söyledi
İspanya'daki Reina Sofia Üniversite Hastanesi'nde yürütülen çalışma, kolesterolü yüksek 21 katılımcıyla gerçekleştirildi Dr Juan Ruano ve meslektaşları, fenol açısından zengin zeytinyağı ile içeriğinden fenol kaldırılmış zeytinyağının etkisini karşılaştırdı Fenol oranı yüksek zeytinyağından yapılmış yemekleri tüketen katılımcıların, kan damarlarındaki fonksiyon ve yanıt verme durumunun çok daha gelişkin olduğu görüldü
Örneğin: İtalya'nın Messina Üniversitesi'nden Bisignano ve arkadaşları, zeytindeki polifenollerin içerisinde bulunan sekoiridoidlerin, mikroorganizmalar üzerine olan tesirlerini incelemişler Çalışmaları sonucunda; zeytindeki bu maddelerin, insanların solunum ve sindirim sisteminde hastalık yapan bazı mikroorganizmalar üzerinde önleyici tesiri olduğunu tespit etmişlerdir Bu gözlemlere dayanarak, zeytin ve zeytinyağındaki, mevcut hazır antibiyotik potansiyelden istifade edilerek; yeni antibiyotikler geliştirilmesi açısından önemli bir kaynak olabileceği ileri sürülmüştür
Zeytin ürünlerinde bulunan biyofenoller; insan hayatı için önemli olan antioksidan, serbest radikal antagonizm(zıt etki-bileşenlerinin birbirini negatif yönde etkilediği oluşum) ve antimikrobiyal aktivite göstermektedir
FENOLİK BİLEŞENLERİN FAYDALARI
-Hücrelerdeki oksidatif hasarı ve sağlıklı kalmayı sağlayıcı, hastalıklardan koruyucu, hastalıkları iyileştirici
-Kandaki kolesterol seviyesini azaltıcı,
-Lipit peroksidasyonu önleyici,
-Düşük yoğunluklu lipoproteinlerin (LDL) oksidasyonunu önleyici ve miktarını düşürücü etkileri bulunur
-Kardiyovasküler kalp hastalıklarının önlenmesi,
-Çeşitli kanser (kolon, prostat ve göğüs) ve trombik (pıhtılaşma) hastalıkların oluşumunu engellemekte,
-Merkezi sinir sistemi dejenerasyonunu önlemekte ve serbest radikalleri yok ederek yaşlanmayı geciktirmektedir (Peroksil, alkil, süperoksit ve hidroksil, sitotoksil serbest radikallere örnek olarak verilebilir )
-İltihap kurutucu ve kanamayı durdurucu etkileri vardır
- Zeytinyağındaki, hidroksitirosol, insan eritrositlerini oksidatif tehlikeye karşı korur
|