Yalnız Mesajı Göster

Türkiye'nin Dağları Hakkında Açıklamalı Bilgiler

Eski 10-19-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Türkiye'nin Dağları Hakkında Açıklamalı Bilgiler




Bu dağlardan mesela Amanos dağları Torosların bu dış yayının en uzun sıradağıdır Bu sıradağ K Maraş yakınındaki Ahır dağından İs*kenderun körfezinin doğu kıyısındaki Hınzır burnuna kadar 175 km uzunluğunda ve 20-30 km enindedir Amanos dağları ortalama 1500 *2000 m yükseklikte sürekli ve çoğunca dik yamaçlı bir dağ sırası ise de yer yer boyun ve geçit yerleri de vardır (Beylan geçidi gibi) Dağın üze*rindeki dalgalı düzlükler dar ve derin vadilerle kesilmişlerdir Üçüncü Zamanın Toros kıvrım sisteminin güneye doğru bir uzantısı olan Ama*nos dağları doğuşu sırasında ve daha sonraları aşınmalara uğramış

Üçüncü Zamanın ikinci yarısı olan Neojen devri sonunda yükselmiş bu*lunan kıvrımlıkırıklı dağlardandır

Toroslar adı verilen kıvrımlı dağların iç yaylarına gelince Bunların başlıcaları çukurovanın kuzeyindedir Orta Toroslar adı ile anılan bu dağlar Taşeli yaylası ile Uzunyayla arasında dağ sıralan ha*linde uzanır birçok yerlerinde 3000 m yüksekliği bulür ve geçerler Bun*lardan Bolkar dağı 3585 m yi Aladağ 3734 m yi bulur ve Türkiye'nin en yüksek dağları arasında yer tutarlar Bu iki dağda yazın da eriyip bit* meyen kalıcı karlar yer yer buz örtüleri buzyalağı denilen buz çanakları buzul devrinden kalma şekiller vardır Aladağlardan sonra daha az yük*sek olan Tahtalı dağı ve Binboğa dağları uzanır Doğu yönünde bu dağlar Zamantı ile Göksu ve Ceyhan arasında yer almışlardır Bu dağlara 60 yıl öncesine kadar Anti Toroslar" denirdi Bu ad kesin sınırları gös*teremeyecek şekilde kullanılmıştır ki bugün bu ad kullanılmamaktadır Uzunyayla çevresinden itibaren bu dağlar yer yer yüksekliklerini çok kay* betmişlerse de doğuya dönerek Munzur ve Şeytan dağlarında yine yük*sek dağ özelliği kazanmışlardır Bunların doğusunda kalın lav örtülen al*tında Toros kıvrım sistemi yapılarını bulmak güç olmuş ise de Torosların jeolojik bakımdan devamlarını Bingöl dağlık bölgesinde ve güneyinde daha doğuda Van gölünün kuzeyinde bulmak mümkün ol*muştur Böylece orta Torosların doğusuna düşen ve Doğu Anadolu'nun orta bölümünde uzanan bu dağ sıralarına "Doğu Toroslar' veya "İç Doğu Toroslar" denilmektedir Orta Toros dağ sıralarından geçen başlıca yol Gülek Boğazından geçer Bu boğaz Bolkar dağlarının güneydoğusunda bugün Konya - Adana asfaltının geçtiği uzun dar ve derin bir geçit ye*ridir Eski "çağlarda bumya "Kilikya Kapısı" adı verilmişti Yerine göre genişliği 20 - 30 m ve dik yamaçları olan Gülek Boğazı pozantının gü*neybatısından Çamalan (Gülek) Bucak merkezi güneyine kadar 30 km uzunluktadır Asıl dar boğaz bölümü Gülek gediği adı verilen yerde baş*lar Çamalan köyü güneyine kadar uzanır Boğazın denizden yüksekliği 1050 - 115O m dir İç Anadolu'yu Çukurova ve ötelerine bağlayan bu geçit tarih boyunca başlıca akınlara sahne olmuştur

Bir başka önemli ve işlek geçit yeri Çakıt Boğazıdır Burası Gülek Boğazının 15 km kadar doğusundadır Bu boğazlSeyhan nehrinin kol*larından olan ve şimdi Seyhan Baraj gölüne dökülen Çakıt Suyu aç*mıştır Çakıt Boğazı Çiftehan ve Hacıkın demiryolu istasyonları ara*sında uzanır Boğaz dik yamaçlı eğimli derin bir vadi özelliğindedir İç Anadolu'yu Çukurova'ya birleştiren yollar bu geçinen geçer Daha doğuda Göksun ve Saimbeyli dağlık yerleri Çukurova 'ya dar ve yüksek ge*çitlerden dolaşan dönemeçli yollarla bağlanmıştır

