Ağız Kokusunu Önlemenin 10 Yolu

**Prof. Dr. Sinsi** · 10-16-2012

Agiz Kokusu

Çogu kez kisinin kendisi veya etrafindakiler tarafindan farkedilen ve pisikolojik olarak sikinti yaratan halitosis, agiz içi nedenlere; düsük oranda ise bazi sistemik vücut hastaliklarina bagli olarak karsimiza çikmaktadir

AGIZ KOKUSUNUN SEBEPLERI:
Alt solunum yolu enfeksiyonlari, açlik, diabet, radyoterapi ve yaslanmaya bagli olarak tükrük miktarinda azalma, böbrek ve karaciger rahatsizliklari, mide-barsak kanserleri ve bazi ilaçlarin alinimi ile agiz disi kaynakli halitosis meydana gelmektedir

Bu arada alinan gidalarin etkisini de unutmamak gerekir

Sogan, sarimsak, alkol ve baharatli gidalar vücut sivilarina ve tükrüge karisirken, nefes yoluyla da agiz kokusuna neden olabilmektedir

LOKAL FAKTÖRLER:
• Diseti iltihabi, dis çürükleri ve bu bölgelerde biriken gidalarin kokusmasi,
• Bademcik ve tükrük bezi iltihaplari, agiz içi kanserler
• Agiz kuruluguna neden olan tükrük azligi ve kalitesindeki düsüs
Yapilan arastirmalar göstermistir ki dil kökü ve dilin üst yüzeyindeki yariklar kötü kokuya sebep olan sülfür bilesiklerini üreten bakterileri barindirmaktadir

Yani dilimizi de agiz kokusunun en büyük etkenlerinden biri olarak saymamiz gerekmektedir

AGIZ KOKUSUNUN TEDAVISI:
Tedavide ilk asama agiz kokusunun kaynaginin tesbit edilmesidir

Ayrintili bir agiz içi muayenesi ile çürük disler, eskimis ve bakimsiz protezler, diseti iltihabi ve distaslarinin varligi tesbit edilir

Halitosis etkeni oldugu düsünülen dis ve diseti hastaliklari tedavi edilir

Bu asamada hastaya düsen en önemli görev agiz hijyenini en üst seviyede tutmasidir

Günde 2 kere ve en az 2 ser dakika disleri dikkatli bir biçimde firçalamak, yatmadan önce disler firçalandiktan sonra dis ipi kullanarak mekanik temizligi tamamlamak gerekmektedir

Yine her firçalama sonunda dilin üst yüzeyinin ve dil köküne yakin olan kismin firçalanmasi agiz kokusunun % 75 oranda azalmasini saglayacaktir

Gerekli görüldügü taktirde dis hekiminizin verecegi antibakteriyel gargaralarin kullanimi da bakteri florasini kontrol altina alacaktir

Ayrica kullanilan protezlerin bakimi kesinlikle ihmal edilmemelidir

Eski ve bakim yapilamayacak düzeyde olan protezler ise mutlaka yenilenmelidir

Tüm bu uygulamalara ragmen agiz kokusu halen devamlilik arzediyorsa genele yönelerek KBB ve dahiliye uzmanlarinin konsultasyonu ile gerekli kan tahlilleri ve laboratuar tetkikleri yapilmali ve alinan sonuca yönelik tedaviye baslanmalidir

10-16-2012	#2
Prof. Dr. Sinsi	Ağız Kokusunu Önlemenin 10 Yolu Agiz Kokusu Çogu kez kisinin kendisi veya etrafindakiler tarafindan farkedilen ve pisikolojik olarak sikinti yaratan halitosis, agiz içi nedenlere; düsük oranda ise bazi sistemik vücut hastaliklarina bagli olarak karsimiza çikmaktadir AGIZ KOKUSUNUN SEBEPLERI: Alt solunum yolu enfeksiyonlari, açlik, diabet, radyoterapi ve yaslanmaya bagli olarak tükrük miktarinda azalma, böbrek ve karaciger rahatsizliklari, mide-barsak kanserleri ve bazi ilaçlarin alinimi ile agiz disi kaynakli halitosis meydana gelmektedir Bu arada alinan gidalarin etkisini de unutmamak gerekir Sogan, sarimsak, alkol ve baharatli gidalar vücut sivilarina ve tükrüge karisirken, nefes yoluyla da agiz kokusuna neden olabilmektedir LOKAL FAKTÖRLER: • Diseti iltihabi, dis çürükleri ve bu bölgelerde biriken gidalarin kokusmasi, • Bademcik ve tükrük bezi iltihaplari, agiz içi kanserler • Agiz kuruluguna neden olan tükrük azligi ve kalitesindeki düsüs Yapilan arastirmalar göstermistir ki dil kökü ve dilin üst yüzeyindeki yariklar kötü kokuya sebep olan sülfür bilesiklerini üreten bakterileri barindirmaktadir Yani dilimizi de agiz kokusunun en büyük etkenlerinden biri olarak saymamiz gerekmektedir AGIZ KOKUSUNUN TEDAVISI: Tedavide ilk asama agiz kokusunun kaynaginin tesbit edilmesidir Ayrintili bir agiz içi muayenesi ile çürük disler, eskimis ve bakimsiz protezler, diseti iltihabi ve distaslarinin varligi tesbit edilir Halitosis etkeni oldugu düsünülen dis ve diseti hastaliklari tedavi edilir Bu asamada hastaya düsen en önemli görev agiz hijyenini en üst seviyede tutmasidir Günde 2 kere ve en az 2 ser dakika disleri dikkatli bir biçimde firçalamak, yatmadan önce disler firçalandiktan sonra dis ipi kullanarak mekanik temizligi tamamlamak gerekmektedir Yine her firçalama sonunda dilin üst yüzeyinin ve dil köküne yakin olan kismin firçalanmasi agiz kokusunun % 75 oranda azalmasini saglayacaktir Gerekli görüldügü taktirde dis hekiminizin verecegi antibakteriyel gargaralarin kullanimi da bakteri florasini kontrol altina alacaktir Ayrica kullanilan protezlerin bakimi kesinlikle ihmal edilmemelidir Eski ve bakim yapilamayacak düzeyde olan protezler ise mutlaka yenilenmelidir Tüm bu uygulamalara ragmen agiz kokusu halen devamlilik arzediyorsa genele yönelerek KBB ve dahiliye uzmanlarinin konsultasyonu ile gerekli kan tahlilleri ve laboratuar tetkikleri yapilmali ve alinan sonuca yönelik tedaviye baslanmalidir