Yalnız Mesajı Göster

Türkiye'de Nüfus Hareketleri

Eski 10-19-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Türkiye'de Nüfus Hareketleri




Türkiye'de Nüfus Hareketleri

Nüfusun devamlı yaşadığı sahayı, kişisel, aileler veya gruplar halinde terk edip, geçici veya sürekli yaşamak amacıyla bir başka yere gitmesine "göç", söz konusu nüfusa ise "göçmen" denilir Belirli bir zaman biriminde nüfusa göç ile katılan ve nüfusu terk eden kişiler arasındaki farkın nüfustaki 100 kişiye oranlanmış miktarına ise net göç oranı adı verilmekte ve;

formülüyle hesaplanmaktadır

Tahmin edilebileceği gibi net göç oranının negatif olması, sahanın göç verdiğine, pozitif olması ise aldığına işaret ederÖnemli nüfus parametrelerinden biri olan göç hareketi, de

ğişik sosyal, siyasi ve ekonomik nedenlerden kaynaklanmakta ve tarih öncesi dönemlere kadar dayanmaktadır Bu nedenle göç hareketlerini çeşitli şekillerde sınıflandırmak mümkündür

Ancak biz burada ülkemiz açısından göç hareketlerini çoğu kez yapıldığı gibi "iç göçler" ve "dış göçler" başlıkları altında ele alacağız

1 İç Göçler

Türkiye'deki iç göçler sürekli ve mevsimlik olmak üzere iki gruba ayrılmaktadır

11 Sürekli Göçler

Ülkemizdeki iç göç hareketini;

• Kırdan > şehire

• Kırdan > kıra

• Şehirden > şehire

• Şehirden > kıraolmak üzere dört grup alt

ında ele almak mümkündür Ancak hemen tüm gelişmekte olan ülkelerde olduğu gibi, Türkiye'de de nüfus akımının ağırlığı kırdan şehire doğrudur Ülke içi göç hareketinde 1950'lerde başlayıp, 1960'lı yıllarda hızlanan kırdan şehire göç olgusu, önemli bir demografik olay olarak karşımıza çıkmaktadır Kırdan şehire yönelen göç, önceleri itici bir güç olarak kabul edilmiştir Yıllar ilerledikçe şehirlerdeki işgücü arzının yeterli olamaması önemli bir sorun haline gelmiş ve bunun üzerine göçü önlemeye yönelik nüfus politikaları oluşturulmaya çalışılmıştırÜlkemizdeki göç olgusundaki gelişmeleri 1950'den günümüze kadar şu şekilde yorumlayabiliriz:

• 1950-1955 döneminde, bölge dışına en çok göç veren illerin Karadeniz Bölgesinde yer aldığı tesbit edilmiştir Doğu ve Güneydoğu hem daha az göç vermiş, hem de göçün yönü bölge içi şehirlere doğru olmuştur İstanbul bu dönemde tüm Türkiye için cazibe merkezidir Ankara ise daha ziyade Doğu ve İç Anadolu çıkışlı göçlere sahne olmuştur

• 1955-1960'da Karadeniz en fazla göç veren bölge olma özelliğini korumuş, buna karşılık Ankara göç alma oranı bakımından İstanbul'u geçmiştir

• 1960-1965 yılları arasının karakteristiği daha önce adı geçen çekim merkezlerine Kocaeli'nin de eklenmesidir

• 1965-1970 döneminde İstanbul ilindeki göçle gelmiş nüfusun oranı toplam il nüfusunun %21'ine ulaşmıştır Bu değerler Ankara için %12, İzmir için %8'dir

Bu dönemde Kayseri, Gaziantep, Konya, Erzurum ve Elazığ önemli oranda göç çeken iller sınıfına dahil olmuşlardır En fazla göç veren bölgeler ise Karadeniz, İç Anadolu ve Doğu Anadolu'dur

• 1970-1975 yılları arasında ise İstanbul, Kocaeli ve Bursa uzun mesafeli göç alan iller konumuna gelmişlerdir

• 1975-1980 döneminde Karadeniz artık en fazla göç veren bölge olma özelliğini yitirmiş, Doğu ve Güneydoğu Anadolu ön plana çıkmıştır İstanbul yine nüfus hareketlerinin odak merkezidir Ancak Kocaeli oran bakımından İstanbul'u geçmiştir

• 1980-1985 yılları arasında ülkemiz içinde göç eden nüfus miktarının mutlak değer olarak olmasa da oran itibari ile azaldığını görüyoruz Göç alan ve veren illerin dağılışı ise bu dönemde pek değişmemiştir

• 1985 yılından itibaren ise Akdeniz ve Ege sahillerindeki hemen tüm kıyı şehirlerinin turizmin gelişmesi ile paralel olarak ciddi oranda göç aldıklarını görüyoruz Bu 5 yıllık dönemde İstanbul, Kocaeli, Antalya, İçel, Ankara, Bilecik, Bursa ve İzmir illerinin toplam nüfuslarının %10'dan fazlasını göçmen olarak aldıkları buna karşılık hemen tüm Doğu Karadeniz ve Doğu Anadolu illeri ile birlikte Orta Anadolu'da Kırşehir ve Çankırı, Trakya'da da Kırklareli'nin nüfuslarının %12'den fazlasını kaybettiklerini anlıyoruz

• 1990'lı yıllardan itibaren ise göç olgusunun küçük oranda da olsa yön değiştirebildiğine ve özellikle yaşlı nüfusun büyük şehirlerden daha sakin ve az nüfuslu sahil yerleşmelerine göç ettiğine tanık oluyoruz

İç göçler konusunda bu tesbitleri yaptıktan sonra, genel bir değerlendirme ile kırdan şehire doğru olan nüfus hareketlerinin halen süregeldiğini ve kırsal alandaki yaşam şartlarında önemli ölçüde düzelme sağlanamadığı takdirde, önümüzdeki yıllarda da göçün devam edeceğini söyleyebiliriz Göç hareketini kısa sürede durdurmak mümkün olmadığına göre, hiç olmazsa göç veren bölgelerdeki sanayi ve hizmet sektörlerinin yoğunlaştığı merkezleri destekleyerek, göçlerin yönlendirilmesi gerektiğine inanıyoruz



Alıntı Yaparak Cevapla