Yalnız Mesajı Göster

Nar Bitkisi,Özellikleri

Eski 10-19-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Nar Bitkisi,Özellikleri




Verim Budaması: Narlar genel olarak 2 ve 3 yıllardan itibaren meyve vermeye başlarlar Narlar verime yattıktan sonra meyve verecek dallarda uç alma yapılmamalıdır Bu dönemde seçilen 3, 4 gövde dışında çıkan dip sürgünlerin sürekli olarak temizlenmesi sağlanmalıdır Ayrıca taç kısmında görülen obur dallar dipten kesilip, taç teşkili için gerekirse uç alınarak dallanması sağlanmalıdır Sık taç meydana gelmiş ise güneşlenme ve havalanmayı sağlamak için genel bir seyreltme yapılmalıdır Budamada zayıf kurumuş, hastalıklı dallara öncelik verilmelidir

Geliştirme Budaması: Narların verimlilik süreleri çeşitli şartlara göre değişmekle birlikte ortalama 20 - 30 yaşlarına kadar sürer Ancak kök boğazından yeni çıkan sürgünlerle nar l00 yılı aşkın bir süre verimliliğini sürdürebilir Bu durumda yaşlı gövdeler dipten kesilerek yeni sürgünlerin oluşumu teşvik edilir Bu sürgünlerle aynı yollarla yeni gövdeler teşkil edilerek ağaç gençleştirilir İstenirse gençleştirme işlemi her yıl her ağaçtan l-2 gövde kesilerek kademeli olarak yapılır Bu şekilde bahçeden kesintisiz olarak ürün alınması mümkün olabilir

En önemli hastalıE- Hastalık ve Zararlılarla Mücadelek bazı mantarların nar meyvelerinde çürümelere sebep olmasıdır Bazı klasik kültürel işlemler uygulanarak hastalıklar büyük ölçüde önlenebilirOlgunluğa yakın bir dönemde fungusit uygulaması yapılması depolanacak meyvelerin uzun süre çürümelerini engellemektedir
Narların en önemli zararlıları sıçanlardır ve özellikle tatlı narlarda ve olgunluğa yakın dönemlerde zarar verirler Yaprak bitleri, nar beyaz sineği, unlu bit, kabuklu bitler, kırmızı örümcekler, Akdeniz meyve sineği, nar içi kurdu, toprak altı zararlıları gibi genel zararlılarda narlarda görülür

Hasat Ambalajlama ve Depolanması
A-Hasat
Nar hasatı, çeşitlere ve bölgelere göre değişsede genellikle ağustos sonunda başlayıp kasım ortalarına kadar devam eder Narın çiçeklenme dönemi uzun olduğundan dolayı olgunlaşması farklı zamanlarda olur Bu yüzden nar hasadının 2-3 defada yapılması gere kir Hasat sonbahar erken donlarından ve yağışlardan önce bitirilmelidirHasat sırasında meyveler üzerinde 1-2 mm uzunluğunda sap kalacak şekilde makasla kesilmelidir Özellikle hasat esnasında meyveleri yere düşürmekten ve darbelerden korunması meyve çürümesini önleyeceğinden dolayı kalitesi artar Kasalara dizilirken iki sıradan fazla dizilmemelidir

B- Ambalajlama
Narların seçme ve boylamasının elle yapılması daha uygun olup meyveler birbirine değmeyecek şekilde paketlenmesine dikkat etmek gerekmektedir

C- Depolama
Narlar meyve kabuğunun özel yapısı dolayısıyla çeşitli koşullarda 4 - 6 ay süreyle depolanabilir Narların depolanmasında en emin ve en az kayıpla ulaşılacak başarı modern soğuk hava depolarıdır Sıcaklık ve nisbi nemi ayarlanabilen bu depolarda 1-2o C'de %85-90 nisbi nemle meyveler muhafaza edilebilirler
Kalbin en yeni ilacı günde bir bardak nar suyu

Florida'da yapılan dünyanın en önemli kardiyoloji konferansında, nar suyu ile ilgili önemli bir çalışmanın sonuçları açıklandı: Narda bol miktarda antioksidan, C vitamini, demir ve potasyum var Bir bardak nar suyunun antioksidan özelliği, iki kadeh kırmızı şarap ve 10 bardak yeşil çay ile aynı seviyede Üstelik, bu özellikleri sayesinde kalbi ilaç gibi koruyor

