Prof. Dr. Sinsi
|
Ağrı İlimiz Ve Özelikleri
Ağrı İlimiz Ve Özelikleri
Ağrı
Ağrı
TARİHÇE
Ağrı ilinin tarihi, Paleolitik Çağa kadar uzanmaktadır Daha geç dönemlerde bu bölge ile Mezopotamya arasında kültürel ilişkiler olduğunu gösteren Tunç Çağı araç gereçleri bulunmuştur Ağrı ve çevresine yerleşen en eski topluluklardan biri Hurrilerdir M Ö 14 yüzyılda Hititlerin Doğu Anadolu Bölgesindeki etkinliklerini yitirmeleriyle ortaya çıkan Hurrilerden sonra yöre Urartu, Pers, Makedon, Roma ve Bizans hâkimiyetine girmiştir M S 7 yy ortalarında Arapların eline geçen ve stratejik konumu nedeniyle istilalara uğrayan Ağrıyı 11 yüzyılda Selçuklular egemenlikleri altına almışlardır Selçukluların aralıklarla süren egemenlikleri Moğol akınlarıyla son bulmuştur Sonradan İlhanlılar, Celayirliler, Karakoyunlular, Akkoyunlular, Safeviler ve Osmanlı İmparatorluğu egemenliğine girmiştir I Dünya Savaşında Ruslar tarafından işgal edilen bölge, 1921 yılında yapılan Kars Antlaşması ile Türkiyeye iade edilmiştir
Nüfus: 437 093 (1990)
İl Trafik No: 04
1650 metre yüksekliğindeki bir yaylada yer alan Ağrı, ismini yanında heybetle görünen dağdan almaktadır Türkiye'ye en tepeden bakabileceğiniz ve doğuya açılan kapısı Ağrı, tarih boyunca çok sayıda kavim ve medeniyete ev sahipliği yapmıştır Ağrı ili, yazın dağcılık ve doğa yürüyüşüne, kış mevsiminde kayak sporuna elverişli parkurlara sahip efsanevi dağı ile doğunun turizm merkezleri arasındadır
İLÇELER:
Ağrı ilinin ilçeleri; Diyadin, Doğubayazıt, Eleşkirt, Hamur, Patnos, Taşlıçay ve Tutak'tır
Diyadin: Merkez ilçenin doğusunda, Erzurum - İran yolunun 50 kilometresinde 7 km lik bir yol ile bu yola bağlanmıştır Murat nehri kıyısında yer alan kaplıcaları ile ünlüdür Diyadin Kaplıcaların suları cilt, romatizma, adale ağrıları için şifalı sulardır
Doğubayazıt: İl merkezinin 93 km doğusunda, Erzurum - İran yolu üzerindeki İlçenin en önemli tarihi eseri İshak Paşa Sarayı'dır Balık Gölü ve Ağrı Dağı yamacındaki Meteor çukuru, ilçenin ilgi çeken diğer değerleridir
Eleşkirt: 1998 yılında İlçeye, Güneykaya mevkiinde kayak turizmine yönelik tesisler yaptırılmıştır
Hamur: İl merkezine 15 km güneyinde yer alan İlçenin başlıca tarihi eserleri Selçuklulardan kalma Havaran Kalesi ve Mahmut Paşa Kümbetidir
Patnos: İlçe Ekonomisine canlılık getirecek sergi, fuar, panayır gibi etkinlikler yapılmamaktadır Turizm açısından da art bölgede yer aldığı için herhangi bir faaliyet yoktur Aynı zamanda turistlerin ilgilenebilecekleri yeterli bir tarihi ve doğal güzellikleri bulunmamaktadır Mevcut eserler ise doğa ve insan tahribatı nedeniyle gözle görülebilir özelliklerini kaybetmiştir
Taşlıçay: Ağrı ilinin orta kısmında bulunan Taşlıçay ilçesinin kuzey ve güneyinde bulunan 2000 m yükseklikteki dağlar,orta bölümde Murat Vadisi ile ayrılır Arazi volkaniktir,en yüksek noktası Güneydeki Aladağ üzerinde bulunan Koçbaşı tepesidir