Toros dağları yaylarının batıdaki devamına gelince: Bunlar An*talya körfezinin iki yanında uzanan ve Göller Bölgesinde birbirlerine yak*laşan dağ sıralarıdır Bu iki yakadaki yüksek kıvrım dağlarının hepsine birden "Batı Toroslar" adı verilmiştir Her iki yanda yani batıdaki Teke bölgesinde ve Doğudaki İçel bölgesinde devam eden kıvrımlı - kırıklı yapıdaki dağlardır Yükseklikleri çok yerde 2000 - 2500 m bazı bö*lümlerinde 3000 m ye kadardır Körfezin batı yakasında Yanartaş dağı Bey dağları (3086 m) Elma1ı dağları Boncuk dağı birbirine hemen hemen paralel olarak sıralanır daha kuzeyde Katrancık dağı Eğridir gölü güneyine uzanır Bu dağ sıralarının aralarında geniş ovalar ve derin va*diler yer tutmuştur ki iç bölgeyi kıyıya bağlayan yollar buralardan geçer Bunlardan Antalya bölgesinin ünlü Bey dağları güneybatı - kuzeydoğu uzanan kıvrım dağlarıdır En yüksek yeri Akdağ doruğunda 3086 m dir Sıradağın uzunluğu 50 km eni 10 km dir Bu dağlarda kıvrılmış olarak ikinci ve üçüncü zaman tabakaları yer tutar Bolca yağış alan bu kalkerli dağların üst bölümlerinde pek çok sayıda irili ufaklı çanaklar vardır Bunların bir kısmının içi zaman zaman sularla dolarak çok sayıda geçici göller belirir Buzul devrinde dağlarda buz örtülen de bulunmuştur Karlı dorukları yaz boyunca uzaklardan görülür

Körfezin doğu yakasında birbirine paralel denilebilecek şekilde Göller Bölgesine doğru birçok dağlar uzanır: Akçalı Geyik Dede göl Kuyucak Erenler dağları gibi Bunlardan Geyik dağları 2300 - 2600 m) Göksu’nun iki ana kolu arasından Beyşehir gölüne kadar uzanan yüksek dağlar topluluğunun adı olmuştur Burada birbiri yanında 20 den çok dağ vardır Bu dağlar çok yerlerinde geçit vermezler Sayıları zaten az olan boyun yerlerinin denizden yüksekliği 1700 m yi bulur Buradaki Beyşehir kasabasını Akseki üzerinden denize bağlayan çok dönemeçli bir yoldan başka yol yoktur denilebilir Bu dağlık bölgede kireç taş*larının (kalkerlerin) çok yer tutmasına ve bu dağların yeter derecede yağış almalarına bağlı olarak burada pek çok ve çeşitli karstik şekiller yani düdenler obmklar mağara1ar yeraltı dereleri su yutan delikler gür kaynaklar gelişmiştir Burada dağların üstü çok yerde dalgalı düzlükler ve tepelikler görünüşündedir Fakat hemen her yerinde dik ve sarp ya*maçlar da çoktur

Batı Torosların kuzey taraflarında Sultan dağları (1500 - 2000m) 100 km boyunda ve 15 km eninde bir dağ sırasıdır Birçok yerlerinde billuri şistelerden kıvrımlı bir yapı gösterir Üstü dalgalı tepelik bir gö*rünüştedir Sultan dağlarına batıda Karakuş dağlan parçalı dağ sıralan ha*linde yaklaşır ve takriben Eğridir gölünün kuzeyinde bu dağlar birbirlerine yanaşırlar

Bu bölgenin kuzeyinde "İç Batı Anadolu Eşiği" adı ile anılan ve bir yandan İç Anadolu Bölgesinin bu yanını çevirirken bir yandan da kollar ha*linde dağların Ege ve Marmara denizleri kıyılanna doğru açılarak uzandığı bir bölge olan dağlık arazi yer tutmuştur Yaklaşık olarak içine Afyon *Kütahya - Uşak bölgesi bunlar arasındaki yerleri almış bulunan ve basık fakat geniş bir yayılış gösteren bu eşik arazi 1200 - 1500 m yükseklikte olup yer yer yüksekliği 2000 - 2300 m yi bulan dağlar da yükselir Bun*lardan başlıcaları Murat dağı Emir dağıdır Bu dağlık - eşik bölgede dağ*ların esas yapısında kıvrımlı kırıkların ve bu arada billuri şistler alan*larının türlü derecelerden payı vardır

Buradan Marmara ve Ege Bölgelerine doğru dağlar uzanır Başlıcaları Türkmen dağları Uludağ (2543 m) batıya doğru Simav dağları Alaçam dağları Kaz dağı Kozak dağı Yunt dağı Boz dağlar Aydın dağlan Men*teşe dağlan ve Honaz dağıdır Ancak bu dağların yapılan farklıdır Bu dağ*ların çoğu pek eski billuri şistlerden ol_muş yeni kmlmalara genİş öl*çüde uğramış ve çöken yerler arasında yükselerek dağ biçimi kazanmış eski kütleler alanlandır Bunlardan Ege Bölgesinin dağlan burada bulunmuş olan Saruhan - Menteşe masifinin Çöken yerler ise bu bölgedeki çöküntü yerlerinde meydana gelmişlerdir Çöken yerler ise bu bölgedeki çöküntü ova*larının ana çizgilerini veren çöküntü hendekleri olarak belirmişlerdir