Colombia Üniversitesi New York Presbyterian Hastanesi Kardiyoloğu Doç Dr Özgen Doğan, beslenmenin kalp hastalıkları üzerine etkisiyle ilgili bilgi verdi

* Kalp üzerinde adeta ilaç etkisi yapan besinler var mı? Orlando, Florida'da yapılan dünyanın en önemli kardiyoloji konferansında, en popüler konulardan biri nar suyuyla ilgili çalışma oldu Nar çok eski bir meyve Türkiye ve Irak'taki dini kitaplarda, çok eski tıp kitaplarında yer alıyor; şairlerin ve ressamların da dikkatini çekmiş Hatta, bazı kaynaklar Havva'nın Adem'e verdiği meyvenin elma değil, nar olduğunu iddia ediyor Bu meyvenin kardiyoloji ile ilgisine gelince; narda 'polyphenol', 'tannin' ve 'anthocyanin' adlı antioksidanlar var Ayrıca, içinde C vitamini, demir ve potasyum bulunuyor Antioksidan miktarı kırmızı şarap, yeşil çay, kızılcık ve portakal suyuna göre üç kat daha fazla Bir bardak nar suyu; iki kadeh kırmızı şarap, 10 bardak yeşil çay ve dört bardak kızılcık suyu ile aynı seviyede Alkoldeki gibi karaciğer, mide ve yemek borusuna kötü etkilerinin olmaması ise cabası Üstelik, nar kalbi bu özellikleri sayesinde ilaç gibi etkiliyor

* Nar suyu konusunda ciddi bilimsel çalışmalar bulunuyor mu? Faydaları spekülasyon değil Bu konu ile ilgili ciddi ve değişik çalışmalar var Farelerde yapılan çalışma, nar suyu ile beslenen farelerdeki damar plakaları tıkanıklıklarını yüzde 44 gerilettiğini göstermiş İnsanlarda yapılan diğer bir çalışma ise; günde 50 mililitre iki hafta süreyle nar suyu verildiğinde, 'angiotensin converting' enziminin yüzde 36 düştüğünü gösteriyor Bu enzim tansiyonumuzu artıran kötü bir madde ve hatta, bu enzimi bloke etmek için kullanılan piyasada birçok tansiyon ilacı var Bu çalışmada, nar suyu sayesinde tansiyon yüzde 5 azaldı Nar suyu, ilerde tansiyon tedavisine doğal bir alternatif olabilir

* Nar suyunun kötü kolesterol (LDL) üzerine etkisi var mı? Nar suyu kötü kolesterolün (LDL), oksidasyonunu durduruyor Yani, kötü kolesterolün damar çeperini delip duvara yerleşmesini ve plakaların, tıkanıklıkların oluşmasını önlüyor Kötü kolesterol oksidasyonu, damar sertliğinin ilk halkalarından biri Diğer bir madde 'ellajik asit'; kara dutta olduğu gibi narda da bol miktarda var Bu madde 'aromataz' enzimini engelliyor Bu da, östrojen hormon sentezini azaltıyor
Meme kanserli hastalarda kanser hücrelerinin büyümesini engelleyebilir Nar suyu tablet haline getirilmeye çalışılıyor

* Kalp sağlığı için nasıl diyet yapmalı? Kısa dönemde (14-21 gün) karbonhidratsız bir diyet ile hızlı kilo kaybını gerçekleştirebilirsiniz (Ekmek, tatlılar, makarna, pilav, fasulye, mercimek ve meyveler yüksek karbonhidrat içeren besinler) Bunlara ek olarak, yüksek karbonhidrat kaynağı sebzelerden, örnek olarak patatesten de uzak durmak gerekir Düşük karbonhidratlı patlıcan, domates, ıspanak gibi sebzeleri seçmek doğru olur

* Son moda diyetler kalp sağlığına zarar verebilir mi? Et, balık, mayonez, yumurta, sucuk ve peynir yüksek proteinli gıdalardır Yüksek protein ve düşük karbonhidrat karışımı ile kısa vadede çabuk kilo vermek olası Özellikle yüksek protein tokluk hissi veriyor ve insan kendini daha enerjik hissediyor Amerika'da pek çok sinema yıldızı bu diyetin müptelası Ancak, bu diyet tıp çevrelerinde kolesterole etkisi ve diğer nedenlerle oldukça tartışmaya açık Yalnız bir gerçek var ki, kısa dönemde kilo kaybettiriyor Alkol güçlü bir kalori kaynağı ve diyeti bozacak davranışlara neden olabilir Kahve ise, şeker yeme duygusunu artırıyor Bu iki maddeden uzak durmakta fayda var Özet olarak, karbonhidratsız yüksek proteinli diyet kısa dönemde uygulanabilir Sürekli uygulanabilecek bir diyet değildir

