Prof. Dr. Sinsi
|
Sanayinin Kurulması İçin Gerekli Koşullar
Sanayinin Kurulması için gerekli koşullar
Hammadde
Sanayide üretim yapılabilmesi için hammaddenin olması gerekmektedir Ülkemizde hammadde kaynakları ile sanayi kuruluşları arasında son derece sıkı bir ilişki mevcuttur
Örneğin, unlu gıda sanayii İç Anadolu’da, dokuma sanayii Adana, İzmir, Denizli çevresinde, zeytin yağı sanayii Ege kıyılarında, boya, plastik ve lastik fabrikaları rafineri kenarlarında yaygınlık göstermektedir
Sermaye
Sanayi tesisleri büyük sermayelerle kurulmaktadır Bu nedenle, sermayenin, yani paranın biriktiği veya fazla olduğu bölgelerde sanayinin kuruluşu daha kolay olmaktadır
Sermaye birikimi fazla olduğundan Marmara, Ege ve Akdeniz bölgelerinde sanayi yatırımları daha fazladır Türkiye’de sanayinin gelişmesinde en büyük etken sermayedir Sermayemiz yeterli olmadığından, ülkemizde yabancı sermayenin girmesi için kolaylıklar sağlanmaktadır
Enerji
Fabrikaların çalışması için enerji gerekmektedir Bunun için, taşkömürü, petrol, linyit gibi kaynaklardan yararlanılır Ülkemizde petrol, taşkömürü, doğal gaz gibi enerji kaynaklarının çoğu dışarıdan temin edildiğinden önemli bir döviz çıktısına neden olmakta, bu durum sanayileşme hızını azaltmaktadır
İş Gücü ve Teknik Eleman
Sanayi tesislerinin çalışması ve üretimin artması yönünden iç gücüne ihtiyaç vardır
Ülkemizde iş gücü ihtiyacı rahatlıkla karşılanabilmekte, hatta dış ülkelere bile gönderilmektedir Fakat, ülkemizde bazı sanayi kollarında teknik eleman henüz tam olarak yeterli değildir
Ulaşım
Sanayinin ihtiyacı olan hammadde ve mamül maddenin taşınması faaliyetlerine ulaşım denir Hammaddenin fabrikalara taşınması ve üretildikten sonra pazarlara taşınması yaygın ulaşım ağıyla mümkündür Ülkemizde, sanayi tesisleri, genelde önemli ulaşım yolları kenarlarında ve limanlara yakın yerlere kurulmuştur İstanbul, İzmir, Mersin, Adana gibi merkezlerin çok gelişmesi ulaşımla çok yakından ilişkilidir
Pazar
Üretilen her türlü sanayi ürününün satılması gereklidir Bu bakımdan sanayi tesislerinin kurulmasında diğer etkenlerin yanında nüfusun kalabalık olduğu, tüketimin fazla olduğu sahalar tercih edilmektedir Örneğin, batı bölgelerinde nüfus fazla olduğundan ürünlerin pazarlanması kolay olurken doğu bölgelerinde nüfus az olduğundan ürünlerin pazarlanması zor olur Bu durum sanayi tesislerinin buralarda kurulmasını zorlaştırmaktadır
Yüzey Şekilleri
Sanayi tesisleri, genelde düz sahalarda daha kolay kurulabilmektedir Dağlık ve engebeli yerlerde sanayinin kurulması zordur
BESİN SANAYİİ
Hammaddesi tarımsal ve hayvansal ürünlerden oluşan sanayi dalıdır
Ülkemizde tarım ve hayvancılık geliştiğinden ve nüfus fazla olduğundan besin sanayii oldukça gelişmiştir Kuruluş yerleri genelde hammaddenin fazla olduğu yerlerde veya büyük şehirlerin kenarlarında toplanmıştır
Şeker fabrikaları: İlk defa 1926 yılında kurulmuştur Şekerpancarı kıyı kesimler hariç her yerde yetişir Hemen işlenmesi gerektiğinden fabrikaları üretim alanları yakınında kurulmuştur Şu anda ülkemizde 30'a yakın şeker fabrikası bulunmaktadır
Çay Fabrikaları
Trabzon - Rize arasındaki bölgede bulunmaktadır
Un Fabrikaları
Gıda sanayi ürünleri içerisinde en büyük yeri un ve unlu mamuller almaktadır Bu sektörde, yılda yaklaşık 10 milyon ton buğday unu ve buna bağlı olarak, 10 milyon tona yakın ekmek üretimi gerçekleşmektedir
Türkiye, bisküvi alt sektöründe 780 bin ton yıllık üretim kapasitesi ve 400-450 bin ton üretim düzeyi ile ihracatçı ülke konumunda bulunmaktadır 1994 yılında 353 bin ton olan bisküvi üretimi, 2000 yılında 441 bin tona ulaşmıştır
İhracata yönelik sanayileşme stratejisi sonucunda, makarna ihracatında gözlenen canlanma ve iç talepteki artış, bu sektörde önemli gelişmelere neden olmuştur Bugün, 900 bin ton kurulu kapasitesi ve 480 bin ton üretim düzeyi ile Türkiye, dünyanın en büyük makarna üreticisi ülkeler arasında yer almaktadır