Tutak: Deniz seviyesinden 1535 metre yükseklikteki ilçenin alanı 1562 Km² dir Yörenin toprakları yüksek yayla karakterinde ve oldukça engebelidir
GEZİLECEK YERLER
Ağrı - Ağrı Dağı
Türkiye'nin en büyük dağı olan Ağrı Dağı jeolojik konumu ve Büyük Tufandan sonra Nuh'un gemisine ev sahipliği yapması dolayısıyla efsanevi özelliği olan bir dağdır Kutsal kitaplarda da adı geçen Ağrı Dağının farklı dillerde bir çok ismi vardır Başlıcaları, Ararat, Kuh - i Nuh, Cebel ül Haristir
Marco Polonun hiç bir zaman çıkılamayacak dediği Dağa ilk tırmanışı, kayıtlara göre 9 Ekim 1829 yılında Prof Frederik Von Parat tarafından gerçekleştirildi İkinci kış tırmanışı ise ilk tırmanıştan çok sonra 21 Şubat 1970' de Dağcılık Federasyonu eski başkanlarından Dr Bozkurt Ergör tarafından gerçekleştirildi 1980'li yıllarda binlerce dağcı Ağrı Dağını ziyaret etti Ağrıya tırmanışa 1990 yılında yasaklandı 1998 de Dağcılık Federasyonunun bir grup dağcıya izin vermesiyle bu yasak kaldırıldı
Yükseklik 5165 m
Konumu Doğu Anadolu'da İran sınırları yakınında yükselir (Aras-Murat Nehirleri arası)
Tırmanış Zamanı Tırmanışlar İçin En Uygun Zaman Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarıdır Kış tırmanışları zorlu ancak zevklidir
Özellikleri Ağrı dağı(5165 m ), Anadolu Yarımadası ve Avrupa'nın en yüksek doruğudur 4000 metreye kadar bazalt daha sonra sonraki yükseklikte andezit lavlarından oluşarak volkanik bir dağ özellikleri gösterir Dağın doruğunda bir örtü buzulu vardır Doğu yüzünde Serdarbulak yaylası ve 3896 m yükseklikteki Küçük Ağrı Dağı yer alır Ağrı dağı yüksekliği, buzulları, insanları, değişik yapısal görünümleri, kar sınırına kadar kaplı otlukları ve dağ çayırları ile ilginç ve çekici bir görünüme sahiptir
Ulaşım ve Konaklama Trabzon-Erzurum-Tahran Uluslararası kara yolları Ağrı eteklerini dolanarak İran'a uzanır Ankara-Erzurum arasında düzenli olarak hava, demir ve karayolu bağlantısı mevcuttur
Dağa en yakın merkez Doğubeyazıt'tır Buraya Ağrı ve Erzurum'dan ulaşmak mümkündür Kent ve çevresinde konaklama ve lokanta tesisleri vardır
Tırmanışlar
Malzemeler Krampon, İp (11 mm), Buz Kazması, Emniyet Malzemeleri (Perlon, Buz Burgusu vb)
Yaz çıkışlarında (-5, -10 ºC'ye) dayanaklı uyku tulumu, anorak, rüzgarlık, diğer kamp malzemeleri ile gerekli ihtiyaçlar, Dağcıların çıkışları izne tabi olan Ağrı ve Küçük Ağrı dağlarına tırmanışlarında şu noktalarından hareket etmeleri zorunludur
* Ağrı dağına çıkışlar Doğubeyazıt - Topçatan köyü - Eli Çiftliği güzergahından olmak şartıyla yalnızca dağın Doğubeyazıt sınırları içinde kalan cephesinden yapılmaktadır