* Kilo ile kalp hastalıklarının doğrudan bir ilgisi var mı? Bütün sağlık araştırmalarına baktığımızda, zayıf insanların en çok yaşayan insanlar olduğunu görüyoruz Kalp hastalıklarından ölümde son 40 yılda, yüzde 40 oranında düşüş gerçekleşti Bunun nedeni yapılan ameliyatlar, stentler ve balonlar değil En önemli neden, diyet ve yaşama biçimindeki değişiklikler Sigara içmek, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol ve şeker hastalığı varlığı, şişmanlık, egzersiz yapmamak kalp hastalığının en önemli nedenleri Ben kalp hastalarıma ve korunmak isteyenlere, Akdeniz-Türk diyetini öneriyorum Bu diyet taze sebze, meyve, sarımsak, zeytinyağı, fındık, çay, fıstık, pekmez ve balık ağırlıklı Kısa dönemde (iki-üç hafta) kilo kaybetmek için yüksek proteinli diyetler kullanılabilir Bundan sonra Akdeniz- Türk diyetine dönmekte yarar var Uzak Doğu'nun soya sütü, sushi'si ve tofu'sunu buna ekleyebilirsiniz Bu, kötü kolesterolü (LDL) yüzde 10 düşürür Yeşil veya normal çay, sertleşmiş kalp damarlarından hormon salgılanmasını artırarak, damarın yeniden genişlemesini sağlar Özellikle soğuk su balıkları 'somon ve sardunya' omega-3 yağ asidi ile kalbinizi korur
Vitamin, mineral ve antioksidan deposu meyve, adeta her derde deva

Sağlıklı yaşam için son trend: NAR SUYU
Kolestrolü, şekeri dengeliyor, ishali kesiyor, bağışıklık sistemini güçlendiriyor Uzmanlara göre C vitamini deposu, bu nedenle kış mevsiminde bolca tüketmekte fayda var

Aşure, güllaç, muhallebi ve daha pek çok tatlıyı süsler nar taneleri ‘Cennet meyvesi’ olan nar, sempatik görüntüsüyle tabaklarda, salatalarda, yemeklerde sık sık karşımıza çıkar

Yaz aylarında serin meyve suyu ya da ferahlatıcı bir kokteyl olarak karşımıza çıkan nar, sağlık açısından da özellikle kış aylarında bol bol tüketilmesi gereken bir meyve Çünkü insan sağlığına olan faydalarını saymakla bitirmek mümkün değil Adeta bir ‘ilaç’, hatta antibiyotik olan nar, özellikle bağışıklık sistemini güçlendirerek pek çok hastalıktan koruyor İçerdiği bazı maddeler sayesinde kolesterol ve şekeri de dengeleyen nar, kalp sağlığını koruduğu gibi, kanser hücrelerinin de gelişmesini engelliyor
Latince adı ‘Punica Granatum’ olan nar, özellikle içerdiği antioksidanlar sayesinde vücudun savunma sistemini güçlendiriyor Tane olarak tüketilebildiği gibi, suyu da sıkılıp içilebiliyor Son günlerde nar suyuyla ilgili yapılan araştırmalarda, cilt kanserine ve erkeklerde prostat kanserine karşı koruyucu etkisi olduğunun görüldüğünü söyleyen İstanbul Cerrahi Hastanesi’nden İç Hastalıkları Uzmanı Dr Ayça Elem Kaya, kış mevsiminde portakal, mandalina ve limonun yanı sıra narı da taze şekilde veya suyunu sıkarak tüketmenin önemli olduğuna dikkat çekiyor

Narın en önemli özelliklerinden biri de genel damar sağlığını, özellikle de kalbi koruması Narın, damar tıkanıklıklarını % 44 oranında gerilettiğini söyleyen Dr Ayça Elem Kaya, “Narın, ‘ACE’ denilen enzimi engelleyerek tansiyon düşürücü etkisinin de olduğu ortaya konmuştur 1 bardak nar suyunun, 2 kadeh kırmızı şaraba, 10 bardak yeşil çaya ve 4 bardak kızılcık suyuna eşdeğer antioksidan madde içerdiği görülmüştür Bu bağlamda, günlük bir bardak nar suyu tüketmenin koruyucu etkisinin olduğu söylenebilir” diyor