İç Batı Anadolu eşiğinin doğusunda pek geniş yerler tutan İç Ana*dolu' da ise daha çok 800 - ı 000 m yükseklikte düzlükler tek tek yükselen volkan dağlan ve tepelikler yer tutmuştur Bunlardan volkan dağlarından ve şekillerinden ayrıca söz edilecektir

Kısaca belirtilirse görülür ki Anadolu'nun kuzey ve güney bölgelerinde batı - doğu doğrultulu birbirine paralel yüksek dağ sıralan uzanır Bu yüksek dağ sıralan sıkışmış bir halde Doğu Anadolu'da uzandıkları gibi Batı Anadolu'nun iç bölümünde de bir dağlık eşik biçiminde yer tutmuş olarak ve Ege ve Marmara 'ya doğru açılarak uzanan dağlar bulunmaktadır Bütün bunların arasında her çeşit düzlüklerin yaygın olduğu ve tek tek yük*sek Volkan dağlannın sıralandığı İç Anadolu 'yu ve Güneydoğuda düz*lük1erin hakim olduğu ve Karacadağ volkanının yükseldiği Güneydoğu Ana*dolu'yu bir tekne biçimi gösteren Trakya'yı belirtmek gerekir Türkiye'de hemen hemen dağlar kadar yaygın ve önemli yer tutan ova plato ve te*ralarından Akdeniz'e yeraltındaki oyuklardan ve galerilerden kaçan tatlı sulardır Silifke Antalya çevresi ve Finike'den Akdeniz'e önemli mik*tarda tatlı suyun karıştığı bilinmektedir Çok gelir getirebilecek satış de*ğerleri olan turfanda sebze ve meyvelerin iyi yetişebileceği böyle bir bölgede sulamada önemi iyice bilinen tatlı suyun faydalanılmadan deniz suyuna durmadan karışması da önlenmesi gereken bir olaydır

Memleketimizin her çeşit ekonomi ve yerleşme durumuna (tarım endüstri şehir ve köy yerleşmeleri enerji temini) geniş ölçüde etki yapan yeraltı suyu faaliyetleri istikşaf ve planlama çalışmaları olarak iki safhada yürütülmektedir Havza ova ve tek tek sahalarda yapılan hid*rojeoloji araştırmaları jeofizik etütler sondajlar ve yeraltı sularının re*zerv raporlarının hazırlanması bu çalışmalar arasındadır Hidroeolojik araştırmalar yoluyla bir sahanın tabakaları ve bunlar içindeki su durumu incelenmektedir Jeofizik etütlerle yeraltı su durumunda belirsiz kalmış durumlar kesin olarak ortaya konulmaktadır Bütün bu etütlerle de ve*rimli sondajlar yapılması sağlanmaya çalışılmaktadır Araştırma sondajları ile su veren tabakaların kayaların cinsi derinlik ve kalınlıkları buralardaki su miktarı ve su kalitesi öğrenilmeye uğraşılmaktadır Bütün bunların sonucu olarak da bir sahanın "yeraltı suyu rezerv raporu" dü*zenlenmektedir Böyle bir raporda istikşaf çalışmalarının yardımı ile bir yerdeki yeraltı suyunun durumu ve bu suyun hangi seviyelerde ve yak*laşık olarak ne miktarda olduğu belirtilmektedir Planlama dönemindeki çalışmalarda ise bir sahadaki yeraltı suyu durumu bütün özellikleri ile tesbit edilmekte hidorjeolojik jeofızik ve sondaj ekipleri birlikte ça*lışmaktadırlar Bütün bu çalışmalar sonunda yeraltı suyu rezervlerinin bulunduğu alanlarda bu rezervden faydalanarak gelişme imkanları be*lirtilmektedir Başlangıçtan bugüne kadar Türkiye'de yaklaşık olarak 530 bin km2 lik sahanın hidojeolojik etüdü yapılmıştır Planlama dö*nemindeki çalışmalar ise takriben 20000 km2 lik yerleri içinde top*lamıştır Bütün bu çalışmaları belirtecek şekilde Türkiye'nin küçük öl*çekli bir "yeraltı suyu araştırma faaliyetleri haritası" DSİ tarafından yayınlanmıştır Bu küçük haritada etüt yapılan yerlere bu sahalardaki ye*raltı suyu rezervleri gösterilmiştir Sözgelişi Kırkşehir ovası rezervi 3x106 m2 olarak ifade edilmiş yıllara göre planlanmış hidrojeolojik araştırma sahaları belirtilmiştir

türkiye nin a z ye kadar dağı türkiyenin dağlarını gösteren harita toros dağları hangi bölgemizdedir türkiyenin başlıca dağları dağları gösteren türkiye haritası dağları gösteren haritatürkiye dağlarını gösteren harita gülek boğazı hangi bölgemizdedir türkiyenin ovalarını gösteren harita marmara bölgesinde hangi dağlar vardır toros dağları hangi bölgededir dağ ova plato vadi nedir türkiye ovalarını gösteren harita türkiye dağları gösteren harita


Alıntı Yaparak Cevapla