* Küçük Ağrı Dağına ise yalnızca kuzeybatı güzergahından çıkış yapılmaktadır Ağrı Dağı doruğuna tırmanmak için haberleşme, taşıma güvenlik ve tırmanma açısından en rahat ve sık kullanılan rota güney rotasıdır
* Doğubeyazıt'ta konaklayan dağcılar tırmanış için gerekli hazırlıkları burada tamamla¤¤¤¤¤ oto mobil ile Eli köyüne ulaşırlar Burada su ikmali yapıldıktan sonra 7-8 saatlik bir yürüyüşle 2800 m yükseklikteki ilk kamp yerine varılır ve burada geceleme yapılır 2 gün 4-6 saatlik bir tırmanışla 4200 m dolaylarında ikinci kamp yerine ulaşılır Doruk tırmanışı için krampon, buz kayması ve ip alınması zorunludur 8-10 saatlik tırmanışla doruğa ulaşılır ve birinci kamp yeri olan 2800 m ye dönüş yapılır
Ağrı - Bubi Dağı
Doğu Anadolu Bölgesi, Ağrı ili sınırları içinde yer alan Kayak Merkezi Ağrı şehir merkezine 18 km mesafedeki Bubi dağında kurulmuştur
Ulaşım: Ankara ve İstanbul'dan haftanın belirli günlerinde uçak seferleri bulunmaktadır 18 km uzaklığındaki şehir merkezine ulaşım, özel araçlarla mümkündür
Coğrafya: Karasal iklimin hüküm sürdüğü kayak merkezinde kayak için en uygun sezon Aralık-Nisan aylarıdır Alpin Çayırlarla kaplı merkezde, kayak mevsiminde kar yüksekliği 1-2 metreyi bulmaktadır
Konaklama ve Diğer Hizmetler: Ağrı il Özel İdare Müdürlüğüne ait bir kayak evi hizmete girmiştir Merkezde 60 kişilik bir kafeterya bulunmaktadır
Mekanik Tesisler ve Pistler: Kayak Merkezinde uzunluğu 1227 m olan 600 kişi/saat kapasiteli teleski hizmet vermektedir Ayrıca Ağrı'ya 45 km , Eleşkirt ilçesine 4 km uzaklıkta, 4 kişilik iskemleli sökülebilir telesiyej tesisi daha yapılmıştır Tesis uzunluğu 1650 m olup kapasitesi 1000 kişi/saattir
Ağrı Dağı
Türkiye'nin en yüksek dağı olan Ağrı Dağı (5165 m ) eskiden beri bilginlerin, dağcıların, serüvencilerin ilgisini çekmiş ve birçok hikaye, türkü ve efsaneye konu olmuştur
İncil ve Tevrat'ta da adı geçen dağa, turizm açısından önemli bir konum kazandıran yaygın inanca göre; Nuh Peygamber zamanında yeryüzünü kötülükler kaplamıştır İnsanlara bir ders vermek amacı ile Tanrı, Nuh'a bir gemi yapmasını emreder 300 arşın boyunda, 50 arşın genişliğinde ve 30 arşın yüksekliğinde yapılacak gemiye, Nuh Peygamber, eşi, oğulları, oğullarının eşleri ile birlikte yeryüzünde bulunan bütün canlı türlerinden 7 erkek, 7 dişi, sürüngenlerden 2 erkek, 2 dişi, yeterli yiyecek de alarak binecektir Nuh Peygamber, Tanrının emri doğrultusunda gemiyi yapar ve canlılarla beraber gemiye girer 7 gün sonra 40 gün 40 gece süren tufan sonucunda gemidekilerin dışında kalan tüm canlılar yok olur Suların çekilmesi ile gemi, Ağrı Dağı'na oturur ve içindeki canlılar sevinçle gemiden ayrılarak yeryüzüne dağılır Bu; yönüyle dini açıdan çok özel olan dağ, düz bir arazide aniden yeryüzünden göğe doğru yükselen heybetli görünümü, yazın bile karlı dorukları, bitki örtüsü ve barındırdığı hayvan türleri ile etkileyicidir
|