Narın adeta bir ‘ilaç’ olduğunu söyleyen uzmanlar, bu ‘doğal antibiyotik’in sofralardan eksik edilmemesi gerektiğini vurguluyorlar Anadolu Üniversitesi Tıbbi ve Aromatik Bitki ve İlaç Araştırma Merkezi (TBAM) kurucusu ve eski müdürü, Eczacılık Fakültesi Farmakognozi Anabilim Dalı Başkanı Prof Dr Hüsnü Can Başer, nar suyunun özellikle damar sertliğine karşı güçlü etkisinin olduğunun bilimsel çalışmalarla gösterildiğini söylüyor: “Nar tanelerinden ziyade, tüm meyveden üretilen nar suyunun kırmızı şarap ve yeşil çaya nazaran üç kat daha güçlü antioksidan etkiye sahip olduğu bulundu Meyve kabuğu alkaloit, tanen ve glikozitler içerir İshal kesici ve kurt düşürücü özelliği vardır Kanlı ishalde kullanılır Meyve kabuğu ekstresinin güçlü virüs ve mikrop öldürücü özelliği de var Cilt üzerinde enfeksiyon ve yara iyileştirici etki de gösterir Meyve kabuğu tanenlerinin antioksidan ve anti-tümör etkileri de biliniyor

Nar çiçeğinin (Gülnar), Hindistan’da şeker hastalığında kullanıldığını söyleyen Prof Başer, soğukta sıkılmış nar tohumu yağında en az % 70 oranında punisik asit ve türevlerinin bulunduğunu, bu yağın da güçlü antioksidan özelliğe sahip olduğunu vurguluyor

Kış aylarında narla korunun

Narın, beslenmemizde mutlaka yer alması gerektiğini vurgulayan İstanbul Cerrahi Hastanesi’nden Beslenme ve Diyet Uzmanı Esra Serinan, güçlü bir savunma sistemi için sebze ve meyve tüketiminin şart olduğunu vurguluyor:

“Yapılan araştırmalara göre narda, serbest radikallere karşı güçlü etkisi olan çeşitli vitaminler, mineraller, enzimler, antioksidanlar var Serbest radikallerle en iyi mücadele yolu bu antioksidanları tanımak ve dışarıdan doğru besinleri seçerek bunların etkinliğini en üst düzeyde tutmaktır Bugün için bilinen en güçlü antioksidanlar; C ve E vitaminleri, glutatyon, lutein, N-Acetylcystein, keratonoidler, flavonoidler, koenzim Q-10, alfa lipoik asit ve selenyumdur Nar suyu da doğal antioksidanlardan biridir

Narın yararlarıyla ilgili pek çok bilimsel çalışmanın olduğunu söyleyen bilim adamları, özellikle de enfeksiyon hastalıkları açısından risk altında olduğumuz bu kış aylarında bol bol nar tüketmeyi öneriyorlar
Narın, C vitamini deposu olduğunu söyleyen Acıbadem Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Şengül Sangu, diğer faydalarına ilişkin şunları söylüyor: “Nar, Türkiye’de Batı ve Güneydoğu Anadolu’da yetişen, haziran ve temmuz aylarında kırmızı renkli çiçeklerle açan, portakal büyüklüğünde, önceleri yeşil, olgunlukta kırmızımsı renkte, derimsi kabuklu, çok tohumlu ve etli bir meyvedir Nar meyvesini yemek her ne kadar zor ve zahmetli olsa da vücudumuza birçok faydaları bulunur Narda, kansere karşı koruyucu antioksidanlar bulunur Antioksidanlar, oksitlenmeyi önleyici maddelerdir Kendilerini feda ederek hücrelerimizi oksitlenmekten korurlar Bunu, vücudumuzdaki bazı enzimleri arttırıp savunma mekanizmamızı daha da güçlendirerek yaparlar

Nar suyundaki antioksidan miktarı, kırmızı şarap, yeşil çay, kızılcık ve portakal suyuna göre 3 kat daha fazla Nar ayrıca diğer bir antioksidan vitamin olan C vitamini yönünden de zengindir Vücudumuz için önemli mineraller olan demir ve potasyum içeriğine sahip bir meyvedir Narın mikro besin içeriğine bağlı, vücudu ve kalbi kuvvetlendirme, ishali kesme, şerit düşürme, burun poliplerine faydalı olma gibi yararları bulunduğu bazı çalışmalarla ortaya konulmuştur


Alıntı Yaparak Cevapla