Buğday, Doğu Karadeniz ve Batı Karadeniz kıyıları dışında her yerde yetiştirilir Aynı zamanda halkın temel besin maddesidir Bu nedenle un fabrikaları her bölgeye dağılmıştır Makarna ve bisküvi fabrikaları daha çok İç Anadolu’da yoğunlaşmıştır
Bitkisel Yağ ve Margarin
Bitkisel yağ üretiminde dünyanın üretici ülkeleri arasında yer alan Türkiye, zeytinyağı üretiminde dünyanın dördüncü büyük üreticisi konumundadır Diğer önemli bitkisel yağ ürünlerinin başında ayçiçeği, soya, mısır gelmektedir Son yıllarda fındık ve diğer bazı tarım ürünlerinden elde edilen bitkisel yağlar kullanıma sunulmaktadır
Bitkisel yağ açısından zeytinyağı hariç, ülkemizde önemli bir yağ açığı bulunmakta olup, bu açık yıllık ortalama 300-350 bin ton arasında değişen miktarlarda ithal edilerek giderilmektedir Diğer taraftan, son yıllarda çekirdek ve ham yağ olarak ithal edilen ürün, işlenerek ihraç edilmektedir
Zeytin yağı fabrikaları Ege ve Güney Marmara’da yoğun olarak görülür Özellikle Edremit, Ayvalık, Burhaniye, Aydın, İzmir çevresinde yoğunlaşmıştır Ayçiçek yağı fabrikaları ise Trakya’da yoğun olmakla birlikte, İç Anadolu, Ege ve Güneydoğu Anadolu’da da görülür Soya ve mısırdan ise Akdeniz Bölgesi’nde yağ elde edilir
Tütün Fabrikaları
Türkiye tütün endüstrisinde faaliyetler TEKEL ve özel sektör firmaları Philsa ve RJR tarafından gerçekleştirilmektedir TEKEL; sigara, puro, tömbeki gibi tütün mamulleri, özel sektör firmaları ise sadece sigara üretimini gerçekleştirmektedir Tütün mamulleri sanayi üretiminde en büyük yeri 120-125 bin ton arasında değişen üretim miktarı ile sigara almakta, bunu, purolar ve diğerleri izlemektedir
Türkiye, şark tipi tütün üretimi ve ihracatında dünyanın en büyük ülkeleri arasında yer almaktadır 1995 yılı işlenmiş yaprak tütünde 136 bin ton olan ihracat miktarı, 2000 yılında 100 bin ton dolayında gerçekleşmiştir 1995 yılında 19 bin ton olan tütün ithalat miktarı 1999 yılında 62 bin tona yükselmiştir
Sigara fabrikaları İstanbul, İzmir, Samsun, Tokat, Malatya, Adana ve Bitlis’te bulunmaktadır
İspirtolu İçki ve Şarap Fabrikaları
Türkiye’de alkollü ve alkolsüz içkiler üretimi yıllara göre artış göstermektedir 1999 yılı sonu itibariyle, alkolsüz içkilerde %3,6, düşük alkollü içkilerde %7,4 ve yüksek alkollü içkilerde %3,7 oranında üretim artışı kaydedilmiştir
Sektörde alkollü ve alkolsüz içki üretimi, kamu ve özel sektörce birlikte gerçekleştirilmektedir Bazı sert içkileri sadece kamu kesimi üretmektedir
İstanbul, Yozgat, Diyarbakır, Tekirdağ, İzmir, Ankara, Kırşehir, Gazi Antep, Elazığ gibi merkezlerde rakı, bira ve şarap fabrikaları bulunmaktadır
Konserve ve Salça Fabrikaları
1900’li yıllarda kurulan ve büyük gelişmeler kaydedilen meyve-sebze işleme sanayinde turşu, konserve sebze ve meyve, meyve suyu ve dondurulmuş meyve-sebze üretmektedir Dondurulmuş meyve ve sebze üretimi Türkiye’de yeni olmasına rağmen hızla gelişen gıda sanayi ürünleri arasındadır
Konserve işleme sanayinde ağırlıklı olarak, bezelye, fasulye, bamya ve karışık sebzeler ile şeftali, kayısı ve vişne kullanılmaktadır
İşlenmiş tarım ürünleri arasında domates salçası farklı bir yere sahiptir Türkiye’de üretilen domatesin %25-30’u işlenmektedir İşlemeye alınan toplam miktarın %80’i salça, kalan kısım ise konserve, ketçap, domates suyu gibi ürünlerde kullanılmaktadır Üretilen toplam domates salçasının %50-60’ı ihraç edilmektedir
Marmara, Ege ve Akdeniz bölgelerinin kıyı kesimlerinde yaygındır
Şeker ve Şekerli Ürünler
Şekerleme ve kakao katkılı ürünler, ülkemiz ihraç ürünleri arasında yer almaktadır Son yıllarda artış gösteren şeker stoklarının dengelenmesi amacıyla, şekerpancarı ve dolayısıyla şeker üretimi sınırlandırılmış ve şeker üretim miktarı iç ve dış talepler doğrultusunda belirlenmiştir
Sektörde, geleneksel üretim yöntemleriyle birlikte, modern üretim teknolojisi kullanılmaktadır Şekerli ve çikolatalı mamulleri, çiklet, şekerlemeler, lokum, helva, çikolata ve kakaolu ürünleri kapsamaktadır Bu sektörde üretim son 8 yıllık süreçte %59 oranında artış göstermiştir 1993 yılında 324 bin ton olan üretim, 2000 yılında 428 bin tona dolaylarına yükselmiştir
|